Diyabet

Diyabetik retinopati olanlar, hastalığın ilerlemesine bağlı olarak yakını görmekte zorluk yaşayabilirler. Diyabetik retinopati, diyabet hastalığının neden olduğu göz hasarlarından biridir ve retina damarlarının tahribatı sonucu ortaya çıkar. Ancak, düzenli göz muayeneleri ve uygun tedavi ile görme kaybı önlenebilir veya geciktirilebilir.

TİODİK, etkin madde olarak alfa-lipoik asit (tioktik asit) içeren bir ilaçtır ve şeker hastalığında (diyabet) diyabetik nöropati adı verilen durumun tedavisinde kullanılır. TİODİK'in diğer kullanım alanları: - Zararlı parçalanma ürünlerine karşı sinir hücrelerini koruyucu özelliklere sahiptir. - Karaciğer hastalıklarının destek tedavisinde. - Oksidatif stresin azaltılması. TİODİK'i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler: - 18 yaşından küçüklerde kullanılmamalıdır. - Hamileler ve emziren anneler kullanmadan önce doktora danışmalıdır. - Metal içeren ürünler (demir ve magnezyum preparatları) ile aynı anda kullanılmamalıdır. TİODİK, sadece doktor önerisiyle kullanılmalıdır.

Şeker hastalığı (diyabet), vücudun kan şekeri seviyesini kontrol edememesi sonucu ortaya çıkan kronik bir metabolizma hastalığıdır. Temel türleri şunlardır: - Tip 1 diyabet: Bağışıklık sisteminin pankreastaki insülin üreten hücrelere saldırması sonucu gelişir. - Tip 2 diyabet: Genellikle insülin direnci veya yetersiz insülin üretimi ile ilişkilidir ve yetişkinlerde daha sık görülür. - Gestasyonel diyabet: Hamilelik sırasında ortaya çıkar. Belirtileri arasında sık idrara çıkma, aşırı susama, açıklanamayan kilo kaybı, yorgunluk ve bulanık görme yer alır. Tedavi süreci, sağlıklı yaşam tarzı, ilaçlar ve gerektiğinde insülin desteği ile yürütülür.

Estimated Average Glucose (EAG) seviyesinin yüksek olması, kan şekerinin yeterli düzeyde kontrol edilemediğini gösterir. EAG seviyesini düşürmek için, bir sağlık uzmanıyla danışarak diyet, yaşam tarzı değişiklikleri ve gerekli durumlarda ilaç tedavisi uygulanabilir.

OGTT (Oral Glukoz Tolerans Testi) sonucunda 2. saat glukoz değerinin 200 mg/dL'nin üzerinde olması tehlikeli olarak kabul edilir ve diyabet tanısı konulmasını gerektirir. 140-200 mg/dL arasındaki değerler ise bozulmuş glukoz toleransı (prediyabet) olarak değerlendirilir.

İnsülin direnci için endokrinoloji veya diyabetoloji bölümlerine başvurulmalıdır.

Şeker hastalığı (diyabet), çeşitli organlarda ve vücut bölgelerinde ağrıya neden olabilir. En sık görülen ağrı ve rahatsızlık belirtileri şunlardır: Ayak ve bacaklarda hissizlik, yanma ve batma hissi. Ağızda aseton kokusu. İstem dışı kilo kaybı. Görme bozuklukları. Yaraların geç iyileşmesi. Şeker hastalığının belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve kesin tanı için bir doktora başvurulması önerilir.

Linagliptin ve metformin içeren bazı ilaçlar şunlardır: 1. Linazep Plus: 2.5 mg/1000 mg tablet. 2. Liniga Plus: 2.5 mg/850 mg ve 2.5 mg/1000 mg tablet. 3. Lintreja Met: 2.5 mg/850 mg tablet. 4. Lintrejamet: 2.5 mg/1000 mg tablet. 5. Snoxx Met: 2.5 mg/850 mg ve 2.5 mg/1000 mg tablet. Bu ilaçlar, tip 2 diyabet tedavisinde kullanılır ve genellikle diyet ve egzersizle birlikte alınır.

