Semptomlar

Nefes alırken batma hissi, göğüs cerrahi hastalıkları bölümüne bakılması gereken bir semptomdur.

Alerjiden dolayı titreme doğrudan meydana gelmez. Titreme, genellikle stres, yorgunluk, korku gibi duygusal durumlar veya nörolojik rahatsızlıklar gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanır. Bazı diğer titreme nedenleri: - Aşırı kafein tüketimi; - İlaçlar; - Metabolik bozukluklar; - Soğuk hava. Eğer titreme sürekli ve şiddetliyse, bir uzmana danışmak önemlidir.

Bebeklerde aşağıdaki durumlarda derhal doktora başvurulmalıdır: 1. Solunum Sıkıntısı ve Morarma: Hızlı ve zor nefes alma, burun deliklerinin genişlemesi, hırıltılı solunum veya morarma. 2. Yüksek Ateş: 3 ayın altındaki bebeklerde 38°C ve üzeri ateş, 3-6 ay arası bebeklerde 39°C ve üzeri ateş. 3. Beslenme Sorunları: Emmede güçlük, idrar sayısında azalma, koyu sarı veya turuncu renkli idrar, ağız ve dilde kuruluk. 4. Kusma ve İshal: Sık ve fışkırır tarzda kusma, kanlı veya yeşil renkli kusma, sık ve sulu dışkılama. 5. Davranış Değişiklikleri: Aşırı huzursuzluk, sürekli ağlama, letarji (aşırı uyuşukluk), konvülsiyonlar (nöbetler). 6. Cilt Değişiklikleri: Hızlı yayılan ve morumsu döküntüler, nefes darlığı veya şişlikle birlikte görülen döküntüler. Bu belirtiler, bebeklerin sağlığı için ciddi riskler taşıyabilir ve uzman tıbbi müdahale gerektirebilir.

Effüzyon artımı, plevral boşlukta (akciğerleri çevreleyen zarlar arasındaki boşluk) sıvı miktarının artması durumudur. Effüzyon artımının nedenleri arasında şunlar bulunur: - enfeksiyonlar (viral, bakteriyel, mantar); - akciğer kanseri; - bazı ilaçlar; - pulmoner embolizm (akciğerlerdeki damarların pıhtı nedeniyle tıkanması); - kalp yetmezlikleri; - zatürree. Effüzyon artımının belirtileri genellikle nefes darlığı, göğüs ağrısı ve öksürük gibi semptomları içerir. Teşhis ve tedavi için bir sağlık profesyoneline başvurulması önerilir.

Tükürük eksikliği (ağız kuruluğu) çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir: Diş çürükleri ve diş eti hastalıkları. Ağız kokusu. Yutma güçlüğü. Tat alma duyusunda azalma. Cilt kuruluğu ve dudak çatlamaları. Konuşma zorluğu. Tükürük eksikliğinin tedavisi, altta yatan nedene bağlıdır.

Küt küt kalp atışı, tıpta "palpitasyon" olarak adlandırılır ve çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. İşte bazı yaygın nedenler: Stres ve anksiyete: Duygusal stres, kaygı ve panik atak durumları kalp atış hızını artırabilir. Fiziksel aktivite: Egzersiz sırasında kalp atışları hızlanır ve daha belirgin hale gelir. Kafein ve alkol tüketimi: Aşırı kafein veya alkol alımı kalp atışlarını hızlandırabilir ve düzensizliklere yol açabilir. Kalp hastalıkları: Koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği ve atriyal fibrilasyon gibi kalp hastalıkları palpitasyona neden olabilir. Hormonal değişiklikler: Adet döngüsü, hamilelik veya menopoz gibi hormonal değişiklikler kalp atışlarını etkileyebilir. Tiroid problemleri: Hipertiroidizm gibi tiroid bezinin aşırı aktif olması durumu kalp atışlarını hızlandırabilir. Eğer kalp atışları sürekli hale gelirse veya baş dönmesi, göğüs ağrısı gibi ek semptomlar eşlik ederse, bir doktora danışmak önemlidir.

