Bozukluklar

Konjugasyon bozukluğunun neden olduğuna dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, konjugasyon hakkında bilgi verilebilir. Konjugasyon, genetik özellikleri farklı aynı türden iki hücrenin yan yana gelerek aralarında sitoplazmik köprü veya tüpe benzer bir bağlantı kurup gen aktarımının sağlaması olayıdır. Konjugasyon, bakterilerde ve paramesyumlarda görülür. Bakterilerde konjugasyon. Paramesyumlarda konjugasyon: İki paramesyum yan yana gelir. Paramesyumların sitoplazmaları kaynaşır. Küçük çekirdekler mayoz sonucunda n kromozomlu dört küçük çekirdek meydana getirir. Daha sonra üç haploit çekirdek erir, kalan bir haploit çekirdek mitoz bölünme geçirir. Haploit iki küçük çekirdeğin birer tanesi değiş tokuş yapılır. Çekirdekler kaynaşır, diploit çekirdek meydana gelir. İki paramesyumun ayrılması ile konjugasyon da tamamlanmış olur.

Gerstmann sendromu, serebral korteksin hasarı sonucu ortaya çıkan nörolojik bir bozukluktur. Başlıca belirtileri: Parmak agnozisi. Sağ-sol karışıklığı. Yazma güçlüğü (agrafi). Matematiksel problemleri çözmede zorluk (diskalkuli). Nedenleri arasında travmatik beyin yaralanmaları, felçler ve bazı beyin tümörleri yer alabilir. Tedavi yöntemleri, fizik tedavi, konuşma terapisi ve rehabilitasyon programlarını içerebilir.

Autistic kelimesi, otizm spektrum bozukluğu (OSB) olan bireyleri tanımlamak için kullanılır. OSB, sosyal etkileşim, iletişim ve davranış kalıplarını etkileyen nörogelişimsel bir farklılıktır. "Autistic" kelimesinin kullanıldığı bazı örnekler: "So autistic people are not hyper-male in general" (Otistik insanlar genel olarak hiper-erkek değildir). "The parents were worried that their child might be autistic" (Ebeveynler çocuklarının otistik olabileceğinden endişeliydi). "Tom told me that he thought Mary was autistic" (Tom bana Mary'nin otistik olduğunu düşündüğünü söyledi).

"Yumuşak doku bozuklukları diğer tanımlanmış" ifadesi, ICD-10 kodlama sistemine göre M79.8 koduyla belirtilen, yumuşak dokunun diğer tanımlanmış hastalıklarını ifade eder. Yumuşak doku bozukluklarına dair bazı örnekler şunlardır: Fibromiyalji. Miyalji. Yumuşak doku bozukluklarının teşhisi ve tedavisi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Lipid metabolizması bozukluklarından bazıları şunlardır: Hiperlipidemi. Hipertrigliseridemi. Hiperkolesterolemi. Hipolipidemi. Abetalipoproteiniemi. Disbetalipoproteinemi (Tip 3). Lipid metabolizması bozukluklarının teşhisi için 9-12 saatlik açlık sonrası kan testi yapılması gerekir. Lipid metabolizması bozukluklarının tedavisi için özel diyetler, egzersiz ve ilaçlar uygulanabilir. Lipid metabolizması bozuklukları ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğinden, bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Kognisyon bozukluğu, bireyin dikkatini belirli bir konuya odaklamakta zorlanması durumudur. Kognisyon bozukluğunun belirtileri arasında şunlar yer alır: - dikkat dağınıklığı; - unutkanlık; - görevleri tamamlama güçlüğü; - organizasyon eksikliği; - ruh hali dalgalanmaları. Kognisyon bozukluğunun nedenleri ise stres, kaygı, depresyon, uyku bozuklukları, beslenme yetersizlikleri, bazı ilaçların yan etkileri ve nörolojik hastalıklar olabilir. Bu tür bir sorunla karşılaşıldığında, bir uzmana başvurmak ve uygun tedavi yöntemlerini uygulamak önemlidir.

Otizmde beslenme bozukluklarının nedenleri çeşitli faktörlere dayanabilir: 1. Duyusal Hassasiyetler: Otizmli bireyler, gıdaların dokusu, kokusu, tadı gibi duyusal özelliklerine karşı hassasiyet gösterebilirler ve bu da bazı yiyecekleri reddetmelerine veya sadece belirli yiyecekleri tercih etmelerine yol açar. 2. Gastrointestinal Sorunlar: Artmış bağırsak geçirgenliği ve sindirim sorunları, otizmli bireylerde beslenme bozukluklarına katkıda bulunabilir. 3. Takıntılı Davranışlar: Rutinlere bağlı kalma eğilimi, aynı yiyecekleri sürekli yeme takıntısına neden olabilir. 4. Besin Alerjileri: Otizmli çocuklarda besin alerjileri daha sık görülür ve bu alerjiler davranışları da etkileyebilir. 5. Aile Tutumları: Ailelerin beslenme tutum ve davranışları, otizmli bireyin beslenme alışkanlıklarını doğrudan etkileyebilir. Beslenme bozukluklarının yönetimi için, diyet düzenlemeleri (kazeinsiz diyet, glütensiz diyet, ketojenik diyet) ve uygulamalı davranış analizi gibi yöntemler kullanılabilir.

