İşitme

Odyometri test kabinlerinin kaç dB olması gerektiğine dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, odyometri test kabinlerinin özellikleri hakkında şu bilgiler değerlendirilebilir: Odyometri test kabinleri, ses yalıtımlı bir ortam sağlayarak gürültü kirliliğini minimize eder. Kabinlerin iç yüzeylerinde, dışarıdan gelen seslerin kabine girmesini engelleyen özel ses emici materyaller kullanılır. Kabinlerin dış duvarları, gürültülü ortamlarda test yapılabilmesine olanak tanır. Kabinlerin havalandırma sistemi ve akustik pencereleri bulunur. Odyometri test kabinlerinin özellikleri, kabinin boyutuna, ses yalıtım seviyesine, kullanılan malzemeye ve ek donanımlara bağlı olarak değişebilir. Odyometri test kabinleri, sağlık sektöründe uzmanlaşmış firmalardan temin edilebilir. Daha fazla bilgi için aşağıdaki siteler ziyaret edilebilir: medisansaglik.com.tr; fatihmedikal.net; dentem.com.tr.

Dinleme sürecinin ilk aşaması işitmedir. Bu aşamada, sözel mesajlar dinleyici tarafından işitilir.

İdis İşitme Merkezleri, Demant Group'un bir parçası olup, İDİS (İdea İşitme Sistemleri San. ve Tic. A.Ş.) tarafından işletilmektedir. İDİS, işitme kaybı olan bireylerin yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen bir işitme sağlığı hizmetleri şirketidir. Acıbadem Şubesi, İstanbul Üsküdar'da bulunmaktadır.

Kokleanın içinde şunlar bulunur: Perilenf sıvısı. Vestibular ve timpanik kanallar. Endolenf sıvısı. Corti organı. Ayrıca, kokleanın modiolus adı verilen koni şeklindeki bir yapı etrafında 2,5 kez dolanan bir kanal olduğu da belirtilmektedir.

Koklear implant, ileri veya çok ileri derecede işitme kaybı olan bireylerin duyma yeteneğini geri kazandırmaya ve iletişim kalitesini yükseltmeye yardımcı olan bir iç kulak protezidir. Koklear implantın temel işlevleri: Ses algılama: Mikrofon, çevredeki sesleri algılar. Sinyal işleme: Konuşma işlemcisi, sesleri düzenler. Elektriksel uyarı oluşturma: İmplant, sinyalleri elektriksel darbelere dönüştürür. İşitme sinirini uyarma: Elektrotlar, işitme sinirini uyararak seslerin beyne iletilmesini sağlar. Koklear implant, işitme cihazlarından fayda göremeyen hastalar için uygundur.

Corti, tıpta Corti organı anlamına gelir. Corti organı, memelilerde kokleada yer alan, işitme için almaç görevi gören bir yapıdır. Corti organı, 1851 yılında İtalyan anatomist Alfonso Giacomo Gaspare Corti tarafından keşfedilmiştir.

Kulağın az duyması tedavi edilebilir, ancak tedavi yöntemi sorunun altında yatan nedenlere bağlı olarak değişir. Tedavi seçenekleri arasında: İlaç tedavisi. Cerrahi müdahale. İşitme cihazları. Kulağın az duyması durumunda, doğru tanı ve tedavi için bir kulak sağlığı uzmanına başvurulması önerilir.

Ses şiddeti, işitmeyi şu şekillerde etkiler: Geçici işitme kaybı. Kalıcı işitme kaybı. Kulak çınlaması. Ses şiddetinin işitmeyi nasıl etkilediğini anlamak için desibel (dB) seviyelerine dikkat edilebilir: 0 dB: İşitme eşiği. 30 dB: Fısıltı, sessiz kütüphane ortamı. 60 dB: Normal konuşma. 85 dB: Yoğun trafik. 100 dB: Çim biçme makinesi. 120 dB: Rock konseri. 140 dB: Jet motoru (gürültü ağrı yaratır ve başlangıçta geçici, sürerse kalıcı sağırlık oluşturur). Yüksek seslerin işitme kaybına yol açabileceği gerçeği göz önünde bulundurularak, gürültülü ortamlarda kulak koruyucuları kullanılması ve ses seviyesinin makul bir düzeyde tutulması önerilir.

