İslamHukuku

Hakimin kendisi şahit olması durumunda, İslam hukukuna göre, hakimin şahitliğinin geçersiz olacağı ve bu durumun adaletin sağlanmasını engelleyeceği kabul edilir. Çünkü İslam'da, hakimin şahitliği ile ilgili telkinde bulunması, yani şahide doğru olanı söylemesi yönünde öğüt vermesi, şahitliğin geçerliliğini zedeler ve çelişkili beyana dayanarak hüküm verilmesini sağlar.

Türk Medeni Kanunu'na göre, evin geçimini sağlamak eşlerin ortak sorumluluğundadır. Dolayısıyla, erkeğin evi geçindirme zorunluluğu yasal olarak kaldırılmıştır. Ancak, İslam hukukuna göre erkek, ailenin reisi olarak evin geçimini sağlamak ve idaresinden sorumlu tutulmaktadır.

İhtilat etmek, adalet bağlamında iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. İslam hukuku: Erkek ve kadınların birbirine karışması, beraber oturup haşır neşir olması. 2. Ceza hukuku: Hakaret fiilinin toplu veya dağınık en az üç kişiyle birleşerek işlenmesi.

Yalan ikrar, bir kişinin bir şeyi saklamadan açıkça söylemesi gerekirken, bu durumu yalanlayarak itiraf etmesi anlamına gelir. İslam hukukunda ise ikrar, kişinin kendisi aleyhine başkasına ait bir hakkı haber vermesi olarak tanımlanır ve bu durumda yalan ikrar, hukuki bir delil olarak kabul edilmez.

UNO oyunu yasaklanmamıştır, çünkü İslam hukukuna göre kumar olarak kabul edilmez.

Seferilikte 18 saat kuralı, bir insanın normal yürüyüşle üç günlük mesafeye gitmesi durumunda seferi (yolcu) sayılacağını ifade eder.

Vaad, İslam hukukuna göre, söz verildiği anda bağlayıcı olur. Modern hukukta ise vaad, noterde resmi şekilde ve yazılı olarak yapıldığında taraflar arasında bağlayıcı hale gelir.

Hukukun üç temel sistemi şunlardır: 1. Roma Cermen Hukuk Sistemi. 2. İslam Hukuku. 3. Anglo Amerikan Hukuk Sistemi.

Bir erkek, ablasıyla evlenmez çünkü İslam hukukuna göre, aynı soydan gelen kardeşler arasında evlilik yasaktır.

Ta'zîr suçlarına örnek olarak şunlar verilebilir: 1. Ahlâkî kötülük içeren suçlar: Zina, livâta dışındaki bazı cinsel suçlar. 2. Yaralama ve dövme: Kısas gerektirmeyen yaralama ve dövme eylemleri. 3. Kamu malını itlâf: Kamu malını veya özel malları gayri meşrû şekilde tahrip etme. 4. Borç ödemeyi geciktirme: Borcunu ödemeyi geciktirme. 5. Aldatıcı beyanla mal satma: Helâlliği şüpheli veya sıhhî olmayan mal satma. 6. Genel ahlâk ve namus aleyhine suçlar: Toplumun güvenliğini zedeleyen çete kurma, gasp ve kapkaç gibi suçlar. Bu tür suçlar, İslam hukukunda had ve kısas gibi belirli bir cezası bulunmayan, ancak toplumun düzenine zarar veren eylemlerdir.

Süt, insanlar arasında kardeşlik bağı oluşturur çünkü anne sütü aracılığıyla mikroRNA, RNA ve kök hücreler gibi genetik açıdan önemli unsurlar aktarılır. İslam hukukuna göre, süt emme yoluyla oluşan bu bağ, evlilik engeli oluşturur ve süt kardeşler birbirleriyle evlenemezler.

