• Buradasın

    CezaMuhakemesi

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    CMK'nın 234 ve 235 maddeleri nelerdir?

    CMK'nın 234. maddesi, mağdur ve şikâyetçinin haklarını düzenler. Bu maddeye göre, mağdur ve şikâyetçinin soruşturma ve kovuşturma evresindeki bazı hakları şunlardır: Soruşturma evresinde: Delillerin toplanmasını isteme. Cumhuriyet savcısından belge örneği isteme. Vekili bulunmaması halinde, belirli suçlarda baro tarafından avukat görevlendirilmesini isteme. Soruşturma belgelerini ve elkonulan eşyaları inceleme. Cumhuriyet savcısının kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz etme. Kovuşturma evresinde: Duruşmadan haberdar edilme. Kamu davasına katılma. Tutanak ve belgelerden örnek isteme. Tanıkların davetini isteme. Avukatları yoksa, baro tarafından avukat atanmasını isteme. Davaya katılmışsa, davayı sonuçlandıran kararlara karşı kanun yollarına başvurma. CMK'nın 235. maddesi hakkında bilgi bulunamadı.

    CMK 178 nedir?

    CMK 178, "Çağrılması Reddedilen Tanığın ve Uzman Kişinin Doğrudan Mahkemeye Getirilmesi" başlıklı Ceza Muhakemesi Kanunu maddesidir. Bu maddeye göre, mahkeme başkanı veya hakim, sanığın veya katılanın gösterdiği tanık veya uzman kişinin çağrılması hakkındaki dilekçeyi reddettiğinde, sanık veya katılan o kişileri mahkemeye getirebilir. Ancak, davayı uzatmak amacıyla yapılan talepler reddedilir.

    Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde vekillik ne zaman başlar?

    Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde vekillik, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 21. maddesine göre, bir hâkim veya mahkemenin yetkili olmasa bile yargı çevresi içerisinde gerekli işlemleri yapmaya başlamasıyla birlikte başlar.

    Yüz yüze yargılama ilkesi ne zaman uygulanır?

    Yüz yüzelik ilkesi, ceza muhakemelerinde uygulanır ve tarafların, özellikle sanığın, yargılamada hazır bulunmasını, iddia ve savunmadan haberdar olmasını ve yargıç önünde dinlenmesini gerektirir. Bu ilke, aşağıdaki durumlarda uygulanır: Kovuşturma safhası. Basit yargılama usulü dışındaki davalar. Yüz yüzelik ilkesinin istisnaları arasında, zorunlu durumlarda tanıkların naip hâkim veya istinabe olunan mahkeme vasıtası ile dinlenmesi bulunur.

    Adli tıp raporu ile adli muayene raporu aynı mı?

    Adli tıp raporu ile adli muayene raporu aynı değildir. Adli tıp raporu, çok daha spesifik ve genellikle bir suç veya olayla ilgili delil niteliği taşıyan raporlardır. Adli muayene raporu ise, meydana gelen olay sonucu (suç, şüpheli vaka) kişinin fiziksel durumunun değerlendirildiği ve resmi olarak tutanak altına alındığı rapordur. Her iki rapor da adli süreçlerde kullanılsa da, içerikleri ve amaçları farklıdır.

    Sanık lehine olan delilleri kim toplar?

    Sanık lehine olan delilleri toplama görevi, soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısına aittir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160. maddesinin 2. fıkrasına göre, savcı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılama yapılabilmesi için şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.

    Gerçeklerin ortaya çıkma süresi ne kadar?

    Gerçeklerin ortaya çıkma süresi, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir. Örneğin, bilimsel gerçeklerin ortaya çıkması genellikle uzun zaman alır çünkü bilim, süreçlerden ve testlerden geçer. Genel olarak, gerçeklerin ortaya çıkma süresi, ilgili konunun karmaşıklığı, mevcut bilgilerin doğruluğu ve yeni bulguların ortaya çıkma hızı gibi unsurlara bağlıdır.

    Yargılamanın yenilenmesinde zamanaşımı var mı?

    Yargılamanın yenilenmesinde genel olarak zamanaşımı yoktur. Ancak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına dayanarak yapılan yargılamanın yenilenmesi başvurularında, kararın kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde başvuru yapılması gerekmektedir. Ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) belirtilen dava zamanaşımı süreleri, yargılamanın yenilenmesi için de geçerlidir.

