Atomlar

Moleküllerin bazı özellikleri: Yapı: Moleküller, aynı veya farklı cins atomların bir araya gelmesiyle oluşur. Çeşitlilik: Bir molekül, aynı özellikteki atomlardan oluşmak zorunda değildir; farklı atomlardan da oluşabilir. Özellikler: Moleküller, oluşturdukları elementin veya bileşiğin özelliklerini taşır. Bağlar: Molekülleri oluşturan kimyasal bağlara moleküler bağlar denir ve bunlar kovalent, iyonik ve metalik bağlardır. Hareket: Moleküller, maddenin ısısı arttıkça dönme ve titreşim gibi hareketler yapar. Durum: Katı ve sıvılarda birleşik halde, gaz moleküllerinde ise serbest ve hareket halinde bulunurlar. Sayı: Molekül sayısı, Avagadro sayısı olarak bilinir ve yaklaşık 6,022'ye eşittir. Kütle: Molekül kütlesi, atom kütlelerinin toplamı ile hesaplanır ve birleşik atom kütle birimi cinsinden ifade edilir.

CH3CO2H (asetik asit) molekülünde üç farklı atom çeşidi bulunmaktadır: Karbon (C). Hidrojen (H). Oksijen (O). Toplamda, asetik asit molekülünde dokuz atom yer almaktadır.

C6H12O6, glikoz, fruktoz ve galaktoz gibi monosakkaritlerin kimyasal formülüdür. Atom türleri açısından, C6H12O6 molekülü, karbon (C), hidrojen (H) ve oksijen (O) atomlarından oluşur.

Kimyasal kaymanın nedenleri şunlardır: Elektronegatif elementlerin perdelememe etkisi. Anizotropik alanlar. Hidrojen bağları. Ayrıca, kimyasal kayma protonların farklı elektronik çevrelerle etkileşiminden de kaynaklanır.

Elektriksel kuvvet ve evren arasındaki ilişki, evrendeki dört temel kuvvetten biri olan elektromanyetik kuvvet aracılığıyla kurulur. Elektromanyetik kuvvet, elektrik yüklü parçacıklar arasında etki eder. Elektromanyetik kuvvetin evrenle ilgili bazı işlevleri: Kimyasal bağların oluşumu. Elektrik ve manyetizma olayları. Işığın yayılması. Elektronik cihazların çalışması. Ayrıca, evrenin erken dönemlerinde elektromanyetik kuvvetin rolü, madde ve ışığın evrimini şekillendirmede kritikti.

Diyamanyetik atomlar, dışarıdan bir manyetik alan uygulandığında, bu alanla zıt yönde zayıf bir manyetik alan oluşturan atomlardır. Paramanyetik atomlar ise, dışarıdan bir manyetik alan uygulandığında, bu alanla aynı yönde zayıf bir manyetik alan oluşturan atomlardır. Atomların diyamanyetik veya paramanyetik olup olmadığını belirlemek için, mıknatısla olan etkileşimini gözlemlemek kullanılabilir.

İyelik ekleri, isimlere ve isim görevinde kullanılan sözcüklere eklenerek, o sözcüğün kime veya neye ait olduğunu bildiren eklerdir. Türkçe'de iyelik ekleri şunlardır: -im, -in, -si, -miz, -niz, -leri. Bu ekler, ses uyumlarına uyacak şekilde diğer dar ünlüler (ı, u, ü) kullanılarak da oluşturulabilirler. İyelik ekleri, ad soylu sözcüklere gelerek bu sözcüklerin sahibini tanımlar.

Reaktif kimyasal tepkimelerde, bir maddenin kimyasal değişikliklere veya kimyasal tepkimelere girme eğilimi gözlemlenir. Reaktif kimyasal tepkimelerde meydana gelen bazı olaylar şunlardır: Renk değişimi. Katı oluşumu. Gaz çıkışı. Isı enerjisi açığa çıkması veya soğurulması. Ayrıca, reaktifler, endüstride, laboratuvarda ve günlük hayatta yaygın olarak kullanılır. Reaktiflerin kimyasal tepkimelerdeki önemi oldukça büyüktür. Reaktiflerin güvenli kullanımı son derece önemlidir. Reaktiflerin kullanımı öncesi, güvenlik talimatlarının okunması ve uygun koruyucu ekipmanların kullanılması önemlidir.

