Değerler

Dürüstlüğün önemini anlatan bir hikaye: Eski zamanlarda sık ağaçların olduğu bir orman varmış. Aslan sözlerine devam etmiş: "Bunun için sizden bir isteğim olacak, bu isteğimi dürüstlükle yerine getiren kim olursa, onu yardımcı olarak yanıma alacağım" diye eklemiş. Günler geçmiş diğer hayvanlar aslana az miktar da yiyecek getirirken, yavaşlığıyla bilinen kaplumbağa sırtın da taşıdığı yiyeceklerle en çok yiyeceği getirmesiyle ünlenmiş. Aslan bu durumdan şüphelenmiş. Diğer hayvanların yiyeceğin bir kısmını kendine ayırdığını, aslana da bu kadar yiyecek bulduklarını söylemelerinin yalan olduğunu öğrenen aslan, kaplumbağaya "Sen neden böyle yapıyorsun, dürüst davranıyorsun" demiş. Kaplumbağa da "Biz ailemizden böyle gördük, ben aç kalmıyorum, yine de bunun dışında boş zamanlarım da karnımı doyuruyorum" diye eklemiş.

Emek ile ilgili bazı atasözleri şunlardır: 1. "Emek olmadan yemek olmaz". 2. "İşleyen demir pas tutmaz". 3. "Er olan ekmeğini taştan çıkarır". 4. "Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz". 5. "Ağustosta beyni kaynayanın zemheride kazanı kaynar".

“İşleyen demir ışıldar” atasözü, çalışan kimsenin vücutça ve kafaca gelişeceğini, daha başarılı ve faydalı olacağını anlatır. Çalışmayan kimse ise hantallaşarak işe yaramaz hale gelir.

Cömertlik ve yardımseverlik arasındaki temel fark, bu iki kavramın ifade ettikleri eylemlerin niteliğidir: - Cömertlik, bir kişinin özellikle gerekli olandan veya beklenenden daha fazla yardım veya para vermeye istekli olması anlamına gelir. - Yardımseverlik ise, duruma göre şekil alabilen ve genel olarak başkalarına yardım etmeyi ifade eden bir erdemdir.

Cömertlik ve yardımseverlik arasındaki temel fark, bu iki kavramın ifade ettikleri eylemlerin niteliğidir: - Cömertlik, bir kişinin özellikle gerekli olandan veya beklenenden daha fazla yardım veya para vermeye istekli olması anlamına gelir. - Yardımseverlik ise, duruma göre şekil alabilen ve genel olarak başkalarına yardım etmeyi ifade eden bir erdemdir.

Kişisel prensipler iki ana kategoriye ayrılır: 1. Evrensel Prensipler: Tüm insanlar için geçerli olan temel değerleri ifade eder. 2. Kurumsal Prensipler: Bir kurumun değerlerini ve işleyişini yönlendiren prensiplerdir.

Nietzsche'ye göre nihilizm, yaşamın, değerlerin ve anlamın özsel veya objektif bir gerçekliğe sahip olmadığını savunan bir felsefi akımdır. Nietzsche'nin düşüncelerine göre nihilizm şu anlamlara da gelir: - Tanrı'nın ölümü: Geleneksel dini ve ahlaki değerlerin çöküşü. - Yeni değerler yaratma süreci: Eski değer sistemlerinin yıkılması ve bireylerin kendi değerlerini yaratmaları gerekliliği. - Hayatın anlamsızlığı: İnsanın, varoluşun trajik ve korkunç yanlarını da kabul ederek kendi anlamını ve değerlerini yaratması.

"Hırsız içeriden olursa, kapı kilit tutmaz" atasözü, kötülük edecek kişinin dışarıdan değil de içeriden olması durumunda bunu önlemenin zor olduğunu ifade eder. Bu durumda hırsız, ortamın tüm özelliklerini bildiği için akla hayale gelmedik ve imkansız sanılan yollarla hırsızlığını yapar.

"Çocuk Kalbi" kitabının ana fikri, bir çocuğun ailesine ve arkadaşlarına saygılı davranması gerektiğidir. Ayrıca kitapta, yardımlaşmanın önemi ve önyargılı davranmamamız gerektiği mesajları da verilmektedir.

"Mel'anet etmek" ifadesi, büyük kötülük yapmak veya lanetlenecek bir iş veya davranışta bulunmak anlamına gelir.

