Şiir

Şiirde ahenk ve uyum, kelimelerin ses ve anlam bakımından birbiriyle uyumlu kullanılmasıyla sağlanır. Şiirde ahenk unsurları: Ölçü (Vezin). Kafiye (Uyak). Redif. Aliterasyon. Asonans. Kelime tekrarları. Ayrıca, şiirde ahengi sağlamak için şairin duyguları ve yeteneği de önemlidir.

"Atalarım gökten yere indirmişler ay yıldızı" şiiri, Hasan Ali Yücel'e aittir.

"Bütün Şehir Nihayetsiz Bir Nur İçinde" şiiri, romantizm akımına aittir. Bu şiir, Orhan Seyfi Orhon tarafından yazılmıştır ve romantizm akımının özelliklerini taşımaktadır. Romantizm akımının temel özellikleri arasında duygu, coşkunluk ve hayal gücü ön plandadır.

"Dünya Gözüme Kaçtı" ifadesi, belirli bir edebi akıma ait değildir. Bu ifade, Özdemir Asaf'ın 1955 yılında yayınlanan ilk şiir kitabı olan "Dünya Kaçtı Gözüme"den bir dizedir. Özdemir Asaf'ın "Dünya Kaçtı Gözüme" kitabı, Türk edebiyatında modern şiir akımına örnek olarak gösterilebilir.

Maldoror'un Şarkıları, Comte de Lautréamont (Isidore Ducasse) tarafından yazılan, dünya edebiyatının en gizemli yapıtlarından biridir. Kitapta ele alınan bazı konular: İnsanın iki yüzlülüğü ve acımasızlığı. Tanrı ve şeytanla kavga. Kötülük ve evrenin epik betimlemesi. Uygarlığın bozuklukları. Eser, sürekli ironisi ve eleştirel üslubuyla okuyucuyu şaşırtmayı amaçlar.

Şiirler, konusuna göre beş ana türe ayrılır: 1. Lirik Şiir: Duygu, coşku ve heyecanları anlatır. 2. Epik Şiir: Kahramanlık, yiğitlik ve savaş gibi konuları işler. 3. Didaktik Şiir: Öğretici ve bilgilendirici şiirlerdir. 4. Pastoral Şiir: Doğa güzelliklerini ve kır yaşamını anlatır. 5. Satirik Şiir: Eleştirel bir anlatımla kişi, kurum veya toplumları eleştirir.

"Tu bajara min bu" sözleri, Sîpan Xelat'ın "Dil Perîşanim" şarkısına aittir.

"Yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!" dizeleri, Mehmet Akif Ersoy'un "Zulmü Alkışlayamam" şiirine aittir.

"Ağaç Diyor ki" şiirinin bestecisi Halim Yağcıoğlu'dur.

Nazım Hikmet'in Ankara şiiri, Kuvayı Milliye'ye katılmak için Ankara'ya yaptığı yolculuğu ve bu süreçte Ankara'nın ve Türk milletinin durumunu anlatır. Şiirde, Ankara'nın bozkırda bir tepe eteğinden fışkıran bir şehir olduğu ve bu şehirde Büyük Millet Meclisi, istasyon ve camilerin bulunduğu betimlenir. Nazım Hikmet, Ankara'da Mustafa Kemal Paşa ile tanışmasını da anlatır; Paşa'nın genç şairlere gayeli şiirler yazmalarını tavsiye ettiğini aktarır. Şiir, İstanbul'daki gençleri milli mücadeleye davet eden ve büyük yankı uyandıran "Siz de mi Satıldınız?" başlıklı şiirdir. Şiirin bilinen dizeleri şu şekildedir: > Gel ey imanlı gençlik, Gel ey beklenen gençlik. O satılmış Vezir’e, o satılmış Hünkâr’a O satılmış kullara siz de mi katıldınız? Siz de mi satıldınız, siz de mi satıldınız?

Deme şiirinde genellikle şu konular anlatılır: tasavvufi görüşler; Alevi-Bektaşi ilkeleri ve yol ilkeleri; varoluş birliği; Allah’a giden yollar; ahlak ve ruhun eğitimi. Deme, Alevi-Bektaşi halk ozanlarının bağlama eşliğinde ve özel bir ezgiyle, genellikle semah törenlerinde söyledikleri tasavvufi şiirlerdir. Deme şiirleri, 8'li hece ölçüsüyle söylenir ve genellikle 3-5 dörtlükten oluşur.

