• Buradasın

    Hizmet tespit davasında davalı kim olur?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Hizmet tespit davasında davalı, işçiyi sigortasız şekilde çalıştıran işverendir 125.
    11.09.2014 tarihinden önce açılan hizmet tespit davalarında Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) davalı olarak gösterilmekteydi 25. Ancak yapılan düzenlemelerle bu durum değişmiş ve SGK’nın artık davalı olarak gösterilmeyeceği, davanın kuruma re’sen ihbar edileceği düzenlenmiştir 25.
    Buna göre hizmet tespit davasında, davalı olarak sadece işveren gösterilmelidir 1. Dava, SGK’ya re’sen ihbar edilir 1. Yapılan ihbar üzerine, kurum fer’i müdahil olarak hizmet tespit davasına katılır 12.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Hizmet tespit davasında işveren nasıl savunur?

    Hizmet tespit davasında işveren, aşağıdaki savunma stratejilerini kullanabilir: 1. Çalışma Olgusunun İspat Edilememesi: İşveren, işçinin çalıştığı süreyi kanıtlayan belgelerin eksik veya sahte olduğunu iddia edebilir. 2. Belge Saklama Yükümlülüğü: İşverenin, belge saklama yükümlülüğü nedeniyle çalışma olgusuna ilişkin görünüşte delil bırakıldığını ve bu nedenle ispat yükünün tersine döndüğünü savunabilir. 3. Kesintili Çalışma Karinesi: İşveren, kısmi bildirim yapılmışsa, kesintisiz çalışmanın aksini ispat etme yükünü taşıdığını ve bu durumun işçi tarafından eş değer delillerle kanıtlanması gerektiğini iddia edebilir. 4. Hak Düşürücü Süre: İşveren, hizmet tespit davasının 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığını savunabilir. Hizmet tespit davalarında en doğru savunma stratejisi için bir iş hukuku avukatına danışılması önerilir.

    Hizmet Tespit Davasında SGK'ya karşı nasıl savunma yapılır?

    Hizmet tespit davasında SGK'ya karşı savunma yapmak için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Davanın İşveren Aleyhine Açıldığını Unutmayın: Hizmet tespit davasında SGK davalı olarak gösterilmez; sadece işveren davalı olarak yer alır. 2. Hak Düşürücü Süreye Dikkat Edin: Dava, hizmetin geçtiği yılın sonundan itibaren beş yıl içinde açılmalıdır. 3. Delil Sunun: İşçi, çalışma süresini ve koşullarını tanık ifadeleri, maaş bordroları, e-posta yazışmaları gibi belgelerle kanıtlamalıdır. 4. Arabuluculuk Zorunlu Değildir: Hizmet tespit davalarında arabuluculuk zorunluluğu yoktur. 5. Kamu Düzeni İlkesini Göz Önünde Bulundurun: Mahkeme, re’sen araştırma ilkesini uygulayarak gerçek durumu tespit etmelidir. Hizmet tespit davaları karmaşık olabilir; bu nedenle bir avukata danışılması önerilir.

    Hizmet tespit davası dilekçesi nasıl yazılır?

    Hizmet tespit davası dilekçesi şu şekilde yazılabilir: Başlık: "DAVACI: İsim-Soyisim, T.C. Kimlik Numarası, Adres / VEKİLİ: İsim-Soyisim, Baro Sicil Numarası, Adres, UETS Numarası" şeklinde doldurulmalıdır. Konu: "Hizmet Tespiti Talebinden İbarettir" yazılmalıdır. Açıklamalar: Davacının, davalı işyerinde çalıştığı tarihler, işverenin hizmeti SGK'ya eksik bildirdiği durumlar ve bu durumun delilleri (işyeri kayıtları, SSK kayıtları, tanık ifadeleri) açıklanmalıdır. Hukuki Sebepler: Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, İş Kanunu gibi ilgili mevzuatlara atıfta bulunulmalıdır. Netice-i Talep: Davacının, çalışma süresinin tespit edilmesi, ödenmemiş primlerin işverenden tahsil edilmesi ve yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesi talep edilmelidir. Örnek dilekçeler aşağıdaki sitelerde bulunabilir: mihci.av.tr; baf.av.tr; av-saimincekas.com; acunhukuk.av.tr. Hizmet tespit davası dilekçesi, her olayın özgü koşullarına göre hazırlanmalıdır; bu nedenle bir avukattan destek alınması önerilir.

    Fiili çalışmaya dayalı hizmet tespit davası nedir?

    Fiili çalışmaya dayalı hizmet tespit davası, çalışanın fiilen bir iş yerinde çalışmasına rağmen sigorta primlerinin yatırılmaması veya eksik yatırılması durumunda, bu sürelerin tespit edilmesi ve sigortalılık sürelerinin düzeltilmesi amacıyla açılan davadır. Davanın açılabilmesi için gerekli şartlar: - İşçi ile işveren arasında hizmet akdi olmalıdır. - Çalışmanın SGK'ye bildirilmemiş veya eksik bildirilmiş olması gerekmektedir. - Dava, işten ayrılma tarihinden itibaren 5 yıl içinde açılmalıdır (hak düşürücü süre). Davada taraflar: Davacı işçi, davalı ise işverendir.

    Hizmet Tespiti Davasında Tanık Nasıl Dinlenir?

    Hizmet tespiti davasında tanıkların dinlenmesi, davanın kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle re’sen araştırma ilkesi çerçevesinde gerçekleştirilir. Tanıkların dinlenmesi sürecinde: 1. Mahkeme, davacı ve davalı tarafların gösterdiği tanıkların yanı sıra, kendi resen tespit ettiği bordro tanıklarını da dinler. 2. Tanıkların, davacı ile aynı işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlarına geçmiş olması tercih edilir. 3. Komşu işyeri çalışanları da tanık olarak çağrılabilir ve onların beyanları da delil olarak değerlendirilir. 4. Tanık beyanlarının güvenilir olup olmadığı araştırılır ve diğer delillerle desteklenmesi gerekir.

    Asıl işveren alt işveren davasında davalı kim olur?

    Asıl işveren-alt işveren davasında davalı, hem asıl işveren hem de alt işveren olabilir. İşe iade davalarında, asıl işveren ile alt işveren arasında şekli anlamda zorunlu dava arkadaşlığı bulunur ve işçinin açtığı işe iade davasında husumetin hem asıl işverene hem de alt işverene yöneltilmesi gerekir. Ancak, asıl işveren ile alt işveren arasında geçersiz bir iş ilişkisi varsa veya asıl işveren ile alt işveren arasındaki ilişki muvazaaya dayanıyorsa, asıl işverene karşı dava açmanın hukuki bir yararı yoktur. Asıl işveren ve alt işveren arasındaki sorumluluk müteselsildir; bu nedenle, işçi alacağını isterse asıl işverenden, isterse alt işverenden, isterse her ikisinden birlikte talep edebilir.

    Davacı ve davalı arasındaki fark nedir?

    Davacı ve davalı arasındaki temel fark, hukuki bir süreçte tarafların rolleridir: Davacı, bir hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek mahkemeye başvuran ve hukuksal korunma talep eden kişidir. Davalı ise, davacının iddialarına karşı çıkan ve bu iddiaları yanıtlayan, kendisine karşı hukuksal korunma talep edilen kişidir. Bir davada, her iki taraf da eşit hak ve yetkilere sahiptir ve ispat yükü, iddialarını desteklemek için delil sunma sorumluluğunu taşıyan tarafa aittir.