Diyabet

Bolus ve bazal insülin, diyabet tedavisinde kullanılan iki farklı insülin türünü ifade eder. Bazal insülin, yemek yemediğiniz saatlerde ve gece boyunca kan şekerini dengede tutmak için gereken insülindir. Bolus insülin ise, yemek yedikten hemen sonra oluşabilecek ani kan şekeri yükselmelerini düşürmek için kullanılır.

Susama hissinin geçmeme nedenleri çeşitli sağlık sorunlarından kaynaklanabilir: 1. Dehidrasyon: Vücut sıvı seviyesinin düşük olması, susama hissini artırabilir. 2. Diyabet: Yüksek kan şekeri seviyesi, böbreklerin daha fazla idrar üretmesine neden olarak sürekli susama hissine yol açabilir. 3. Tiroid problemleri: Hipertiroidizm gibi durumlar terlemeyi artırarak susuzluğa sebep olabilir. 4. İlaç yan etkileri: Bazı ilaçlar, özellikle antipsikotikler ve diüretikler, susuzluğa yol açabilir. 5. Psikojenik polidipsi: Şizofreni gibi bazı psikiyatrik bozukluklar aşırı susamaya neden olabilir. Bu tür belirtiler varsa, bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

Açlık şekeri 144, tokluk şekeri 320 olan bir kişinin yüzde kaç rapor alabileceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, şeker hastalarının engelli raporu alabilmesi için Sağlık Bakanlığı'na başvurması gerektiği ve başvuru sırasında şeker hastalığının neden olduğu kısıtlamaların ve günlük yaşam aktivitelerinde yaşanan zorlukların belirtilmesi gerektiği bilinmektedir. Engelli raporu alma süreci, şeker hastalığının türüne, şiddetine, tedavi gereksinimlerine ve hastanın günlük yaşamını nasıl etkilediğine bağlı olarak değişir. Daha fazla bilgi için tam teşekküllü bir sağlık kuruluşuna başvurulması ve uzman hekimlerin değerlendirmelerine göre hareket edilmesi önerilir.

PET çekimi öncesi insülin kesilmesi, diyabetik hastaların durumuna göre değişiklik gösterebilir. Genel olarak, insülin bağımlı tip II diyabet ve tip I diyabet hastalarında PET çekimi için normal glisemik değerlere ulaşmaya çalışılır. Ancak, insülin uygulamasının ertelenmesi FDG enjeksiyonunun radyasyon güvenliğini ve görüntü kalitesini etkileyebilir. Bu nedenle, kesin bir karar için hastanın durumunu değerlendiren bir doktora danışılması önemlidir.

Hayır, Accu-Chek ve Accuro aynı değildir. Accu-Chek, Roche tarafından üretilen kan şekeri ölçüm cihazlarının markasıdır. Accuro ise bu marka altında yer alan bir model veya ürün adı değildir. Bazı Accu-Chek modelleri şunlardır: Accu-Chek Active; Accu-Chek Instant; Accu-Chek Performa Nano.

Tip 1 diyabet, ÖSYM tarafından engel olarak kabul edilmeye devam etmektedir. Ancak, tip 1 diyabetli adaylar, sınav başvurularında "Engelli Sınıfında Girmek İstiyorum" seçeneğini işaretleyerek, sınav esnasında ihtiyaç duydukları özel düzenlemeleri talep edebilirler.

Diyabetik retinopatinin son evresi, proliferatif retinopati olarak adlandırılır. Bu evrede, retinanın damar oluşumu için gönderdiği sinyallerin sonucunda yeni damarlar ortaya çıkar. Hastalık, tedavi edilmezse göz içi kanama, retina dekolmanı gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir ve kalıcı görme kaybına neden olabilir.

Glikoliz testi, kandaki şeker (glikoz) seviyesini ölçen bir tıbbi testtir. Farklı glikoliz testi türleri şunlardır: - Açlık Kan Şekeri Testi: Kişi açken yapılır ve kandaki glikoz seviyesinin ne kadar olduğunu ölçer. - Oral Glikoz Tolerans Testi (OGTT): Kişiye belirli bir miktar glikoz çözeltisi içirilir ve ardından kan şekeri seviyeleri belli aralıklarla ölçülür. - Rastgele Kan Şekeri Testi: Kişinin herhangi bir zamanda kan şekeri seviyesini ölçer ve acil durumlarda kullanılır. - Hemoglobin A1c Testi: Son 2-3 aylık dönemdeki ortalama kan şekeri seviyesini gösterir.

