• Buradasın

    Bozukluklar

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Konversiyone neden olan şeyler nelerdir?

    Konversiyon bozukluğuna neden olan bazı faktörler: Psikolojik faktörler: Çözümlenmemiş psikolojik çatışmalar ve bilinçaltında bastırılmış duygular. Ağır stres veya travmatik olaylar (kaza, şiddet, istismar gibi). Kişinin duygularını ifade etmekte güçlük çekmesi. Kişinin kendini suçlaması veya başkası tarafından suçlanma kaygısı. Yoğun kaygı, korku, pişmanlık, hayal kırıklığı veya üzüntü. Öfke. Biyolojik faktörler: Beynin bazı bölgelerindeki (özellikle duyguları işleyen bölgeler) anormallikler. Beyindeki kimyasal haberciler olan nörotransmitterlerdeki dengesizlikler. Sosyal ve kültürel faktörler: Bazı kültürlerde duyguları açıkça ifade etmenin kabul görmemesi. Sosyal destek eksikliği. Düşük sosyoekonomik düzey. Konversiyon bozukluğunun nedenleri kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve tam olarak anlaşılamamıştır.

    Otizm ve Asperger sendromu arasındaki fark nedir?

    Otizm ve Asperger sendromu arasındaki temel farklar şunlardır: Konuşma ve dil becerileri: Asperger sendromlu kişiler genellikle konuşma ve telaffuz konusunda zorluk çekmezken, otizm spektrum bozukluğunda sık sık konuşma bozuklukları görülür. Belirtilerin ortaya çıkışı: Otizm belirtileri genellikle çocuklar okul çağına ulaşmadan teşhis edilirken, Asperger sendromu çocuk okulda zorluk yaşamaya başlayana kadar fark edilemeyebilir. Zeka seviyesi: Otizm spektrum bozukluğu olan çocukların IQ skorlarını test etmek zor olsa da, Asperger sendromu olan kişiler genellikle ortalama veya ortalamanın üzerinde zeka puanlarına sahiptir. Sosyal etkileşim: Asperger sendromu, sosyal etkileşim ve iletişim konusunda zorluklara yol açarken, otizm yaşamın ilk 3 yılında kendini belli eder. 2013 yılında yayımlanan DSM-5 ile Asperger sendromu, otizm spektrum bozukluğu (OSB) çatısı altında birleştirilmiştir.

    Yüksek fonksiyonlu otistikler ne kadar yaşar?

    Yüksek işlevli otistiklerin yaşam süresi, genel popülasyonla benzer olabilir, ancak bazı zorluklar nedeniyle erken ölüm riski daha yüksektir. 2019 yılında yapılan bir araştırmada, otizm spektrum bozukluğu olan bireylerin ortalama ölüm yaşının 39 olduğu ve genel popülasyona göre erken ölüm riskinin iki katından fazla olduğu tespit edilmiştir. Yaşam süresi, bireyin genel sağlık durumu, yaşam tarzı ve tıbbi bakım gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.

    Hiperaktivite bozukluğu olan biriyle yaşamak zor mu?

    Hiperaktivite bozukluğu olan biriyle yaşamak, hem birey hem de çevresi için zorluklar yaratabilir. Bu zorluklar arasında: Davranış sorunları: Hiperaktif bireyler, akranlarıyla çatışmaya girme, kurallara aykırı davranma ve saldırganlık gibi davranışlar sergileyebilir. Organizasyon ve planlama zorlukları: Bu kişiler, günlük işlerini organize etmekte ve görevleri sıralamakta zorlanabilir. Dikkat eksikliği: Dikkatlerini bir noktaya odaklamakta güçlük çekerler, bu da görevlerin tamamlanmasını zorlaştırır. Duygusal kontrol sorunları: Duyguların kontrolünde güçlük yaşanır, öfke patlamaları ve sabırsız davranışlar görülebilir. Ancak, uygun tedavi ve destekleyici yöntemlerle bu zorluklar yönetilebilir.

