Böbrek

Böbrekte hangi hormonların bozulmasının ne olacağına dair bilgi bulunamamıştır. Ancak, böbrek üstü bezlerinde (sürrenal/adrenal) hormon dengesinin bozulmasının bazı sonuçları şunlardır: Addison hastalığı (primer/birincil adrenal yetmezlik). Cushing sendromu. Conn sendromu (primer hiperaldosteronizm). Feokromasitoma. Hormon dengesindeki bozukluklar, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir.

Medulla ve korteks farklı yapılarda bulunan iki ayrı katmandır. Medulla (Öz): Böbrek üstü bezlerinde. Saç telinde. Korteks (Kabuk): Böbrek üstü bezlerinde. Beyinde. Timüs bezinde.

İdrar tutmanın yan etkilerinden bazıları şunlardır: İdrar yolu enfeksiyonları. Mesane fonksiyon bozuklukları. Böbrek hasarı. Mesane taşları. Pelvik ağrı. Psikolojik etkiler. İdrar tutma alışkanlığından kurtulmak ve olası sağlık sorunlarını önlemek için düzenli olarak idrara çıkmak önemlidir. Sağlık sorunları için bir doktora başvurulması önerilir.

Kronik Böbrek Yetmezliği (KBY) hastalarında A vitamini plazma düzeyi genellikle yüksektir, ancak bu durum hipervitaminoz bulgularını belirgin hale getirmez, çünkü taşıyıcı proteinlerin seviyeleri yüksektir. KBY hastalarında D vitamini eksikliği ise yaygındır, çünkü böbrek fonksiyonlarının azalması, D vitamininin aktif metabolitinin üretimini azaltır. KBY hastalarında vitamin düzeylerinin izlenmesi ve gerektiğinde takviye edilmesi önemlidir. Kesin vitamin seviyeleri ve tedavi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

IVP (İntra Venöz Pyelografi) Böbrek Filmi Çekimi: 1. Ön Hazırlık: - İşlemden 24 saat önce posa bırakan lifli gıdalar, kızarmış yiyecekler ve et yenmemelidir. - Tanesiz çorba, pulpası olmayan meyve suyu, şekersiz soda, kahve veya çay içilebilir. - Özellikle süt ve kremalı içecekler ile gaz yapıcı içecekler içilmemelidir. - Bol su içilmesi tavsiye edilir. - İşlemden 14 saat önce müshil kullanılmalıdır. - En az 8 saatlik açlık gereklidir. 2. Çekim Aşaması: - Çekim öncesi hastanın üzerindeki metal cisimler ve takılar çıkarılır. - Hasta üzerindeki giysileri çıkararak verilen önlüğü giyer. - Filmin çekileceği yerdeki masa üzerine yatırılan hastaya başlangıç filmi çekilir. - Genellikle koldaki bir toplardamardan kontrast madde enjekte edilir. - Kan dolaşımında dağılan madde böbreklere ulaşır ve idrar yollarına geçer. - Belirli aralıklarla film çekilerek kontrast maddenin geçtiği idrar yollarındaki anormallikler tespit edilir. 3. Süre: - Çekim genellikle 30 dakika sürer. 4. Sonrası: - Kontrast maddenin vücuttan atılması için bol su içilmesi tavsiye edilir. IVP, böbrek ve idrar yolları hastalıklarının tanısında kullanılan bir radyolojik inceleme yöntemidir.

İdrar tahlilinde hemoglobin pozitif çıkması, hemoglobinürinin bir göstergesidir ve bu durum, çeşitli sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Hemoglobinürinin nedenleri iki ana başlık altında toplanabilir: 1. Patolojik nedenler: Kırmızı kan hücrelerinin hemolizi. İdrar yolu enfeksiyonları. Travma. Böbrek hastalıkları. İlaçlar. 2. Fizyolojik nedenler: Aşırı egzersiz. Dehidrasyon. Yüksek sıcaklık. İdrarda hemoglobin pozitif çıkması, genellikle daha ciddi bir sağlık sorununun belirtisi olabileceğinden, erken tanı ve tedavi süreci hayati önem taşır.

Böbrek yetmezliğinde yükselen değerler: Kandaki kreatinin ve üre (BUN) seviyeleri. Elektrolit seviyeleri. Diğer belirtiler: İdrarda protein veya kan bulunması. 24 saatlik idrarda protein veya kreatinin miktarının fazla olması. İdrar yoğunluğunda değişiklikler. Nefes darlığı, yorgunluk, iştahsızlık gibi semptomlar. Böbrek yetmezliği şüphesi durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Nefrostomi, böbreklerden mesaneye idrar akışının engellendiği durumlarda, idrarın doğrudan böbrekten dışarıya boşaltılmasını sağlamak için yapılır. Bu işlem, genellikle aşağıdaki durumlarda uygulanır: Böbrek taşları; Üreter tümörleri; Doğuştan gelen yapısal anomaliler; Prostat büyümesi; Cerrahi girişimler sonrası; İdrar yolu enfeksiyonlarının kontrol altına alınamadığı olgular. Nefrostomi, böbrek fonksiyonlarını korumak ve enfeksiyon gibi komplikasyonları önlemek amacıyla yapılır.

Böbrek yetmezliğinin en büyük nedenleri arasında diyabet (şeker hastalığı) ve yüksek tansiyon (hipertansiyon) yer alır. Diyabet, kan şekeri seviyelerinin uzun süreli yüksek seyretmesi nedeniyle böbreklerdeki küçük damarları hasara uğratır ve kanın düzgün filtrelenmesini engeller. Yüksek tansiyon, damarlar üzerinde sürekli basınç oluşturarak böbreklerdeki kan akışını olumsuz etkiler ve zamanla böbrek dokularında kalıcı hasara yol açar. Ayrıca, böbrek enfeksiyonları, idrar yolu tıkanıklıkları, bazı ilaçların uzun süreli kullanımı ve genetik hastalıklar da böbrek yetmezliğine neden olabilir.