Şeker hastaları tarçın tüketebilir, ancak dikkatli olmaları ve doktorlarına danışmaları önemlidir. Doğru tüketim önerileri: 1. Miktar: Günde 1-2 çay kaşığı (yaklaşık 2-4 gram) tarçın genellikle güvenlidir. 2. Tüketim şekilleri: Tarçın çayına çubuk tarçın ekleyebilir, yoğurt veya yulaf ezmesine serpebilirsiniz. 3. İlaç etkileşimi: Tarçın, kan şekeri seviyelerini düşürebilir, bu nedenle diyabet ilaçları ile birlikte kullanıldığında ani düşüşlere yol açabilir. Not: Tarçın, şeker hastalığının tek tedavisi değildir ve beslenme alışkanlıklarının yanı sıra kullanılmalıdır.

Tip 2 diyabet hastası, silah ruhsatı alabilir. Ancak, her durumda, hastalık durumunun doğru değerlendirilmesi için yerel yetkililerle veya bir sağlık uzmanı ile iletişim kurmak önerilir.

Evet, diyabet mantar enfeksiyonlarına neden olabilir. Diyabet hastalarında kan şekeri seviyesinin yüksek olması, vajinal floradaki yapının bozulmasına yol açar ve bu da mantar enfeksiyonlarının aktif hale gelmesine zemin hazırlar.

Deve dikeni (milk thistle) çeşitli sağlık faydaları sunan bir bitkidir. Başlıca işlevleri şunlardır: 1. Karaciğer Sağlığı: Deve dikeni, karaciğer hücrelerini koruyarak karaciğer fonksiyonlarını iyileştirebilir ve toksik maddelerin etkisini azaltabilir. 2. Diyabet: Diyabet hastalarında kan şekeri seviyesini dengelemeye yardımcı olabilir. 3. Mevsimsel Alerjiler: Mevsimsel alerjilerin semptomlarını hafifletebilir. 4. Depresyon ve Diğer Hastalıklar: Depresyon, safra kesesi bozuklukları, reflü, yüksek kolesterol ve insülin direnci gibi sağlık sorunlarıyla mücadelede kullanılabilir. Yan etkileri arasında bulantı, ishal, karın şişkinliği, baş ağrısı ve hazımsızlık bulunabilir. Deve dikeni takviyesi kullanmadan önce mutlaka bir doktora danışılmalıdır.

İnsülin direncinin 7.5 olması, orta düzeyde insülin direnci olarak kabul edilir. Bu durum, aşağıdaki sağlık sorunlarına yol açabilir: Tip 2 diyabet: İnsülin direnci, zamanla beta hücre kaybına dönüşerek insülin üretiminin azalmasına ve diyabet gelişimine neden olabilir. Kalp-damar hastalıkları: İnsülin direnci, atardamarların gevşemesini engelleyerek hipertansiyon ve kolesterol plaklarına yol açabilir. Karaciğer yağlanması: Alkolle ilişkisiz yağlı karaciğer hastalığı riski artar. Cilt sorunları: Akantosis nigrikans adı verilen cilt koyulaşmaları görülebilir. İnsülin direncinin tedavisi için yaşam tarzı değişiklikleri, egzersiz ve doğru beslenme önemlidir. Kesin tanı ve tedavi için bir doktora danışılması önerilir.

Böbrek yetmezliğine yol açan 5 risk faktörü şunlardır: 1. Diyabet (Şeker Hastalığı): Uzun süreli yüksek kan şekeri seviyeleri böbreklerin filtrasyon sistemine zarar verir. 2. Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon): Kontrol altına alınmamış yüksek kan basıncı böbrek damarlarına zarar vererek fonksiyon kaybına neden olur. 3. Glomerülonefrit: Böbreklerin filtreleme birimlerinin iltihaplanması böbrek dokusuna zarar verir. 4. Böbrek Taşları ve İdrar Yolu Tıkanmaları: Uzun süre idrar akışını engelleyen durumlar böbrek hasarına yol açabilir. 5. Kalıtsal ve Doğuştan Gelen Hastalıklar: Polikistik böbrek hastalığı gibi genetik rahatsızlıklar böbreklerde kist oluşumuna ve yapısal bozukluklara neden olabilir.

