TürkEdebiyati

Ömer Seyfettin'in "Perili Köşk" hikayesinin özeti şu şekildedir: Sermet Bey, altı kişilik ailesiyle birlikte kalabilecekleri bir ev ararken çam ormanının içinde beyaz bir köşk görür ve burayı kiralamaya karar verir. Perilere inanmayan Sermet Bey, evi tutmaya kararlıdır ve ev sahibi Hacı Niyazi Efendi ile görüşür. Mahalledeki herkes, Sermet Bey ve ailesinin en fazla bir ay dayanabileceklerini düşünmektedir. Sermet Bey, tüm ev halkını sakinleştirir ve bu işin içinde başka bir iş olduğunu, perilerin sadece masallarda olduğunu söyler. Ev sahibinin sahtekarlığını gören Sermet Bey, 6 yıllık kiranın verildiğine dair belgeyi ev sahibine imzalatır.

"Olmadı tenhaca bir işret çemende yâr ile" ifadesi, Nedim'in bir beytinde geçen ve "bahçede sevgili ile baş başa bir içki içmek istedim, kısmet olmadı" anlamına gelen bir cümledir. Burada "işret" kelimesi, içki içme, eğlence anlamında kullanılmıştır.

Yaşar Kemal'in "İnce Memed" romanı, çeşitli ülkelerde siyonizm propagandası yaptığı gerekçesiyle yasaklanmıştır.

Beş Hececiler akımının kurucusu olarak kabul edilen kişi, Faruk Nafiz Çamlıbel'dir.

"Liberte" eseri, Abdülhak Hamid Tarhan'a aittir.

Ömer Seyfettin'in üç kitabı şunlardır: 1. "Kaşağı". 2. "Falaka". 3. "Pembe İncili Kaftan".

Mesnevi'nin ilk 18 beytini bizzat Mevlana Celaleddin Rumi yazmıştır.

“Turfanda mı Yoksa Turfa mı?” eseri, Mizancı Murad (Mehmet Murat Bey) tarafından yazılmıştır.

En önemli Giresunlu yazarlardan bazıları şunlardır: 1. Ali Murat Yılmaz: Giresun doğumlu gazeteci ve yazar, "Kişisel Gelişimin Karanlık Yüzü" adlı kitabıyla tanınır. 2. Ömer Avni (Can Akengin): Şair ve tiyatro yazarı, Giresun'un edebi zenginliğini ifade eden eserler vermiştir. 3. Mehmet Yılmaz Karaibrahimoğlu: Şiir ve edebiyat alanında üretken bir sanatçıdır. 4. İsa Kara: Espiye ilçesine bağlı Gülburnu köyünde yaşayan ve "Giresun Üzerine" adlı kitabı yayımlanmış bir yazardır.

"Miyan-ı aşk" edebiyatta, Şeyh Galib'in bir beytinde geçen ve "sana karşı bir aşk arzum varsa, bu senin sayendedir" anlamına gelen bir ifadedir. Bu ifade, aşıklar arasında iyi bir ün sahibi olmanın, sevilen kişinin sayesinde olduğunu ifade eder.

“Kuvayi Milliye Destanı” eseri, Nazım Hikmet Ran’a aittir.

Soyadından bir harfi kaybeden şair Cemal Süreya'dır ve bu aşkın sebebi, Muazzez Akkaya adlı bir kadına olan tutkusudur.

Selahattin Demirtaş'ın "Devran" kitabı, Türkiye'deki insan manzaralarını 14 farklı hikayede anlatıyor. Hikayelerdeki kişiler ve olaylar, genellikle akşam haberlerine konu olan türden. Ayrıca, "Devran" kitabında Demirtaş, mizahi bir dille karakterlerine özgü ayrıntılar ve eğretilemeler de kullanıyor.

"Mavi Kuşun Son Sözü" iki farklı bağlamda ele alınabilir: 1. Mustafa Kutlu'nun "Mavi Kuş" Hikayesi: Bu hikaye, Şirinyurt kasabasında geçen olayları anlatır. - Olaylar: Otobüsle yolculuk yapan farklı karakterlerin acı geçmişleri, gizemli öyküleri ve samimi bir ortamda gelişen olaylar işlenir. - Sonuç: Hikaye, herkesin oyuncu olduğu ve yaşananların bir film senaryosu olduğu gerçeğiyle sona erer. 2. Özgür Çavuşoğlu'nun "Mavi Kuşun Son Sözü" Şiir Antolojisi: Bu eser, Amerikan, İngiliz, İrlanda ve Türk şiirinden çeviriler içerir.

Ömer Seyfettin'in en kısa hikayesi "Bomba"dır.

Recaizade Mahmut Ekrem, Tanzimat 2. Dönem şairleri arasında yer almaktadır.

Kutadgu Bilig, Türklerin İslam'ı kabul etmesinden sonraki ilk yazılı edebî eserler arasında yer aldığı için Türkçe yazılmıştır.

En büyük Türk ozanı konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı kaynaklar tarafından Aşık Veysel Şatıroğlu en büyük Türk ozanı olarak kabul edilmektedir. Diğer önemli Türk ozanları arasında ise Neşet Ertaş, Aşık Mahzuni Şerif ve Ali Ekber Çiçek gibi isimler de yer almaktadır.

Cumhuriyet dönemi hikaye özellikleri şunlardır: 1. Toplumsal Temalar: Hikayeler, Anadolu insanının yaşamına odaklanarak köy yaşamı, tarım toplumu ve göç gibi temaları işlemiştir. 2. Edebi Akımlar ve Teknik Yenilikler: Realizm ve naturalizm gibi akımların etkisiyle hikayeler, gerçekçi bir dille yazılmış ve gözlemlere dayanmıştır. 3. Psikolojik Derinlik: Karakterler, çok boyutlu ve derinlikli bir şekilde işlenmiş, içsel çatışmalar ve duygusal durumlar ön plana çıkmıştır. 4. Dil ve Anlatım: Hikayeler, sade ve anlaşılır bir dil kullanılarak yazılmış, halkın günlük yaşamına ve deyimlerine yer verilmiştir. 5. Öğretici Nitelik: Hikayelerde eğitici ve öğretici bir yan bulunmuş, etik değerleri öne çıkaran eserler yazılmıştır. 6. Eleştirel Düşünce: Toplumsal ve siyasi olanaklara eleştirel bir bakış sunulmuş, toplumun yanlış ve eksik yanları eleştirilmiştir.

Ayşe Kulin'in "Köprü" kitabı, Erzincan yakınlarında Fırat Nehri üzerine inşa edilen bir köprü ile bu köprüyü yaptırmak için mücadele eden bir bürokrat (vali) ve yöre halkının öyküsünü anlatır. Romanın bazı karakterleri: Vali: Hırslı, iradeli ve bir şeyler yapma ve kazandırma yolunda olan bir karakterdir. Bayram: Kendisinin çekmiş olduğu acıları başkalarının da yaşamasını istemeyen yardımsever bir adamdır. Elmas ve Mevlüt: Yakalanma korkusu ile durmadan yer değiştiren çifttir. Gürcü Mühendisler: İkiyüzlü ve sözlerine itibar edilmeyen topluluktur. Tür Mühendisler: PKK terörüne rağmen işlerinden yılmayan ve köprüyü yapan topluluktur. Kitap, gerçek olaylara dayanır ve azimle çalışmanın ve sabırlı olmanın önemini vurgular.