Mezopotamya

Bağdat, Mezopotamya'nın güncel ve tarihi başkenti olarak kabul edilmektedir.

"Bilgi tut mat" ifadesi, doğrudan bir çıkış tarihi belirtmemektedir. Ancak, matematik ilk olarak M.Ö. 3000-2000 yılları civarında Mısır ve Mezopotamya'da ortaya çıktığı düşünülmektedir.

Asurlular, kültürel mirasa şu katkılarda bulunmuşlardır: Ticaret: Anadolu'ya yazıyı getirmişler ve ticaret kolonileri kurarak ticaretin gelişmesine öncülük etmişlerdir. Yönetim: Yenilikçi ve sofistike idari sistemler geliştirmişlerdir. Sanat ve Mimari: Anıtsal yapılar, heykeller ve kabartmalar bırakmışlardır. Eğitim: Tarihte bilinen ilk kütüphaneyi kurmuşlardır. Dil: Komşularının konuştuğu Sümer diliyle yakından akraba olan bir Akad dili kullanmışlardır. Ayrıca, Asurlular'ın inanç sistemleri ve ritüelleri, sonraki Asur, Greko-Romen ve İbranice edebi ve dini gelenekler üzerinde de etkili olmuştur.

Eski Mezopotamya Tarihi kitabı, Kemalettin Köroğlu tarafından yazılmış, 229 sayfadan oluşmaktadır.

Suriye tarihini anlatan ilk eser olarak kabul edilebilecek birkaç önemli belge bulunmaktadır: 1. Hammurabi Kanunları: M.Ö. 18. yüzyılda Babil'de oluşturulan bu kanunlar, Suriye de dahil olmak üzere tüm Mezopotamya üzerinde etkili olmuştur. 2. Ugarit Çivi Yazısı Tabletleri: M.Ö. 14-13. yüzyıllara tarihlenen bu tabletler, Ugarit'in din uygulamaları ve dili hakkında önemli bilgiler içermektedir. 3. Vakıdi'nin Eseri: Özellikle Suriye ve Mısır fetihleri hakkında en eski kaynaklardan biri olarak kabul edilir. 4. İbn Hişam'ın Eseri: İbn İshak'ın Siyer'ini esas alarak hazırladığı eser, İslam'ın başlangıcından sonraki dönemi anlatır.

Jean Bottéro, Mezopotamya uygarlığını incelemektedir.

Uruk şehri, MÖ 4. binyılda kurulmuştur.

"Mezrabotan" kelimesi iki farklı bağlamda kullanılmaktadır: 1. Coğrafya: "Mezrabotan" kelimesi, Kürtçe'de "Mezopotamya" anlamına gelir. 2. Şirket: "Mezrabotan Gümrükleme Dış Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi", Şırnak'ın Cizre ilçesinde faaliyet gösteren bir şirkettir ve vergi numarası 6201453868'dir.

Akadcanın kökeni, Doğu Sami dillerine dayanır. Akadca, ismini Akad İmparatorluğu'nun başkenti olan Agade (Akkad) şehrinden almıştır. MÖ 4000 civarında, Arap Yarımadası'ndan Mezopotamya'ya ilk gelen ve yerleşen Sami asıllı bir kavim olan Akadlar tarafından konuşulmuştur.

Pazuzu, Mezopotamya mitolojisinde yıkım ve hastalık getiren şiddetli rüzgârın cinini temsil eder. Aynı zamanda koruyucu bir ruh olarak da görülür ve insanları salgınlara ve diğer şeytani ruhlara karşı koruduğuna inanılırdı. Pazuzu, genellikle bir erkeğin vücudu, bir köpek veya aslanın kafası ile tasvir edilirdi.

Mezopotamya'da bulunan bazı tarihi eserler şunlardır: 1. Ur Şehri: Sümerlerin en eski yerleşim alanlarından biri olup, antik tapınaklar ve mezar odalarıyla ünlüdür. 2. Babil: Tarih boyunca büyük bir kültürel ve ticari merkez olmuş, ünlü Asma Bahçeleri ile tanınır. 3. Harran: Mezopotamya'nın kuzey kısmında yer alan tarihi bir yerleşim, konik çatılı evleriyle bilinir. 4. Nineveh: Asur İmparatorluğu'nun başkenti, büyük sarayları, tapınakları ve kaya oyma kabartmalarıyla dikkat çeker. 5. Zigguratlar: Sümerlerin şehir merkezlerinde bulunan, yedi katlı olarak inşa edilen tapınak yapıları. 6. Gılgamış Destanı: Kil tabletlere yazılmış, Mezopotamya'nın önemli edebiyat eserlerinden biri.