Regüle kan şekeri değerleri açlık ve tokluk durumuna göre değişiklik gösterir: 1. Açlık kan şekeri: En az 8 saat aç kaldıktan sonra ölçülür ve normal değeri 70-100 mg/dL arasında olmalıdır. 2. Tokluk kan şekeri: Yemekten 2 saat sonra ölçülür ve normal değeri 70-140 mg/dL arasında olmalıdır. Bu değerlerin dışında kalan sonuçlar, hipoglisemi (düşük kan şekeri) veya hiperglisemi (yüksek kan şekeri) riskini işaret edebilir ve tıbbi değerlendirme gerektirir.

Forziga ilacı, tip 2 diyabet mellitus tedavisinde kullanılır. Ayrıca, Forziga kronik böbrek hastalıkları ve kalp yetmezliği gibi durumlarda da reçete edilebilir. İlacı kullanmadan önce bir doktora danışmak gereklidir, çünkü Forziga'nın bazı yan etkileri ve kontrendikasyonları vardır.

Bebeklerde diyabet teşhisi için kan şekeri (KŞ) ölçümü, çocuğun belirtileri olduğunda yapılır. Ayrıca, HbA1c testi de son 2-3 ay içindeki ortalama kan şekeri seviyesini ölçmek için kullanılabilir.

Beta glukan çeşitli sağlık faydaları sunan bir bileşiktir ve bazı gruplar tarafından kullanılması önerilir: 1. Bağışıklık sistemi zayıf olanlar: Beta glukan, bağışıklık hücrelerini aktive ederek vücudun enfeksiyonlara karşı savunmasını güçlendirir. 2. Yüksek kolesterolü olanlar: Kolesterol seviyelerini düşürerek kalp sağlığını destekler. 3. Diyabet hastaları: Kan şekerini düzenlemeye yardımcı olabilir. 4. Egzama ve cilt kuruluğu olanlar: Cilt sağlığını iyileştirir ve yaraların iyileşmesini hızlandırır. 5. Stres ve yorgunluk yaşayanlar: Stres hormonlarının seviyesini düşürerek stresle başa çıkmaya yardımcı olabilir. Ancak, beta glukan kullanmadan önce aşağıdaki durumlarda bir doktora danışılmalıdır: - Bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler (organ nakli, kemoterapi). - Hamile ve emziren kadınlar. - Çocuklarda kullanımı güvenli değildir. - Mayaya, mantara veya tahıllara alerjisi olanlar.

Diyabette şeker takibi iki ana yöntemle yapılır: 1. Kan Şekeri Ölçüm Cihazları: Parmak ucundan alınan kan örneği ile kan şekeri ölçüm cihazları kullanılarak yapılır. 2. HbA1c Testi: Son 3 aylık ortalama kan şekeri değerini ölçen bu test, laboratuvar ortamında yapılır ve diyabet tanısını doğrulamak için kullanılır. Takip sıklığı ve zamanı hastanın durumuna göre değişir: - Tip-1 diyabet hastaları: Günde 3-4 kez ölçüm yapabilir. - İnsülin pompası kullananlar: Her öğün öncesi ve sonrası, gece yatmadan önce, egzersiz öncesi ve gerektiğinde sabaha karşı ölçüm yapabilirler. - Gebelerde: Açlık ve öğünlerden 1 saat sonraki kan şekeri izlenmelidir. Şeker takibinin düzenli olarak yapılması, diyabetin yönetimi ve komplikasyonların önlenmesi açısından hayati önem taşır.

Okulda Diyabet Programı Eğitim Platformu'nu kullanmak için aşağıdaki adımları izlemek gerekmektedir: 1. Kayıt Olma: Platforma Mebbis üzerinden giriş yapılmalı veya kayıt olunmalıdır. 2. Eğitim Modüllerini Tamamlama: Seviye 1, 2 ve 3 modüllerindeki tüm videoları izlemek ve ilgili testleri geçmek gerekmektedir. 3. Belge İndirme: Her seviyeyi başarıyla tamamladıktan sonra, profil sayfasından "Eğitim Belgesi" indirilebilir. Platformun adresine şu linkten ulaşılabilir: https://okuldadiyabet.meb.gov.tr/.