• Buradasın

    HukukMuhakemeleri

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Temyizde gider avansı nasıl hesaplanır?

    Temyizde gider avansı hesaplaması hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, temyiz harçları ve avansları hakkında genel bilgiler mevcuttur. Temyiz Harçları: Davacı için: Maktu temyiz ilam harcı ödenir. Davalı için: Anlaşmazlık konusu üzerinden binde 68,31'in dörtte biri oranında nispi temyiz harcı ödenir. Gider Avansı: Davacı, dava açarken taraf sayısının beş katı tutarında tebligat ücreti ve diğer iş ve işlemler için 400 TL toplamını avans olarak öder. Kullanılmayan avans, hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilir.

    Müşkilin tavzihi nedir?

    Müşkilin tavzihi, "müşkilin açıklanması" anlamına gelir. Tavzih, hukuki bir terim olup, yeterince açık olmayan veya icrasında tereddüt uyandıran mahkeme kararlarının açıklanması ve belirsizliğin giderilmesi işlemidir. Tavzihin bazı özellikleri: Talep Edenler: Sadece taraflar tavzih talebinde bulunabilir, üçüncü kişiler bu hakka sahip değildir. Zamanlama: Tavzih, hükmün icrası tamamlanıncaya kadar her zaman talep edilebilir, hükmün kesinleşmesini beklemeye gerek yoktur. Yapılamayacağı Durumlar: Taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar tavzih yoluyla sınırlandırılamaz, genişletilemez veya değiştirilemez.

    Manevi tazminat davalarında genel yetki kuralı nedir?

    Manevi tazminat davalarında genel yetki kuralı, Türk Medeni Kanunu'nun 25. maddesinde yer alır ve şu şekildedir: Davacının yerleşim yeri mahkemesi. Davalının yerleşim yeri mahkemesi. Dolayısıyla, davacı, bu iki yerden herhangi birinde dava açabilir. Ayrıca, haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği yer mahkemesi de yetkilidir. Manevi tazminat davaları, hukuki uzmanlık gerektiren davalardır ve mutlaka alanında uzman bir avukat tarafından takip edilmelidir.

    İlk itirazlar nelerdir?

    İlk itirazlar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 116. maddesinde düzenlenmiştir ve üç ana kategoriden oluşur: 1. Yetki itirazı. 2. Tahkim itirazı. 3. İş bölümü itirazı. İlk itirazlar, cevap dilekçesiyle birlikte sunulmalıdır; aksi takdirde dinlenilmez.

    Yanlış karar veren hakim ceza alır mı?

    Yanlış karar veren hakime ceza verilmesi doğrudan mümkün değildir. Ancak, hakimlerin verdikleri zararlardan dolayı devlete karşı tazminat davası açılabilir. Hakimlere disiplin cezası verilmesi ise mesleki etik sınırlar içinde hareket eden hakimler için söz konusu değildir.

    Hakimin tarafsızlığından şüpheyi gerektiren önemli bir nedenin bulunması nedir?

    Hakimin tarafsızlığından şüpheyi gerektiren önemli bir nedenin bulunması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 36. maddesinde şu durumlar olarak belirtilmiştir: Hâkimin, davada iki taraftan birine öğüt vermiş ya da yol göstermiş olması. Hâkimin, davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği hâlde görüşünü açıklamış olması. Hâkimin, davada tanık veya bilirkişi olarak dinlenmiş veya hâkim ya da hakem sıfatıyla hareket etmiş olması; uyuşmazlıkta arabuluculuk veya uzlaştırmacılık yapmış bulunması. Davanın, hâkimin dördüncü derece dâhil yansoy hısımlarına ait olması. Hâkim ile davanın, iki taraftan birisi arasında davası veya aralarında bir düşmanlık bulunması. Ayrıca, hâkimin bireysel, ahlaki, felsefi ve ideolojik yönelimlerinin ve çevresel etmenlerin karar verme sürecinde etkide bulunduğuna dair makul ve ciddi bir şüphe de tarafsızlığı şüpheye düşürebilir. Hâkimin tarafsızlığından şüphe duyulduğunda, taraflardan biri hâkimi reddedebileceği gibi hâkim de bizzat çekilebilir.

    Aynı davada birden fazla avukat vekalet edebilir mi?

    Evet, aynı davada birden fazla avukat vekalet edebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Birden fazla vekil görevlendirilmesi" başlıklı 75. maddesinde, "Dava için birden fazla vekil görevlendirilmiş ise vekillerden her biri, vekaletten kaynaklanan yetkileri, diğerinden bağımsız olarak kullanabilir. Aksi yöndeki sınırlamalar, karşı taraf bakımından geçersizdir" denilmektedir.

    Taraf ehliyeti dava şartı mı?

    Evet, taraf ehliyeti dava şartıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde açıkça düzenlendiği üzere, dava ve taraf ehliyeti dava şartlarındandır. Taraf ehliyeti, davanın açılması sırasında mevcut iken, dava sürecinde ortadan kalkabilir.

