CezaHukuku

Dava zamanaşımı, suçun işlendiği tarihten itibaren belirli bir süre geçtikten sonra kamu davasının düşmesine neden olur. Bazı suç türleri için dava zamanaşımı süreleri: Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlar: 30 yıl. Müebbet hapis cezasını gerektiren suçlar: 25 yıl. 20 yıldan az olmamak üzere hapis cezasını gerektiren suçlar: 20 yıl. 5 yıldan fazla ve 20 yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlar: 15 yıl. 5 yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar: 8 yıl. Bu süreler, suçun niteliğine ve failin yaşına göre değişiklik gösterebilir.

MAS Hukuk Bürosu, aşağıdaki dava türlerine bakmaktadır: Şirketler hukuku ve kıymetli evrak hukuku. Ticari sözleşmeler. İş hukuku. Ceza hukuku. İcra ve iflas hukuku. MAS Hukuk Bürosu, ayrıca özel hukuk ve ceza hukuku uyuşmazlıklarında avukatlık hizmetleri vermekte ve icra-iflas takiplerini yürütmektedir. Hukuk bürolarının baktığı davalar, uzmanlık alanlarına göre değişiklik gösterebilir.

"Suçu ispat edilene kadar herkes suçsuzdur" ifadesi, 1982 Anayasası'nın 38. maddesinin 4. fıkrasında yer alan "Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz" ifadesiyle düzenlenmiştir. Ayrıca, bu ilke Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinin 2. fıkrasında da yer almaktadır.

TCK 51 ve 53. maddeler birlikte uygulanabilir, ancak belirli koşullar altında: Hapis cezasının ertelenmesi durumunda TCK 53. madde uygulanmaz. TCK 53. madde, sadece hapis cezasına mahkum edilen kişiler için geçerlidir. Özetle, TCK 51. madde (hapis cezasının ertelenmesi) ve TCK 53. madde (belli haklardan yoksun bırakılma), birlikte ancak belirli durumlarda uygulanabilir.

Gaip olan kişi, mirasçı olabilir, ancak bunun için öncelikle gaiplik kararı alınmalıdır. Gaiplik kararı, kişinin ölümünü kesin olarak ispatlamasa da hukuki olarak ölmüş sayılmasını sağlar. Gaiplik kararı, geçmişe etkili olarak hüküm ifade eder, bu nedenle gaiplik kararı verilinceye kadar geçen sürede gaibin mirasçı veya miras bırakan olması mümkün değildir.

Azmettirme suçu, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 38. maddesinde düzenlenmiştir. TCK'nın 39. maddesi ise suça yardım etme durumunu ele alır.

Hukukta yangın sorumluluğu, yangın nedeniyle meydana gelen zararların tazmini ve yasal yükümlülükleri ifade eder. Yangın sorumluluğunun bazı unsurları: Kasıtlı yangınlar. Taksirli yangınlar. Doğal sebepler. İdare sorumluluğu. Kusur sorumluluğu. Kusursuz sorumluluk. Ayrıca, yangın güvenliği önlemlerinin alınmaması durumunda yapı sahipleri, işverenler ve ilgili diğer kişiler yasal sorumluluk taşır.

Arslan Avukatlık Bürosu, müvekkillerine hukuki danışmanlık ve dava takibi hizmetleri sunar. Büronun hizmet verdiği bazı alanlar: ceza hukuku; ticaret hukuku; vergi hukuku; aile hukuku; borçlar hukuku; icra hukuku; sağlık hukuku. Büro, İstanbul merkezli olup, Türkiye'nin birçok şehrinde kişi ve kurumlara hizmet vermektedir.

Hakimlik sınavlarında hangi soruların daha zor olduğuna dair kesin bir bilgi vermek mümkün değildir. Ancak, sınavların zorluk derecesi ve hangi derslerin daha zorlayıcı olduğu, her sınavda değişebilir. Genel olarak zor olduğu düşünülen dersler arasında şunlar yer alır: Anayasa Hukuku; Medeni Hukuk; Borçlar Hukuku; Ceza Hukuku; Ticaret Hukuku; İcra ve İflas Hukuku. Ayrıca, tarih dersinin de ezber bilgi içerdiği için zorlayabileceği düşünülmektedir. Sınavların içeriğini ve zorluk derecesini öğrenmek için güncel kaynaklara ve ÖSYM'nin resmi duyurularına başvurulması önerilir.

