• Buradasın

    CezaMuhakemesi

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    CMK dersinde hangi kanunlar var?

    Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) dersinde ele alınan bazı kanunlar şunlardır: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu. 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun. 4389 sayılı Bankalar Kanunu. 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu. 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu. 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu. 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu.

    CMK itiraz üzerine verilen kararlar kesin mi?

    Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) uyarınca, itiraz merciinin verdiği kararlar kural olarak kesindir. Ancak, ilk defa merci tarafından verilen tutuklama kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilir.

    CMK'nın 191 ve 192 maddeleri ile 193 ve 195 maddeleri birlikte nasıl uygulanır?

    CMK'nın 191, 192, 193 ve 195. maddelerinin birlikte nasıl uygulandığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, bu maddelerin bazı özellikleri hakkında bilgi verilebilir: CMK Madde 191: Duruşmanın başlamasını düzenler. CMK Madde 195: Suç yalnızca adli para cezası veya müsadereyi gerektiriyorsa, sanık gelmese bile duruşmanın yapılabileceğini düzenler. Daha detaylı bilgi ve maddelerin birlikte nasıl uygulanacağına dair rehberlik için bir avukattan destek alınması önerilir.

    İfadeleri alınmak üzere ne demek?

    İfadeleri alınmak üzere ifadesi, bir kişinin soruşturma kapsamında kolluk kuvvetleri veya savcılık tarafından bilgi vermek üzere çağrıldığını ifade eder. Bu çağrı, genellikle bir suçla ilgili olarak yapılır ve kişinin olay hakkındaki bilgisi ile ilk savunmasını almayı amaçlar. İfade verme işlemi, kişinin suçlu olduğu anlamına gelmez; kişi hem şüpheli hem de mağdur olabilir.

    Mağdur ve şikâyetçinin hakları nelerdir?

    Mağdur ve şikâyetçinin hakları, soruşturma ve kovuşturma aşamalarına göre farklılık gösterir. Soruşturma aşamasında mağdur ve şikâyetçinin hakları: Delillerin toplanmasını isteme; Soruşturmanın gizlilik ve amacını bozmamak koşuluyla Cumhuriyet savcısından belge örneği isteme; Vekili bulunmaması halinde, belirli suçlarda baro tarafından avukat görevlendirilmesini isteme; Soruşturma belgelerini ve elkonulan eşyayı inceleme; Cumhuriyet savcısının kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz etme. Kovuşturma aşamasında mağdur ve şikâyetçinin hakları: Duruşmalardan haberdar edilme; Kamu davasına katılma; Tutanak ve belgelerden örnek isteme; Tanıkların davetini isteme; Davaya katılmış olma koşuluyla kanun yollarına başvurma.

    Adli Tıp'ta fotoğraf çekimi yasak mı?

    Adli Tıp'ta fotoğraf çekimi, belirli koşullar altında yasak olabilir. Örneğin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 183. maddesi uyarınca, adliye binaları içinde ve duruşma başladıktan sonra duruşma salonunda her türlü sesli veya görüntülü kayıt ve nakil olanağı sağlayan aletler kullanılamaz. Ancak, tutanak düzenlenmesi amacıyla yapılan ses ve görüntü kayıtları bu yasak kapsamında değildir. Adli Tıp'ta fotoğraf çekimi ile ilgili spesifik bir yasak bulunmamaktadır. Ancak, genel adli işlemler için geçerli olan bu tür yasaklar göz önünde bulundurulmalıdır.

    CMK 254 ve 253 nedir?

    CMK 253 ve 254, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) uzlaşma ile ilgili maddelerini ifade eder. CMK 253: Soruşturma aşamasında uzlaşma. CMK 254: Kovuşturma aşamasında uzlaşma. CMK 254'e göre, kamu davası açıldıktan sonra, suçun uzlaşma kapsamında olduğu anlaşılırsa, dosya uzlaştırma işlemlerinin yürütülmesi için büroya gönderilir. CMK 253'e göre, aşağıdaki suçlarda şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar gören uzlaştırılmaya çalışılır: cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar; ısrarlı takip suçu; soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar. Ayrıca, suçun birden fazla faili varsa, ancak uzlaşan kişi uzlaşma hükümlerinden yararlanır.

