Bakteri

Sferoplast, hücre duvarı suni olarak uzaklaştırılmış, ancak hücre zarı bozulmamış ve bir dizi hücresel görevini yerine getirebilen bakteri veya bira mayası hücresi olarak tanımlanır.

Pembe koloniler, E.coli bakterisine aittir.

Sivilce (akne) oluşumuna neden olan bakteri, Propionibacterium acnes (P. acnes) olarak adlandırılır.

Bakteriyofaj, bakteriye kuyruk lifleri aracılığıyla tutunur.

Termofil bakteriler, en yüksek sıcaklıklara dayanıklı bakteriler arasında yer alır. Ayrıca, Pyrolobus fumari ve Strain 121 gibi bazı bakteri türleri de aşırı yüksek sıcaklıklarda (131 Fahrenheit derecenin üzeri) gelişebilirler.

Antibiyotiği etkisiz hale getiren enzim, beta-laktamazdır. Beta-laktamaz, penisilinler, sefalosporinler, sefamisinler ve karbapenemler gibi beta-laktam antibiyotiklere karşı çoklu direnç sağlayan bakteriler tarafından üretilen bir enzimdir. Bu enzim, antibiyotiklerin yapısını kırarak antibiyotik direnci sağlar. Bazı bakteriler, antibiyotik direncini oluşturan genleri plazmid denilen, kendi genetik yapısından farklı oluşumların içinde saklar. Plazmidler, bakterinin genetik yapısından bağımsız olarak çoğalan yapılardır.

Tıpta "dorea" terimi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Dorea (kumaş): Hindistan kökenli bir pamuklu kumaş türünü ifade eder. 2. Dorea (bakteri): İnsan gastrointestinal sisteminde bulunan, Firmicutes filumuna ait bir anaerobik, gram-pozitif bakteri cinsidir.

Dönüşüm yoluyla DNA alma, rekombinant DNA teknolojisinin bir adımıdır ve bakterilere yabancı DNA'nın aktarılması sürecini ifade eder. Bu süreçte: 1. Plazmid adı verilen dairesel bir DNA parçası, hedef geni taşır. 2. Bakterilere plazmid, ısı şoku gibi yöntemlerle sokulur. 3. Antibiyotik direnci gibi belirteçler kullanılarak, plazmidi alan bakteriler seçilir. 4. Başarılı bir şekilde dönüşüm gerçekleştiren bakteriler, çoğalmaya başlar ve yeni DNA'yı yavru hücrelere aktarır.

Bakteri üreme dönemleri dört ana evreden oluşur: 1. Lag Fazı (Gecikme Dönemi). 2. Log Fazı (Logaritmik Artış Fazı). 3. Durgunluk Fazı. 4. Ölüm Fazı.

Koyun kanlı agar, bakterilerin hemolitik aktivitelerini ayırt etmek için kullanılır ve aşağıdaki bakterilerin ayrımında yardımcı olur: A Grubu streptokoklar: Koloniler, şeffaf bir bölge (β-hemoliz) ile çevrilidir. Grup B ve C hemolitik streptokoklar: Daha büyük koloniler, şeffaf bir bölge ile çevrilidir. F, G, K, M gruplarının viridant alfa hemolitik streptokokları: Yeşil renkli bir halo (α-hemoliz) ile çevrili koloniler oluşturur. Pnömokoklar: Yeşil renkli bir bölge ile çevrili, normalde büyük, mukuslu, yassı koloniler üretir. Stafilokoklar: Beta hemoliz halesi olan veya olmayan beyaz veya altın sarısı koloniler oluşturur.

Salmonella bakterisi, 65.5°C (150°F) üzerindeki pişirme sıcaklıklarında ölür.

Evet, bakteriler besin depolayabilir. Bazı bakteriler, hücre içinde glikojen, polifosfat, kükürt veya polihidroksialkanoat gibi besinler için depo granülleri oluştururlar.

Tüberkülozda bakteri, tedavi edildiğinde ölür. Tüberkülozun tedavisinde genellikle 6 ila 9 ay süren antibiyotik tedavisi uygulanır ve bu tedavi sayesinde bakteriler etkisiz hale getirilir.