Kadim Hukuk ve Danışmanlık Bürosu, ulusal ve uluslararası birçok gerçek ve tüzel kişiye avukatlık ve danışmanlık hizmeti vermektedir. Büronun hizmet verdiği bazı hukuk alanları: ticaret hukuku; gayrimenkul hukuku; miras hukuku; boşanma ve nafaka davaları; ceza hukuku; iş hukuku; aile hukuku. Büro, aşağıdaki konularda da hizmet sunmaktadır: sözleşme hazırlanması ve ihtilafların çözümü; hukuki yollara başvurmadan veya başvurduktan sonra anlaşma yoluyla çözülebilecek dava ve olaylar için çözümler; uyuşmazlık süreçlerinin her aşamasında temsil; personel eğitimi, danışmanlık ve denetim hizmetleri.

Doruk Hukuk Bürosu, çeşitli hukuk alanlarında hizmet vermektedir. Başlıca çalışma alanları şunlardır: Aile Hukuku: Boşanma davaları, mal rejiminin tasfiyesi, nafaka ve velayet gibi konularda avukatlık hizmeti sunar. Ticaret Hukuku: Ticari sözleşmelerin hazırlanması, müzakere ve sonuçlandırılması süreçlerinde hukuki destek sağlar. Gayrimenkul Hukuku: Taşınmaz üzerinde ayni veya şahsi hakları konu alan hukuk alanında hizmet verir. İcra ve İflas Hukuku: İcra dosyalarında müvekkillerin mağduriyetini engellemek adına uzman çalışma ekibiyle hizmet sunar. Ceza Hukuku: Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında sanıklar için müdafilik hizmeti sağlar. Büro, ayrıca online hukuk hizmeti de sunmaktadır.

TCK 101, Türk Ceza Kanunu'nun kısırlaştırma suçunu düzenleyen maddesidir. Bu maddeye göre: Bir erkek veya kadını rızası olmaksızın kısırlaştıran kimse, 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kısırlaştırma işleminin yetkili olmayan bir kişi tarafından yapılması halinde, ceza üçte bir oranında artırılır. Rızaya dayalı olsa bile, kısırlaştırma fiilinin yetkili olmayan bir kişi tarafından işlenmesi halinde, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilir. Kısırlaştırma suçu, kişinin üreme kabiliyetinin ve vücut bütünlüğünün korunmasını amaçlar.

Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 289, "Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma" suçunu düzenler. Bu maddeye göre: Teslim amacı dışında tasarrufta bulunma: Muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim edilen rehinli, hacizli veya elkonulmuş mal üzerinde, bu amacın dışında tasarrufta bulunan kişi, 3 aydan 2 yıla kadar hapis ve 3 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık: Muhafaza edilen malın kaybolmasına veya bozulmasına neden olan kişi, adli para cezası ile cezalandırılır. Amacı dışında kullanma: Bir suça ilişkin soruşturma veya kovuşturma kapsamında elkonulan eşyayı amacı dışında kullanan kişi, 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suç, kamu otoritesinin güvenilirliğini ve idarenin düzenli işleyişini korumayı amaçlar.

Etkin pişmanlık, tek başına beraat sebebi değildir. Etkin pişmanlık, suçun işlenmiş olduğunu kabul eder ve kişinin suçlu olup olmadığını değil, cezasının ne olacağını belirlemede rol oynar. Etkin pişmanlığın beraat üzerinde etkili olduğu durumlar şunlardır: Cezayı azaltma veya erteleme. Belirli suçlarda beraat şansı. Mağdurun zararının giderilmesi.

Haksız tahrikten indirim oranı, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 29. maddesine göre belirlenir ve şu şekilde uygulanır: Tam haksız tahrik durumunda: Ceza, 1/4 ile 3/4 oranında indirilebilir. Hafif haksız tahrik durumunda: İndirim daha düşük seviyede uygulanır. Mahkeme, indirim oranını belirlerken olayın özelliklerini, tarafların davranışlarını, failin ruhsal durumunu ve diğer koşulları dikkate alır. Örneğin, haksız tahrik altında kasten adam öldürme suçu işleyen bir kişiye, tahrikin derecesine bağlı olarak 12 yıl ile 18 yıl arasında ceza verilebilir. Haksız tahrik indirimi, her somut olayın koşullarına göre değiştiği için, hukuki destek almak önemlidir.