    Hakim tanık beyanına dayanarak hüküm verebilir mi?

    Hakim, tanık beyanına dayanarak hüküm verebilir, ancak bu durum bazı koşullara bağlıdır: Takdiri delil niteliği: Tanık beyanı, kendiliğinden kesin delil niteliğinde olmayıp takdiri delil özelliği taşır. Diğer delillerle desteklenme: Tanık beyanlarının hukuki değer kazanabilmesi için, dosyadaki diğer somut delillerle desteklenmesi gerekir. Duruşmada dinlenmesi: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre, olayın delili bir tanığın açıklamalarından ibaretse, bu tanık duruşmada mutlaka dinlenmelidir. Bu nedenle, sadece tanık beyanlarına dayanarak hüküm verilmesi, diğer delillerle desteklenmediği takdirde hukuki güvenlik ilkesine aykırılık teşkil edebilir.

    İadei muhakeme nedir?

    İadei muhakeme, bir mahkeme tarafından verilerek kesinleşen bir hükümle ilgili olarak, Ceza Muhakemesi Kanunu’nda belirlenen hallerde hükümlü lehine ya da aleyhine olarak yeniden yargılama yapılmasına denir. İadei muhakeme için bazı nedenler: Yeni delil veya olayların ortaya çıkması. Sahte belge kullanılması. Hakimin görev kusuru. Başka bir hükme dayanma. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı. İadei muhakeme, olağanüstü bir kanun yolu olup, mahkemenin başvuru olmaksızın harekete geçemeyeceği, talep edilmesi gereken bir süreçtir.

    İddianamenin iadesi halinde hakim nasıl karar verir?

    İddianamenin iadesi halinde hakim, eksik veya hatalı noktaların giderilmesini bekler. Hakim, iki farklı şekilde karar verebilir: 1. Eksiklikler giderilirse: Hakim, iddianameyi kabul eder ve gerekli görülüyorsa, yani savcının görev veya yetki konusundaki hukuki nitelendirmesi kabul edilmiyorsa, görevsizlik kararı verir. 2. Eksiklikler giderilmezse: Hakim, yeni bir iddianame düzenlenmesi için savcıya belirli bir süre verir. Cumhuriyet savcısı, mahkemenin iade kararına itiraz edebilir veya eksiklikleri gidererek yeni bir iddianame hazırlayabilir. İddianamenin iadesi, kamu davasının açılmasına engel olur ve soruşturmanın devam ettiğini gösterir.

    Husumetli tanık dinlenir mi?

    Husumetli tanık dinlenebilir, ancak beyanlarına ihtiyatla yaklaşılması ve diğer yan delillerle desteklenmesi gerekir. Yargıtay'ın görüşüne göre, işverenle husumetli olan tanıkların beyanlarıyla fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti gibi işçilik alacaklarının ispatı yapılamaz. Ancak, husumetli tanık beyanlarının hiç dikkate alınamayacağı anlamına gelmez; bu beyanlar, diğer delillerle birlikte değerlendirilerek sonuca gidilir.

    Nemo tenetur ilkesi nedir?

    Nemo tenetur ilkesi, kişinin kendisini ve kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamayacağını ifade eder. Bu ilke, Anayasa madde 38/5'te yer almakta olup, susma hakkı ile de ilintilidir. Nemo tenetur ilkesi sayesinde, yargılama neticesinde mahkumiyete esas alınan delillerin herhangi bir zorlama veya baskı olmaksızın, hukuka uygun yol ve yöntemlerle elde edilmesi, güvenilir olması ve böylece Ceza Muhakemesi Hukukunun amacı olan maddi hakikate ulaşılması güvence altına alınmıştır.

    Savcılık tarafından el konulan telefon ne zaman geri verilir?

