NamıkKemal

Hürriyet Kasidesi'nin Türkçesine aşağıdaki kaynaklardan ulaşılabilir: turkedebiyati.org; yksedebiyat.org; mbdincaslan.com. Ayrıca, metekin.wordpress.com sitesinde de şiirin günümüz Türkçesiyle yazılmış hâli bulunmaktadır.

Namık Kemal Evi'nin müze olmasının sebebi, şair Namık Kemal'in hatırasını yaşatmak ve onun hayatına, eserlerine dair bir koleksiyon sunmak isteğidir. Tekirdağ'da bulunan ev, 1993 yılında Tekirdağ Belediyesi ve Namık Kemal Derneği iş birliğiyle aslına uygun şekilde restore edilerek müze hâline getirilmiştir. Müzede, Namık Kemal'e ait eserlerin yanı sıra bölgeden toplanan etnografik eserler de sergilenmektedir.

Namık Kemal'in "Murabba" şiirinin bazı yenilikleri şunlardır: Nazım Birimi ve Biçim: "Murabba" nazım biçimi, genellikle 3 ila 7 dörtlükten oluşur. Konu: Şiirde, bireysel heveslerden sıyrılıp vatan için çalışmanın gerekliliği, hürriyet ve millet sevgisi gibi temalar işlenmiştir. Dil ve Üslup: Sade ve anlaşılır bir dil kullanılmış, hitabet üslubu benimsenmiştir. Ahenk Unsurları: Aruz ölçüsü, kafiye, redif ve ses benzerlikleri ile ahenk sağlanmıştır. Dini Temalar: Şiirde, dini söylemler kullanılarak vatan sevgisi ve fedakarlık vurgulanmıştır.

Namık Kemal'in en ünlü şiirlerinden bazıları şunlardır: Hürriyet Kasidesi. Vatan Mersiyesi. Vaveyla. Murabba. Ayrıca, "Vatan Şarkısı", "Vatan Türküsü" ve "Yoktur" gibi şiirleri de bilinirliği yüksek eserler arasındadır.

Namık Kemal, ilk romanı İntibah'ta (diğer adlarıyla Son Pişmanlık veya Sergüzeşt-i Ali Bey) yanlış batılılaşma başta olmak üzere toplumun aksayan yönlerini Ali Bey’in sergüzeştinden hareketle anlatmıştır. Romanın başkahramanı Ali Bey, babası vefat edince içine kapanmıştır. Roman, Ali Bey'in Dilaşub'u sevmesi, böylelikle yakasını sokak kadını Mahpeyker’den kurtarması umuduyla devam ederken, Ali Bey her geçen gün çoğalan bir sevdayı Çamlıca’ya, Mahpeyker’e taşımaya devam eder. Mahpeyker, Ali Bey'den intikam almak için Dilaşub'a iftira atar ve Ali Bey, Dilaşub'u evden atar. Üst üste uğradığı gönül kırıklıkları ve yaşadığı düzensiz hayat Ali Bey’in sağlığını sarsmıştır. Yazar romanı, ders vermek üzere şu cümlelerle bitirmiştir: "Son pişmanlık fayda vermez".

Vatan yahut Silistre, Namık Kemal tarafından yazılmış bir tiyatro eseridir. Türü ise romantik tiyatro olarak kabul edilir.

Namık Kemal, yurtseverlik, hürriyet, millet kavramlarına bağlı, Genç Osmanlı hareketine bağlı bir Tanzimat aydınıdır. Bazı özellikleri: Kişiliği: Heyecanlı ve kavgacı bir kişiliğe sahiptir. Eğitim: Özel kurslarda Arapça ve Farsça öğrenmiştir. Sanat anlayışı: Eserlerinde "toplum için sanat" anlayışını benimsemiş ve sanatı, toplumun Batılılaşması için bir araç olarak kullanmıştır. Dil: Eserlerini halkın anlayabileceği sade bir dille kaleme almıştır. Etkilendiği kişiler: Şinasi, Victor Hugo, Rousseau, Locke, Montesquieu, Hobbes gibi isimlerden etkilenmiştir. Eserleri: Özellikle "İntibah" ve "Vatan yahut Silistre" eserleriyle ünlüdür. Fikirleri: "Memlekette meşrutiyet idaresinin kurulması", "sosyal ve ferdî hürriyet", "kurumların ıslahı" ve "Türk toplumunun Avrupa medeniyetine ayak uydurması" gibi fikirleri savunmuştur. Mücadele: Hürriyet ve demokrasi mücadelesi uğruna ömrünün önemli bir kısmını gurbet ve sürgünlerde geçirmiştir. Atatürk üzerindeki etkisi: Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü eserleri ve düşünceleriyle etkilemiştir.

Namık Kemal'in 2 ciltlik eserinin adı "Osmanlı Tarihi"dir.

"Vâveylâ" eseri, Namık Kemal tarafından yazılmıştır. Eserin konusu ise "vatan" kavramıdır.