PDA'lı çocuk, Patolojik Talep Kaçınma (PDA) olarak bilinen bir gelişimsel bozukluğu olan çocuğu ifade eder. PDA, otizm spektrumunun altına düşen ancak ondan farklı bir durumdur. PDA'nın bazı belirtileri şunlardır: - Anksiyete: Taleplerle karşılaştıklarında yoğun kaygı yaşarlar. - Kaçınma stratejileri: Talepleri yerine getirmemek için müzakere, dikkat dağıtma veya saldırganlık gibi stratejiler kullanırlar. - Sosyal zorluklar: Sosyal etkileşimde zorluk çekerler, sosyal ipuçlarını anlamada başarısız olabilirler. PDA'lı çocukların tedavisi, bir dizi profesyonel tarafından çok yönlü bir yaklaşımla gerçekleştirilir.

Gelişimsel bozukluklar dört ana kategoriye ayrılır: 1. Bilişsel Gelişim Bozuklukları: Düşünme, problem çözme ve öğrenme yeteneklerindeki gecikmeleri içerir. 2. Sosyal Gelişim Bozuklukları: Sosyal etkileşimler yoluyla olgunlaşma ve toplum içinde fonksiyonel bir yer edinme zorluklarını kapsar. 3. Duygusal Gelişim Bozuklukları: Duyguları tanıma, anlama ve yönetme kapasitesindeki gelişimsel aksaklıkları içerir. 4. Fiziksel Gelişim Bozuklukları: Beden yapısındaki değişiklikler ve motor becerilerin gelişimindeki zorlukları kapsar.

Konversiyon bozukluğunun kesin nedenleri tam olarak anlaşılamamış olsa da, çeşitli faktörlerin bir araya gelmesi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Konversiyon bozukluğunun olası nedenleri arasında şunlar yer alır: Psikolojik travmalar ve stres. Bastırılmış duygular. Genetik yatkınlık. Sosyal ve kültürel faktörler. Konversiyon bozukluğunun teşhisi ve tedavisi için bir uzmana başvurulması önerilir.

Evet, psikotik bozukluk ve duygudurum bozukluğu aynı anda ortaya çıkabilir. Bu durum, şizoaffektif bozukluk olarak adlandırılır ve hem psikotik belirtileri (halüsinasyonlar, sanrılı düşünceler) hem de duygudurum bozukluğu belirtilerini (depresyon veya mani) içerir.

Otizm, üç yaşından önce başlayan ve ömür boyu süren, sosyal etkileşime ve iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan beynin gelişimini engelleyen bir rahatsızlıktır. Otizm, "otizm spektrum bozukluğu (ASD)" olarak da bilinir ve bu terim, belirtilerin şiddetine göre farklılık gösterebileceğini ifade eder. Otizmin bazı belirtileri şunlardır: Sosyal iletişim ve etkileşim zorlukları. Sınırlı ve tekrarlayıcı davranışlar. Otizm, yaşam boyu süren bir durumdur ancak doğru tedavi ve destekle bireylerin daha bağımsız bir yaşam sürmeleri mümkündür.

DSM-5'e göre kumar oynama bozukluğu dokuz kriterden oluşmaktadır: 1. İstenen coşkuyu sağlayabilmek için giderek daha çok parayla kumar oynamaya gereksinim duyma. 2. Kumar oynamayı bırakma ya da durdurma girişimleri sırasında huzursuz ya da kolay kızan biri olma. 3. Kumar oynamayı denetim altına almak, bırakmak ya da durdurmak için yineleyen, sonuç vermeyen çabaların olması. 4. Sık sık kumar oynama üzerinde düşünüp durma. 5. Sıklıkla, sıkıntı duyarken kumar oynama. 6. Parayla kumar oynayıp yitirdikten sonra, çoğu kez eşitlenmek için bir başka gün geri gelme. 7. Ne denli kumar oynadığını gizlemek için yalan söyleme. 8. Kumar oynaması yüzünden önemli bir ilişkisini, işini, eğitim ya da iş olanağını tehlikeye atma ya da yitirme. 9. Kumar oynadığı için düştüğü umutsuz parasal durumlardan kurtulmak için başkalarının parasal kaynak sağlamasına bel bağlama.

Şizoid ve şizoaffektif bozukluklar farklı kavramlardır. Şizoid kişilik bozukluğu, sosyal ilişkilerden kopukluk, duygusal soğukluk ve sınırlı duygusal ifade ile karakterizedir. Şizoaffektif bozukluk ise hem şizofreni hem de duygudurum bozukluğu (depresyon veya mani) belirtilerini içeren bir ruh sağlığı bozukluğudur.

Konuşulanları anlayamama sorunu çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: 1. İşitme Kaybı: İşitme kaybı, söylenenleri net olarak duymanıza engel olabilir ve bu da anlama güçlüğüne yol açabilir. 2. İşitsel İşlem Bozukluğu: Beynin sesleri işleme biçimindeki bozukluklar, söylenenleri geç anlamanıza veya anlamamanıza neden olabilir. 3. Dil İşleme Bozukluğu: Beynin dili anlama ve yorumlama biçimindeki bozukluklar da bu soruna yol açabilir. 4. Dikkat Bozukluğu: Dikkat bozukluğu, söylenenlere odaklanmanızı ve anlamanızı zorlaştırabilir. 5. Hafıza Sorunları: Hafıza sorunları, söylenenleri hatırlamanızı ve anlamanızı engelleyebilir. Bu tür bir sorunla karşılaşırsanız, bir sağlık uzmanına başvurmanız önemlidir.

Metrorrhagia ve menoraji iki farklı menstrual bozukluk türünü ifade eder: 1. Metrorrhagia: Bu durum, adet dönemleri arasında veya adet dönemleriyle ilişkili olmayan anormal kanamayı ifade eder. 2. Menoraji: Ağır veya uzun süreli adet kanamasını ifade eder.