Biyokimya

Referans Re-Lab Klinik Laboratuvarı aşağıdaki tahlilleri yapmaktadır: Biyokimya testleri. Mikrobiyoloji testleri. Kanser taramaları. Hızlı tanı testleri. Laboratuvarın sunduğu hizmetler ve tahlil çeşitleri zamanla değişebilir. Güncel bilgiler için doğrudan laboratuvar ile iletişime geçilmesi önerilir.

Protein sentezinde görev alan başlıca enzimler şunlardır: 1. Aminoaçil tRNA sentetaz: Amino asitlerin tRNA molekülüne bağlanmasını katalize eder. 2. RNA polimeraz: DNA'dan mRNA sentezini gerçekleştirir. 3. Ribozom enzimleri: mRNA üzerindeki mesajı okuyarak protein sentezini yönetir. Ayrıca, kofaktörler ve koenzimler de enzimlerin aktivitesini destekler.

Hidroliz ve hidrolotik enzim kavramları farklı anlamlar taşır: 1. Hidroliz: Büyük moleküllerin su kullanılarak daha küçük moleküllere parçalanması sürecidir. 2. Hidrolotik enzim: Hidroliz reaksiyonlarını katalizleyen, yani su yardımıyla bağların kırılmasını sağlayan enzim türüdür. Dolayısıyla, hidroliz ve hidrolotik enzim aynı şey değildir; hidroliz, hidrolotik enzimlerin gerçekleştirdiği bir süreçtir.

"Amresinleri" hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, "am" kısaltması farklı bağlamlarda farklı anlamlara gelebilir: Amfetamin: Narkolepsi, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gibi durumların tedavisinde ve iştah kontrolü için kullanılan sentetik bir uyarıcıdır. Ante Meridiem (AM): İngilizcede gece 00:00'dan öğlen 12:00'ye kadar olan saatleri belirtmek için kullanılan bir deyimdir. Ayrıca, "am" vajina anlamında da kullanılabilir, bu da argo bir ifadedir. Daha fazla bilgi için ilgili bağlamın belirtilmesi gerekebilir.

Fosforilasyon yapan enzimlere protein kinazlar denir.

Lipoliz ve lipogenez — vücuttaki yağ metabolizmasının iki farklı sürecidir. Lipoliz — trigliseritlerin ve yağ asitlerinin yağ hücrelerinde parçalanarak serbest yağ asitleri ve gliserol moleküllerine dönüşmesi sürecidir. Lipogenez — amino asitler, şekerler, PGAL vb. gibi öncü moleküllerden yağ asitleri ve trigliseritlerin sentezlenmesi sürecidir.

Biyokimya testi, vücudun biyokimyasal yapısını ve organların işleyişini değerlendirerek çeşitli sağlık durumlarını gösterir. Bu test, genellikle aşağıdaki parametrelerin ölçümünü içerir: Kan şekeri (glukoz): Diyabet tanısı ve takibi için önemlidir. Karaciğer fonksiyon testleri: ALT, AST, ALP gibi enzimlerin seviyeleri, karaciğer hasarını veya iltihaplanmasını gösterir. Böbrek fonksiyon testleri: Kreatinin ve BUN seviyeleri, böbreklerin işlevini değerlendirir. Elektrolit düzeyleri: Sodyum, potasyum, klor gibi elektrolitlerin seviyeleri, sıvı-elektrolit dengesini izler. Lipid profili: Kolesterol, trigliserid, HDL ve LDL düzeylerini içerir, kardiyovasküler hastalık riskini değerlendirir. Protein testleri: Total protein ve albümin, karaciğer ve böbrek fonksiyonları, beslenme durumu ve inflamasyonu gösterir. Biyokimya testleri, hastalıkların teşhisi, tedavi yanıtının izlenmesi ve genel sağlık durumunun değerlendirilmesi için kullanılır.