Evet, kuru soğan kan şekerini düşürebilir. Soğan, besin lifi bakımından zengin olup, kan şekeri dalgalanmalarını önler ve tip 1 ile tip 2 diyabet hastalarında glikoz seviyelerinin düşürülmesine yardımcı olur. Ayrıca, yapılan bir araştırmada, soğan özütünün antidiyabetik ilaç metformin ile birlikte verildiğinde yüksek kan şekerini ve kolesterol seviyelerini güçlü bir şekilde düşürebileceği ortaya konmuştur. Ancak, diyabet hastalarının soğan tüketmeden önce mutlaka doktorlarına danışmaları önerilir.

Empagliflozin etken maddesi, tip 2 diyabet hastalarının tedavisinde kullanılır ve şu amaçlarla işlev görür: 1. Kan şekeri seviyesini düşürmek: Böbreklerde glikozun yeniden emilimini engelleyerek, daha fazla glikozun idrarla atılmasını sağlar. 2. Kalp yetmezliği riskini azaltmak: Kalp ve kan damarı hastalığı olan yetişkinlerde, hastaneye yatış ve ölüm riskini düşürür. 3. Kronik böbrek hastalığını yönetmek: Böbrek hastalığının kötüleşme riskini, son dönem böbrek hastalığını, kardiyovasküler ölümü ve hastaneye yatışı azaltır. Empagliflozin, tip 1 diyabet tedavisinde kullanılmaz ve diyabetik ketoasidoz riskini artırabilir.

Şeker hastalığı (diyabet) için bazı faydalı bitki ağaçları şunlardır: 1. Tarçın: İnsülin benzeri etki gösterir ve glukoz metabolizmasını uyarır. 2. Kudret Narı: Antioksidan özelliği taşır, kan glükoz seviyelerini düşürür ve bağırsaklarda glukoz emilimini azaltır. 3. Ginseng: Kan şekerini düşürür, antioksidan özelliğe sahiptir ve bağışıklık sistemini güçlendirir. 4. Isırgan Otu: Vitamin açısından zengindir, enflamasyonu azaltır ve kalp-damar hastalıklarına yakalanma riskini düşürür. 5. Gymnema (Gurmar): Pankreasta insülin salgılanmasını artırır ve şeker alımına karşı isteksizlik yaratır. Bu bitkilerin kullanımı mutlaka doktor kontrolünde olmalıdır.

Mon (monosit) Jepang ifadesi, Türkçe'de "Japonya'da Mon" anlamına gelebilir. Ancak, "Mon" kelimesi, tıp alanında farklı bağlamlarda kullanılır ve farklı işlevlere sahiptir: 1. Bağışıklık Sistemi: Monositler, bağışıklık sisteminin bir parçası olarak, vücuda giren virüs, bakteri ve mantarları tanıyıp yok ederek enfeksiyonlarla savaşır. 2. Mounjaro İlacı: "Mounjaro" adı, tip 2 diyabet tedavisinde kullanılan bir ilacın markasıdır ve kan şekeri seviyelerini düşürmeye yardımcı olur. 3. Genel Kullanım: "Mon" ayrıca, kan tahlillerinde beyaz kan hücrelerinin bir türünü ifade eder ve sağlık durumunun değerlendirilmesinde önemli bir parametredir.

Okulda tip 1 diyabetli bir çocuk varsa, aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Okul Yönetimi ve Öğretmenlerle İşbirliği: Aileler, okul yönetimi ve öğretmenlerle yakın işbirliği içinde olmalıdır. 2. Diyabet Eğitimi: Öğretmenlere ve okul personeline tip 1 diyabet hakkında bilgi verilmelidir. 3. Kan Şekeri Ölçümü ve İnsülin: Okulda kan şekeri ölçümüne ve insülin yapılmasına izin verilmeli, bunun için uygun mekanlar oluşturulmalıdır. 4. Beslenme: Diyabetli çocukların ara öğün almalarına ve doktorları tarafından önerilen diyete uyulmasına dikkat edilmelidir. 5. Aktiviteler: Diyabetli çocukların arkadaşlarının katıldığı aktivitelere katılması sağlanmalı, diyabetleri nedeniyle dışlanmamaları için çaba gösterilmelidir. 6. Acil Durum Planı: Düşük ve yüksek kan şekeri durumlarında yapılacaklar için bir acil durum planı oluşturulmalı ve bu plan tüm okul personeline iletilmelidir. Önemli: Diyabet tedavisi için ilaç ve malzemelerin sağlanmasından aile sorumludur.