Koklear implant, ileri veya çok ileri derecede işitme kaybı olan ve işitme cihazlarından fayda göremeyen çocuk ve yetişkinlere uygulanır. Koklear implant için uygun adaylar: Doğuştan veya sonradan işitme kaybı olan bireyler. İç kulak hastalıklarından sonra işitme cihazları yetersiz kalan kişiler. Çeşitli hastalıklar, kazalar veya ameliyatlar nedeniyle işitme kaybına uğrayan yetişkinler. Çocuklarda, genel olarak 1 yaş üzerinde olma ve her iki kulakta da işitme kaybı olması şartları aranır. Koklear implant kullanımı, işitme kaybının süresine, bireyin yaşına ve konuşma gelişimine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

İşitme kaybının en geç hangi yaşta düzeleceği, kaybın türüne ve nedenine bağlı olarak değişir. Doğuştan gelen işitme kayıpları genellikle kalıcıdır ve tam olarak düzelmesi mümkün olmayabilir. Bazı tedavi yöntemleri: İlaç tedavisi: Enfeksiyon kaynaklı işitme kayıpları ilaçlarla tedavi edilebilir. Cerrahi müdahale: Orta kulak enfeksiyonları veya sıvı birikmesi gibi durumlarda kulak tüpü ameliyatı uygulanabilir. İşitme cihazları: Hafif ve orta dereceli işitme kayıplarında kullanılır. Koklear implant: İleri ve tam işitme kaybı yaşayan çocuklar için cerrahi işlemle yerleştirilir. Erken teşhis ve uygun tedavi ile bazı işitme kaybı türleri yönetilebilir ve çocukların işitme yetisi ile dil gelişimi büyük ölçüde korunabilir.

Dorsal koklear çekirdek (DKN), beyin sapının dorsal-lateral yüzeyinde yer alan ve işitsel işlemlemede rol oynayan bir yapıdır. Özellikleri: İşlev: DKN, vertikal düzlemde ses lokalizasyonundan ve işitsel verinin tanınmasından sorumludur. Nöronlar: Nöronları doğrudan inferior kollikulusa gider. Hücre tipleri: DKN'de dev hücreler ve fusiform hücreler gibi ana nöron grupları bulunur. Girdi ve çıktı: DKN, işitsel korteks, superior olivary kompleks ve inferior kollikulusdan efferent innervasyon alır. DKN, koklear çekirdeklerin ventral kısmı ile birlikte, kokleadan gelen tüm işitsel sinir liflerinin ilk sinapslarını oluşturduğu yerdir.

Sağ 32, sol 28 işitme kaybı, sağ kulakta hafif derecede, sol kulakta ise çok hafif derecede işitme kaybı olduğunu ifade eder. Hafif derece işitme kaybı, 20-40 desibel (dB) arasında ses kaybını içerir. Çok hafif derece işitme kaybı ise 0-15 dB aralığındadır. İşitme kaybı durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir uzmana başvurulması önerilir.

ABR (BERA) testi, işitme sağlığını değerlendirmek ve işitme fonksiyonlarını kapsamlı bir şekilde incelemek için yapılır. ABR testinin yapılma amaçları: İşitme eşiklerinin tespiti. İşitme duyusunu oluşturan sinir yolaklarının fonksiyonelliğinin değerlendirilmesi. İşitme kaybının nedenini belirleme. Yenidoğanlarda işitme taraması. Risk faktörü taşıyan durumlarda detaylı inceleme. ABR testi, her yaş grubundaki bireylerde uygulanabilir ve hasta kaynaklı yanıltıcı cevapları ekarte edebilen bir yöntemdir.

Bebeklerin duyma yetisi doğumdan sonra da gelişmeye devam eder ve altıncı ay civarında tamamlanır. Bebeklerin duyma gelişimindeki bazı önemli aşamalar: Doğumdan sonraki ilk saatler: Yüksek seslere karşı irkilme, ağlama ya da göz kırpma gibi tepkiler gösterir. Birinci ay: Farklı ses tonlarını ayırt etmeye başlar, bazı seslere özel tepkiler gösterebilir. 2-3 ay: Anne-baba sesine başını çevirir, gülümseme veya coşkulu hareketlerle tepki verir. 3 aydan sonra: İsmine veya sık kullanılan kelimelere karşı sesle ilişkilendirme başlar. Her bebek bu süreci kendi hızında yaşar.