    En sık görülen ortodontik bozukluk nedir?

    En sık görülen ortodontik bozukluklardan bazıları şunlardır: Çapraşıklık. Aralıklı dişler. Kapanış bozuklukları. Gömülü dişler. Eksik dişler. İleri çene durumu. Çene darlığı. Ortodontik bozuklukların tedavisi için bir ortodonti uzmanına danışılması önerilir.

    Konversiyon histeri nedir?

    Konversiyon histeri, bir nevroz çeşidi olup, belirtilerini konversiyon bozukluğunun oluşturduğu bir histeri tablosudur. Konversiyon bozukluğunun bazı belirtileri: ani görme bozuklukları veya körlük; kol veya bacaklarda felç, karıncalanma veya sızlama; ağrı veya acıya karşı duyarsızlaşma; konuşma kaslarıyla ilgili sorunlardan dolayı ses kaybı; denge kaybı ve yürümede güçlük; istemsiz beden hareketleri. Bu bozukluk, genellikle ergenlik veya erken yetişkinlik döneminde ortaya çıkar ve kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür. Nedenleri tam olarak anlaşılmamakla birlikte, yoğun duygusal veya zihinsel stres, travma, kişilik özellikleri ve beyin işlevleri gibi faktörlerin rol oynayabileceği düşünülmektedir. Tedavi, psikoterapi, ilaç tedavisi ve stres yönetimi tekniklerini içerebilir.

    Agrafi ve apraksi nedir?

    Apraksi ve Agrafi farklı nörolojik bozukluklardır: 1. Apraksi: - Apraksi, fiziksel yeterlilik ve hareket etme arzusu olmasına rağmen, öğrenilmiş anlamlı hareketleri gerçekleştirme yeteneğinin kaybıdır. - Türleri: İdeomotor, uzuv-kinetik, bukkofasiyal, yapısal, okülomotor gibi çeşitli apraksi türleri vardır. - Nedenleri: Beyin hasarı, tümör, demans gibi durumlar apraksiye yol açabilir. - Belirtiler: Günlük yaşam aktivitelerini yapamama, konuşma zorlukları, belirli hareketleri taklit edememe gibi belirtiler gösterir. 2. Agrafi: - Agrafi, yazı yazma becerisinin kaybedilmesine yol açan bir nörolojik bozukluktur. - Nedenleri: Beyin hasarı, nörodejeneratif hastalıklar (örneğin, Parkinson, Alzheimer) agrafiye neden olabilir. - Belirtiler: Kelimelerin tuhaf bir labirentinde kaybolma, yazılı ifade yeteneğinin kaybolması gibi belirtiler gösterir. Özetle, apraksi hareket yapma yeteneğinin kaybı, agrafi ise yazı yazma becerisinin kaybı ile ilgilidir.

    DEHB sonradan ortaya çıkar mı?

    DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) çoğunlukla çocukluk döneminde başlar, ancak yetişkinlikte de ortaya çıkabilir veya fark edilebilir. Yetişkinlikte DEHB'nin ortaya çıkmasının bazı nedenleri: Belirtiler çocukluk döneminde fark edilmemiş veya teşhis edilmemiş olabilir. Travmatik beyin hasarı gibi belirli durumlar sonucunda DEHB benzeri belirtiler gelişebilir. DEHB'nin yetişkinlikte ortaya çıktığını gösteren bazı belirtiler: Odaklanma zorlukları. Organizasyon ve planlama eksiklikleri. Dürtü kontrol sorunları. Duygusal düzenleme problemleri. DEHB tanısı, bir uzman tarafından kapsamlı bir değerlendirme süreci sonucunda konur.

    Sakarlık bir hastalık mı?

