Farsça

Gülşah ismi, Farsça kökenli bir kadın ismidir ve "güllerin şahı", "güzelliklerin en güzeli", "en nadide çiçek" anlamlarına gelir. Ayrıca, Gülşah isminin diğer anlamları şunlardır: günün aydınlık zamanı; görülmemiş, ender bulunan; varaka'nın sevgilisi, masal kadın.

Piyale kelimesi, Farsça "piyāle" (پیاله) sözcüğünden alıntıdır ve "kadeh, özellikle içki kadehi" anlamına gelir. Bu sözcük, Orta Farsça (Pehlevice veya Partça) "paygāl" kelimesinden evrilmiştir. Yunanca "phiálē" biçiminin MÖ 2. binyıla kadar tespit edilebildiği, ancak nihai kökeninin açık olmadığı belirtilmektedir.

Kunt kelimesi, Farsça kökenlidir. Farsça "kund" sözcüğünden alıntı olup, "keskin olmayan, kör (bıçak)", "kaba saba", "kalın", "sert" anlamlarına gelir.

Derkenar kelimesi farklı anlamlara gelebilir: Genel anlam: Bir yazının kenarına iliştirilmiş not, çıkma, çıkıntı, hâmiş, hâşiye. Hukuki anlam: Osmanlı Devleti belgelerinde, resmi evrakların kenarına düşülen not. İcra ve hukuki işlemlerde, borçlunun mahkeme kararının istinaf veya temyiz aşamasına taşınacağını belirtmek amacıyla ilgili mahkemeden talep ettiği belge. Mahkemece onaylandığında, borçlunun icra işlemlerini askıya alabileceği resmi evrak. Dergi adı: "Edebiyat der, kenara not eder!" sloganıyla çıkan bir edebiyat dergisi.

Miyanbeste, "bel bağlamış" anlamına gelen Farsça bir kelimedir. Miyan ise "orta" ve "ara" anlamlarına gelir. Örnek cümleler: Miyan-ı meydan: Meydanın ortası. Miyanbend: Kemer. Miyan-ı aşık-u maşuka: Aşık ile maşukun arası.

Klasik Türk Müziği'nde kullanılan bazı Arapça ve Farsça kelimeler şunlardır: Makam İsimleri: Irak; Rast; Segâh; Uşşâk; Nevâ; Hüseynî; Hüzzam; Şevk-i Dil; Sûz-i Dil; Mâye-Aşirân. Nüans ve Terim İsimleri: Frettolosamente (it.); Ateşli (Atışma); Rûh-efzâ; Şedd-i Araban; Şevk-efzâ. Diğer Kelimeler: Gonca-i Rânâ; Mellâhî; Mevc-i Deryâ; Rekb-i Zâvil. Bu kelimeler, makam, nüans ve terimlerin yanı sıra, müzik aletlerinin adlarında da yer alır.

Mirza ismi Farsça kökenlidir. "Mirzadeh" (میرزادہ) kelimesinden türetilmiştir; bu kelime, "efendi çocuğu" anlamına gelir. Mirza ismi, tarihsel olarak özellikle İslam kültüründe soyluluk ve prestijle ilişkilendirilmiştir.

Hor kelimesi Farsça kökenlidir. Kelimenin diğer dillerdeki kökenleri şu şekildedir: Türkçe. Karaçay Balkarca. Osmanlıca. Zazaca.

"Aşk-ı Memnu" Farsça'da "memnu عشق" olarak ifade edilir. "Aşk-ı Memnu" kelime anlamı olarak "yasak aşk" demektir.

YDS Farsça sınavı, oldukça yüksek bir zorluk derecesine sahiptir. Sınavın zorluğunu belirleyen bazı faktörler şunlardır: adayların dilbilgisi kurallarını doğru bir şekilde uygulama becerisi; kelime, dilbilgisi ve ifade becerileri; sınavdaki okuma parçalarını anlama ve bu metinlerle ilgili soruları cevaplandırma yeteneği. Ayrıca, ÖSYM tarafından yapılan Farsça YDS sınavlarının her geçen yıl daha da zorlaştırıldığı belirtilmektedir. YDS Farsça sınavına hazırlık sürecinde, Farsça YDS soruları çözmek, deneme sınavlarına katılmak ve Farsça YDS kurslarına katılmak faydalı olabilir.

Saz, Orta Asya kökenli bir enstrüman olarak kabul edilmektedir. Sazın kökeni, Orta Asya'nın Türk bozkırlarına dayanmaktadır. Saz, Türklerin göçleriyle birlikte farklı bölgelere ve kültürlere yayılmıştır.