İşitme cihazı yerine ses yükseltici kullanılması önerilmez. Ses yükselticiler ve işitme cihazları arasındaki temel farklar: Ayarlama: Ses yükselticiler, işitme kaybının seviyesine veya türüne uygun şekilde ayarlanmaz. Fonksiyon: Ses yükselticiler tüm sesleri eşit oranda yükseltirken, işitme cihazları arka plan gürültüsünü azaltarak net bir işitme deneyimi sunar. Uzun vadeli etkiler: Ses yükselticiler, işitme kaybının seviyesini artırabilir ve tinnitus gibi ek sorunlara yol açabilir. İşitme kaybı yaşayan kişilerin, gerekli muayene ve testlerin yapılması amacıyla bir sağlık kurumuna başvurmaları gerekmektedir.

Dorsal ve ventral koklear stria, koklear sinirden çıkan aksonların oluşturduğu üç demetten ikisidir. Ventral akustik stria (Trapezoid cisim), medullayı geçerek üst lateral oliva, üst medial oliva ve alt kollikulusta sonlanır. Dorsal akustik stria (Monakow stria), doğrudan alt kollikulusa gider. Ayrıca, koklear nükleuslar da dorsal ve ventral olmak üzere iki alt gruba ayrılır. Dorsal koklear nükleus (DKN), vertikal düzlemde sesin lokalizasyonundan ve işitsel verinin tanınmasından sorumludur. Ventral koklear nükleus (VKN), horizontal düzlemde sesin lokalizasyonundan ve sesli uyaranlardan gelen zamansal verilerin kodlanmasından sorumludur.

Behçet hastalığı testi olarak bilinen Paterji testi şu şekilde yapılır: 1. Önkol derisine delme: 20-21 gauge enjektör ucu ile önkol derisine delme ve travma uygulanır. 2. Reaksiyonun değerlendirilmesi: Delinen deri bölgelerinde 48-72 saat sonra ortaya çıkan papül ve püstül (sivilce benzeri oluşumlar) pozitif kabul edilir. Behçet hastalığı tanısı genellikle klinik belirtiler ve hastanın öyküsü ile konur. Behçet hastalığı şüphesi durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Otolitlerin iki temel işlevi vardır: 1. Denge ve Yönelim: İç kulaktaki vestibüler sistemde bulunan otolitler, baş hareketlerini algılayarak beyne denge ile ilgili sinyaller gönderir. 2. İşitme: Otolitlerin yüzeyindeki tüylü hücreler ses dalgalarına duyarlıdır ve ses bilgilerinin beyne iletilmesine yardımcı olur. Ayrıca, balıklarda otolitler, yaş belirleme ve tür tanımlama gibi işlevlere de sahiptir.

İşitme hafızasını güçlendirmek için aşağıdaki egzersizler önerilir: Sesleri ayırt etme egzersizleri: Doğadan gelen sesleri (kuş cıvıltısı, rüzgar sesi) dinlemek ve ayırt etmeye çalışmak. Kelime ve konuşma egzersizleri: Farklı kelimeleri içeren ses kayıtlarını dinleyerek hangi kelimenin söylendiğini anlamaya çalışmak. Meditasyon ve odaklanma egzersizleri: Sessiz bir ortamda arka plan seslerine odaklanmak veya hafif bir müzik eşliğinde meditasyon yapmak. Hafıza ve işitme bağlantılı egzersizler: Sesli hikayeler dinlemek ve ardından hikayeyi hatırlamaya çalışmak. Fiziksel egzersizler: Yoga ve aerobik egzersizler, kan dolaşımını artırarak iç kulağın sağlığını koruyabilir. Ayrıca, yüksek sesli ortamlardan uzak durmak, kulak koruyucu kullanmak ve dengeli beslenmek de işitme sağlığını destekler. Herhangi bir sağlık sorunu veya işitme kaybı durumunda, bir uzmana danışmak önemlidir.

İşitme testinin red edilmesi durumunda ne olacağına dair bilgi bulunamadı. Ancak, işitme testi yaptırmanın önemi hakkında bilgi verilebilir. İşitme testi, duyma güçlüğü çeken kişiler için yapılır ve test sayesinde işitme seviyesi, olası işitme kaybı ve derecesi belirlenir. İşitme testi yaptırılması gereken durumlar: kulaklarda çınlama; "f", "s" ve "t" gibi ünsüz harfleri içeren sözcükleri duymada zorluk; konuşma ve diğer sesleri boğuk duyma; yüksek sesle konuşma uyarıları alma; arka planda gürültü olduğunda konuşmaları duymada zorluk. Ayrıca, 50 yaşın üzerindeki kişiler ve yüksek seslere maruz kalan kişiler için de düzenli olarak işitme testi yaptırılması önerilir.