Doğruluk önemlidir çünkü: 1. Güven kazandırır: Doğru ve dürüst davranmak, insanların bize güven duymasını sağlar. 2. İyi ilişkiler kurar: Arkadaşlıklar ve aile ilişkileri gibi kişisel ilişkilerde sağlam temeller oluşturur. 3. Toplumda saygınlık kazandırır: Dürüst insanlar toplumda örnek alınır ve saygı görür. 4. İç huzur verir: Yalan söylememek ve doğruyu savunmak, iç huzurumuzu korur. 5. Adaleti sağlar: Doğruluk, haksızlıkların önüne geçer ve adaleti temin eder.

“İşleyen demir pas tutmaz” atasözü, tembellikten kaçınarak sürekli çalışmanın ve gayret göstermenin önemini vurgulamak için kullanılır. Örnek cümleler: - Ahmet abinin bu yaşta maşallahı var, işleyen demir pas tutmuyor. - Tembel tembel oturma, işleyen demir pas tutmaz.

Altruizm, başkalarının iyiliği ve refahı için kendi çıkarlarını veya ihtiyaçlarını bir kenara koyma davranışı olarak tanımlanır. Bu terim, Latince kökenli “alter” (diğer) kelimesinden türemiştir ve özgecilik veya fedakârlık anlamlarına gelir. Altruizmin bazı diğer tanımları: - “Maddi veya manevi kişisel çıkar gözetmeksizin diğer insanlara yararlı olmaya çalışma”; - “Bencillik karşıtı hareketlerde bulunma”.

Kanaatkarlık ve şükür ile ilgili bazı atasözleri şunlardır: 1. "Kanâatta izzet, tamah da zillet vardır." - Kanaatkar olmak insana saygınlık ve onur getirir, açgözlülük ise küçük düşmeye yol açar. 2. "Azıcık aşım, kaygısız başım." - Sade ve gösterişsiz bir yaşam sürmek insanı daha huzurlu kılar. 3. "Bugünkü tavuk, yarınki kazdan iyidir." - Eldeki mevcut imkanlar, gelecekteki belirsiz fırsatlardan daha değerlidir. 4. "Şükür nimet artırır." - Yaratanın verdiği her şeye şükretmek, daha fazla nimet getirir. 5. "Aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz." - Küçük şeyleri hor görenler, büyük şeyler edinmek fırsatını kaçırırlar.

"İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır" atasözü, başkasına acı verecek bir iş yapmadan önce, işin çok daha küçüğünü kendine denemeyi ifade eder. Bu atasözüne göre, kendisi küçük bir kötülüğe katlanamayan kişi, başkalarına büyük kötülükler yapmaktan kaçınmalıdır.

"Abi yapma" ifadesi, sevecen bir abinin kardeşine söylediği uyarıcı bir söz anlamına gelir.

40 ahlaki özellik arasında şunlar bulunmaktadır: 1. Saygı: Başkalarının niteliklerini ve haklarını tanıma, kabul etme, takdir etme ve değer verme. 2. Sorumluluk: Eylemlerimiz için cevap verme yeteneği ve yaptığımızın sonuçlarını üstlenme. 3. Dürüstlük: Doğruyu söylemek, terbiyeli, mütevazı, saygılı ve adil olma. 4. Adalet: Herkese hak ettiğini verme ve hakkaniyetli olma. 5. Cömertlik: Karşılığında hiçbir şey beklemeden başkalarıyla paylaşma. 6. Hoşgörü: Kendi inançlarından farklı olan diğer insanların inançlarına ve uygulamalarına saygı duyma. 7. Şükran: Alınan veya alınacak olan bir menfaatin tanınması. 8. Özgürlük: Toplum içinde belirlenmiş sınırlar içinde, kendi ölçüt ve iradesine göre hareket etme gücü. 9. Aşk: Karşılık beklemeden bir başkasının iyiliğini önemseme, saygı duyma ve taahhütte bulunma. 10. Bağlılık: Birine veya bir şeye sadık kalma erdemi. Diğer ahlaki özellikler arasında tevazu, sağduyu, fedakarlık, sabır ve azim de yer almaktadır.

"Haydan gelen huya gider" atasözü, kolay ve emeksiz kazanılan şeylerin elden kolay çıkacağı anlamına gelir.

Sadık ve vefalı olmak, genel olarak güvenilir ve bağlı kalmak anlamına gelir. - Sadık olmak, bir kişinin sözüne, eylemlerine ve niyetlerine olan inancı ifade eder. - Vefalı olmak ise, geçmişe duyulan saygı, anılara bağlılık ve ilişkilerin sürekliliği anlamına gelir.

"Acele işe şeytan karışır" atasözü, aceleci davranmanın işlerin yanlış, eksik ve hatalı olmasına yol açacağını ifade eder. Bu atasözüne göre, bir işi düşünüp taşınarak ve planlı bir şekilde yapmak gerekir.