TCK madde 135 ve 136'da etkin pişmanlık ile ilgili bilgi bulunamadı. Ancak, etkin pişmanlık, Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında, kişinin işlediği suçtan dolayı özgür iradesiyle sonradan pişman olması, suç teşkil eden fiilin meydana getirdiği olumsuzlukları gidermesi ve ceza adaletine olumlu davranışlarıyla katkı sunması halinde ceza indirimi veya cezalandırılmaması sonucunu ifade eder. Etkin pişmanlık, iki şekilde uygulanabilir: 1. Suç ortaklarını, suça yardım edenleri veya azmettirenleri savcılığa veya mahkemeye bildirmek. 2. Mağdurun uğradığı zararı, geri verme veya tazmin etme suretiyle gidermek. Etkin pişmanlığın uygulanabilmesi için kanunda o suç ve faili bakımından buna imkan tanıyan özel bir düzenleme bulunması, suçun tamamlanmış olması, failin kanunda öngörülen biçimde aktif bir davranışının olması ve bu davranışın iradi olması gerekir.

TCK'nın 226. maddesi, müstehcenlik suçunu düzenler. Bu madde, aşağıdaki fiilleri kapsar: Bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri vermek ya da bunların içeriğini göstermek, okumak veya dinletmek. Bu içeriklerin çocukların girebileceği veya görebileceği yerlerde ya da alenen göstermek, sergilemek, okumak, okutmak, söylemek, söyletmek. Bu ürünleri satışa veya kiraya arz etmek, satışa arz edilen yerlerde satmak veya kiraya vermek. Bu ürünleri bedelsiz olarak vermek veya dağıtmak. Bu ürünlerin reklamını yapmak. TCK'nın 227. maddesi ise fuhus suçunu düzenler. Bu madde, aşağıdaki fiilleri kapsar: Çocuğu fuhşa teşvik etmek, bunun yolunu kolaylaştırmak, bu maksatla tedarik etmek veya barındırmak ya da çocuğun fuhşuna aracılık etmek. Bir kimseyi fuhşa teşvik etmek, bunun yolunu kolaylaştırmak ya da fuhuş için aracılık etmek veya yer temin etmek. Bu maddelerin tam metinlerine, barandogan.av.tr ve ciklasahin.av.tr gibi sitelerden ulaşılabilir.

Hukuki sebep ve saik kavramları hukukta farklı anlamlara sahiptir: Hukuki sebep: İdari işlemlerde, işlemin dışında ve idareyi işlem yapmaya yönelten nesnel etkenlerdir. Saik: Bir kişinin belirli bir davranışı sergilemesine veya bir kararı almasına neden olan, içsel veya dışsal etkenleri ifade eder. Özetle: - Hukuki sebep, işlemin objektif unsurudur ve kamu yararı ile hizmetin gerekleriyle uyuşmalıdır. - Saik, işlemin arkasındaki temel sebep ve motivasyondur; hukuka ve ahlaka uygun olmalıdır.

Vazgeçme ve vazgeçirme arasındaki fark şu şekildedir: - Vazgeçme: Kişinin kendi isteği ile bir şeyi artık istemez olması veya eskiden yaptığı bir şeyi artık yapmaması anlamına gelir. - Vazgeçirme: Birini bir şeyden vazgeçirmek, onu o şeyden alıkoymak veya caydırmak anlamına gelir. Özetle, vazgeçme bireysel bir karar iken, vazgeçirme bir başkasının etkisi veya müdahalesi ile gerçekleşen bir durumdur.

Tek hareketli suç, kanuni tanımına göre meydana gelmesi için tek bir hareketin yeterli olduğu suçlardır. Örnekler: Kasten öldürme suçu (TCK m. 81); Hırsızlık suçu (TCK m. 141); Suç işlemeye tahrik (TCK m. 214). Çok hareketli suç ise, kanuni tanımında birden fazla harekete yer verilen suçlardır. Örnekler: Yağma suçu (TCK m. 148); Özel belgede sahtecilik suçu (TCK m. 207); Dolandırıcılık suçu (TCK m. 157).