Omurga

Lomber düzleşme ve lomber lordoz artışı farklı omurga durumlarını ifade eder: 1. Lomber Düzleşme: Bu durum, bel bölgesindeki doğal kavisin azalması veya ortadan kalkması anlamına gelir. 2. Lomber Lordoz Artışı: Bu ise bel omurgasının normalden daha fazla içe doğru kavis yapması durumudur.

Sakrum, insan anatomisinde omurganın tabanında, kalçanın sağ ve sol iliak kemikleri arasında ve son bel omurunun (L5) altında yer alan beş kaynaşmış omurdan oluşan büyük, üçgen şekilli bir kemiktir.

Hiperlordoz durumunda, karın ve sırt kasları genellikle zayıflar ve dengesizleşir. Diğer etkilenen kaslar arasında: - Gluteal kaslar (kalça kasları); - Hamstring kasları (uyluğun arka kısmındaki kaslar); - Quadriseps kasları (ön bacak kasları). Hiperlordozun tedavisi için, bu kasların güçlendirilmesi ve esnekliğinin artırılması amacıyla özel egzersizler önerilir.

Vertebral arter sulkusu, atlas (C1) omurunun arka arkı üzerinde bulunur.

Disk ekstrüzyonu ve excavasyo terimleri farklı bağlamlarda kullanılmaktadır: 1. Disk Ekstrüzyonu: İntervertebral disk fıtıklaşmasının ileri aşamalarından biridir. 2. Excavasyo terimi, belgelerde bulunamamıştır.

Perkütan lazer dekompresyon (PLDD), omurga ve omurilik cerrahisinde kullanılan minimal invaziv bir yöntemdir. Bu işlemde, lazer enerjisi kullanılarak diskin içindeki basınç azaltılır ve sinirler üzerindeki baskı hafifletilir. PLDD genellikle şu durumlarda uygulanır: - ileri derecede bel fıtığı; - omurga kırıkları; - disk dejenerasyonu; - kronik bel ağrısı. İşlem süreci: 1. Hasta lokal anestezi altına alınır. 2. Röntgen cihazı eşliğinde, omurgadaki hasarlı diske ince bir iğneyle ulaşılır. 3. Bu iğne aracılığıyla özel bir elektrot diskin içine gönderilir ve lazer enerjisi kullanılarak diskin iç kısmındaki doku buharlaştırılır. 4. Tüm süreç yaklaşık 30 ila 60 dakika arasında tamamlanır ve hasta aynı gün evine dönebilir. PLDD, her hasta için uygun olmayabilir; tedavi, kişiye özel bir tanıya dayandırılmalıdır.

T1 ve T2 omurları, sırt bölgesinde yer alan torakal omurların ilk iki üyesidir.

Protrüzyon, tıp biliminde "çıkıntı" anlamına gelir ve omurlar arasında bulunan disklerin dengesinin bozulması sonucu oluşur. Omurlar arasındaki disk protrüzyonu ise, diskin içindeki sıvının (nucleus pulposus), annulus fibrosus adı verilen dış katmanın zayıf yerlerinden dışarı doğru bombeleşmesi durumudur. Protrüzyon teşhisi ve tedavisi için bir doktora başvurulması önerilir.

Protrüzyon ve herniasyon terimleri, disk bozukluklarını ifade etmede kullanılsa da aynı şeyi tam olarak karşılamazlar. Protrüzyon, diskin anulus fibrozusun tam yırtmadan dışarı doğru bombeleşmesi durumunu ifade eder. Herniasyon ise disk materyalinin (nükleus pulposus) diskin normal sınırlarını aşarak yer değiştirmesi anlamına gelir ve protrüzyonun ileri safhasını temsil eder.

Sırt kütlemesinin birkaç olası nedeni vardır: 1. Faset eklemlerde gaz kabarcıkları: Omur kemiklerinin arka taraftaki eklemlerinde, hareket sırasında basınç değişimi sonucu gaz kabarcıkları oluşabilir ve bu kabarcıkların patlaması sırt kütlemesine neden olabilir. 2. Ligament veya tendonların sürtünmesi: Kas gerginliği ve duruş bozukluğu, tendon ve bağların kemik ve yumuşak dokulara sürtünmesine yol açabilir. 3. Omurga kireçlenmesi: Kıkırdak dokusunun yıpranması ve düzensizleşmesi, kemiklerin birbirine sürtünmesine ve çıtlama hissine neden olabilir. 4. Tümör veya kitle: Kemik ya da yumuşak doku tümörlerine bağlı kitleler, kas ve bağların sürtünmesine yol açabilir. Eğer sırt kütlemesi ağrılı ise, fizik tedavi ve rehabilitasyon branşına başvurulması önerilir.

Servikal MR sonucu, omurga ve boyun bölgesindeki yapıların normal veya anormal durumunu gösterir. Normal bir sonuç, şu şekilde yorumlanabilir: Omurga ve sinirler: Boyundaki omurga ve sinirlerin sağlıklı ve düzgün çalıştığı. Yumuşak dokular: Kaslar, bağlar ve diğer yumuşak dokuların normal yapıda olduğu. Anormal sonuçlar ise çeşitli durumları işaret edebilir, bunlar arasında: Fıtıklaşmış veya kaymış disk. Omurga daralması (spinal stenoz). Kemik ve kıkırdak aşınması (servikal spondiloz). Tümör veya enfeksiyon varlığı. Servikal MR sonuçlarını değerlendirmek ve tedavi planını oluşturmak için bu görüntüleri inceleyen bir doktora başvurmak gereklidir.

