• Buradasın

    Değerler

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Korku ile ilgili atasözleri nelerdir?

    Korku ile ilgili bazı atasözleri ve anlamları: Korkunun ecele faydası yoktur. Korkulu rüya görmektense uyanık yatmak yeğdir. Korku dağları bekletir. Kork Allah’tan korkmayandan. Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz. Korkak bezirgan ne kâr eder, ne ziyan. Korkak tavuk darı göremez. Korku, akıl karartır. Korkarak pişmek, karnını doyurmaz. Adam adamdan korkmaz, utanır.

    Öfkenin sonu pişmanlıktır atasözünün anlamı nedir?

    "Öfkenin öncesi delilik, sonu pişmanlıktır" atasözü, öfkenin kişinin mantığını kaybetmesine ve yaptığı şeylerin sonuçlarını düşünememesine yol açtığını, bunun da pişmanlıkla sonuçlanabilecek kalıcı zararlara yol açtığını ifade eder. Öfke anında kişi ne yaptığını bilmez ve ne yapacağını tasarlayamaz; o an içinden ne geliyorsa onu söyler ve yapar. Ayrıca, "son pişmanlık fayda etmez" atasözü de insanların yapacakları kararlarda dikkatli olmaları, hatalardan önce düşünmeleri ve hareket etmeleri gerektiğini vurgular.

    Mustafa Kutlu ne anlatmak istiyor?

    Mustafa Kutlu, eserlerinde geleneksel İslam düşüncesini ve Anadolu'nun köklü değerlerini modern yaşamla harmanlamayı amaçlar. Kutlu'nun eserlerinde öne çıkan bazı temalar: Arayış ve çatışma: Eserlerinde hep bir arayış ve çatışma öne çıkar. Kasaba hayatı: Kasaba, hem bir yaşam alanı hem de insanın kendi içine dönüp hesaplaşma yaptığı bir mekân olarak işlenir. Modernleşme eleştirisi: Modernizmin getirdiği hız, yabancılaşma ve bireysellik, kasaba hayatının dinginliği ve samimiyetiyle tezat oluşturur. Ahlaki duruş: Eserlerinde hep bir ahlaki duruş vardır; bu duruş, sert bir öğreticilik veya vaaz verir gibi bir üslup içermez, daha çok bir yol gösterme, insanın iç dünyasındaki karanlık noktalara bir ışık tutma çabasıdır. İyilik, güzellik, merhamet: Kutlu, iyilik, güzellik, merhamet peşinde bir öykü dünyası yaratırken, hakikati en duru, en yalın, en sade hâliyle öyküde görünür kılmaya çalışır. Kutlu, eserlerinde genellikle kaybolan değerlere ve kavramlara dikkat çeker; aile, vefa, sadakat gibi temalar işlenir.

    Kaplumbağa ve tavşan hikayesi ne anlatmak istiyor?

    Kaplumbağa ve tavşan hikayesi, birkaç farklı mesajı iletebilir: Kimseyi küçük görmemek. Alçakgönüllülük. Azim ve süreklilik. Strateji ve kurnazlık. Hikaye, farklı yorumlarla derinleşebilir ve bu nedenle tek bir anlamı yoktur.

    Kanaat ve kanaatkarlık arasındaki fark nedir?

    Kanaat ve kanaatkârlık arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: Kanaat, sahip olunan şeylerle yetinme, elde edilene razı olma ve daha fazlasını hırsla arzulamama anlamına gelir. Kanaatkârlık ise, kişinin elindeki ile yetinme, israftan kaçınma ve daha fazlasını elde etme arzusunu dizginleyebilme yetisidir. Özetle, kanaat sahip olunanla yetinmeyi ifade ederken, kanaatkârlık bu yetinmeyi yaşayabilme becerisidir.

    Sağ elinle ver sol elinle sakla ne demek?

    "Sağ elin verdiğini sol elin görmesin" atasözü, yapılan iyiliklerin ve yardımların gizli tutulması gerektiğini ifade eder. Bu atasözü, aynı zamanda Kur'an'da geçen ve sadakaların gizlice verilmesinin daha hayırlı olduğunu belirten ayetlerle de desteklenir.

    Acı patlicanı kırağı neden çalmaz atasözü?

    "Acı patlıcanı kırağı çalmaz" atasözü, zorluklara alışkın olan kişilerin bu zorluklardan etkilenmeyeceği anlamına gelir. Bu atasözünde patlıcan, soğuk havaya karşı hassas bir sebze olarak; kırağı ise olumsuz bir durum olarak benzetilmiştir. Atasözü şu şekilde de açıklanabilir: Kötü durumlar yaşamış kişiler, benzer şekilde kötü durumlar yaşadıkları için artık bunlardan çok fazla etkilenmezler. Pek çok farklı sorunla karşılaşmış ve başarı ile bunların üstesinden gelmiş kişiler, yeni bir sorun ile karşılaştıkları zaman bu zorlukları da atlatabilirler. Atasözünün doğru olup olmadığı, deneysel yöntemlerle kanıtlanmayı bekleyen bir hipotez veya tez konusu olduğu da söylenmektedir.