Tensil ve tesri farklı anlamlara sahip kelimelerdir: 1. Tensil: Arapça kökenli bir kelime olup, "ağacın düşen yapraklarını toplayıp dibine gömme" anlamına gelir. 2. Tesri: İslam hukukunda "kanun koyma" anlamına gelir.

Yüze karşı "boş ol" demek, sosyal şiddete yönelik bir davranış olarak kabul edilerek boşanma sebebi olarak değerlendirilebilir. İslam hukukuna göre ise, boşanmanın geçerli olması için erkeğin üç defa "boş ol" demesi gerekmektedir.

Üç kere "boş ol" demek, İslam hukukuna göre farklı anlamlar taşıyabilir: Aynı anda veya ric‘at olmadıkça yapılan boşamalar: Bu durumda tek boşama sayılır. Farklı zamanlarda yapılan boşamalar: Bu durumda üç boşama da ayrı ayrı kabul edilir ve nikah sona erer. Ayrıca, sinirli veya kızgın bir anda yapılan boşama, kişinin akıl sağlığının etkilenebileceği düşünülerek Diyanet'e göre geçerli bir boşama sayılmayabilir. Boşama işlemleri, niyet ve zamanlama açısından dikkatlice değerlendirilmelidir; uzman görüşlerine başvurmak faydalı olabilir.

Vakıf sistemi, bir malın veya gelirin, kamu yararına veya belirli bir amaca hizmet etmek üzere bağışlanması ve bu amacın sürekliliğini sağlamak için kurulan tüzel kişiliktir. Tarihçe: - İslam öncesi Anadolu: Kutsal tapınaklar ve kamu hizmeti sunan yapılar için ayrılan mal varlıkları vakıf anlayışının erken örnekleri olarak değerlendirilebilir. - İslamiyet'in yayılışı: İslam hukuku, vakıfların oluşumunda ve yönetiminde temel belirleyici olmuş, bu sayede vakıf sistemi hem dini hem de toplumsal bir karakter kazanmıştır. - Osmanlı İmparatorluğu: Vakıf kurumu zirveye ulaşmış, padişahlar, yüksek devlet yöneticileri ve zengin tüccarlar tarafından kurulan vakıflar, eğitim, sağlık, altyapı ve sosyal sorumluluk projelerine öncülük etmiştir. - Cumhuriyet Dönemi: 1924 yılında vakıflar devlet denetimi altına alınmış, modern vakıflar eğitim, sağlık, kültür ve çevre koruma gibi alanlarda önemli roller üstlenmiştir.

Osmanlı vakıfları, İslam hukuku dalına girer.

Hamile bir kadının boşanması durumunda mehir verme zorunluluğu yoktur. İslam hukukuna göre, mehir hakkı, evlilik akdi yapıldıktan sonra eşler arasında cinsel birleşme veya sahih halvet gerçekleşirse ortaya çıkar ve erkek, kadına mehrinin tamamını vermekle yükümlüdür.

Mahr ve mehir kavramları aynı şeyi ifade eder. Mehir, İslam hukukunda evlilik akdi sırasında erkeğin kadına vermekle yükümlü olduğu mal veya mülkü ifade eder.

Hadd kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlara gelebilir: 1. Osmanlı Türkçesi: "Hadd" kelimesi, Osmanlı Türkçesinde "yanak" anlamına gelir. 2. Genel Anlam: Arapça kökenli bir kelime olan "hadd", "hudut", "çizgi", "sınır" gibi anlamlara gelir. 3. İslam Hukuku: İslam hukukunda "hadd", "şeriatça belirlenen ceza" anlamında kullanılır. 4. Mantık: Mantık alanında "hadd", "üç tasavvurdan ibaret olan kıyas" anlamına gelir.

Kayınbaba, gelini için tam anlamıyla baba hükmünde değildir, ancak akrabalık hakkı vardır. İslam hukukuna göre, kayınvalide ve kayınpeder, öz anne ve babanın birebir dengi sayılmazlar, çünkü hadislerde onlar için ayrı bir hak tayin edilmemiştir.