Kalp

Beyin ve kalp arasındaki ilişki şu şekilde özetlenebilir: Ortak risk faktörleri: Yüksek tansiyon, kolesterol, şeker hastalığı ve sigara kullanımı hem kalp hem de beyin damar hastalıklarına yol açabilir. Kalpten beyne giden sinyaller: Her kalp atışı, beyne küçük bir sinyal gönderir ve bu sinyaller, beynin algılama ve karar verme süreçlerini etkiler. Beyin hasarının kalp krizine etkisi: Kalp krizi geçiren kişilerde beyin hasarı riski artar çünkü kalp, beyne yeterince kan gitmesini engelleyebilir. İki yönlü iletişim: Kalp, sezgisel ve duygusal yönü temsil ederken, beyin mantıksal ve analitik kapasiteyi temsil eder. Bilimsel araştırmalar, kalbin kendine ait bir sinir sistemi olduğunu ve bu sistemin beyne hormonal durumları ileterek beyin sistemini etkilediğini göstermektedir.

İnterkalasyonlu diskler, yalnızca kalp kasında (miyokard) bulunur. Kalp kası hücreleri (kardiyomiyositler), interkalasyonlu disklerle bağlanarak bir fonksiyonel sinsityum oluşturur ve koordineli bir şekilde kasılır.

Sigmoid septum, kalp kasının bir kısmının genişleyip kanın kalbin sol tarafından çıkış yolunu tıkaması durumudur. Diğer isimleri: interventriküler septal bulge; sigmoid şekilli interventriküler septum (SIS); sigmoid ventriküler septum. Nedenleri: yaşlanma; aort arterinin sertleşmesi. Belirtileri: fiziksel aktivite sonrası bayılma veya nefes darlığı; bazen hiçbir belirti göstermeyebilir. Tanı yöntemleri: transtorasik ekokardiyogram (TTE); BT taraması. Tedavi: Genellikle semptomları hafifletmek için tedavi gereklidir. LVOTO (sol ventriküler çıkış yolu tıkanıklığı) durumunda, beta blokerler veya cerrahi müdahale uygulanabilir.

RVH (sağ ventriküler hipertrofi) görülen bazı hastalıklar: Kronik akciğer hastalıkları. Pulmoner hipertansiyon. Konjenital kalp hastalıkları. Triküspit kapak yetmezliği. Ayrıca, abdominal obezite, yüksek kan şekeri, yüksek kan basıncı ve sol ventrikülün orta duvarının fraksiyonel kısalma azalması da RVH risk faktörleri arasında yer alır.

EKG'de P dalgasının uzamasının (genişlemesinin) birkaç nedeni olabilir: Sol atriyal genişleme: Sol atriyumun depolarizasyonu normalden daha uzun sürer, ancak amplitüdü değişmez. Biatriyal genişleme: Hem sağ hem de sol atriyum genişleme kriterleri aynı EKG üzerinde mevcutsa, biatriyal genişleme tanısı konur. P dalgasındaki değişikliklerin doğru yorumlanması için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Kalp ve damar hastalıkları için bazı tedavi yöntemleri: Yaşam tarzı değişiklikleri: Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, sigara ve alkolden uzak durma. İlaç tedavisi: Kan sulandırıcılar, kolesterol düşürücüler, tansiyon ilaçları. Cerrahi müdahale: Anjiyoplasti ve stentleme, minimal invaziv bypass ameliyatları, kalp kapakçığı ameliyatları, kalp nakli. Minimal invaziv yöntemler: Geleneksel açık kalp ameliyatlarına göre daha az travmatik olup, daha hızlı iyileşme süreci sunar. Stres yönetimi: Yoga, meditasyon gibi tekniklerle stresin azaltılması. Tedavi yöntemi, hastalığın türüne ve şiddetine göre doktor tarafından belirlenir.

Heyecanlanınca kalbin hızlı atmasının nedeni, vücudun stres ve kaygıya verdiği tepkidir. Kalp atışlarının hızlanmasına yol açan diğer nedenler arasında şunlar yer alır: fiziksel aktivite; aşırı kanama; yüksek ateş; kan şekeri düşüklüğü; kansızlık; alkol ya da tütün kullanımı; migren; kafein tüketimi; birtakım ilaçlar. Kalp çarpıntısı birkaç saniye sürebileceği gibi dakikalar veya saatler boyunca da devam edebilir. Ancak sık sık tekrarlıyorsa veya göğüs ağrısı, nefes darlığı, bayılma gibi belirtiler eşlik ediyorsa nedenlerin araştırılması için mutlaka bir doktora başvurulmalıdır.

S2'nin çiftleşmesi, aort ve pulmoner kapakların kapanma seslerinin (A2 ve P2) solunumla değişen zamanlamasından kaynaklanır. Fizyolojik çiftleşme, inspirasyon sırasında sağ kalbe artan venöz dönüş nedeniyle pulmoner kapağın kapanmasının gecikmesiyle oluşur. Patolojik çiftleşme ise çeşitli kalp hastalıklarında görülebilir: Geniş çiftleşme: Pulmoner stenoz ve sağ dal bloğu gibi durumlarda. Sabit çiftleşme: Atriyal septal defekt ve sağ ventrikül yetmezliği gibi durumlarda. Paradoksal çiftleşme: Aort stenozu, sol dal bloğu ve sistemik hipertansiyon gibi durumlarda.

Kalbin sol karıncığından (sol ventrikül) temiz kan çıkar. Sol kulakçıktan (sol atrium) gelen temiz kan, mitral kapağı geçerek sol karıncığa ulaşır ve bu karıncık kasıldığında aort kapağını açarak temiz kanı aort aracılığıyla tüm vücuda pompalar.

