İşitme

Kulak tansiyonu, tıbbi adıyla Meniere hastalığı, tehlikeli olabilir çünkü belirtiler arasında baş dönmesi, işitme kaybı ve kulak çınlaması bulunur. Tehlikeli işaretler arasında aniden ortaya çıkan ve hızla ilerleyen kulak çınlaması, buna eşlik eden baş ağrısı ve denge kaybı yer alır. Bu tür belirtiler varsa, derhal bir uzmana başvurulmalıdır. Tedavi sürecinde, ilaç kullanımı, diyet kısıtlamaları ve psikolojik destek gibi yöntemler uygulanır.

Kaba işitme kaybı, dış veya orta kulaktaki bir hasar nedeniyle ses titreşimlerinin iç kulağa ulaşamaması durumunda ortaya çıkan bir işitme kaybı türüdür. Bu tür işitme kaybında, kulaklar tıkalı gibi gelir ve özellikle çok fazla çevre gürültüsü olduğunda konuşulanlar boğuk işitilebilir. Kaba işitme kaybının nedenleri arasında doğumsal malformasyonlar, kronik kulak enfeksiyonları, iyi huylu tümörler ve kulak ameliyatları yer alabilir. Tedavi seçenekleri arasında ilaç tedavisi, ameliyat ve işitme cihazları kullanımı bulunur.

85 desibel üzerindeki sesler, sürekli maruz kalındığında işitme için tehlikeli kabul edilir. Odyometri testinde işitme kaybı dereceleri şu şekilde sınıflandırılır: - 0-25 dB: Normal işitme. - 25-40 dB: Çok hafif derecede işitme kaybı, özel durumlarda işitme cihazı gerekebilir. - 40-55 dB: Hafif derecede işitme kaybı, düşük şiddetteki sesler duyulamaz. - 70-90 dB: İleri derecede işitme kaybı, sadece yüksek şiddetteki sesler duyulur. Eğer işitme kaybından şüpheleniliyorsa, bir Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanına veya odyoloğa başvurulması önerilir.

Odyasyon testi (odyometri), bireyin işitme seviyesini değerlendirmek ve olası işitme kaybını tespit etmek için yapılır. Bu testin yapılma amaçları şunlardır: İşitme kaybının derecesini ve türünü belirlemek. Tedavi planlamak. Erken teşhis. Takip.

Otolit taşları, genellikle balıkların iç kulağında bulunan ve iki ana işlevi olan küçük, karmaşık yapılardır: 1. Denge ve İşitme: Otolitler, balıkların vücut pozisyonlarını ve sudaki hareketlerini algılamalarına yardımcı olarak denge organı olarak görev yapar. 2. Yaş Belirleme ve Tür Tanımlama: Otolitler üzerindeki büyüme halkaları, bilim insanlarının balığın yaşını ve türünü belirlemesine olanak tanır.

İşitme kaybı olan biri gürültülü bir ortamda çalışmak zorunda kalırsa, aşağıdaki önlemler işitme sağlığını korumaya yardımcı olabilir: 1. Kulak Koruyucuları Kullanmak: Kulak tıkaçları veya kulaklıklar gibi kişisel koruyucu donanımlar kullanmak, ses seviyesini azaltabilir. 2. Gürültü Seviyesini Kontrol Etmek: Gürültü kaynaklarının ses seviyesini makul düzeyde tutmak ve mümkünse gürültü seviyesini ölçen cihazlar kullanmak önemlidir. 3. Gürültü Maruziyet Süresini Azaltmak: Gürültülü ortamlarda kalma süresini sınırlamak ve düzenli molalar vermek gereklidir. 4. Düzenli İşitme Testleri Yaptırmak: İşitme sağlığını izlemek için düzenli olarak işitme testleri yaptırmak, erken teşhis ve tedavi için önemlidir. Eğer işitme kaybı kalıcı ise, işitme cihazları veya cerrahi müdahaleler gibi tedavi seçenekleri de değerlendirilebilir.

Kemik iletimi ile işitme, sesin iç kulaktaki duyma organlarına kafatası kemikleri yoluyla ulaşması sonucu gerçekleşir. Bu süreç şu şekilde işler: 1. Titanyum implantın yerleştirilmesi: Küçük bir titanyum implant, kulak arkasındaki kemiğe oturtturulur. 2. Mıknatısların bağlanması: Derinin altında kalan mıknatıs ile dışarıya konulan mıknatıs, işitme cihazına bağlanır. 3. Seslerin iletilmesi: Ses işlemcisi aracılığıyla ses dalgaları, kemik yolu ile iç kulağa iletilir. Bu yöntem, diğer işitme cihazlarını kullanamayan, iki kulağında da işitme problemi olan bireyler için uygundur.