    CMK'da kaç komisyon var?

    Türkiye Barolar Birliği CMK Komisyonu dışında, barolarda CMK ve Uzlaşma Komisyonu gibi farklı CMK komisyonları da bulunabilir. Türkiye Barolar Birliği CMK Komisyonu, Yürütme Kurulu ve Genel Kurul olmak üzere iki ana komisyondan oluşur. Ayrıca, baroların kendi iç yapılanmalarına göre oluşturdukları CMK komisyonlarının sayısı ve yapısı farklılık gösterebilir. Dolayısıyla, toplam CMK komisyonu sayısı kesin olarak belirlenememiştir.

    CMK madde 237 ve 238 nedir?

    CMK madde 237 ve 238, ceza muhakemesinde kamu davasına katılma ve bu sürecin usulünü düzenler. CMK madde 237: Mağdur, suçtan zarar gören gerçek ve tüzel kişiler ile malen sorumlu olanlar, ilk derece mahkemesindeki kovuşturma evresinin her aşamasında hüküm verilinceye kadar şikâyetçi olduklarını bildirerek kamu davasına katılabilirler. Kanun yolu muhakemesinde davaya katılma isteğinde bulunulamaz. CMK madde 238: Katılma, kamu davasının açılmasından sonra mahkemeye dilekçe verilmesi veya katılma istemini içeren sözlü başvurunun duruşma tutanağına geçirilmesi suretiyle olur. Duruşma sırasında, şikâyeti belirten ifade üzerine, suçtan zarar görenden davaya katılmak isteyip istemediği sorulur. Cumhuriyet savcısının, sanık ve varsa müdafiinin dinlenmesinden sonra davaya katılma isteminin uygun olup olmadığına karar verilir.

    Avukatlar neden soruşturma dosyasını göremez?

    Avukatların soruşturma dosyalarını görememesinin birkaç nedeni vardır: Soruşturmanın gizliliği. Yetki eksikliği. Kısıtlama kararı. Ancak, 5 Nisan 2020 tarihinden itibaren, avukatlar vekil veya müdafi olarak kayıtlı oldukları soruşturma dosyalarındaki belgelere Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de erişebilmektedir.

    6763 sayılı kanun nedir?

    6763 sayılı kanun, "Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"dur. Bu kanunla yapılan bazı değişiklikler şunlardır: 22/5/1930 tarihli ve 1632 sayılı Askerî Ceza Kanunu'nda yapılan değişiklikler; 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nda yapılan değişiklikler; 30/1/1950 tarihli ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nda yapılan değişiklikler; Adalet Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikler. Ayrıca, ceza muhakemesinde alternatif uyuşmazlık çözüm usullerinin geliştirilmesi ve etkin uygulanması amacıyla çalışmalar yapmak üzere Alternatif Çözümler Daire Başkanlığı kurulmuştur.

    Hükmün açıklanmasının geri bırakılması 2 kez uygulanabilir mi?

    28.06.2014 tarihinden sonra işlenen suçlar için, aynı sanık hakkında iki kez hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verilmesi mümkün değildir. CMK m.231/8'e göre, denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha HAGB kararı verilemez.

    Müdafii ve vekil arasındaki fark nedir?

    Müdafi ve vekil arasındaki temel farklar şunlardır: Görev Alanı: Müdafi, yalnızca ceza davalarında görev alır ve sanık lehine savunma yapmak zorundadır. Bağımsızlık: Müdafi, sanıktan bağımsız bir konumdadır ve onun talimatına bağlı değildir. Atama: Müdafi, sanığın kendi avukatını seçmesiyle veya mahkeme tarafından atanarak görevlendirilir. Kimi Savunur: Müdafi, sanığı veya şüpheliyi savunur. Ücretli Olma Durumu: Sanık kendi avukatını seçerse, ücretini kendisi öder.

    Masumiyet ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi nedir?