    Sakarlık kendi başına bir hastalık değildir, ancak çeşitli sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Sakarlığa yol açabilecek bazı durumlar: Dispraksi. Parkinson hastalığı. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB). Beyincik ile ilgili sorunlar. Eğer sık sık sakarlık yaşanıyorsa, bu durumun altında yatan nedeni belirlemek için bir doktora veya fizyoterapiste danışmak faydalı olabilir.

    Psikopatoloji dersinde neler işlenir?

    Psikopatoloji dersinde işlenen bazı konular şunlardır: Psikopatolojinin tanımı ve kapsamı. Psikiyatrik bozukluk sınıflandırmaları. Psikopatolojik bozukluklar ve belirtileri. Etiyoloji ve risk faktörleri. Tedavi yaklaşımları. Psikopatoloji araştırma yöntemleri. Çocuk ve ergen psikopatolojisi. Toplumsal ve kültürel faktörler. Psikopatolojiye yaklaşımlar. Ayrıca, psikopatoloji dersinde tanı ve değerlendirme, duygudurum bozuklukları, kaygı bozuklukları, yeme bozuklukları gibi konular da ele alınabilir.

    DEHB olan biri neden göremez?

    DEHB olan birinin neden göremediğine dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun (DEHB) bazı belirtileri şunlardır: Dikkat eksikliği belirtileri. Hiperaktivite belirtileri. DEHB'nin kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik, beyin kimyası ve yapısı ile çevresel faktörlerin bir araya gelerek bu bozukluğa yol açtığı düşünülmektedir. DEHB tanısı ve tedavisi için bir uzmana başvurulması önerilir.

    5 çeşit ruhsal bozukluk nedir?

    Beş çeşit ruhsal bozukluk: 1. Anksiyete Bozuklukları: Yoğun endişe, kaygı, panik atak gibi durumlarla karakterizedir. 2. Depresyon: Sürekli kederli ve üzgün hissetme, ilgi kaybı, enerji eksikliği ile kendini gösterir. 3. Bipolar Bozukluk: Aşırı neşeli (mani) ve depresif dönemler arasında gidip gelme ile tanımlanır. 4. Obsesif-Kompulsif Bozukluk (OKB): Takıntılı düşünceler ve bu düşünceleri hafifletmek için yapılan tekrarlayıcı davranışlarla ilişkilidir. 5. Şizofreni: Gerçeklikten kopma, sanrılar, halüsinasyonlar ve düşünce bozukluklarıyla karakterizedir. Bu bozukluklar, psikiyatrik hastalıkların sadece birkaç örneğidir ve her biri farklı belirtiler ve tedavi yöntemleri gerektirir.

    Fonolojik bozukluk neden olur?

    Fonolojik bozukluğun nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Ancak, bazı risk faktörleri şunlardır: Cinsiyet: Erkek çocuklarda konuşma sesi bozukluklarına daha sık rastlanır. Aile öyküsü: Ailesinde dil veya konuşma bozuklukları öyküsü bulunan kişilerin konuşma sesi bozukluğuna sahip olma ihtimali daha yüksektir. Doğum öncesi ve sırasında karşılaşılan problemler: Hamilelik sürecinde stres, enfeksiyon, doğum esnasında karşılaşılan komplikasyonlar, erken doğum, düşük doğum kilosu gibi faktörler dil ediniminde gecikme ve konuşma sesi bozukluklarıyla ilişkili olabilir. Fonolojik bozukluk, genellikle fiziksel veya yapısal bir anomaliden kaynaklanmaz.

    Bir erkeğin aynı şeyi tekrarlaması ne anlama gelir?

    Bir erkeğin aynı şeyi tekrarlaması, çeşitli anlamlara gelebilir: Obsesif-kompulsif bozukluk (OKB). Ruminasyon. Takıntılı davranış. Bu tür davranışlar, kişinin günlük yaşamını etkiliyorsa, bir uzmana danışılması önerilir.

    Kendiyle çelişme hastalığı nedir?