ABY, "akut böbrek yetmezliği"nin kısaltmasıdır ve böbrek fonksiyonlarının saatler veya günler içinde aniden bozulması sonucu oluşan ciddi bir sağlık sorunudur. ABY'nin bazı nedenleri: böbreklere kan akışının azalması; böbrek dokusunun hasar görmesi; idrar yollarında tıkanıklık. ABY'nin bazı belirtileri: idrar çıkışında azalma veya yokluk; vücutta sıvı birikmesi (ödem); yorgunluk ve halsizlik; bulantı ve kusma. ABY, tedavi edilmezse kronik böbrek hastalığına ve ölüme yol açabilir.

Uzanınca artan kaşıntının hangi hastalığın belirtisi olduğuna dair kesin bilgi vermek mümkün değildir. Ancak, kaşıntının genel olarak hangi hastalıkların belirtisi olabileceği hakkında bilgi verilebilir. Kaşıntı, deri hastalıkları, alerji, hormonal değişiklikler, immün sistem, böbrek, karaciğer ve tiroit bezi hastalıkları gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. İki haftadan uzun süren, nedeni açıklanamayan, şiddetli ve günlük yaşamı etkileyen kaşıntılar için bir dermatologdan destek alınması önerilir.

Rezidüel hacmin artmasının bazı nedenleri: Yaş ilerlemesi. Restriktif akciğer hastalıkları. Ayrıca, vezikoüreteral reflü (VUR) ve böbrek skarı gibi durumlar da rezidüel idrar hacmini artırabilir.

Böbreklerin süzdüğü atık maddeler şunlardır: Üre ve ürik asit. Madensel tuzlar. Su. Toksinler. Fazla sıvı. Bu atık maddeler, böbreklerdeki nefronlar tarafından süzülerek idrar şeklinde vücuttan uzaklaştırılır.

Böbrekte sekel kortikal düzensizlik, böbreğin dış kısmındaki (korteks) dokuların anormal bir yapısını ifade eder. Böbrekte kortikal düzensizliğe yol açabilecek bazı nedenler: Enfeksiyonlar. Kistler. Tümörler. Travma. Damar hastalıkları. Belirtiler, defektin altında yatan nedene bağlı olarak değişiklik gösterebilir ve ağrı, idrar değişiklikleri, yüksek ateş, bulantı ile kusma gibi semptomları içerebilir. Böbrekte kortikal düzensizlik durumunda bir sağlık profesyoneline başvurulması önemlidir.

Boşaltım sisteminde iki böbrek bulunur.

Kalkülüs, sürekli değişimlerin matematiksel çalışmasını ifade eder. Kalkülüsün ortaya çıkmasının bazı nedenleri: Fizik, kimya, mühendislik ve tıp gibi alanlarda uygulama ihtiyacı. Matematiksel analiz ve modelleme gereksinimi. Diferansiyel denklemleri çözme ve kök bulma gereksinimi. Kalkülüsün temelleri, 17. yüzyılda Isaac Newton ve Gottfried Wilhelm Leibniz tarafından atılmıştır.

Glukoneogenez, başlıca olarak karaciğer ve böbrek organlarında gerçekleşir. Karaciğer: Glukoneogenezin yaklaşık %90'ı karaciğerde gerçekleşir. Böbrek: Böbrek korteksinde önemli oranda glukoneogenez görülür, ancak karaciğerin aksine bu oran toplamın sadece %10'udur. Beyin, iskelet kasları ve kalp kasında ise çok az miktarda glukoneogenez meydana gelir.

Desal (furosemid) ilacının bazı endikasyonları şunlardır: Kalp veya karaciğer hastalıklarından kaynaklanan ödemler (assist). Böbrek hastalıklarından kaynaklanan ödemler. Akut kalp yetmezliği, özellikle akciğer ödemi. Gebelik komplikasyonlarına bağlı olarak idrar yapımının azaldığı haller. Yanıklara bağlı ödemler. Hipertansiyon krizleri (diğer antihipertansif önlemlerle birlikte). Zehirlenmelerde, idrar atılımının zorlanması gereken durumlar (destek olarak). Desal kullanmadan önce bir doktora danışılması önerilir.

İdrar toplama kanalı, nefronların en son kısmıdır. İdrar toplama kanalının geldiği yerler: Proksimal tüp ve distal tüp. Henle kulpu. İdrar toplama kanalları, böbreğin öz bölgesinin havuzcuğa yakın kısmında birleşerek piramit denilen üçgen şeklindeki yapıları oluşturur.

Renal Türk Diyaliz, böbrek yetmezliği olan hastalara diyaliz hizmeti sunar. Diyaliz, böbreklerin işlevini yerine getirerek kandaki atık ürünleri ve fazla sıvıyı filtreler. Renal Türk Diyaliz'in yaptığı işler: Hemodiyaliz: Hastanın kanı, damar yolu aracılığıyla vücut dışına alınır ve yapay bir filtreden geçirildikten sonra tekrar hastaya aktarılır. Periton Diyalizi: Karın boşluğuna yerleştirilen bir tüp aracılığıyla periton adı verilen bir zar kullanılarak atıkların temizlenmesi sağlanır. Bu hizmetler, hastaların yaşam kalitesini artırmak ve böbrek yetmezliği semptomlarını hafifletmek amacıyla sunulur.