    Tam yargı davası ıslah süresi ne kadar?

    Tam yargı davasında ıslah süresi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) madde 180 uyarınca, davanın tamamen ıslah edildiğini bildiren tarafın, bu bildirimden itibaren bir hafta içinde yeni bir dava dilekçesi vermesi gerekmektedir. Bu süre hak düşürücüdür ve uzatılamaz.

    Yemin teklifi kabul edildikten sonra vazgeçilebilir mi?

    Yemin teklifi kabul edildikten sonra vazgeçmek mümkün değildir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 227/2. maddesine göre, yemin teklif olunan kimse yemini edaya hazır olduğunu bildirdikten sonra, diğer taraf teklifinden vazgeçerek başka bir delile dayanamaz ve yeni bir delil de gösteremez.

    Cevap dilekçesinde tanık deliline dayanılmaması ıslahla giderilebilir mi?

    Cevap dilekçesinde tanık deliline dayanılmaması, ıslah yoluyla giderilemez. Islah, daha önce yapılmış bir usul işleminin düzeltilmesi anlamına gelir ve cevap dilekçesi hiç verilmemişse ıslah edilecek bir işlem bulunmaz. Ancak, cevap dilekçesinin açıklamalar kısmında tanık isimlerinin yer alması, tanık deliline dayanıldığı anlamına gelir.

    Vekillik görevi ne zaman biter?

    Vekillik görevi, avukatın vekillikten çekilme veya istifası durumunda farklı sürelerde sona erer: Vekillikten çekilme: Avukatlık Kanunu'na göre, avukatın vekillikten çekilmesi durumunda vekillik görevi, çekilme bildiriminin müvekkile tebliğ tarihinden itibaren 15 gün süreyle devam eder. Vekillikten istifa: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre, istifa eden vekilin vekillik görevi, istifanın müvekkile tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam eder.

    İlk itirazların ileri sürülmesi zorunlu mu?

    Evet, ilk itirazların ileri sürülmesi zorunludur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 117. maddesine göre, ilk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez.

    Vekalet ücretini hangi tarihten itibaren talep edebilir?

    Vekalet ücreti, mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren talep edilebilir. Mahkeme, kaybeden tarafa, kazanan tarafın vekalet ücretini ödemesi için bir süre tanır ve bu süre, mahkeme kararında belirtilir.

    Birleştirme sonrası dava dilekçesi ne zaman verilir?

    Birleştirme sonrası dava dilekçesi, davaların birleştirilmesi kararının ardından, genellikle ilk davanın açıldığı mahkemede sunulur. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkeme tarafından verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. Birleştirme sonrası dava dilekçesinin ne zaman verilmesi gerektiği konusunda kesin bir zaman dilimi belirtilmemiştir, ancak birleştirme kararı en geç hüküm kuruluncaya kadar verilebilir. Özetle, birleştirme sonrası dava dilekçesi, birleştirme kararının kesinleşmesinden sonra, genellikle ilk davanın açıldığı mahkemede sunulur.

    Medeni usul hukuku hangi kanuna tabidir?

    Medeni usul hukuku, Türkiye'de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)'na tabidir. HMK'dan önce 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK) 1927 yılından beri yürürlükte kalmaktaydı, ancak 1 Ekim 2011 tarihinden itibaren HMK'nın hükümleri uygulanmaya başlanmıştır.

    Bilirkişinin hukuki sorumluluğu nedir?

    Bilirkişinin hukuki sorumluluğu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 285. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre: Kasten veya ağır ihmal suretiyle gerçeğe aykırı rapor düzenleyen bilirkişinin raporu, mahkemece hükme esas alınırsa, zarar görenler Devlete karşı tazminat davası açabilir. Devlet, ödediği tazminat için sorumlu bilirkişiye rücu eder. Bilirkişinin hukuki sorumluluğu için, gerçeğe aykırı raporun mahkemede esas alınması ve ilgili kişinin zarar görmesi gereklidir.

    HMK 106 nedir?

    HMK 106, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106. maddesini ifade eder ve bu madde tespit davalarını düzenler. HMK 106'ya göre tespit davası şu şekilde tanımlanabilir: Mahkemeden, bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının belirlenmesinin talep edildiği davadır. Davacının, kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında, bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararı bulunmalıdır. Maddi vakıalar, tek başlarına tespit davasının konusunu oluşturamaz.

    Karşı davadan sonra asıl dava düşer mi?

    Hayır, karşı davadan sonra asıl dava düşmez. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 134. maddesine göre, asıl davanın herhangi bir sebeple sona ermesi, karşı davanın görülüp karara bağlanmasına engel oluşturmaz.

    Cevaba Cevap Dilekçesi ile karşı dava açılabilir mi?

    Evet, cevaba cevap dilekçesi ile karşı dava açılabilir. Karşı dava, cevap dilekçesiyle veya esasa cevap süresi içinde ayrı bir dilekçe verilmek suretiyle açılır. Ayrıca, ikinci cevap dilekçesi ile birlikte karşı dava da açmak mümkündür.