Nöroloji

M ve S arasındaki fark, kullanıldığı bağlama göre değişiklik gösterebilir: Hız birimi. Giyim. Lastik. Motosiklet.

SPS, tıpta Stiff Person Sendromu'nun kısaltmasıdır. Stiff Person Sendromu, nadir görülen ve ilerleyici nitelikte olan bir nörolojik hastalıktır. Bu hastalık, kaslarda aşırı sertlik (rijidite) ve istemsiz, genellikle ağrılı kas spazmları ile karakterizedir. SPS, otoimmün bir hastalık olarak kabul edilir; bağışıklık sisteminin sağlıklı hücrelere saldırması sonucu ortaya çıkar.

Kafanın içinin çok dolu olmasının bazı nedenleri: Stres ve endişe. Fazla bilgiye maruz kalma. Uyku eksikliği. Duygusal sıkıntılar. Bu durum, dikkat ve odaklanma sorunlarına, yorgunluğa, hafıza zorluklarına ve motivasyon eksikliğine yol açabilir. Eğer bu durum sürekli devam ediyorsa, bir terapist veya danışmandan yardım almak faydalı olabilir.

Hipokampus hasar gördüğünde çeşitli rahatsızlıklar meydana gelebilir: Hafıza sorunları: Kısa süreli hafıza kaybı, yeni anılar oluşturmada zorluk, geçmiş yaşantıları hatırlamada güçlük. Yön tayini ve mekansal hafıza problemleri: Yer-yön bulma zorlukları. Duygusal işlemelerde bozukluklar: Duygusal deneyimlerin işlenmesinde sorunlar. Diğer hastalıklar: Alzheimer, epilepsi, depresyon, şizofreni gibi durumlarla ilişkili olabilir. Hasarın etkisi, hangi hipokampusun (sol veya sağ) etkilendiğine bağlı olarak değişebilir. Hipokampus hasarından şüphelenilen durumlarda bir uzmana danışılması önerilir.

EEG (Elektroensefalogram) ile teşhis edilebilen bazı hastalıklar: Epilepsi. Uyku bozuklukları. Beyin iltihabı (ensefalit). Demans (Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıklar). Kafa travmasına bağlı beyin hasarı. Senkop (bayılma). Hafıza kaybı ve bilişsel bozukluklar. Beyin tümörleri. Kronik baş ağrıları. Zihinsel gelişim bozuklukları. EEG, ayrıca komadaki hastalarda beyin ölümünün olup olmadığını anlamak ve ameliyat sırasında beyin aktivitesini izlemek için de kullanılır.

Kafanın arkasında bıçak saplanır gibi ağrı için nöroloji bölümüne başvurulmalıdır. Nöroloji doktorları, ağrının tipini, olası nedenlerini ve diğer belirtileri değerlendirerek doğru tanıyı koymaya çalışır. Ayrıca, ağrıya sinüs problemleri, burun tıkanıklığı veya enfeksiyon belirtileri eşlik ediyorsa bir kulak burun boğaz (KBB) uzmanına, göz çevresinde yoğunlaşma ve görme problemleri varsa bir göz doktoruna gidilebilir. Özel durumlarda, damarlarla ilgili bir problemden şüpheleniliyorsa bir beyin cerrahisi uzmanına yönlendirilme olabilir.

Kronik baş ağrısına nöroloji bölümü bakar. Nöroloji uzmanı, baş ağrılarının nedenini belirlemek için detaylı bir nörolojik muayene yapar, gerekirse beyin görüntüleme (MR, BT) veya diğer testler ister. Ayrıca, baş ağrıları kronikleşmişse ve diğer tedavilere yanıt vermiyorsa, bir ağrı uzmanına (algoloji) başvurulabilir.

Merkezi sinir sistemini en çok etkileyen faktörler arasında şunlar bulunur: Hastalıklar: Diyabet, lupus, romatoid artrit gibi hastalıklar sinir sistemi sorunlarına yol açabilir. Kaza sonucu yaralanmalar: Araba çarpmaları ve düşmeler, sinirlere zarar verebilir. Zehirli maddeler: Kemoterapi ilaçları, yasadışı uyuşturucular, aşırı alkol ve zehirli maddeler sinir hasarına neden olabilir. Yaşlanma süreci: Yaşlandıkça, nöronların sinyalleri eskisi kadar hızlı hareket etmeyebilir ve refleksler yavaşlayabilir. Ayrıca, sağlıklı beslenmemek, düzenli egzersiz yapmamak ve yeterli uyku almamak da merkezi sinir sistemini olumsuz etkileyebilir.