Şilomikron serum yüksekliği, şilomikron adı verilen lipoproteinlerin kan düzeyinde normalden daha yüksek olması durumunu ifade eder. Şilomikronlar, sindirim sistemindeki yağların emiliminden sorumlu olan ve trigliserid türü yağlardan zengin olan lipoproteinlerdir. Bu durum, genellikle genetik mutasyonlara bağlı olarak ortaya çıkan şilomikronemi sendromu gibi nadir görülen bir hastalıkla ilişkilidir.

İmmünfiksasyon elektroforezi (İFE), monoklonal gamopatilerin tanı, tedavi ve takibinde kullanılan bir biyokimyasal tekniktir. Bu yöntem, elektroforez ve immünopresipitasyon tekniklerini bir araya getirir. İFE'nin kullanım alanları: - Multiple myeloma ve Waldenström makroglobulinemisi gibi immünproliferatif hastalıkların tanısı. - İdrarda Bence Jones proteininin aranması.

Laktik asit fermantasyonu, anaerobik koşullarda (oksijensiz ortam) karbonhidratların (genellikle glikoz) laktik asit ve enerjiye dönüştürüldüğü bir biyokimyasal süreçtir. Bu süreç, laktik asit bakterileri (LAB) tarafından gerçekleştirilir ve çeşitli alanlarda kullanılır: Gıda endüstrisi: Yoğurt, peynir, turşu, sosis gibi fermente gıdaların üretiminde önemlidir. Sağlık ürünleri: Bağırsak sağlığını iyileştirmek, bağışıklığı artırmak ve sindirim sistemini desteklemek için probiyotik olarak kullanılır. Biyomedikal: Anti-tümör, anti-oksidasyon, antibakteriyel gibi biyolojik aktivitelere sahiptir. Çevre koruma: Kanalizasyon arıtımında zararlı maddeleri parçalamak için kullanılır.

Evet, dietil eter yanıcı bir maddedir.

64 çeşit aminoasit kodu vardır, çünkü DNA'daki dört çeşit nükleotit (A, T, G, C) üçlü kombinasyonlar halinde kod oluşturur.

Biyokimyasal kozmetikler, biyoteknolojik inovasyonlardan faydalanarak geliştirilen ve doğal veya doğal türevli içerikler içeren kozmetik ürünleridir. Bu kozmetiklerde kullanılan bazı biyokimyasal maddeler şunlardır: Enzimler: Ciltteki ölü hücrelerin atılmasını ve yeni hücrelerin oluşmasını sağlar. Vitaminler: Cilt elastikiyetini artırır, hücre yenilenmesini destekler ve cildin daha genç görünmesini sağlar. Hormonlar: Cildin, saçların ve vücudun gelişip şekillenmesinde rol oynar. Lipitler: Cildin beslenmesi, nemlendirilmesi ve temizlenmesi için kullanılır. Peptitler ve proteinler: Cilt bariyerini güçlendirir ve cildin doğal nem tutma kapasitesini artırır. Ayrıca, fermente içerikler ve biyolojik olarak parçalanabilir bileşenler de biyokimyasal kozmetiklerin önemli bileşenlerindendir.

Ayaktaki yara iyileşirken renk değiştirmesinin sebebi, vücudun olay yerini sağlıklı hale döndürmeye çalışırken gerçekleşen bir dizi biyokimyasal süreç basamaklarıdır. Yara iyileşirken görülen renk değişimleri ve nedenleri: İlk iki gün: Fagosit adı verilen akyuvar hücreleri hemoglobini, demir içeren "hem" adındaki moleküllere ve globin proteinlerine parçalar. Birinci hafta: "Hem" moleküllerinin kalan kısmı bir enzim tarafından biliverdin adlı yeşil bileşiğe dönüştürülür. Sonraki aşama: Biliverdin, sarı renkli bilirubine dönüştürülür. Son aşama: Yeşil biliverdin ve sarı bilirubin bileşenleri uzaklaştırıldıkça, berede dağıtımı henüz tamamlanmamış kahverengi hemosiderinin rengi daha da belirginleşir. Bazı yaralanmalarda, bu işlemler sırasında açığa çıkan bileşikler yerçekiminin etkisiyle çöker ve renk belirmeleri bir miktar aşağıda gözlenebilir. Ayrıca, yaraların geç iyileşmesi, kapanmaması ve kendiliğinden ortaya çıkması, çeşitli hastalıkların işareti olabilir.

