Psikiyatri

Şizofreni ve organik olmayan psikoz arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Başlangıç ve Süre: Şizofreni genellikle ergenlik veya genç yetişkinlik döneminde başlar ve kronik bir seyir izler. 2. Belirtiler: Şizofreni, halüsinasyonlar, sanrılar, sosyal geri çekilme ve bilişsel işlev bozuklukları gibi geniş bir belirti yelpazesine sahiptir. 3. Nedenler: Şizofreni, genetik nedenler, beyindeki kimyasal dengesizlikler veya anormal beyin yapısı gibi çeşitli faktörlerle ilişkilendirilir. 4. Tedavi: Şizofreni tedavisi genellikle antipsikotik ilaçlar ve psikoterapi kombinasyonunu içerirken, organik olmayan psikozun tedavi yaklaşımı altta yatan nedenlere göre değişiklik gösterebilir.

En ağır zihinsel hastalıklardan bazıları şunlardır: 1. Şizofreni: Düşünme, algılama, benlik duygusu ve davranışta çarpıklıklarla karakterize edilen ciddi bir zihinsel hastalıktır. 2. Bipolar Bozukluk: Manik ve depresif dönemlerle duygusal dalgalanmalar yaşayan bir hastalıktır. 3. Depresyon: Sürekli üzüntü, ilgi kaybı ve enerji düşüklüğü ile kendini gösteren yaygın bir ruhsal bozukluktur. 4. Obsessif-Kompulsif Bozukluk (OKB): Tekrarlayan düşünceler (obsesyonlar) ve davranışlar (kompulsiyonlar) ile karakterizedir. 5. Borderline Kişilik Bozukluğu: Değişen ruh halleri, davranışlar ve olumsuz benlik imajı ile sonuçlanan karmaşık bir hastalıktır. Bu hastalıkların tedavisi, hastalığın türüne ve şiddetine bağlı olarak psikoterapi ve ilaç kullanımını içerebilir.

"Epsido" kelimesi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Psikiyatride: "Epsido", belirli bir zaman diliminde ortaya çıkan, kişide belirgin ruhsal değişimlerin görüldüğü bir dönemi ifade eder. 2. Mobil Uygulama: "Episode" adlı mobil uygulama, interaktif hikayeler sunan bir platformdur.

Hastanelerde terapötik ortam, hastaların tedavi süreçlerini en iyi şekilde geçirmelerini sağlamak için düzenlenen, tedavi edici ve rahat bir atmosfer anlamına gelir. Terapötik ortamın unsurları: - Emniyet: Hastaların güvende hissetmeleri. - Yapı: Günlük yaşam aktivitelerinin belirli bir düzen içinde olması. - Normlar ve sınırlar: Kabul edilebilir davranışların belirlenmesi. - Denge ve esneklik: Hastaların ihtiyaçlarına göre ortamın uyarlanabilir olması. Psikiyatri hastanelerinde ise terapötik ortam, hastaların kendilerini daha iyi ifade etmelerini, problem davranışlarını kontrol etmelerini ve sosyal yaşama uyum sağlamalarını hedefler.

Truman Sendromu, bireylerin hayatlarını bir televizyon şovu gibi sahnelendiğine inanmalarıyla karakterize edilen bir psikolojik durumdur. Bu sendromun nedenleri tam olarak anlaşılamamış olsa da, bazı faktörlerin tetikleyici olabileceği düşünülmektedir: 1. Medya Etkisi: Televizyon, sosyal medya ve diğer medya araçlarının aşırı tüketimi, bireylerin gerçeklik algısını şekillendirebilir ve bu tür düşüncelerin gelişmesine zemin hazırlayabilir. 2. Psikolojik Travma: Geçmişte yaşanan travmatik olaylar, gerçeklik algısında bozulmalara yol açabilir. 3. Psikiyatrik Rahatsızlıklar: Şizofreni, paranoya veya diğer psikiyatrik hastalıklar, Truman Sendromu ile ilişkili olabilir. Tedavi sürecinde psikoterapi ve gerekli durumlarda ilaç tedavisi uygulanmaktadır.