Linagliptin içeren bazı ilaçlar şunlardır: 1. Elnaglip 5 mg 30 Tablet. 2. Linatin 5 mg 30 Tablet. 3. Linazep 5 mg 30 Tablet. 4. Liniga 5 mg Tablet. 5. Lintreja 5 mg Tablet. 6. Lizera 5 mg 30 Tablet. 7. Snoxx 5 mg 30 Tablet. 8. Trajenta 5 mg Tablet. Bu ilaçların kullanımı ve dozajı için bir doktora danışılması önerilir.

Ağız ve diş sağlığı, çeşitli sistemik hastalıkları etkileyebilir: 1. Kardiyovasküler Hastalıklar: Periodontal hastalıklar, kan basıncında ve inflamatuar belirteçlerde artışa neden olarak kardiyovasküler hastalık riskini artırabilir. 2. Diyabet: Diş eti hastalıkları, kan şekeri seviyelerini kontrol etmeyi zorlaştırabilir ve diyabet komplikasyonlarını artırabilir. 3. Solunum Yolu Enfeksiyonları: Ağızda bulunan bakteriler, solunum yolu enfeksiyonlarına yol açabilir, özellikle pnömoni gibi ciddi hastalıklarda. 4. Cilt Hastalıkları: Liken planus gibi bazı cilt hastalıkları, ağız içinde beyaz lekelere ve şişliklere neden olabilir. Genel Öneriler: Düzenli diş hekimi kontrolleri, günlük ağız bakımı ve sağlıklı bir beslenme alışkanlığı, sistemik hastalıkların önlenmesine yardımcı olabilir.

Kan şekerindeki ritim bozukluğu, diyabet hastalığından kaynaklanabilir. Şeker hastalarında kan şekerinin düzensizliği ve kan sıvısı ile minerallerin dağılımındaki sorunlar kalp ritmini etkileyebilir.

Glike hemoglobin, aynı zamanda HbA1c veya Hemoglobin A1C olarak da bilinir, kandaki glikoz moleküllerinin hemoglobin proteinine bağlanarak oluşturduğu bir bileşiktir. Bu test, son 2-3 ay içindeki ortalama kan şekeri seviyesini gösterir ve genellikle diyabet teşhisi ve kan şekeri kontrolünün uzun vadeli takibi için kullanılır. Normal HbA1c değerleri: Sağlıklı bireylerde genellikle %5,7'nin altında olması beklenir. %5,7 ile %6,4 arasındaki değerler prediyabet (gizli şeker) olarak adlandırılır ve diyabet riski olduğunu gösterir. %6,5 ve üzeri değerler diyabet tanısı için kritik bir eşik olarak kabul edilir.

Asidoza neden olan bazı hastalıklar: Metabolik asidoz: diyabetik ketoasidoz; laktik asidoz; böbrek yetmezliği; aşırı alkol tüketimi; uzun süreli ishal; bazı zehirlenmeler. Solunumsal asidoz: kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH); astım; akciğer ödemi; ciddi zatürre; merkezi sinir sistemini baskılayan ilaçlar veya nöromüsküler hastalıklar. Ayrıca, asidoz, solunum bozuklukları, kazalar veya zehirlenmelerden de kaynaklanabilir. Asidoz teşhisi ve tedavisi için bir doktora başvurulması önerilir.

Şeker hastaları pırasa yiyebilir, çünkü pırasa kan şekerini dengelemeye yardımcı olabilir. Pırasa, düşük karbonhidrat içeriği ve yüksek lif oranı ile diyabetik diyetlerin bir parçası olarak önerilmektedir.

Diyabet hastalarının göz muayenesi yılda en az 1 kez yapılmalıdır.