DiniMetinler

Kitâb-ı Mukaddes, iki bölüme ayrılır çünkü bu bölümler farklı zaman dilimlerinde ve farklı amaçlarla yazılmış kitapları içerir. Birinci bölüm, İsa Mesih'in doğumundan önce insanlara bildirilen Eski Antlaşma veya Tevrat ve Zebur olarak bilinir ve yaklaşık bin yılı kapsayan bir zaman dilimi içinde yazılmıştır. İkinci bölüm, Yeni Antlaşma veya İncil olarak adlandırılır ve İsa'nın doğumundan O'nun ikinci kez gelişine kadar sürecek olan dönemi anlatır.

Ma'un suresinde yetim ve miskinlerin yer almasının nedeni, bu iki insan tipinin toplumdaki muhtaç ve zayıf kesimleri temsil etmesidir. Surede, yetimleri hor görüp itip kakan ve yoksulların hakkını vermeyen kişilerin kınanması ve bu davranışların âhirete iman eksikliğinin bir göstergesi olarak sunulması vurgulanmaktadır.

Necm Suresi 14. ayette geçen Sidre'nin ötesinde "Cennetü'l-Me'vâ" bulunmaktadır.

"Göklerin nizamı yerin istikametini tayin eder" ifadesi, metafizik açıdan yukarının ahenginin aşağının düzenini belirlediği anlamına gelir. Bu, Kuran'da geçen bazı ayetlerle de desteklenmektedir: - "Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelmesinde, insanlara fayda veren şeylerle yüklü olarak denizde yüzüp giden gemilerde, Allah'ın varlığını ve birliğini isbatlayan birçok deliller vardır" (Bakara Suresi, 164). - "O, gökleri ve yeri hak (ve hikmet) ile yaratandır. 'Ol!' dediği gün her şey oluverir" (En'am Suresi, 73).

Klasik Ahlak Metinleri dersinde işlenen konular şunlardır: 1. Ahlak Kavramı: Ahlakın anlamı, din, dil ve felsefe açısından ele alınır. 2. Temel Kavramlar: İyi, doğru, yanlış, huy, fıtrat, erdem, vicdan, edep gibi kavramlar incelenir. 3. Türk-İslam Düşünürleri: Fârâbî, Gazzâlî, Nasîruddîn Tûsî, Yûsuf Has Hâcib, Ahmed Yesevî gibi düşünürlerin ahlak tanımları karşılaştırılır. 4. Ahlaki Metinler: Sure, hadis ve ayetler üzerinden ahlak anlatılır. 5. Toplumsal Boyut: Adalet, sevgi, saygı gibi temel ahlaki ilkelerle ilgili Kur’an-ı Kerim ayetleri araştırılır. 6. Eğitim ve Ahlak: Peygamberimizin “Ben güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderildim” hadisi üzerinden eğitimin ahlaki yönü tartışılır.

Mezmur 96:5 şöyle diyor: > "Halkların bütün ilahları bir hiçtir, > Oysa gökleri yaratan RAB'dir".

Yıldızlar, Kuran'da şeytanların taşlanması için atış taneleri olarak anılmaktadır. Bu, iki farklı bağlamda yorumlanabilir: 1. Mecazi Anlam: Bazı tefsirlere göre, bu ifade, şeytanların ilahi haberleri çalmalarını engellemek için kullanılan meteor taşlarını işaret etmektedir. 2. Doğrudan Anlam: Diğer bir yoruma göre ise, yıldızlar maddi anlamda şeytanlara atılan taşlar olarak kabul edilmektedir. Bu durumda, yıldızların kütleleri doğrudan şeytanlara fırlatılmaktadır.

Mümtahine Suresi'nin konusu, müminlerin, kendilerine sığınan veya hicret eden kadınların imanlarını imtihan etmeleri ve bu süreçte dikkat etmeleri gereken hususlardır. Surede ayrıca, gayrimüslimlerle ilişkilerin nasıl olması gerektiği ve Müslümanların, Allah'ın düşmanlarıyla ittifak yapmamaları gerektiği vurgulanmaktadır.

Nisâ Suresi, Kur'an-ı Kerim'in dördüncü suresidir ve kadın hakları, aile ilişkileri ve toplumdaki rolleri gibi konuları ele alır. Surede anlatılan bazı önemli konular şunlardır: - Akrabalık bağları: Akrabalık haklarına riayet edilmesi gerektiği vurgulanır. - Yetim malı: Yetimlerin mallarının korunması ve israf edilmemesi gerektiği belirtilir. - Eşler arası ilişkiler: Kadınlara iyi davranılması, onların iffetlerini korumaları ve evlilikte adaletin sağlanması gerektiği vurgulanır. - Miras hakkı: Kadınların miras alma hakları düzenlenir. - Günahların affı: Bilmeyerek işlenen günahlardan tövbe edildiğinde Allah'ın bağışlayıcı olduğu ifade edilir.

"Onlar ölünce ne yer ağladı ne de gök" ifadesi, Duhan Suresi'nin 29. ayetinde geçmektedir. Ayetin meali şu şekildedir: "Onlara ne gök ağladı ne de yer. Ve onlara fırsat da verilmedi".

Ezekiel'in gördüğü tekerlek, Tanrı'nın görkemini ve ilahi varlığı temsil eder. Bu tekerleklerin özellikleri arasında parlaklık, gözlerle dolu olma ve hareket halindeyken yaratıklarla birlikte yükselme yer alır.

Tur Suresi 43. ayet, müşriklerin Allah'ın varlığını, birliğini ve Hz. Muhammed'in peygamberliğini inkâr etmeleri üzerine inmiştir.