Sol göğüs kafesinin ısınmasının birkaç olası nedeni vardır: 1. Gastrointestinal Sistem Sorunları: Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması (reflü) veya ülser gibi durumlar göğüs kafesinde yanma hissine yol açabilir. 2. Kalp Hastalıkları: Kalp krizi, anjina veya kalp kası iltihaplanması gibi kalp sorunları sol göğüste ağrıya ve yanmaya neden olabilir. 3. Sinir Sıkışması ve Kas Sorunları: İnterkostal nevralji veya kasların aşırı kullanımı gibi durumlar da bu tür semptomlara yol açabilir. 4. Hormonal Değişiklikler: Kadınlarda hormonal dengesizlikler, özellikle adet öncesi dönem veya menopoz sırasında, sol göğüste karıncalanma ve yanma hissine neden olabilir. Bu belirtiler ciddi sağlık sorunlarının işareti olabileceğinden, kesin teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

Soğuk terleme, bazı kanser türleriyle ilişkilendirilebilir, bunlar arasında: Nöroendokrin tümörler; Böbrek üstü bezi (adrenal) kanseri; Böbrek kanseri; Lenfoma; Lösemi. Ancak, soğuk terlemenin birçok olası nedeni vardır ve kesin teşhis için bir doktora başvurulması önerilir.

Göz çapaklanması genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden geçer. Ancak, çapaklanma şiddetliyse veya uzun süre devam ederse, bir göz doktoruna başvurmak gerekebilir.

Köpeklerde çiş renginin değişmesinin birkaç yaygın nedeni vardır: 1. Dehidrasyon: Yetersiz su tüketimi veya aşırı terleme sonucu idrar rengi koyulaşabilir. 2. Böbrek hastalıkları: Böbrek sorunları idrar renginde değişikliklere yol açabilir. 3. Beslenme: Bazı gıdalar ve takviyeler idrar rengini geçici olarak etkileyebilir. 4. Enfeksiyonlar: İdrar yolu enfeksiyonları ve mesane taşları gibi durumlar idrarda kan veya renk değişikliklerine neden olabilir. 5. Karaciğer hastalıkları: Karaciğer sorunları da idrar renginin yeşilimsi olmasına yol açabilir. Eğer köpeğinizin çiş renginde anormal bir değişiklik fark ederseniz, bir veteriner hekime danışmanız önemlidir.

4'lü karma aşı sonrası ateş genellikle bir ila iki gün sürebilir.

Göz kızarıklığı durumunda aşağıdaki durumlarda bir doktora başvurulmalıdır: 1. Kızarıklık 3 günden uzun sürerse. 2. Görme kaybı, ışığa hassasiyet, şiddetli ağrı veya iltihaplı akıntı varsa. 3. Tek gözde kalıcı kızarıklık varsa, özellikle bir hafta veya daha uzun süredir devam ediyorsa. 4. Gözde ani ve şiddetli kızarıklık ile birlikte bulantı, kusma, baş ağrısı gibi belirtiler varsa, bu akut glokom gibi acil müdahale gerektiren bir hastalığın habercisi olabilir. Göz kızarıklığının nedeni ciddi bir sağlık sorunu olabileceğinden, kesin teşhis ve uygun tedavi için bir göz doktoruna başvurmak önemlidir.