    Kaplumbağanın tavşanı yenmesi ne anlama gelir?

    Kaplumbağanın tavşanı yenmesi, "Tavşan ile Kaplumbağa" hikayesinde sabır, azim ve kendine güvenin önemi anlamına gelir. Hikayeye göre, tavşan yarış sırasında kendine fazla güvenerek uyur ve bu yüzden kaybeder. Ayrıca, bazı kaynaklarda bu hikayenin sınıfsal farklılıklara inat kazanılan bir zafer veya kestirme yolların tehlikeleri gibi farklı yorumları da bulunmaktadır.

    Beyaz Rusya kadınları nasıl erkeklerden hoşlanır?

    Beyaz Rusya (Belarus) kadınlarının hoşlandığı erkek tipleri hakkında bazı bilgiler: Bakımlı ve kendine özen gösteren erkekler. Aile değerlerine önem verenler. Gelecek için hedefleri olan, maddi olarak kendine yeten ve kazandığı parayı akıllıca harcayabilen erkekler. Duygusal olarak yakın olabilen ve duygusal destek sağlayabilen erkekler. Kültürel olarak uyumlu partnerler. Ayrıca, Beyaz Rusya kadınları, Rus ve Ukraynalı kadınlardan daha doğal bir güzelliğe sahip olup, daha az makyaj yapmayı tercih ederler.

    Etik ikilemde nasıl karar verilir?

    Etik ikilemde karar vermek için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Problemin Tanımlanması: Zor durumun kısa bir tanımının yapılması ve psikolojik danışma süpervizörü veya deneyimli bir danışmanla görüşülmesi. 2. Etik Standartlara Göre İnceleme: Türk PDR-DER Etik Kuralları, ACA Etik Kodları ve ASCA-Okul Psikolojik Danışmanları için Etik İlkeler Kılavuzu gibi kaynaklara başvurulması. 3. İlkelere Göre İnceleme, Bilgi Toplama ve Danışma: Meslektaşlarla konuşup bilgi alınması, daha deneyimli bir meslek elemanından süpervizyon alınması. 4. Çözüm Alternatiflerinin Üretilmesi: Etik amaçlara ulaşmayı sağlayacak olası eylemlerin belirlenmesi. 5. Uygun Çözüm Alternatifinin Seçilmesi: Evrensellik, başkalarına açıklık ve adalet gibi kriterlere göre en uygun seçeneğin belirlenmesi. 6. Eylem Planı Hazırlama ve Değerlendirme: Seçilen hareket planının gözden geçirilmesi ve yeni etik problemler yaratıp yaratmayacağının değerlendirilmesi. 7. Uygulama ve Sonucu Değerlendirme: Kararın etik yönden haklılığının ortaya konulması ve benzer durumlarda aynı kararın verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi.

    Değerli insan kime denir?

    Değerli insan ifadesi farklı şekillerde tanımlanabilir: Carl Gustav Jung'a göre: Dış görünüşüyle değil, iç bütünlüğüyle tanınan, empati sahibi, karşılıksız iyilik yapan, kendini kabul eden, sorumluluk sahibi ve anlam arayışında olan kişidir. Hz. Muhammed'e göre: Ahlakı ve niyetiyle kıymet kazanan, sözünde duran, emanete sadık, adaletli, merhametli, tevazu sahibi, faydalı, sabırlı ve şükredici kişidir. Genel tanım: Hayattan aldıklarından daha fazlasını hayata veren, kendi ihtiyaçlarını tespit edip gideren, başkalarına değer vermeyi bilen kişidir.

    Babanın oğluna öğütleri nelerdir?

    Babanın oğluna verebileceği bazı öğütler: İlim ve bilgi: "Kendini tanımaya ve kendi beden yapını öğrenmeye çalış; çünkü bu insanın gönlünü aydınlatan bir ilimdir". Hüner ve çalışkanlık: "Hüner öğrenmeye bak, çünkü hüner sayesinde kapı kapatan değil, kapı açan olursun". İyi ün ve yardımseverlik: "Malının bir kısmını ye, birazını bağışla ve bir kısmını da muhtaç kimselere ayır". Dikkatli olma: "Tehlikeleri en küçüğüne kadar bertaraf et". Öz bakım: "Sabah uyandığında yatağını mutlaka topla". Bu öğütler, farklı yazarlar ve kaynaklar tarafından sunulmuştur.

    Etik ve ahlak arasındaki fark nedir?