Limbik sistem ve korteks arasındaki temel farklar şunlardır: Konum: Limbik sistem, beynin çekirdeğine doğru yer alır ve alt, orta beyin yapılarını içerir. İşlev: Limbik sistem, motivasyon ve duygudan sorumludur. Çalışma Şekli: Limbik sistem, duygulara dayalı olarak çalışır ve bilgi işlemesi çağrışımlara dayanır. Dürtü Kontrolü: Limbik sistem, her türlü duygu ve dürtünün gerçekleşmesini isterken, korteks bu dürtüleri akıl, mantık ve irade kullanarak iyi ve kötü olarak ayırır.

Prionlar, hem insanlar hem de hayvanlarda çeşitli nörolojik hastalıklara neden olur. İnsanlarda görülen prion hastalıkları: Creutzfeldt-Jakob hastalığı (CJD); Gerstmann-Sträussler-Scheinker sendromu (GSS); Kuru; Ölümcül ailevi uykusuzluk; Varyant Creutzfeldt-Jakob hastalığı (vCJD). Hayvanlarda görülen prion hastalıkları: Deli dana hastalığı (BSE - bovine spongiform encephalopathy); Scrapie (koyun ve keçilerde); Kronik zayıflama hastalığı (CWD - chronic wasting disease) (geyiklerde).

Parkinson ve parkinsonizm arasındaki temel fark, parkinsonizmin, Parkinson hastalığına benzer semptomlar gösteren ancak farklı nedenlere bağlı olarak gelişen bir dizi hastalığı ifade etmesidir. Parkinson hastalığı, beyinde dopamin üreten hücrelerin hasar görmesi sonucu ortaya çıkar ve bradikinezi, tremor, rijidite ve postural instabilite gibi belirtilerle karakterizedir. Parkinsonizm ise bu belirtilerin yanı sıra, beynin diğer bölümlerinin etkilenmesi sonucu ek semptomlar da içerebilir. Genel olarak, deneyimli bir nörolog, hasta öyküsü ve muayene bulgularına dayanarak Parkinson hastalığı ile parkinsonizm tablolarını ayırt edebilir.

Orta beynin zarar görmesi çeşitli ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir: 1. Hareket bozuklukları: Orta beyin, hareketin kontrol edildiği ekstrapiramidal sistemin bir parçasıdır, bu nedenle hasar görmesi hareket bozukluklarına neden olabilir. 2. Göz hareketleri ve pupilla rahatsızlıkları: Orta beyindeki bozukluklar, göz hareketlerinin ve pupilla fonksiyonlarının bozulmasına işaret edebilir. 3. Parkinson hastalığı: Substantia nigra'daki hücrelerin bozulması, dopamin eksikliğine ve motor sistem arızalarına yol açarak Parkinson hastalığına neden olabilir. 4. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozuklukları (DEHB): Orta beyin, dikkat ve odaklanma üzerinde etkili olduğu için bu tür bozukluklarla ilişkilidir. 5. Baş dönmesi ve gecikmeli tepki verme: Hasar durumunda kişi baş dönmesi yaşayabilir ve dış uyaranlara gecikmeli olarak tepki verebilir.

Hayır, otizm ve zeka geriliği aynı şey değildir. Zeka geriliği, bireyin zihinsel işlevlerinde ve günlük yaşam becerilerinde belirgin düzeyde yetersizlik yaşadığı gelişimsel bir bozukluktur. Otizm, sosyal iletişim ve etkileşim bozukluğu olarak tanımlanır ve zihinsel engel ya da zeka geriliği anlamına gelmez.

Bel fıtığında ameliyat gerektiren durumlar: Cauda Equina Sendromu: İdrar veya büyük abdest kaçırma/yapamama, her iki bacakta şiddetli ağrı, uyuşma ve/veya güçsüzlük, makat ve cinsel organlar bölgesinde his kaybı gibi belirtilerle kendini gösterir. İlerleyici veya ciddi güç kaybı: Bacak veya ayakta kötüleşen kas gücü kaybı (örneğin, düşük ayak) varsa. Geçmeyen şiddetli ağrı: En az 6-8 haftalık ameliyatsız tedaviye rağmen devam eden, hayat kalitesini bozan, dayanılmaz siyatik ağrısı. Yaşam kalitesinde ciddi bozulma: Ağrı veya fonksiyon kaybı nedeniyle işe veya sosyal hayata devam edememe. Sık tekrarlayan ataklar: Sık sık tekrarlayan ve kişiyi etkisiz kılan fıtık atakları. Klinik-radyolojik uyum: MRG’deki fıtığın, hastanın şikayetleri ve muayene bulgularıyla tam olarak örtüşmesi. Bel fıtığı ameliyatı kararı, hastanın durumu, fıtığın yeri ve büyüklüğü, genel sağlık durumu ve cerrahın deneyimi gibi faktörlere bağlı olarak verilir.