Skolastiğe göre bilgi kaynakları şunlardır: 1. Kutsal metinler ve dini otoriteler: Skolastik düşünce, bilginin temelinin dini metinler ve kilise öğretileri olduğunu kabul eder. 2. Aristoteles ve Platon'un eserleri: Antik Yunan filozoflarının metinleri, özellikle Aristoteles'in eserleri, skolastik düşüncenin önemli kaynakları arasındadır. 3. Çeviriler: Boethius gibi düşünürler, Platon ve Aristoteles'in eserlerini Latinceye çevirerek bu eserlerin skolastik düşünceye katkıda bulunmuşlardır. 4. Klasik kültür malzemeleri: Cassiodorus gibi yazarlar, klasik kültürün malzemelerini kilisenin hizmetine sunarak skolastik edebiyatta etkili olmuşlardır.

Cehennemin kıvılcımları, Kur'an'da "saraylar gibi" veya "kütükler kadar büyük" olarak tasvir edilmektedir. Bazı diğer kıvılcım benzetmeleri şunlardır: - "Köşk gibi" kıvılcımlar; - "Sarı develer" gibi kıvılcımlar; - "Kızgın ateş" kıvılcımları.

Mülk Suresi (Tebareke), Kur'an-ı Kerim'in 67. suresidir ve Allah'ın varlığını, birliğini, kâinatı yaratıp yönettiğini ve ahiretin mevcudiyetini anlatır. Surenin ana konuları şunlardır: - Evrenin yaratılışı ve düzeni: Allah'ın kudretinin tabiata verdiği mükemmeliyet örnekleri. - İnsanın sorumluluğu: İnsana verilen duyu ve akıl vasıtasıyla gerçeğe ulaşması ve bu gerçeğe karşı direnenlerin ahiretteki durumu. - Kıyametin kopma zamanı: Peygamber Efendimiz'in, kıyametin ne zaman kopacağını soran inkârcılara cevabı. - Rızkın sadece Allah'tan olduğu: Allah'ın rahmetinin bir yansıması olarak verdiği nimetlerin bir an kesivermesi durumunda yeryüzündeki hayatın yok olacağına dikkat çekilmesi. Ayrıca, surenin kabir azabından koruyucu olduğu ve bu sebeple cenazelerin ardından okunmasının yaygın olduğu da belirtilir.

"Bir yaprak bile yere düşmez" sözü, En'âm Suresi'nin 59. ayetinde geçmektedir: > "O'nun bilgisi dışında bir yaprak bile düşmez".

Eski Mısır papirüslerinde çeşitli konular ele alınmıştır: 1. Matematiksel İşlemler: Rhind Papirüsü, çarpma, bölme, kesirli sayılar, faiz hesabı ve geometrik hesaplamalar gibi matematiksel işlemleri içeren 85 problemden oluşur. 2. Günlük Yaşam Bilgileri: Saatin 60 dakika, günün 24 saat ve dairenin 360 derece oluşu gibi temel bilgiler, ayrıca pi sayısının yaklaşık değeri de yer alır. 3. Dini Metinler: Papirüsler, dini metinler, ilahiler ve ruhani öğütler gibi dini içerikleri de barındırmıştır. 4. Tıbbi Bilgiler: Tıbbi metinler, eski Mısırlıların tıp bilgisi ve uygulamalarını detaylandırır. Papirüsler, genel olarak yazı yazmak, kayıt tutmak ve iletişim sağlamak için kullanılmıştır.

Makıli yazının tasarım özellikleri şunlardır: 1. Geometrik ve Köşeli Hatlar: Makıli yazı, düz, köşeli ve sert çizgilerle karakterizedir. 2. Simetrik Düzen: Yazı, geometrik bir düzen ve simetri ile tasarlanmıştır. 3. Izgara Sistemi: Harfler, kare veya dikdörtgen gibi köşeli geometrik şekiller oluşturan bir ızgara sistemi üzerine yerleştirilir. 4. Dini İçerik: Genellikle ayetler, dini ifadeler, Allah’ın ve peygamberlerin isimleri gibi dini içerikli metinler kullanılır. 5. Zor Okunabilirlik: Yazı, noktalama işaretleri ve harekeler olmadan yazıldığı için okunması zor olabilir.

"Herkes kendi işine" ifadesi, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir: 1. İsra Suresi 84. Ayet: Bu ayette geçen ifade, "De ki: Herkes, kendi mizaç ve meşrebine göre iş yapar. Bu durumda kimin doğru bir yol tuttuğunu Rabbiniz en iyi bilendir" şeklinde olup, insanların kendi his ve duygularına göre hareket ettiklerini ve en doğru yola gideni Allah'ın bileceğini ifade eder. 2. Girişimcilik: Bu ifade, bazen kendi işini kurmanın herkes için uygun olmadığı ve herkesin kendi yeteneklerine, dayanıklılığına ve önceliklerine uygun bir kariyer yolu seçmesi gerektiği anlamında kullanılır. 3. Şarkı Sözleri: Ahmet Kaya'nın "Herkes Kendi İşine" adlı şarkısında ise bu ifade, başkalarının müdahalelerine karşı bir tepki ve "hadi sen git işine de, herkes kendi derdine baksın" anlamında kullanılır.

Meryem Suresi, 98. ayette anlatılan olay, Allah’ın ayetlerini inkar eden ve uyarılarına kulak vermeyen azgın bir kavmin helaka uğramasıdır. Ayetin meali şu şekildedir: > "Biz, onlardan önce nice nesilleri helâk ettik. Sen, onlardan herhangi birinden (bir varlık emaresi) hissediyor veya onların bir fısıltısını olsun işitiyor musun?".