    Savcılık tarafından el konulan telefonun ne zaman geri verileceği, soruşturma veya kovuşturmanın seyrine bağlıdır. Delil incelemesi tamamlanmamışsa. Delil incelemesi tamamlanmışsa. Telefonun iadesi için savcılığa yazılı bir talepte bulunulmalıdır. El koyma kararı ve iade süreci, hukuki prosedürler içerdiğinden, bir avukattan destek alınması önerilir.

    5320 Sayılı Kanun'un 8. maddesi ne zaman yürürlüğe girecek?

    5320 Sayılı Kanun'un 8. maddesinin ne zaman yürürlüğe gireceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, bu kanunun genel olarak yürürlüğe giriş tarihi 31/03/2005 olarak belirlenmiştir. Ayrıca, 5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un değişiklik getiren bazı maddelerin yürürlüğe giriş tarihleri şu şekildedir: 18/6/2014 tarihli 6545 sayılı kanunla eklenen ek madde 1, geçici madde 4, 6, 7, 8 - 28/06/2014; 2/7/2012 tarihli 6352 sayılı kanunla eklenen geçici madde 5 - 05/07/2012. Daha fazla bilgi için resmi mevzuat kaynaklarına başvurulması önerilir.

    CMK'da hangi konular var?

    CMK'da (Ceza Muhakemesi Kanunu) yer alan bazı konular şunlardır: Kapsam ve tanımlar. Soruşturma ve kovuşturma. İfade alma ve sorgu. Malen sorumlu. Suçüstü ve toplu suç. Disiplin hapsi. Temel ilkeler. Uygulama alanları.

    Hagb hangi madde?

    Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB), 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 231. maddesinde düzenlenmiştir.

    Suçsuzluk karinesi ne anlama gelir?

    Suçsuzluk karinesi, bir kişinin suçlu olarak nitelendirilebilmesi ve hakkında ceza hukukunun alanına giren yaptırımların uygulanabilmesi için kesin hükümle mahkum olmasının gerekliliğini ifade eden temel bir hukuk doktrinidir. Bu ilkeye göre, herkes, mahkemeden bir mahkumiyet kararı çıkmadığı sürece suçsuz kabul edilir. Suçsuzluk karinesinin bazı özellikleri şunlardır: Yüksek delil standardı. Mahkeme kararı gerekliliği. Suçsuzluk karinesi, sadece Anayasa'da değil, Türkiye tarafından onaylanarak iç hukuk normu haline gelmiş olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinde de güvence altına alınmıştır.

    5320 sayılı kanun nedir?

    5320 sayılı kanun, "Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"dur. Bu kanunun amacı, 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun yürürlüğe konulmasına ve uygulanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemektir. Kapsamı ise diğer kanunlarda, yürürlükten kaldırılan 4.4.1929 tarihli ve 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununa yapılan yollamaları, Ceza Muhakemesi Kanununun yürürlüğe girmesiyle yürürlükten kaldırılan hükümleri ve bu kanunun uygulanması için diğer kanunlarda yapılan değişiklikleri belirtmektir.

    Ceza muhakemesinde doğrudanlık ilkesinin istisnaları nelerdir?

    Ceza muhakemesinde doğrudanlık ilkesinin bazı istisnaları şunlardır: İstinabe: Mahkemenin, kendi yargı çevresi dışındaki işlemleri başka bir mahkeme aracılığıyla yaptırması. Naip hâkim: Duruşmalara katılamayan hâkimin yerine görev yapan naip hâkim aracılığıyla delil toplanması. Modern iletişim araçlarının kullanılması: Video konferans gibi yöntemlerle tanık, bilirkişi dinlenmesi veya isticvap yapılması. Hâkim değişikliği: Yargılama sürecinde hâkimin değişmesi durumunda, yeni hâkimin delilleri yeniden değerlendirmesi gerekliliği.

    İddianame ile mahkeme bağlı mı?

    Evet, mahkeme iddianameye bağlıdır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 225. maddesine göre, mahkeme hükmünü ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verebilir. Ancak, iddianamede gösterilen suçun hukuki nitelendirmesi değişebilir.