Pediatri impetigo, genellikle 2 ila 5 yaş arasındaki çocukları etkileyen, bakteri kaynaklı bir deri enfeksiyonudur. Belirtileri: - Çabucak çatlayan kırmızı yaralar, sarımsı kahverengi kabuklar. - Kaşıntı ve bazen ağrısız, içi sıvı dolu kabarcıklar. Bulaşma yolları: - Enfekte birinin yaralarına veya dokunduğu eşyalara temas etmek. - Sıcak ve nemli hava. Tedavi: - Yerel antibakteriyel kremler veya oral antibiyotikler. - Enfeksiyonun yayılmasını önlemek için kişisel hijyene dikkat etmek ve kıyafetleri düzenli olarak yıkamak önemlidir. Şüphelenildiğinde, bir aile doktoru, çocuk doktoru veya dermatologdan yardım alınmalıdır.

Ağızda en çok bulunan bakteriler şunlardır: 1. Streptococcus mutans: Diş plağı oluşumunda ve diş çürümesinde rol oynar. 2. Porphyromonas gingivalis: Periodontal hastalıklarla ilişkilidir ve diş eti iltihabına neden olabilir. 3. Prevotella intermedia: Periodontal hastalıklarla bağlantılı bir diğer bakteridir. 4. Tannerella forsythia: Diş eti iltihabı ve periodontit ile ilişkilendirilir. 5. Fusobacterium nucleatum: Yaygın olarak diş plağında bulunur ve çeşitli ağız hastalıklarıyla ilişkilidir. Ayrıca, ağızda Lactobacillus ve Actinomyces gibi faydalı bakteriler de bulunur.

Eritramazma, Corynebacterium minutissimum adlı bakterinin neden olduğu bir cilt enfeksiyonudur. Bu nedenle, eritramazma doğrudan bir mantardan kaynaklanmaz.

Midede aşırı bakteri üremesinin başlıca nedenleri şunlardır: 1. Bağırsak Hareketlerinin Azalması: Sindirim sisteminin düzgün çalışmasını sağlayan bağırsak kasılmalarının yavaşlaması, bakterilerin ince bağırsakta birikme riskini artırır. 2. Anatomik Problemler: İnce bağırsakta yapısal anormallikler veya cerrahi sonrası oluşan yapışıklıklar, bakterilerin bu bölgede birikmesine yol açabilir. 3. Bağırsak Florasında Dengesizlik: Antibiyotik kullanımı, stres veya yanlış beslenme nedeniyle bağırsak florasının bozulması, bakterilerin yanlışlıkla ince bağırsakta çoğalmasına neden olabilir. 4. Bağışıklık Sisteminin Zayıflaması: Bağışıklık sistemi zayıfladığında, bakteriler midede kolayca üreyebilir. 5. Asidik Ortamın Yetersizliği: Mide asidinin azalması, bakterilerin çoğalmasına yol açabilir. Bu durumlar, mide ve bağırsaklarda çeşitli sağlık sorunlarına ve sindirim bozukluklarına yol açabilir.

Fekal transplantasyon (gaita nakli, fekal mikrobiyata transplantı), sağlıklı bir bireyden alınan dışkının test edildikten sonra hastaya aktarılması işlemidir. Bu yöntemin amacı genellikle ağır antibiyotik kullanımı sonrasında yok olan veya baskılanan yararlı bakterileri bağırsak florasına yeniden kazandırmaktır. Uygulama yöntemleri arasında: - Oral kapsüller. - Rektal enema. - Gastrik tüp. Fekal transplantasyon genel olarak güvenli bir prosedür olsa da, enfeksiyon, alerjik reaksiyonlar veya mikrobiyota dengesizliklerinin yanlış yönlendirilmesi gibi yan etkiler görülebilir.

Predominant bakteri ifadesi, bir ortamda en baskın veya ana bakteri türünü ifade eder.

İdrar tahlilinde 100.000 koloniyel form oluşturucu bakteri (KOF)/ml ve üzeri değerler, enfeksiyon göstergesi olarak kabul edilir ve tehlikeli olabilir. Ayrıca, 10.000 CFU/ml'den az olan test sonuçları negatif olarak raporlanırken, 10.000 CFU/ml'den fazla olan sonuçlar pozitif olarak değerlendirilir. İdrar yolu enfeksiyonu belirtileri fark edildiğinde, kesin teşhis ve uygun tedavi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.