ProBNP seviyesinin kalp yetmezliği ile ilişkisi şu şekildedir: < 125 pg/mL. 125–450 pg/mL. > 450 pg/mL. ProBNP testi sonuçlarının yorumlanması için bir doktora danışılmalıdır. ProBNP testi, kalp sağlığı hakkında bilgi edinmek isteyen herkese yapılabilir. ProBNP testi sonuçları, bazı ilaçlar ve durumlar tarafından etkilenebilir. ProBNP testi, kalp kasının ne kadar iyi çalıştığını ve kalp yetmezliği gibi kalp rahatsızlıklarının olup olmadığını belirlemek için kullanılır.

Sol kalp ve sağ kalp bölümleri şunlardır: Sağ kalp. Sol kalp. Kalbin her iki tarafında da kulakçıklar ve karıncıklar bulunur. Sağ kulakçık (sağ atrium). Sağ karıncık (sağ ventrikül). Sol kulakçık (sol atrium). Sol karıncık (sol ventrikül). Kalbin sağ ve sol kısımları septum aracılığıyla birbirinden tamamen ayrılmaktadır.

Sinoatriyal düğüm (SA düğümü veya sinüs düğümü), kalbin sağ kulakçığında (atrium) yer alan vuru üretici (pacemaker) dokudur. Sağ kulakçık duvarında, üst anatoplardamar girişine yakın bölgede yerleşik bir hücre grubudur.

Kalpte toplardamarlar, sağ kulakçığa (atrium) açılır. Vücuttan toplanan kanı sağ kulakçığa getiren iki büyük toplardamar sistemi vardır: Superior vena kava. Inferior vena kava. Ayrıca, akciğerlerden gelen temiz kanı taşıyan akciğer toplardamarı (pulmoner ven) da bulunur.

Kalp zarı (perikard), kalbi çevreleyen, ince, iki katmanlı ve içi sıvı dolu bir kesedir. Kalp zarının işlevleri: Kalbi sabit tutar. Enfeksiyonlardan korur. Kalbin hareketini kolaylaştırır. Kalp zarı, kalbin dış yüzeyini kaplayan ince bir zar tabakasıdır. Kalp zarı iltihaplandığında, "perikardit" olarak adlandırılan durum ortaya çıkar.

Kalp, oksijenini (O2) aort damarından ayrılan koroner atardamarlardan alır. Kalbin kendi içinde bir sistemi bulunur. Ayrıca, kalp dokularının da besin ve oksijene ihtiyacı vardır.

Septum interventriculare, yani interventriküler septum, kalbin alt odacıkları olan ventrikülleri birbirinden ayıran kalın duvardır. İki ana bölümden oluşur: 1. Kaslı kısım. 2. Membranöz kısım. Interventriküler septum, kalbin iletim sisteminde de rol oynar; atriyoventriküler (AV) demet, septum içinde dallanarak sol ve sağ dallara ayrılır ve elektriksel uyarıların ventriküllerdeki Purkinje liflerine iletilmesini sağlar.

Sinüs valsalva, aort kökündeki anatomik boşlukları ifade eder. Sinüs valsalva anevrizması ise bu boşlukların genişlemesi durumudur. Sinüs valsalva anevrizmaları, en sık sağ koroner sinüsten, daha nadir olarak ise non-koroner sinüsten köken alır.

Digoksin etkisi, EKG'de digoksin kullanımının bir göstergesi olan belirli değişikliklerle tanımlanır. Bu değişiklikler arasında: ST segmentinde sarkma (çökme). T dalgasında değişiklikler. QT aralığında kısalma. PR aralığında uzama. Belirgin U dalgaları. Bu değişiklikler, digoksin toksisitesi anlamına gelmez; sadece hastanın digoksin kullandığını gösterir.

Juguler venöz dalgalar, juguler venlerde gözlenen ve belirli kalp rahatsızlıklarının belirtisi olabilen dalga hareketleridir. Başlıca juguler venöz dalgalar ve oluşum nedenleri: A dalgası: Diastol sonunda atrium kasılması ile oluşur. C dalgası: İzovolümetrik kontraksiyon fazında trikuspit kapağın atriuma bombeleşmesi sonucu oluşur. X dalgası: Sistolle birlikte sağ atrium gevşemesi ile oluşur. V dalgası: Ventrikül sistolü devam ederken kapalı tricuspit kapağa karşı pasif sağ atrium dolması ile oluşur. Y dalgası: Diastolün başlaması ile birlikte trikuspit’in ani açılması ve atriumdan ventriküle hızlı boşalma sonucu atrium gevşemesi ile oluşur. Juguler venöz dalgalarla ilgili bazı durumlar: Atriyal fibrilasyonda a dalgaları kaybolur. Tamponadda x dalgası belirgin, y dalgası kaybolmuştur. Konstriktif perikarditte x dalgası korunmuş, y dalgası belirginleşmiştir. Triküspit yetmezliğinde, sistolün başında atriyumlara kan kaçışı olur ve CV dalgaları birleşip boyları artar, x inişi kaybolur, y inişi belirginleşir.

İnsanın kalbinin sol tarafta olmasının birkaç nedeni vardır: Vücut dengesini sağlamak. Organların yerleşimi. Gelişim süreci. Ayrıca, kalbin sol tarafında, oksijen açısından zengin kanı vücuda pompalayan sol karıncık (ventriculus sinister) diğer odacıklardan daha büyük ve kuvvetlidir.