    Etik ve ahlak arasındaki temel farklar şunlardır: Kaynak: Etik, felsefenin bir alt dalıdır ve evrensel felsefi prensipleri inceler. Kapsam: Etik, soyut ve teorik olup, iyi veya kötü ile ilgilenir. Değişkenlik: Ahlak, toplumdan topluma ve bireyden bireye değişebilir. Amaç: Etik, insanların nasıl yaşaması gerektiğini değil, nasıl davranması gerektiğini açıklar. Uygulama: Etik, bireylerin hayatındaki ilkeleri seçme özgürlüğünü ifade ederken, ahlak grup tarafından belirlenen kurallara uyumu gerektirir. Yaptırım: Ahlak kurallarına uymamanın yaptırımları manevi olup, toplum tarafından ayıplanma veya dışlanma şeklinde gerçekleşir.

    Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur ne demek?

    "Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur" atasözü, güçlü iken herkesin çekindiği bir kişinin, gücünü yitirince güçsüz ve aşağılık kimselerin eğlencesi ve oyuncağı hâline geldiğini ifade eder. Bu atasözü, aynı zamanda güç dengelerinin değişebileceğini ve güçlü olanların zayıfları etkisi altına alabileceğini vurgular.

    Vermeyince vermeş mabut ne demek?

    "Vermeyince (vermemiş) mabut, neylesin Sultan Mahmut" atasözü, Tanrı, rahat bir yaşam veya yetenek kısmet etmemişse kulun elinden bir şey gelmez anlamına gelir. Bu atasözü, Sultan Mahmut'un bir adamla yaşadığı bir olayı anlatır.

    Çuvaldızı kendine batır atasözü ne anlama gelir?

    "İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır" atasözü, birinden zor bir şey istemeden önce daha az zor olan bir şeyi kendisinin yapabilmesi gerektiğini ve birisine öğüt verilemeden önce insanın kendine ve yaptıklarına bakması gerektiğini ifade eder. Ayrıca, kendisi küçük bir kötülüğe katlanamayan kişinin, başkasına büyük kötülükler yapmaktan kaçınması gerektiği şeklinde de yorumlanabilir.

    Dürüstlüğün önemi ile ilgili bir hikaye yazınız?

    Dürüstlüğün Önemi ile İlgili Hikaye Bir zamanlar küçük bir köyde yaşayan Ali, dürüstlüğü ile tanınan bir çocuktu. Köy halkı hızla toplandı ve elmasın kime ait olduğunu düşünmeye başladı. Bu hikaye, dürüstlüğün ne kadar değerli olduğunu ve insanların dürüstlük sayesinde başkalarına yardımcı olabileceğini anlatmaktadır.

    Emek ile ilgili atasözleri nelerdir?

    Emek ile ilgili bazı atasözleri: Emeksiz Yemek Olmaz: Sonuçlara ulaşmak ve hedefleri gerçekleştirmek için çaba sarf edilmelidir. İşleyen Demir Işıldar: Emek vermek, çabanın sonunda başarı ve ödül anlamına gelir. İşi Olmayanın Aşı Olmaz: İşsiz olan birinin geçinmesi zor olur. Emek Olmayınca Yemek Olmaz: Emek olmadan kazanç elde edilemez. Zahirenin Ambarı Sabanın Ucundadır: Tarımın önemi ve emekle ilişkisi vurgulanır. Yazın Gölge Kovan, Kışın Karın Ovar: Yazın çalışıp hazırlık yapan, kışın rahat eder. Ayrıca, "Tarlada İzi Olmayanın Harmanda Yüzü Olmaz" ve "Bağ Dua Değil, Çapa İster" gibi atasözleri de emekle ilişkilidir.

    İşleyen demirin ışıldar atasözünün anlamı nedir?

    "İşleyen demir ışıldar" atasözü, düzenli ve disiplinli bir şekilde yapılan çalışmanın başarılı sonuçlar elde edilmesini sağlayacağını ifade eder. Bu atasözü ayrıca şunları vurgular: Emek ve çalışmanın değeri. Disiplinin ve istikrarın önemi. Sabır ve azmin önemi. Ayrıca, "işleyen demir pas tutmaz" şeklinde de bilinen bu atasözü, çalışkan insanların yeteneklerini hiçbir zaman kaybetmeyeceğini anlatır.

    Kişisel prensipler kaça ayrılır?

    Kişisel prensipler, genellikle iki ana kategoriye ayrılır: 1. Evrensel Prensipler: Tüm insanlar için geçerli olan temel değerleri ifade eder. 2. Kurumsal Prensipler: Bir kurumun değerlerini ve işleyişini yönlendiren prensiplerdir. Ayrıca, kişisel prensipler, bireyin karakterine, inançlarına ve değerlerine göre şekillenir.