İlk edebi eleştiri, Namık Kemal tarafından yazılmıştır. 1866 yılında yayımlanan "Lisan-ı Osmanînin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülâhâzâtı Şâmildir" adlı makale, ilk eleştiri örneklerinden biridir. Bunun yanı sıra, Namık Kemal'in Ziya Paşa'nın "Harâbât" adlı eserine karşı yazdığı "Tahrib-i Harâbât" ve "Takip" adlı eserler de Türk eleştiri tarihi açısından önemli yer tutar.

"Fıtrat değişir sanma, bu kan yine o kandır", Namık Kemal'in Vatan Şarkısı'nda geçen bir dizedir. Bu dize, günümüz Türkçesiyle şu şekilde ifade edilebilir: "Atalarımızın, soyumuzun heybeti, asaleti bütün cihanda, dünyaca malumdur; onun heybetinin gerisinde dinin özünü yaşamak vardır, akla uygunluk vardır, insanların da hoşuna giden asalet vardır." Ayrıca, bu söz, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine karşı gösterilen direnişin, Türk milletinin fıtratının bir yansıması olduğu ve bu fıtratın değişmeyeceği anlamında da kullanılmıştır. Sözün ilham kaynağı, Hz. Muhammed'in "Her doğan çocuk fıtrat üzere doğar" hadisidir.

"Bu kan yine o kan" sözü, Namık Kemal'in "Vatan Şarkısı" adlı şiirinde geçmektedir. Şiirin ilgili kısmı şu şekildedir: > Fıtrat değişir sanma! Bu kan yine o kandır Gavgâda şehâdetle bütün kâm alırız biz Osmanlılarız, cân veririz, nâm alırız biz.

"Zalim olsa ne rütbe bi perva, yine bünyad-ı zulmü biz yıkarız / Merkez-i hâke atsalar da bizi, küre-i arzı patlatır çıkarız" dizeleri, Namık Kemal'e aittir. Bu dizeler, "Kıtalar" adlı şiirde yer almaktadır.

"Altın yere düşmekle pul olmaz" atasözü, bilinmeyen bir sözdür. Bu atasözü, "Emirdağı birbirine ulalı" türküsünde geçmektedir. Atasözünün anlamı ise şu şekildedir: Yetenekli, dürüst ve değerli bir kişi, bulunduğu yüksek yeri (makam-mevki) yitirip önemsiz bir yerde bulunmak zorunda kalsa bile değerinden bir şey kaybetmez.

"İntibah" dönemi, 1873-1876 yılları arasında sürmüştür.

"Vatan olsa ne rütbe-i perva" ifadesi, Namık Kemal'in "Kıtalar" şiirinde geçen bir dizedir. Bu dize şu şekildedir: > "Zalim olsa ne rütbe bi-perva Yine bünyad-ı zulmü biz yıkarız Merkez-i hâke atsalar da bizi Küre-i arzı patlatır çıkarız". "Perva" kelimesi Farsça olup "korkma", "çekinme" anlamına gelir.

Namık Kemal, Atatürk'ün vatan, millet, hürriyet, bayrak, dil, din, eşitlik, medeniyet, hak, hukuk gibi kavramlarla ilgili ilkelerini etkilemiştir. Atatürk, özellikle Namık Kemal'in fikir hürriyeti ve meşrutî yönetimle ilgili görüşlerinden etkilenmiştir. Atatürk, Namık Kemal'in "Vatan Mersiyesi"ndeki "Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini/Yoğ-imiş kurtaracak bahtı kara maderini" beytini değiştirerek "Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini/Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini" şeklinde okumuş ve bu mısraları I. İnönü Savaşı ile ilgili Meclis konuşmasında tekrarlamıştır.

Mukaddime-i Celâl, Namık Kemal tarafından yazılmış bir önsözdür. Bu eser, Celâleddin Harzemşah adlı tiyatro oyununun başında yer alır.

Mustafa Kemal Atatürk, Namık Kemal'in birçok eserinden etkilenmiştir: Vatan Yahut Silistre piyesi ve bu piyeste geçen şarkılar. Namık Kemal'in vatan ve hürriyet temalı şiirleri, özellikle "Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini, / Yoğ imiş kurtaracak bahtı kara maderini" beyti. Makalat-ı Siyasiye ve Edebiye başlıklı yazıları. Ayrıca, Atatürk, Namık Kemal'in fikirleriyle gençliğinden itibaren ilgilenmiş, eserlerini gizlice okumuş ve bu eserler onun vatan ve millet sevgisinin oluşmasına büyük katkı sağlamıştır.

Namık Kemal, Vatan Mersiyesi adlı şiiri, 93 Harbi'nden (1877 Osmanlı-Rus Savaşı) sonra Rumeli topraklarının işgal edilmesi üzerine, arkadaşı Deli Hikmet ile birlikte yazmıştır.