    Kendiyle çelişme hastalığı olarak spesifik bir hastalık tanımlanmamıştır. Ancak, kişinin kendiyle çelişmesi, kognitif çelişki olarak adlandırılan psikolojik bir olgudur. Kendiyle çelişmenin bazı nedenleri: Bilgi çatışması. Davranış ve inanç uyumsuzluğu. Karar verme süreci. Kendiyle çelişmenin bazı sonuçları: Stres ve rahatsızlık. Savunma mekanizmaları. Kendiyle çelişme durumu, kişinin kendini sorgulamasına ve gelişmesine de yardımcı olabilir.

    Agnozi ve apraksi nedir?

    Agnozi, beynin duyusal bilgileri doğru şekilde işleyememesi sonucu ortaya çıkan bir algı bozukluğudur. Apraksi ise, beynin hareketleri planlama ve koordine etme yetisini etkileyen bir nörolojik bozukluktur. Agnozi ve apraksi, bilişsel ve davranışsal bozukluklar olarak kabul edilir ve genellikle beyin felçleri gibi bölgesel beyin etkilenmelerinden sonra ortaya çıkar.

    Retiküler aktivasyon sistemi bozukluğu nedir?

    Retiküler aktivasyon sistemi (RAS) bozuklukları, beynin uyanıklık, dikkat ve bilinç durumlarını düzenleyen RAS'ın işleyişindeki aksaklıklar sonucu ortaya çıkar. RAS bozukluklarının bazı sonuçları: Dikkat eksikliği ve odaklanma problemleri. Uyku bozuklukları. Kronik bilinç bozuklukları ve koma. Duygusal tepkilerde dengesizlik. RAS bozukluklarının tedavisi için farmakolojik ve davranışsal yaklaşımlar uygulanabilir.

    Psikopatolojik bozukluklar kaça ayrılır?

    Psikopatolojik bozukluklar, DSM-5-TR sınıflandırmasına göre üç ana kümeye ayrılır: 1. A Kümesi (Tuhaf, Eksantrik): Paranoid Kişilik Bozukluğu; Şizoid Kişilik Bozukluğu; Şizotipal Kişilik Bozukluğu. 2. B Kümesi (Dramatik, Duygusal ve Değişken): Antisosyal Kişilik Bozukluğu; Borderline Kişilik Bozukluğu; Histriyonik Kişilik Bozukluğu; Narsisistik Kişilik Bozukluğu. 3. C Kümesi (Kaygılı, Korkulu): Çekingen Kişilik Bozukluğu; Bağımlı Kişilik Bozukluğu; Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu.

    Yüksek şiddetli otizm nedir?

    Yüksek şiddetli otizm, DSM-5'e göre Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) Seviye 3 olarak sınıflandırılır. Bazı belirtiler: Net konuşma konusunda sınırlı yetenek; Nadir etkileşim; Değişikliklere aşırı tepki; Duyusal hassasiyetler (yüksek ses, parlak ışık gibi uyaranlara aşırı tepki). Otizmin tedavisi yoktur, ancak erken tanı ve rehabilitasyon, bireyin yaşam kalitesini artırabilir.

    Birini mantıklı bulmak ama kaygı duymak neden olur?

    Birini mantıklı bulmak ama kaygı duymak, bilişsel çarpıtmalar ve olumsuz düşünce kalıpları nedeniyle ortaya çıkabilir. Bilişsel çarpıtmalar, olayları ve durumları yanlış algılamaya neden olan düşünce hatalarıdır. Olumsuz düşünce kalıpları, kişinin olaylarla başa çıkma yeteneğine olan inançsızlığı ve sürekli olumsuz senaryoları düşünme gibi durumlar da kaygıyı tetikleyebilir. Kaygı, ayrıca tutarsız ebeveynlik veya duygusal ihtiyaçların yeterince karşılanmaması gibi bağlanma stilleriyle de ilişkili olabilir. Kaygı ile başa çıkmak için bilişsel davranışçı terapi gibi yöntemler etkili olabilir.