Kan

Demir seviyesinin yüksek olması durumunda, Osman Müftüoğlu'nun önerilerine göre, aşırı demir yüklenmesi gibi ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Demir seviyesinin normal aralıkta kalması için, Müftüoğlu'nun tavsiyeleri arasında yılda bir defa demir ve ferritin ölçümü yaptırmak yer almaktadır.

Kanının temiz olması, oksijence zengin ve toksinlerden arındırılmış olması anlamına gelir. Temiz kanın özellikleri: - Yüksek oksijen seviyesi. - Yeterli besin maddesi taşıma kapasitesi. - Düşük toksin ve atık madde içeriği. Bu tür kan, vücudun tüm organlarına ve dokularına sağlıklı bir şekilde ulaşarak onların verimli çalışmasını sağlar.

"O gün temiz kan oldu" ifadesi, atardamarlarda dolaşan ve akciğerlerden aldığı oksijeni taşıyarak vücudun her yanına giden kanın o gün için geçerli olduğunu ifade edebilir.

Hayır, aferez ve plazmaferez aynı değildir; aferez genel bir işlem adı, plazmaferez ise bunun bir alt türüdür. Aferez, kandaki farklı bileşenleri ayırmak için kullanılan teknolojik bir uygulamadır.

Kan tahlilinde NEU (nötrofil) normal değeri, mikrolitre başına 1500-7000 arasında olmalıdır. Bu değerler, yaşa ve sağlık durumuna göre değişiklik gösterebilir. Kesin sonuçlar için bir doktora danışmak önemlidir.

NRBC'nin sıfır olması, kan dolaşımında olgunlaşmamış çekirdekli kırmızı kan hücrelerinin (NRBC) tespit edilmediği anlamına gelir. Normalde, yetişkinlerde NRBC'lerin dolaşımda bulunmaması gerekir ve bu nedenle test sonuçları genellikle "negatif" olarak rapor edilir.

Oksijen, kanda hemoglobin adlı proteinle taşınır.

Periferik yaymada eritrositler (alyuvarlar), lökositler (akyuvarlar) ve trombositler incelenir.

Antikoagülasyon, kanın pıhtılaşma sürecinin uzatılması veya engellenmesi anlamına gelir. Bu amaçla kullanılan bazı maddeler: Heparin; Varfarin; Düşük molekül ağırlıklı heparin (DMAH); Trombin antagonistleri; Sitrat.

Oksihemoglobin ve deoksihemoglobin oluşum yerleri farklıdır: 1. Oksihemoglobin: Akciğerlerde, hemoglobin molekülündeki 4 Fe2+'ye birer O2 molekülü bağlanması sonucu oluşur. 2. Deoksihemoglobin: Dokuya oksijen taşındıktan sonra, hemoglobin oksijenini kaybettiğinde oluşur.

Plazma ve kan aynı şeyler değildir, ancak kan plazmayı içerir. Kan, kırmızı kan hücreleri, beyaz kan hücreleri, trombositler ve plazma olmak üzere dört ana bileşenden oluşan bir sıvıdır. Plazma ise kanın sıvı kısmıdır ve kanın yaklaşık %55'ini oluşturur.

Satürasyon kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Tıbbi Terim: Satürasyon, kırmızı kan hücrelerinin taşıdığı oksijen miktarını ifade eder. 2. Genel Kullanım: Satürasyon, karşı tarafı zorlayacak biçimde saldırmak anlamına gelir.

Kan, vücutta üç önemli görevi yerine getirir: 1. Taşıma: Kandaki hemoglobin sayesinde oksijeni akciğerlerden alarak dokulara taşır ve hücrelerde enerji üretimi için kullanır. 2. Düzenleme: Vücuttaki asit-baz ve ısı dengesini korur, ayrıca tuz ve su dengesinin de korunmasını sağlar. 3. Koruma: Vücudu toksinlerin ve mikroorganizmaların etkisinden korur, pıhtılaşma etkisiyle gerektiği zaman pıhtı oluşturarak kan kaybının önlenmesini sağlar.

Ameliyat öncesi kan vermek zorunlu değildir, ancak bazı durumlarda doktor, hastanın kendi kan grubuna uygun kan ve kan ürünlerinin ameliyat için hazır tutulmasını isteyebilir. Ayrıca, büyük ameliyatlardan sonra 6 ay boyunca kan bağışı alınmaz. Ameliyat öncesi kan tahlili ve diğer hazırlıklar, hasta güvenliğinin sağlanması, tıbbi sorunların ortaya konması ve gereken tedavilerin planlanması amacıyla yapılır.

Vücutta en çok altın kanda bulunur.

EDTA'lı plazma, kanın antikoagülan etilendiamintetraasetik asit (EDTA) içeren bir tüpte toplanması ve santrifüj edilmesiyle elde edilen sıvı kısımdır. Özellikleri: - EDTA, kalsiyumu bağlayarak kanın pıhtılaşmasını önler. - Bu plazma, belirli teşhis testleri için gereklidir, örneğin ACTH ve insülin seviyelerinin ölçümü gibi. Hazırlanma süreci: 1. Kan, mor kapaklı bir tüpe toplanır. 2. Tüp, kan hücrelerini ayırmak için yüksek hızda santrifüj edilir. 3. Üstteki berrak sıvı, EDTA'lı plazma olarak ayrılır ve yeni bir tüpe aktarılır.

Serum, kanı doğrudan temizlemez, ancak kan içindeki sıvı ve elektrolit dengesinin sağlanmasına yardımcı olur. Serum, hastanelerde dehidrasyon, besin ve sıvı desteği, ilaçların hızlı verilmesi gibi çeşitli tıbbi durumlarda kullanılır.

INR kısaltması, "International Normalized Ratio" (Uluslararası Normalleştirilmiş Oran) anlamına gelir ve kanın pıhtılaşma süresini ifade etmek için kullanılan bir ölçüm birimidir. Normalde INR değeri 0,8 ile 1,1 arasında olmalıdır.

M proteini, vücutta multipl miyelom adı verilen plazma hücresi kanserinin bir sonucu olarak ortaya çıkar. M proteininin vücutta neden olduğu durumlar: - Böbrek hasarı: M proteini böbreklerden atılmakta zorlanır ve böbreklerde birikerek hasara neden olabilir, bu da böbrek yetmezliğine yol açabilir. - Karaciğer fonksiyon bozuklukları: M proteini karaciğer dokusunda birikerek organın işlevlerini bozar ve vücutta toksin birikmesine neden olabilir. - Solunum sorunları: Akciğerlerde M proteini birikimi, solunum güçlüğüne ve oksijen yetersizliğine yol açabilir. - Nörolojik sorunlar: Miyelom hücrelerinin omurilikte baskı oluşturması, sinir sistemi hasarına ve hareket kısıtlılıklarına neden olabilir.

İnsan vücudunda siyah kan genellikle adet döneminde rahimde birikir ve oksitlenerek bu renge dönüşür. Ayrıca, cilt altında veya kılcal damarlarda pıhtılaşan ve birikintiler oluşturan kan da "kirli kan" olarak adlandırılır.