Konfüzyonun (bilinç bulanıklığı) en önemli nedenleri arasında şunlar yer alır: 1. Fiziksel sağlık sorunları: Enfeksiyonlar, metabolik bozukluklar, dehidratasyon gibi durumlar konfüzyona yol açabilir. 2. Psikiyatrik durumlar: Anksiyete, depresyon veya psikoz gibi zihinsel rahatsızlıklar zihinsel karmaşaya neden olabilir. 3. Travma ve beyin yaralanmaları: Kafa travmaları, beyin dokusunda hasar oluşturarak konfüzyona sebep olabilir. 4. İlaç yan etkileri: Bazı ilaçların yan etkileri bilişsel işlevleri etkileyerek konfüzyon oluşturabilir. 5. Çevresel etkenler: Gürültülü veya kaotik ortamlar dikkati dağıtarak konfüzyona yol açabilir.

Psikosmatolog terimi bulunmamakla birlikte, psikolog ve psikiyatrist gibi ruh sağlığı uzmanlarının ilgilendiği bazı hastalıklar şunlardır: Psikologların ilgilendiği hastalıklar: Depresyon; Anksiyete bozuklukları (panik atak, sosyal fobi vb.); Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB); Yeme bozuklukları (anoreksiya nervoza, bulimia nervoza); Bağımlılıklar (alkol, uyuşturucu, kumar vb.); Kişilik bozuklukları (borderline, narsisistik, antisosyal vb.). Psikiyatristlerin ilgilendiği hastalıklar ise daha çok ilaç tedavisi gerektiren durumlardır ve bunlar arasında bipolar bozukluk da yer alır.

1993 yapımı "Mr. Jones" filmi, manik-depresif bir hasta olan Richard Gere'in, onu iyileştirmeye çalışan bir doktorla yaşadığı duygusal ilişkiyi konu alır. Filmin özeti: - Jones, bir binanın çatısına çıkarak uçmayı planlarken zorla hastaneye yatırılır. - Hastanenin psikiyatri bölümünde onunla ilgilenen Dr. Libbie, Jones'un manik-depresif olduğunu anlar. - Jones'a daha yakın bir ilgi gösteren Dr. Libbie, onun mutlu bir dönem yaşadıktan sonra kaçınılmaz bir depresyon dönemi geçirdiğini fark eder. - Jones, hastaneden çıktıktan sonra da Dr. Libbie ile olan bağını sürdürür ve birlikte olmaya başlarlar. Film, drama ve romantik türlerinde çekilmiştir.

Depresif bozukluk, bir GİH (geçici iş göremezlik) durumu değildir. Depresif bozukluk, bireyin zihinsel, duygusal ve fiziksel sağlığını etkileyen ciddi bir psikiyatrik rahatsızlıktır. Eğer depresif bozukluk belirtileri yaşanıyorsa, bir uzmana başvurulması önerilir.

Özel hastanelerde ruh sağlığı tedavisi, psikiyatristler, klinik psikologlar ve psikoterapistler gibi uzman doktorlar tarafından yürütülür. Tedavi süreci genellikle aşağıdaki adımları içerir: 1. Değerlendirme: Hastanın tıbbi geçmişi, ruhsal belirtileri, ailevi faktörler ve sosyal çevre gibi unsurların ele alındığı kapsamlı bir mülakat yapılır. 2. Tedavi Planı: Hastanın ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilmiş bir tedavi planı oluşturulur. 3. Terapi Türleri: Özel hastanelerde sunulan terapi seçenekleri arasında bireysel terapi, grup terapisi ve aile danışmanlığı yer alır. 4. Güncel Araştırmalar: Tedavi yöntemleri, yeni nesil antidepresanlar, nöromodülasyon ve bilişsel terapiler gibi yenilikçi yaklaşımlar üzerine yapılan araştırmalarla sürekli olarak geliştirilmektedir. Ruh sağlığı tedavisi için bir uzmana başvurmak önemlidir.

DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) tanısı ve tedavisi için aşağıdaki psikiyatri uzmanlarına başvurulabilir: 1. Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanları: Çocuklarda DEHB tanısı ve tedavisi için ilk başvurulacak uzmanlardır. 2. Yetişkin Psikiyatrisi Uzmanları: Yetişkin DEHB'si olan bireyler için tanı ve tedavi süreçlerini yürüten uzmanlardır. 3. Nörologlar: Bazen nörolojik değerlendirme gerektiren durumlarda başvurulabilir. Ayrıca, psikologlar da DEHB'si olan bireylere ve ailelerine terapi ve destek sağlayabilir.

EKT kısaltması, "elektrokonvülsif terapi" anlamına gelir. Y1 ise bu tedavi yönteminin spesifik bir uygulamasını veya seans sayısını ifade edebilir. EKT, özellikle ilaçlı tedaviye yanıt vermeyen şiddetli depresyon gibi psikiyatrik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan bir yöntemdir.

Şizofreni hastaları, tedaviye ömür boyu devam etmek zorundadır. Tedavinin süresi, hastanın semptomlarına, yaşam tarzına, ilaç yan etkilerine ve başarı oranına bağlı olarak değişebilir. Tedaviye uyum, hastalığın nüks etmesini önlemek için önemlidir.

Fibromiyalji teşhisi ve tedavisi için romatoloji veya fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanına başvurmak gerekmektedir. Psikiyatri doktoru ise fibromiyalji belirtilerinin yönetiminde psikolojik destek olarak devreye girebilir. Dolayısıyla, fibromiyalji için hem psikiyatri hem de nöroloji doktoruna gitmek gerekebilir, ancak öncelikle romatoloji bölümüne başvurulması önerilir.

"Sakın Konuşma" iki farklı hikayeye sahip olabilir: 1. 2015 yapımı "Sakın Konuşma!" filmi, bir grup gencin tekne partisi sırasında yaşadıkları korku dolu olayları anlatır. 2. 2001 yapımı "Sakın Konuşma" (Don't Say a Word) filmi, başarılı bir psikiatristin kızının kaçırılması olayını konu alır.

"Krazzy 4" filmi, dört zihinsel hastanın hikayesini anlatıyor. Filmde, bir psikiyatrist olan Dr. Sonali, hastalarını iyileştirmek için elinden geleni yaparken, hastalar da doktorlarını kaçıranların elinden kurtarmak için bir plan yapıyorlar.

Diskalkuli (matematiksel öğrenme bozukluğu) için çocuk ve ergen psikiyatri bölümüne başvurulmalıdır.

Dijital bağımlılığa psikiyatri veya psikoloji bölümleri bakar.

Geç konuşan bir çocuğa çocuk psikiyatristi veya kulak burun boğaz (KBB) doktoru bakar. Eğer tıbbi bir sorun tespit edilmezse, çocuk konuşma ve dil terapisi için bir uzmana yönlendirilebilir.

Psikiyatrik hastalıklar genellikle iyileşebilir ve bu süreçte ilaç tedavisi, psikoterapi ve yaşam tarzı değişiklikleri gibi çeşitli tedavi yöntemleri kullanılır. Depresyon gibi yaygın psikiyatrik hastalıklar, antidepresanlar ve psikoterapi ile başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Obsesif-Kompulsif Bozukluk (OKB) hastaları, bilişsel ve davranışsal tedaviler ile ilaç tedavilerinin kombinasyonundan fayda görebilir. Şizofreni gibi daha ciddi rahatsızlıkların tedavisi ömür boyu sürebilir, ancak semptomlar antipsikotik ilaçlar ve rehabilitasyon ile kontrol altına alınabilir. Tedavinin etkinliği, hastanın durumuna, hastalığın türüne ve tedaviye uyumuna bağlı olarak değişir. Bu nedenle, psikiyatrik belirtiler yaşayan herkesin bir sağlık profesyoneline danışması önemlidir.