    Masumiyet karinesi, bir kişinin suçluluğu mahkeme kararıyla sabit oluncaya kadar "masum" kabul edilmesini ifade eder. Şüpheden sanık yararlanır ilkesi ise, ceza muhakemesi hukukunda sanığın suçluluğuna dair şüphe bulunduğu durumlarda, bu şüphenin sanık lehine yorumlanması gerektiğini ifade eder. İlkenin temelinde, suçsuz bir kişinin cezalandırılmasının, suçlu bir kişinin cezasız kalmasından daha büyük bir adaletsizlik olduğu düşüncesi yatar.

    İtiraz kabili ne zaman yapılır?

    İtiraz kabili, yani itiraz edilebilir kararlar, genellikle kesinleşmemiş kararlar için geçerlidir. İtiraz edilebilecek kararlar arasında şunlar bulunur: hakim kararları; mahkeme kararları (kanunda açık hüküm bulunması durumunda); Cumhuriyet savcısının bazı kararları (örneğin, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar). İtiraz süresi, kararın tefhim veya tebliğinden itibaren genellikle 7 gündür. İtiraz, kararı veren mercie yazılı bir dilekçe ile veya tutanağa geçirilmek suretiyle zabıt katibine beyanda bulunarak yapılır.

    CMK 170 nedir?

    CMK 170, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 170. maddesini ifade eder. CMK 170'e göre: Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir. Soruşturma evresi sonunda, toplanan deliller suçun işlendiğini gösteriyorsa, Cumhuriyet savcısı bir iddianame hazırlar. İddianamede, şüphelinin kimliği, suçun niteliği, delilleri ve diğer ilgili bilgiler yer alır. İddianamenin kabulüyle, kovuşturma evresi başlar.

    Müdafii beyanda bulunabilir mi?

    Müdafi, ifade ve sorgu sırasında şüpheliye veya sanığa hukuki yardımda bulunabilir, ancak bu yardım onun yerine sorulara ve suçlamalara cevap vermeyi kapsamaz. Müdafiin bazı hakları: Şüpheliye haklarını hatırlatabilir. Soruya itiraz edebilir ve çekince koyabilir. İfadeyi sona erdirebilir. Şüpheliyi, ifade hürriyetini kullanmasından men edemez. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 149/3. maddesine göre, avukatın, şüpheli veya sanıkla görüşme, ifade alma veya sorgu süresince yanında olma ve hukuki yardımda bulunma hakkı engellenemez ve kısıtlanamaz.

    Zaman aşımı hangi hallerde kesilir Yargıtay kararları?

    Yargıtay kararlarına göre zaman aşımının kesildiği haller şunlardır: Şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi. Şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi. Suçla ilgili olarak iddianame düzenlenmesi. Sanıklardan bir kısmı hakkında da olsa, mahkûmiyet kararı verilmesi. Ayrıca, TCK'nın 66/5. maddesindeki "Aynı fiilden dolayı tekrar yargılamayı gerektiren hallerde, mahkemece bu husustaki talebin kabul edildiği tarihten itibaren fiile ilişkin zamanaşımı süresi yeni baştan işlemeye başlar." hükmü de zaman aşımını kesen bir etki yaratır. Bu bilgiler, Yargıtay'ın genel kararları ve Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddeleri doğrultusunda belirlenmiştir.

    Ceza ve ceza muhakemesi uygulamaları kitabı ne anlatıyor?

    Ceza ve ceza muhakemesi uygulamaları kitapları, genellikle ceza hukuku ve ceza muhakemesi konularında teorik bilgileri somutlaştırarak uygulamaya nasıl geçirileceğini anlatır. Bu kitaplar, aşağıdaki konuları içerebilir: Ceza Muhakemesi Hukuku: Ceza muhakemesinin tanımı, tarihi, kaynakları, kuralları, insan hakları, ilkeleri, teşkilatı, işlemleri, ispat, koruma tedbirleri, kanun yolları, masrafları gibi konuları kapsar. Örnek Olaylar ve Yargı Kararları: Kitaplarda, öğrenilen teorik bilgilerin pekiştirilmesi için örnek olaylar ve Yargıtay kararları yer alır. Güncel Değişiklikler: Yasalarda yapılan sık değişiklikler dikkate alınarak, her maddenin altında madde gerekçelerine yer verilir. Bu tür kitaplar, hem akademisyenler ve öğrenciler için hem de uygulayıcılar için faydalı bilgiler sunar.