Eski Mezopotamya'da ordu sistemi, şehir devletlerinin güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak ve fetihler yapmak amacıyla gelişmiştir. Temel özellikler: - Düzenli askeri birlikler: Sümer kentleri büyüyüp devletleştikçe, ilk düzenli ordu birlikleri oluşturulmuştur. - Piyade ve savaş arabaları: Ordu, piyadelerden ve savaş arabalı askerlerden oluşuyordu. - Silahlar: Askerler, mızrak, kalkan, ok ve yay gibi silahlarla donatılmıştı. - Üniforma: Savaşırken üniforma benzeri aynı renkte elbiseler giyiyorlardı. Önemli Mezopotamya medeniyetlerinde ordu: - Asur İmparatorluğu: Güçlü ve disiplinli ordusuyla tanınır. - Akadlar: Hızlı hareket kabiliyetine sahip ordularıyla merkezden uzak bölgelere seferler düzenlemişlerdir.

Tarih şeridi üzerine milat, günümüz, mağarada yaşam, Göbeklitepe, Çayönü, Çatalhöyük ve Anadolu'nun ilk yerleşim yerleri ile Mezopotamya medeniyetlerini göstermek için aşağıdaki bilgiler kullanılabilir: 1. Milat ve Günümüz: Milat, Hz. İsa'nın doğumunu ifade eder ve tarih şeritlerinde günümüze doğru büyür. 2. Mağarada Yaşam: İnsanlar, tarih öncesi dönemlerde avcı ve toplayıcı olarak mağaralarda yaşamışlardır. 3. Göbeklitepe: Şanlıurfa'da yer alan Göbeklitepe, M.Ö. 9600-9500 yıllarına tarihlenen ve dünyanın en eski tapınak kompleksi olarak kabul edilen bir yerleşim yeridir. 4. Çayönü: Diyarbakır yakınlarında yer alan Çayönü, M.Ö. 10.000 yılına kadar uzanan bir geçmişi olan ve tahıl tarımının başladığı ilk yerleşim yerlerinden biridir. 5. Çatalhöyük: Konya'da bulunan Çatalhöyük, M.Ö. 7500-5700 yıllarına tarihlenen ve karmaşık bir yapı düzenine sahip olan en büyük Neolitik yerleşim yerlerinden biridir. 6. Anadolu'nun İlk Yerleşim Yerleri: Anadolu'daki diğer önemli ilk yerleşim yerleri arasında Hacılar (M.Ö. 7000) ve Hallan Çemi (M.Ö. 10.000) bulunur. 7. Mezopotamya Medeniyetleri: Mezopotamya, Fırat ve Dicle nehirleri arasında kalan bölgede yer alır ve Sümerler, Babililer gibi medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır.

“Geyikler Lanetler” Mezopotamya Üçlemesi’nin son oyunudur.

Silvan, çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapmış bir şehirdir ve Ortaçağ'da Kuzey Mezopotamya veya El Cezire olarak adlandırılan coğrafyanın en önemli yerleşim yerlerinden birine aittir. Bazı uygarlıklar: - Asurlar; - Büyük İskender; - Selevkoslar; - Armenya Kralı Büyük Tigran; - Bizanslılar; - Müslümanlar (İslamiyet döneminde Meyyafarkin adıyla).

Palmet motifi, Mısır, Mezopotamya ve Yunan uygarlıkları tarafından yoğun bir şekilde kullanılmıştır. Ayrıca, Roma dönemi mimarisinde de palmet motifleri önemli bir yer tutmaktadır.

Doğu ve Batı'nın kaynağı doğrudan Mezopotamya olarak kabul edilmez, ancak Mezopotamya, medeniyetlerin gelişimi ve kültürel etkileşimin önemli bir merkezi olması nedeniyle bu bölgelerin şekillenmesinde dolaylı bir rol oynamıştır. Mezopotamya, tarımın ilk başladığı yer olması, yazının icadı ve farklı medeniyetlerin kurulması gibi yeniliklerle tarihin temel taşlarını oluşturmuştur.

Eski Mezopotamya'da 8 ana kanun topluluğu olduğu varsayılmaktadır. Bu kanunlardan bazıları şunlardır: 1. Urukagina Kanunları (MÖ 2380-2360). 2. Ur-Nammu Kanunları (MÖ 2100). 3. Hammurabi Kanunları (MÖ 1792-1750). 4. Orta Asur Kanunları (1450-1250). Ayrıca, daha eski dönemlere ait ve birer satırlık giriş ibaresinden oluşan yazılı kanunlar da bulunmaktadır.

Evet, Gılgameș ve Gılgamis aynı kişiyi ifade eder.

Her şeyi bilen göz motifi, Mezopotamya mitolojisinde Sümerlerin Utu ve Akadların Şamaş olarak adlandırdıkları Güneş Tanrısı ile ilişkilidir.