Muhâkemetü'l-Lugateyn, 15. yüzyılın edebî şahsiyetlerinden Ali Şîr Nevâî tarafından Çağatay Türkçesi (Türk dili) ve Farsça dillerini karşılaştırmak amacıyla yazılmıştır.

"Lök" kelimesi, Farsça kökenli bir kelimedir. Ayrıca, "lök" kelimesi İsveççe'de "soğan" ve "çiçek soğanı" anlamlarına da gelir.

Farsça öğrenmek için aşağıdaki PDF dosyaları kullanılabilir: Farsça Grameri, Necdet Tosun. Farsça Dilbilgisi, Mürsel Öztürk. Farsça Alıştırma Kitabı. Ayrıca, LinguaShop sitesinde akıllı telefon veya iPad'de kullanılmak üzere uygun Farsça dilbilgisi ve temel kelime ve ifadeler içeren PDF dosyaları bulunmaktadır.

Kent kelimesi, Farsça kökenli bir sözcüktür ve "şehir" veya "yerleşim yeri" anlamına gelir. Kelimenin diğer kökenleri şu şekildedir: Soğdca "kand" (şehir, kale) sözcüğünden alıntıdır. Hotan Sakacası'nda aynı anlama gelen "kanthā" sözcüğü ile eş kökenlidir. Anadolu'da 20. yüzyıldan eski olan yer adlarında "köy, çok küçük yerleşim, mezra" anlamında kullanılır.

Zekeriyyâ bin Muhammed el-Kazvînî, 13. yüzyılda yaşamış Fars asıllı bir matematik, fizik, astronomi, coğrafya ve jeoloji bilginidir. Hayatı: 1202 yılında Kazvin'de doğdu. Moğolların Kazvin'i ele geçirmesinden sonra Dımaşk'a gitti ve İbnü’l-Arabî gibi önemli kişilerle tanıştı. Musul, Basra Körfezi ve İran'a seyahatler yaptı. Abbasî halifesi Musta’sım Billah döneminde Bağdat'ı ziyaret etti. İlhanlı hükümdarı Abaka Han'ın valisi Ata Melik Cüveynî ile iyi ilişkiler geliştirdi ve "Acâibü’l-Mahlûkât" adlı eserini ona takdim etti. 1283 yılında Vâsıt'ta vefat etti, ancak cenazesi Bağdat'a götürülerek oraya defnedildi. Başlıca eserleri: "Acaibu'l-Mahlukat ve Garaibu'l-Mevcudat"; "Asar-ül Bilad ve Ahbar-ül İbad".

Farsça yazı yazmak için 32 harften oluşan Farsça alfabesini öğrenmek gereklidir. Farsça yazı yazmayı öğrenmek için şu adımlar izlenebilir: Harflerin öğrenilmesi. Pratik yapılması. Kelime oluşturma. Farsça yazı yazmayı öğrenmenize ve pratik yapmanıza yardımcı olabilecek birçok çevrimiçi kaynak, ders kitabı ve dil kursu mevcuttur. Farsça, Arap alfabesinin uyarlanmış bir versiyonunu kullandığı ve sağdan sola doğru yazıldığı için, Latin alfabesine alışkın olanlar için başlangıçta zorlayıcı olabilir.

"Şah mat" ifadesinin "kral öldü" anlamına gelmesinin sebebi, Farsça "shāh māt" (شاه مات) ifadesinin zamanla değişmiş olmasıdır. "Şah" (شاه), Farsça'da "hükümdar" anlamına gelir. "Mat" (مات), "kaybedilen", "çaresiz" veya "yenilen" anlamlarına gelir. Dolayısıyla "şah mat" ifadesi, "kral çaresizdir" veya "kral alt edildi" anlamına gelir. Bu ifade, Arapça aracılığıyla Avrupa dillerine de geçmiştir. Ancak, Farsça'daki tüm satranç terimleri yerlidir ve hiçbiri Arapça'dan ödünç alınmamıştır.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Arapça ve Farsça farklı dillerdir. Arapça, kendine özgü gramer kurallarına sahip olan, Sami dil ailesine ait bir dildir. Farsça, yalnızca edipler tarafından kullanılan, şiir yazılan bir dildir. Osmanlı Türkçesi ise Türkçe temelli bir dil olup Arapça ve Farsça etkisi altındadır.

"Sevimsiz" kelimesinin Farsça karşılığı "ناخوشایند" olarak çevrilir.