Ceratin ve keratin farklı maddelerdir. Ceratin, cildin dış katmanında ve tırnak, saç, tüy, tırnak ve toynak gibi boynuzsu dokularda bulunan lifli bir skleroproteindir. Keratin ise saç ve tırnakların bileşimini oluşturan, omurgalı hayvanların epitel hücrelerinin ana yapısal proteini olan lifli bir proteindir.

Lipid peroksidasyonu, serbest oksijen radikallerinin (ROS) hücre zarlarındaki çoklu doymamış yağ asitleri ile reaksiyona girmesi sonucu oluşur. Bu reaksiyonun başlıca nedenleri şunlardır: 1. Isı, ışık ve geçiş metalleri: Başlatıcıların varlığında trigliserid veya serbest yağ asidi molekülünden serbest radikal meydana gelir. 2. Reaktif oksijen türleri: Hidroksil radikali gibi ROS, lipidlerle çift bağ yaparak lipid radikallerini oluşturur ve bu da zincirleme reaksiyonları başlatır. Bu süreç, oksidatif stres ve hücre hasarına yol açar.

Alfa lipoik asit (ALA) ve GSH (glutatyon) arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: Alfa Lipoik Asit (ALA): Tanım: Vücutta doğal olarak bulunan ve çeşitli biyolojik süreçlerde rol oynayan bir antioksidandır. Fonksiyonlar: Hücresel enerji üretimine katılır, oksidatif stresi azaltır, kan şekeri seviyelerini düzenler ve sinir sağlığını destekler. Kaynaklar: Brokoli, havuç, patates, kırmızı et gibi besinlerde bulunur ve takviye olarak alınabilir. GSH (Glutatyon): Tanım: Vücutta doğal olarak üretilen bir antioksidan olup, hücrelerde serbest radikallere karşı koruma sağlar. Fonksiyonlar: Antioksidan özellikleri sayesinde hücreleri oksidatif strese karşı korur ve bağışıklık sistemini destekler. Kaynaklar: GSH, vücutta doğal olarak üretilir ve ayrıca bazı besinlerde bulunur. Özetle, ALA genel olarak oksidatif stresle mücadelede ve hücresel sağlıkta rol oynarken, GSH daha çok antioksidan koruma ve bağışıklık desteği sağlar.

Glikolitik yolak, glikozun enerji (ATP ve NADH+H) ve diğer metabolik yollara ara ürün sağlamak için pirüvata kadar yıkılması sürecidir.

Beta-galaktosidaz (laktaz) çeşitli besinlerde bulunur: Bitkiler: Meyveler, özellikle badem, şeftali, kayısı ve elmada. Hayvanlar: Mide ve bağırsak gibi organlarda. Mikroorganizmalar: Bakteriler, mantarlar ve mayalarda. Ayrıca, ticari olarak kullanılan beta-galaktosidaz genellikle mantar ve küf türlerinden elde edilir.

Cori devri ve alanin devri iki farklı metabolik süreci ifade eder: 1. Cori Devri: Aşırı kas hareketi gerektiren aktivitelerde, kasların depolamış oldukları glikojeni fermentasyonla son ürün laktata yıkarak hızlıca ATP elde etmesi sürecidir. 2. Alanin Devri: Kaslarda dallı-zincirli aminoasitlerin katabolize edilmesi sonucu oluşan amonyağın, glutamat ve alanin sentezinde kullanılması sürecidir.