Sakrum, omurganın bitimine doğru, birleşen beş omurun oluşturduğu, kalkan biçimli bir kemiktir. Diğer anlamları: - Veterinerlikte: Kuyruk sokumu kemiği olarak bilinir. - Tıp ve zooloji alanlarında: Os sacrum olarak adlandırılır.

Boyun fıtığı en çok 5. ve 6. omurlar ile 6. ve 7. omurlar arasında görülür.

Yeni nesil skolyoz korsesi, omurga deformitelerinin tedavisinde omurganın doğru hizalanmasını destekleyerek çalışır. Bu korselerin çalışma prensipleri şunlardır: 1. Hafif basınç uygulama: Korsenin belirli bölgelerine uygulanan basınç, omurganın doğru hizalanmasına yardımcı olur. 2. Destekleme: Korsenin yapısı, omurgayı destekleyerek duruşun iyileşmesine katkıda bulunur. 3. Hareket kısıtlaması: Kullanıcının vücudunun belirli hareketlerini sınırlayarak omurga üzerindeki yükü azaltır. Ayrıca, bazı yeni nesil korseler sensörler ve akıllı teknolojiler ile donatıldığından, kullanıcının hareketlerini izleyerek uygulanan basıncı ve destek seviyesini optimize edebilirler. Korse kullanımı, hastanın yaşına, skolyozun derecesine ve tedavi planına bağlı olarak günde 16-23 saat arasında önerilir.

L5-S1 ve L4-L5 terimleri, bel omurlarının seviyelerini ifade eder: - L5-S1: Bu, bel omurlarının beşinci (L5) ile sakrum (S1) arasındaki segmenttir. - L4-L5: Bu, dördüncü (L4) ile beşinci bel omuru (L5) arasındaki seviyedir. Bu bölgeler, bel fıtığı gibi omurga sorunlarının sıkça görüldüğü yerlerdir.

Spinal kanalda daralma (spinal stenoz) çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir, bunlar arasında: 1. Kireçlenme ve kemik büyümeleri: Osteoartrit denilen kireçlenmelerde omur kemiklerinin köşeleri büyür ve kemikleri birbirine bağlayan bağlar kalınlaşır, bu da sinir dokusunun yerleştiği boşlukları küçültür. 2. Şişkin ve fıtıklaşmış diskler: Omurlar arasındaki disklerin taşması, spinal kanala doğru baskı yaparak daralmaya neden olabilir. 3. Travmalar ve tümörler: Omurga yaralanmaları, tümörler veya Paget hastalığı gibi durumlar spinal kanalda daralmaya yol açabilir. 4. Genetik faktörler: Doğuştan omurilik kanalının dar olması da spinal stenoza sebep olabilir. Ayrıca, romatizmal hastalıklar ve yaşlanma süreci de spinal kanalda daralma riskini artırır.

Gövde iskeleti, insan iskeletinin üç kısmından biridir ve omurga ile göğüs kafesinden oluşur. Ayrıntıları şu şekildedir: - Omurga: İskelet sisteminin ana direğidir, baş, kol ve bacaklar omurgaya bağlıdır. - Göğüs kafesi: Sırt omurları, kaburgalar ve göğüs kemiğinden oluşur.

Lordoz ve kifoz aynı şeyler değildir. Lordoz, omurganın içe doğru olan eğriliğidir ve genellikle bel bölgesinde görülür. Kifoz ise omurganın dışa doğru olan eğriliğidir ve genellikle üst sırt bölgesinde, göğüs omurgasında görülür.

Boyun omurları, tıbbi adıyla servikal vertebralar, omurganın boyun bölgesinde üst üste dizilen ilk yedi omurdur (C1 ila C7). Görevleri: 1. Başın desteklenmesi ve hareketi: Boyun omurları, başın ağırlığını destekler ve öne, arkaya, yana eğilme ve dönme gibi hareketleri sağlar. 2. Omuriliğin korunması: Omurilik sinirlerinin geçtiği merkezi kanalı oluşturarak omuriliği korur. 3. Kan dolaşımı: C1 ve C6 omurları arasındaki küçük delikler, vertebral arterlerin beyne kan taşımasını sağlar. 4. Sinir iletimi: Boyun bölgesindeki sinirler, üst ekstremitelerin ve başın işlevselliğini sağlar.

Kadınlarda bel ve sırt ağrısının nedenleri çeşitli olabilir: 1. Kas ve Bağ Zorlanmaları: Ağır kaldırma, ani hareketler veya uzun süre yanlış pozisyonda kalma kaslarda ve bağlarda gerilmeye yol açabilir. 2. Bel Fıtığı: Omurlar arasındaki disklerin kayması veya yırtılması, sinirlere baskı yaparak ağrıya neden olabilir. 3. Omurga Hastalıkları: Spondilolistezis, spinal stenoz, kireçlenme gibi durumlar sırt ağrısına yol açabilir. 4. Hormonal Değişiklikler: Menstrüel döngüler, hamilelik ve menopoz gibi hormonal değişimler sırt ağrısını tetikleyebilir. 5. Pelvik Enfeksiyonlar: İdrar yolu enfeksiyonları, endometriozis gibi durumlar da sırt ağrısına neden olabilir. 6. Stres ve Psikolojik Faktörler: Stres, kaygı ve depresyon kas gerginliğini artırarak sırt ağrısına katkıda bulunabilir. Bu belirtiler ciddi sağlık sorunlarının işareti olabileceğinden, kesin teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.