Dürtü ve davranış bozukluklarının nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, çeşitli faktörler bu durumun ortaya çıkmasına yol açabilir: Genetik: Biyolojik ebeveynlerden gelen genetik faktörler dürtü kontrol bozukluklarında önemli bir rol oynar. Çevresel faktörler: Şiddet, istismar, ihmal, düşük sosyoekonomik durum ve akran zorbalığı gibi çevresel etmenler bu bozukluklara neden olabilir. Biyoloji: Beyindeki veya hormonlardaki anormal değişiklikler de dürtü kontrol bozukluklarına yol açabilir. Kişilik özellikleri: Yenilik arama davranışları ve başkalarıyla ilişki kurmada zorluk yaşama gibi kişilik özellikleri, bir kişiyi dürtü kontrol bozukluğu geliştirme riskine sokabilir. Diğer sağlık sorunları: Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), bipolar bozukluk ve obsesif-kompulsif bozukluk gibi ruh sağlığı sorunları dürtü kontrol bozukluklarıyla birlikte görülebilir. Dürtü ve davranış bozukluklarının tedavisi için psikoterapi ve ilaç tedavisi gibi yöntemler uygulanabilir.

Ginkgo biloba, içerdiği antioksidanlar ve çeşitli bileşenler sayesinde birçok sağlık yararına sahiptir: Hafıza ve beyin fonksiyonları: Bilişsel işlevleri olumlu etkileyebilir, hafıza ve konsantrasyonu artırabilir. Dolaşım sistemi: Kan akışını artırarak kalp ve damar sağlığına olumlu etkiler yapabilir. Göz sağlığı: Glokom ve yaşa bağlı makula dejenerasyonu gibi görme bozukluklarının belirtilerini hafifletebilir. Depresyon ve kaygı: Depresyon ve anksiyete belirtilerini azaltabilir. Diğer sağlık faydaları: İltihapla mücadeleye yardımcı olabilir, baş ağrısı ve migreni hafifletebilir, astım ve KOAH semptomlarını iyileştirebilir. Ginkgo biloba kullanmadan önce bir sağlık profesyoneline danışılması önerilir.

Sol göz seğirmesi, genellikle stres, yorgunluk, kafein tüketimi veya göz kuruluğu gibi yaygın nedenlerle ortaya çıkar ve genellikle zararsızdır, kendiliğinden geçer. Ancak, uzun süreli veya diğer semptomlarla birlikte görülüyorsa, altta yatan bir sağlık sorununa işaret edebilir. Bu tür durumlar arasında: Göz sinirlerinde sorunlar; Göz kapağı kaslarını etkileyen sinir hastalıkları; Bazı nörolojik durumlar (örneğin, Parkinson hastalığı, multipl skleroz, Bell paralizi, Tourette sendromu) yer alabilir. Şiddetli veya sürekli seğirmeler durumunda bir göz doktoruna başvurulması önerilir.

Ayak diremenin bazı nedenleri: Konfor alanı dışına çıkmama. Bilgi eksikliği. Duyguların etkisi. "Bu işten lider sorumlu" sendromu. Sabit fikirlilik.

Magnimore magnezyum L-threonate 90 kapsül, magnezyum ihtiyacını karşılamak ve çeşitli sağlık sorunlarını desteklemek amacıyla geliştirilmiş bir besin takviyesidir. Başlıca faydaları: Kas kramplarını azaltır ve kas fonksiyonlarını destekler. Sinir sistemi üzerinde etkilidir, stresle başa çıkmayı kolaylaştırır ve uyku kalitesini artırabilir. Yorgunluk ve halsizliği azaltır, enerji üretimini destekler. Kemik ve diş sağlığına katkı sağlar, kalsiyum tutulumunu destekler. Kalp ve damar sağlığını destekler, kalp ritminin düzenlenmesine yardımcı olur. Migren ataklarını hafifletebilir. Kullanım şekli: 11 yaş ve üzeri yetişkinler için, günde 3 kapsül (2 sabah, 1 akşam) olarak önerilir. Not: Hamilelik, emzirme, böbrek ve kalp hastalıkları gibi durumlarda kullanmadan önce doktora danışılmalıdır.

Ataksi, tehlikeli bir hastalık olarak değerlendirilebilir çünkü bazı türleri ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Ataksinin bazı tehlikeli sonuçları: Nefes alma zorluğu ve boğulma. Düşmeler ve yaralanmalar. Konuşma ve yutma güçlükleri. Solunum problemleri. Depresyon. Ataksi, genellikle altta yatan bir nörolojik sorunun belirtisi olarak değerlendirilir ve tedavisi, bu temel nedene bağlıdır. Ataksi belirtileri gözlemlendiğinde, doğru teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.