Necmettin Halil Onan'ın "Dur Yolcu" (Bir Yolcuya) şiirinde aşağıdaki duygular işlenmiştir: Vatan sevgisi ve bağımsızlık tutkusu. Şehitlerin fedakarlığı. Tarihi bilinç. Özgüven. Şiirde ayrıca, savaşın getirdiği acıların ve ölen askerlerin hüzünlü ama mutlu bir varisi olarak konuşulduğu bir atmosfer de vardır.

"Benim Pişmanlığım" şiiri, İsmail Efe Erdoğan tarafından yazılmıştır. Ayrıca, Siraceddin Önlüer'in "Ben Pişmanım" adlı bir kitabı bulunmaktadır.

Tarih-i Kadim şiiri, Mehmet Akif Ersoy'a karşı yazılmıştır. Şiir, Tevfik Fikret tarafından 1905 yılında yazılmış, ancak 1912 yılına kadar yayımlanmamıştır. Mehmet Akif, Fikret'e "zangoç" (kilise hizmetkarı) gibi ifadelerle hitap ederken, Fikret de Akif'e "Molla Sırad" şeklinde karşılık vermiştir. Bu tartışma, Türk edebiyatında geniş yankılar uyandırmış ve Fikret, Tarih-i Kadim'in yayımlanmasından müteessir olurken, Akif de şiirinde doğrudan Fikret'e yönelik eleştirilerini Safahat'a dahil etmemiştir.

"Bundan sonrasını siz düşünün" sözü, farklı bağlamlarda çeşitli kişiler tarafından kullanılmıştır. Şahin Ertürk. Muzaffer Kırmacı. Sadullah Ünsal. Ali Altınlı. Yıldıray Çiçek.

"Bir gönülü yaptın ise er eteğin tuttun ise" ifadesi, Yunus Emre'ye ait bir şiirden bir dizedir. Bu dize şu şekilde devam eder: "Bir kez hayır ettin ise binde bir ise az değil". Bu dizelerin anlamı şu şekilde açıklanabilir: Bir gönülü yaptın ise: Bir kişinin gönlünü kazandın. Er eteğin tuttun ise: O kişinin saygısını ve güvenini kazandın. Bir kez hayır ettin ise: Bir kez hayır işi yaptın. Binde bir ise az değil: Bu hayır işi, çok değerli ve anlamlı. Bu dizeler, yapılan iyi bir işin ve kazanılan saygının değerini vurgular.

Çiçek Senfonisi, Özdemir Asaf'ın sağlığında yayımladığı yedi şiir kitabını bir araya getiren bir eserdir ve 488 şiir içermektedir. Bu kitaplar şunlardır: Dünya Kaçtı Gözüme; Sen Sen Sen; Bir Kapı Önünde; Yumuşaklıklar Değil; Nasılsın; Çiçekleri Yemeyin; Yalnızlık Paylaşılmaz.

"Ah! Mümkün Olsa" şiirinin teması, barış, sevgi ve umuttur. Şiirde, acılardan sevinç, sevinçten umut yaratma, çocuklara sevgi dağıtma, savaştan barış ve kurşun yerine çocuklara şiir atma gibi temalar işlenmiştir. Şiir, Nuri Can'a aittir.

Bir şiirde birden fazla redif bulunabilir. Redif, mısra sonlarında, görevleri aynı olan eklerin ya da anlamları aynı olan kelimelerin tekrarlanmasına denir. Örneğin, "Elimi beş yerinden, dağladı beş parmağın, / Bağrımda yanmadık bir yer bırakmadan git" dizelerinde hem ek halinde redif ("-madan") hem de sözcük halinde redif ("beş") bulunmaktadır.

Dört dörtlük şiir, toplamda 16 dizeden oluşan ve genellikle uyaklı bir şekilde yazılan bir şiir türüdür. Özellikleri: Uyak düzeni: Genellikle abab ya da aabb uyak düzeni kullanılır. Ölçü: Hece ölçüsü ile yazılır ve 7’li veya 8’li hece ölçüsü yaygındır. Tema: Aşk, doğa, özlem gibi evrensel temalar işlenir. Son dize: Son dize genellikle bir vurgu veya tespit içerir, bu da okuyucunun dikkatini çeker ve duygusal bir etki yaratır. Dört dörtlük şiirler, hem geleneksel Türk edebiyatında hem de modern şiirde sıkça kullanılır.