İşitme kaybı desibel hesabı, odyometri testi ile yapılır. Desibel (dB) değerleri, test sonucunda hazırlanan odyogram grafiğinde yer alır.

İşitme kaybı en çok yaşlandıkça görülür. - 60 yaşında her 10 kişiden yaklaşık 1'i işitme kaybı yaşar. - 90 yaşında ise bu oran her 10 kişiden 6'sına yükselir. Ayrıca, 65-74 yaşlarındaki erkeklerin %10'undan fazlasında farklı derecelerde işitme kaybı olduğu tahmin edilmektedir.

Kulak zarının patlaması (delinmesi) tehlikeli olabilir, çünkü bu durum işitme kaybına ve enfeksiyon riskine yol açabilir. Bazı komplikasyonlar arasında yüz siniri felci, menenjit, beyin apsesi ve mastoidit bulunur. Tedavi genellikle kendiliğinden iyileşmeyi içerir, ancak büyük yırtıklar veya ikincil enfeksiyonlar durumunda cerrahi müdahale gerekebilir. Önleme için kulak temizliğinde dikkatli olunmalı ve kulak zarına zarar verebilecek sert cisimlerden kaçınılmalıdır. Kesin teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

İşitme kaybı tipleri genel olarak beş ana kategoriye ayrılır: 1. İletim Tipi İşitme Kaybı: Sesin iç kulağa tam güçte ulaşmasının engellendiği durumdur. 2. Sensörinöral İşitme Kaybı: İç kulağa (koklea) veya kulaktan beyne ses ileten sinir yollarına yapılan hasardan kaynaklanır. 3. Mikst Tip İşitme Kaybı: İletimli ve sensörinöral işitme kaybının bir kombinasyonudur. 4. Fonksiyonel İşitme Kaybı: Hastanın işitme kaybı yaratacak herhangi bir patoloji ve ya rahatsızlığı olmamasına rağmen işitme kaybının olduğunu düşünmesidir. 5. Merkezi (Santral) İşitme Kaybı: İşitme merkezinin zedelenmesi durumunda meydana gelen bir işitme kaybıdır.

Ani işitme kaybının düzelme süresi ortalama 2 haftayı bulabilir. Ancak, tedaviye ne kadar erken başlanırsa iyileşme şansı o kadar artar. Ani işitme kaybı belirtileri fark edildiğinde, acil olarak bir KBB uzmanına başvurmak önemlidir.

Dinlemede ilk aşama, "seslerin kulağa ulaşması" yani "işitme" aşamasıdır.

Odyometri kabininde normal işitme seviyesi 0 ila 25 dB arasında olmalıdır.

Kulak zarı delindiğinde, delinmenin boyutu ve yerleşimi değişkendir ve genellikle küçük bir delik şeklindedir. Eğer delik küçükse, vücut tarafından kendiliğinden tamir edilebilir ve nadiren ciddi işitme kaybına yol açar.

Beyinde işitme merkezi, temporal lob adı verilen bölgede bulunur.

28 dB işitme kaybı, sol kulakta hafif derecede işitme kaybı olarak kabul edilir.

İdea İşitme Merkezi Acıbadem, İDEA İŞİTME SİSTEMLERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ'ne aittir.

Kohleanın içinde şu yapılar bulunur: 1. Perilenf sıvısı: Kohlea, içinde bu sıvının bulunduğu spiral şekilli bir boşluktur. 2. Vestibular ve timpanik kanallar: Kohleanın üst ve alt kısımlarında yer alır. 3. Corti organı: Kohlear kanalda bulunur ve işitmeden sorumlu duyu almaçlarını içerir. Ayrıca, kohleanın membranları odacıkları birbirinden ayırır ve sıkı bağlantı yapıları ile birbirine bağlanmış hücrelerden oluşur.

Hava yolu işitme kaybı, 56-70 dB HL arasında olduğunda orta dereceli işitme kaybı olarak kabul edilir ve bu durum tehlikeli olarak değerlendirilebilir. İşitme kaybının derecesi kişiden kişiye değişebilir ve kesin değerlendirme için bir kulak burun boğaz uzmanına başvurulması önerilir.