Mecaz

Mecaz anlamlı cümlelere örnekler: 1. Gönül kapımızı ona kapattık. 2. Bu sınav beni alt üst etti. 3. Bu haber, yüreğimize su serpti. 4. O şarkıcının gözü yükseklerdeydi. 5. Geçmişte yaptığı hatalar yüzünden yanıyordu. 6. Çocuğun gözleri parıldıyordu. 7. Bana karşı ağır sözler sarfetti. 8. Yaşlı adam, hayatının sonbaharında. 9. Onu hayatımdan sildim.

Derin kelimesi mecaz anlamında da kullanılabilir.

"Dokundurmak" kelimesi mecazi bir anlam taşır.

Mecazen "çöplük" ifadesi, çok kötü durumda olan yer anlamına gelir.

"Mecazen gelişip büyüyememek" ifadesi, kişinin ilerleme ve büyüme fırsatlarının engellenmesi anlamına gelir.

İnsanın ekşi ifadeyle bakması, soyut bir anlam kazanabilir çünkü bu ifade, mecazi anlamda kullanılabilir ve kişinin ruh hali, hissettiği duygular veya yaşadığı durumlarla bağlantılı olarak yorumlanabilir.

"Batık şirketin eski çalışanıymış" cümlesindeki mecaz anlamlı kelime "batık"tır.

"Tavşan Dağa Küsmüş" atasözü mecaz anlam taşır.

Edebi sanatlar genel olarak üç ana kategoride incelenir: mecaz, anlam ve söz sanatları. Söz sanatları ise beşe ayrılır: 1. Abartma (Mübalağa): Bir şeyin özelliklerini olduğundan daha büyük veya küçük gösterme. 2. Benzetme (Teşbih): Aralarında benzerlik bulunan iki varlıktan zayıf olanın güçlü olana benzetilmesi. 3. Kişileştirme (Teşhis): İnsan dışı varlıklara insana özgü özelliklerin verilmesi. 4. Konuşturma (İntak): İnsan dışındaki varlıkların konuşturma, onların ağzından söz söyleme sanatı. 5. Karşıtlık (Tezat): Birbirine karşıt olan durum, kavram ve fikirlerin bir arada kullanılması.

"Yola düşmek" deyimi hem gerçek hem de mecazi anlamda kullanılabilir. Gerçek anlamda bir zorunluluk sebebiyle yola çıkmak, yolculuğa başlamak anlamına gelir. Mecazi anlamda ise evlilik, başarı, kariyerde yükselmek gibi durumlar için bir yola çıkmak anlamında kullanılır.

"X ağzına" ifadesi, iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Argo anlamda: "Ağzına sıçmak" deyimi, birini çok kötü duruma sokmak veya bir şeyi işe yaramaz hale getirmek anlamında kullanılır. 2. Mecazi anlamda: "Ağız ağıza" ifadesi, bir yerin ağzına kadar dolu olduğunu belirtmek için kullanılır.

"Sineye çekmek" deyimi, mecazi bir anlam taşır.

Baş tacı ifadesi, mecaz anlamda çok kıymet verilen kişiyi ifade eder.

Kinayede kullanılan mecazlar şunlardır: 1. Benzetme Mecazı: Bir şeyi başka bir şeyle karşılaştırarak daha iyi anlamamıza yardımcı olur. 2. Tezat Mecazı: Zıt anlamlı kelimeleri veya kavramları yan yana getirerek etki yaratmayı amaçlar. 3. İğneleme Mecazı (İroni): Gerçekte kastedilenin tam tersini ifade etmek anlamına gelir.

"Zincir vurmak" ifadesi, İstiklal Marşı'nda "insanları tutsak etmek" anlamında kullanılmıştır ve bu nedenle mecaz sanatı olarak değerlendirilmektedir.

"Doğru" kelimesinin gerçek ve mecaz anlamları şunlardır: Gerçek Anlam: Bir şeyin olması gerektiği gibi olması, yanlış olmaması durumu. Mecaz Anlam: Kelimenin asıl anlamından uzaklaşarak yeni bir anlam kazanması. Örnek cümleler: "Doğru yolu bulmak için çok uğraştı" (amaca ulaşma yöntemi anlamında). "O, doğru insan" (güvenilir, dürüst anlamında). Terim Anlam: Belirli bir bilim dalında özel bir anlam taşıyan kelime. Örnek cümleler: "Matematikte doğru, iki noktadan geçen düz çizgidir". "Müzikte doğru notalar, parçanın melodisini oluşturur".

"Aslan parçası" ifadesi, işini olması gerektiği gibi yapan, gurur veren ve onurlandıran kişiler anlamına gelir. Bu ifade, mecazi bir anlatımdır ve cesur ve yiğit insanları tanımlamak için de kullanılır.

"Ayaklarına kara sular inmek" deyimi mecaz anlamlıdır.

Keskin bakış ifadesi, yoğun, dikkatli ve sert bir bakışı ifade eder. Ayrıca, mecazi anlamda görsel algılamanın yüksek seviyede olması ve karmaşık desenlerdeki veya kalabalık ortamlardaki ince ayrıntıları kolaylıkla fark edebilme yeteneği olarak da tanımlanabilir.

"Gülü seven dikenine katlanır" atasözü mecaz anlamlıdır.