Biyokimya

DNA ve RNA'da "N" harfi, belirsizlik sembollerinden birini temsil eder ve bu sembol, dizide herhangi bir bazın bulunabileceğini belirtmek için kullanılır.

Pentoz 5-fosfat (P5P), vitamin B6'nın en aktif koenzim formudur ve çeşitli metabolik süreçlerde önemli rol oynar. Pentoz 5-fosfatın başlıca işlevleri: - Enerji metabolizması: Karbonhidrat, yağ ve protein metabolizmalarının çeşitli basamaklarında koenzim olarak görev yapar. - Nükleik asit sentezi: Riboz-5-fosfat sağlayarak nükleotidlerin ve nükleik asitlerin sentezinde gereklidir. - Oksidatif koruma: NADPH üreterek hücreleri oksidatif hasara karşı korur. - Hormon ve bağışıklık desteği: Steroid hormonların reseptörlerine bağlanmasında ve bağışıklık hücrelerinin sentezinde yer alır.

RNA çeşitleri birbirine dönüşebilir, ancak bu dönüşüm doğrudan değil, dolaylı yollarla gerçekleşir. Örneğin, mesajcı RNA (mRNA), protein sentezi sırasında ribozomal RNA (rRNA) ve taşıyıcı RNA (tRNA) ile etkileşime girer. Ancak, her bir RNA çeşidi kendi özel görevini yerine getirir ve doğrudan bir dönüşüm süreci yoktur.

Ribonükleotid yapısı, fosfodiester bağları yoluyla bağlı ribonükleotidlerin birleşmesiyle oluşur. Her ribonükleotid üç ana bileşenden oluşur: 1. Fosfat grubu. 2. Riboz şekeri (deoksiriboz yerine). 3. Azotlu baz (adenin, guanin, sitozin veya urasil). Bu bileşenler bir araya gelerek RNA (ribonükleik asit) molekülünü oluşturur.

Adenilat siklaz, ikincil mesajcı değildir; ikincil mesajcı oluşturan bir enzimdir. Adenilat siklaz, G proteini tarafından aktive edildiğinde, ATP'den cAMP (siklik adenozin monofosfat) sentezini katalizler ve bu, hücre içi sinyal iletiminde önemli bir ikincil mesajcı olarak işlev görür.

Enzimatik tepkime grafikleri iki ana kategoriye ayrılır: tek substratlı ve çok substratlı mekanizmalar. 1. Tek Substratlı Mekanizmalar: Bu grafiklerde, enzim konsantrasyonunun sabit olduğu ve substrat konsantrasyonunun değiştiği durumlar incelenir arasındaki ilişki gösterilir ve genellikle şu özellikler öne çıkar: - Düşük substrat konsantrasyonunda reaksiyon hızı doğrusal olarak artar. - Yüksek substrat konsantrasyonunda reaksiyon hızı, enzimin maksimum hızına (Vmax) yaklaşır ve bu hızda tüm enzim aktif bölgeleri doludur. - KM (Michaelis-Menten sabiti), reaksiyon hızının Vmax'ın yarısı olduğu substrat konsantrasyonunu ifade eder. 2. Çok Substratlı Mekanizmalar: Bu grafiklerde, enzimin birden fazla substrata bağlanması ve bu substratların bağlanma sırası ile ürünlerin salınma sırası gösterilir.

İndirekt bilirubin, kırmızı kan hücrelerinin yıkımı sonucu oluşan ve suda çözünmeyen bir bilirubin türüdür. Bu tür bilirubin, kanda albümin adı verilen bir proteinle birleşerek karaciğere taşınır ve burada işlenerek suda çözünebilen direkt bilirubine dönüşür.