Dışkı rengi, sindirim sisteminin sağlığı hakkında önemli ipuçları verir. İşte bazı yaygın dışkı renkleri ve anlamları: 1. Kahverengi: Sağlıklı bir sindirim sisteminin göstergesidir. 2. Yeşil: Sindirim sürecinin hızlanması, safra içeriğinin artması veya demir takviyeleri gibi nedenlerden kaynaklanabilir. 3. Siyah: Üst gastrointestinal sistemde kanama olduğunu gösterebilir. 4. Sarı: Yağın emilmemesi, pankreas problemleri veya doğuştan gelen hastalıklar gibi durumların belirtisi olabilir. 5. Soluk beyaz: Karaciğer veya safra kanalı sorunlarına işaret edebilir ve ciddi bir sorunun belirtisi olabilir. Dışkı rengindeki herhangi bir önemli değişiklik, endişe nedeni olabilir ve bir doktora danışılması önerilir.

Çok yorgunluk ve halsizlik durumunun birkaç yaygın nedeni vardır: 1. Yetersiz ve düzensiz uyku: Vücudun ihtiyaç duyduğu dinlenme süresini kısıtlar ve enerji seviyesini düşürür. 2. Beslenme eksiklikleri: Demir, B12 vitamini ve magnezyum gibi vitamin ve minerallerin eksikliği yorgunluğa yol açabilir. 3. Sedanter yaşam tarzı: Hareketsizlik, metabolizmayı yavaşlatarak kas zayıflığına ve kronik yorgunluk belirtilerine neden olabilir. 4. Stres: Hem fiziksel hem de zihinsel enerjiyi tüketen bir faktördür. 5. Sağlık sorunları: Tiroid problemleri, diyabet veya anemi gibi hastalıklar sürekli yorgunluk hissine sebep olabilir. Bu belirtiler uzun süre devam ediyorsa, bir doktora danışmak önemlidir.

Hangover belirtileri genellikle 24 ila 72 saat arasında sürer.

Mide üşütmesi (viral gastroenterit) genellikle 1-3 gün içinde kendiliğinden geçer. Ancak, belirtiler şiddetli veya uzun süreliyse, 10 güne kadar uzayabilir.

Noradrenalin eksikliği çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir: 1. Anksiyete ve depresyon: Düşük noradrenalin seviyeleri, ruh halinde düşüşe ve depresyon semptomlarına neden olabilir. 2. Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (ADHD): Noradrenalin eksikliği, dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüselliği kötüleştirebilir. 3. Baş ağrıları ve hafıza sorunları: Hafıza problemleri ve sık baş ağrıları gibi bilişsel işlev bozuklukları görülebilir. 4. Düşük kan basıncı (hipotansiyon): Hipotansiyon ve düşük kan şekeri (hipoglisemi) gibi fiziksel semptomlar ortaya çıkabilir. 5. Motivasyon eksikliği: İlgisizlik ve enerji düşüklüğü gibi motivasyonel sorunlar yaşanabilir. Noradrenalin seviyelerinin dengede tutulması için düzenli egzersiz, yeterli uyku ve protein açısından zengin beslenme önerilir.

Vücut ısısının yükselmesi, hipertermi olarak adlandırılır ve çeşitli sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Bu durumun başlıca nedenleri şunlardır: 1. Enfeksiyonlar: Bakteriyel, viral veya fungal enfeksiyonlar, bağışıklık sisteminin yanıtı olarak ateşin yükselmesine yol açar. 2. İltihabi hastalıklar: Romatoid artrit, lupus ve inflamatuar bağırsak hastalıkları gibi durumlar vücut ısısını artırabilir. 3. Hormonel dengesizlikler: Hipertiroidizm ve adrenal bez bozuklukları gibi hormonal sorunlar vücut sıcaklığını etkileyebilir. 4. İlaçların yan etkileri: Antibiyotikler, antidepresanlar ve antihistaminikler gibi bazı ilaçlar ateş yükselmesine neden olabilir. 5. Stres: Duygusal veya fiziksel stres, vücut ısısını artırabilir. Bu belirtiler ciddi sağlık sorunlarının işareti olabileceğinden, bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Kanlı balgam şikayeti için Göğüs Hastalıkları bölümüne başvurulmalıdır.

Ateşli havale genellikle 38 derece ve üzeri ateşte görülür.