Caveolin-1 (Cav-1) seviyesi bazı hastalıklarda yükselir: 1. Böbrek hastalıkları: Cav-1, akut böbrek hasarı ve diyabetik böbrek hastalığında (DKD) artar. 2. Kanser: Cav-1, pankreas, meme, yumurtalık, mide ve kolon kanserlerinde yüksek ifade edilir. 3. Cilt hastalıkları: Psoriasis ve sistemik skleroz gibi inflamatuar ve hiperproliferatif cilt bozukluklarında Cav-1 seviyesi artar. 4. Ateroskleroz: Yüksek yağ diyeti ile beslenen farelerde ve ateroskleroz hastalarında Cav-1 aktivitesi yükselir.

199 molekül suyun oluştuğu bir protein sentezinde en fazla 201 kodon görev yapar. Bunun sebebi, her amino asidin bir kodon tarafından şifrelenmesi ve bir su molekülünün bir peptit bağının oluşması sonucu açığa çıkmasıdır. Ayrıca, durdurma kodonlarının antikodon karşılığı olmadığı için kodon sayısından bir eksik antikodon sayısı hesaplanır.

Tahsin Yüksel, Zonguldak Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde tıbbi biyokimya uzmanı olarak görev yapmaktadır.

Kitinin monomeri N-asetilglukozamin'dir.

Lipid peroksidasyonu ve lipid kısaltması şu şekilde açıklanabilir: 1. Lipid Peroksidasyonu: Hücre membranlarında bulunan çoklu doymamış yağ asitlerinin, reaktif oksijen türleri (ROT) ile reaksiyona girerek peroksitler, alkoller, aldehitler gibi çeşitli ürünlere yıkılması sürecidir. 2. Lipid Kısaltması: Lipidler, genel olarak L. şeklinde kısaltılır.

Laktik asit fermantasyonunda NADH2'nin yükseltgenmesi sonucu laktik asit oluşur.

Kötü kolesterol, bilimsel adıyla düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) olarak bilinir.

Glikoproteinler, aşağıdaki hormonlarda bulunur: Hipotalamus hormonları; Hipofiz hormonları; Pankreas hormonları. Ayrıca, üreme işlevinde önemli rol oynayan ve bütün omurgalı canlılarda bulunan hormonların da glikoprotein yapısında olduğu belirtilmektedir.

Amino asit diziliminden kodon bulmak için genetik kod tablosundan yararlanılabilir. Bu tabloda, mRNA nükleotidlerinin her üç harfli dizisi, belirli bir amino aside veya bir durdurma kodonuna karşılık gelir. Örneğin, CAG kodonunu ele alalım ve hangi amino asidi kodladığını öğrenmek istensin. Sol eksen. Üst eksen. Kesişim kutusu. Üçüncü eksen. Bu şekilde, kodon ve temsil ettiği amino asit belirlenebilir. Ayrıca, "evrimagaci.org" sitesinde yer alan "Nükleotit/Kodon Dairesi ve Kod Bolluğu" başlıklı yazı, kodon ve amino asitlerin nasıl okunduğunu anlamak için faydalı olabilir.

Fosfor, bazı enzimlerin yapısında bulunur.

HbA1 ve HbA2, hemoglobinin fizyolojik türleridir. - HbA1: Globininde 2α ve 2β polipeptit zinciri içeren, erişkin bir şahsın eritrositlerinde bulunan hemoglobinin %97-98'ini oluşturan türdür. - HbA2: Globininde 2α ve 2δ polipeptit zinciri içeren, erişkin sağlıklı bir şahsın eritrositlerinde bulunan hemoglobinin %0,5-2,5'ini oluşturan türdür.

Evet, insülin osmotik basıncı artırır. İnsülin salgısı arttığında, kan şekeri bastırmak için suya ihtiyaç duyar ve bu da osmotik basıncın yükselmesine neden olur.

Bağlı ve basir kavramları farklı alanlarda kullanılan terimlerdir: 1. Bağlı Reaksiyonlar: Kimya ve biyokimya alanında, bir veya birden fazla kimyasal değişimin birbirine bağımlı olduğu reaksiyonlardır. 2. Basîr: İslam dininde Allah'ın sıfatlarından biridir ve "gören, bilen, anlayan, basîret sahibi olan" anlamına gelir.