Molekül oluşumu, atomların kimyasal bağlarla bir araya gelmesiyle gerçekleşir. Bu süreç şu şekilde gerçekleşir: Atom çekirdeklerinin birleşmesi. Elektronların atom çekirdekleriyle birleşmesi. Atomlar arasındaki etkileşimler. Kovalent bağların oluşumu. Ayrıca, atomlar arasındaki uzaklık açısından bir denge kurulduğunda, atomlar sahip oldukları elektronları paylaşarak moleküller oluşturabilir. Molekül oluşumu, kuantum mekaniği ve enerji dengeleriyle de ilişkilidir; doğal sistemler en düşük enerji düzeyine geçmek ister.

Formal yükü 0 olan atomlar, moleküldeki her bir atom için formal yüklerin toplamının sıfır olduğu durumlarda bulunur. Bazı örnekler: Hidrojen (H). Karbon (C). Azot (N). Formal yük, bir atomun değerlik elektronları ile bağ sayısı ve ortaklanmamış elektronları arasındaki farkı ifade eder.

Karbon atomu, en fazla dört tane hidrojen atomuyla bağ yapabilir. Bu durum, karbon atomunun en dış katmanını doldurmak için dört elektrona ihtiyaç duyması ve her bir hidrojen atomuyla bir elektronu ortaklaşa kullanarak dört adet apolar kovalent bağ oluşturmasıyla açıklanır.

Kimyasal türlerde itme ve çekme kuvvetleri, birbirine yaklaşan kimyasal türlerin içerdiği parçacıklar arasında oluşur. Çekme kuvvetleri: Atom çekirdeği ve elektronlar arasında meydana gelir; çekirdekler diğer kimyasal türün elektronlarını çeker. Zıt yükler arasında gerçekleşir; örneğin, bir türün çekirdeği ile diğer türün elektronları arasında çekim kuvveti oluşur. İtme kuvvetleri: Aynı yükler arasında meydana gelir; protonlar pozitif yüklüdür ve birbirini iter, negatif yüklü elektronlar birbirini iter. Güçlü etkileşimler, çekme kuvvetlerinin itme kuvvetlerinden baskın olduğu durumlarda oluşur ve kimyasal bağ olarak adlandırılır.

Üç atomlu moleküllere bazı örnekler şunlardır: Su (H₂O). Amonyak (NH₃). Karbondioksit (CO₂). Ozon (O₃). Trikarbon (C₃). Hidrojen triatomic (lH₃). Trisoufre (S₃). Ayrıca, trioller de üç atomlu moleküller arasında yer alır ve bir merkezi atoma bağlı üç oksijen atomu içerirler.

Polar kovalent bağlar, farklı tür ametal atomları arasında oluşan kovalent bağlardır. Bu bağlarda, ametallerin elektronegatiflik değerleri farklı olduğu için elektronlara sahip çıkma istekleri de farklıdır ve bu durum bir kutuplaşmaya yol açar. Bazı polar kovalent bağ örnekleri: HF (hidrojen florür) molekülü. H2O (su) molekülü. NH3 (amonyak) molekülü. CO2 (karbondioksit) molekülü.

Katı halde yoğunluğun artmasının nedeni, maddenin moleküllerinin veya atomlarının birbirine yaklaşmasıdır. Gazlar: Bir gaz sıkıştırıldığında, molekülleri birbirine yaklaşır ve hacmi küçülür, bu da yoğunluğun artmasına neden olur. Katılar: Katıların molekülleri veya atomları, sıvılara göre birbirine daha yakındır, bu yüzden katıların yoğunluğu sıvılardan daha yüksektir.

Molekül geometrileri, atomların üç boyutlu uzaydaki dizilişine göre belirlenir ve molekülün fiziksel ve kimyasal özelliklerini etkiler. Bazı molekül geometrileri: Doğrusal (lineer). Üçgen düzlemsel. Düzgün dörtyüzlü (tetrahedral). Üçgen bipiramidal. Düzgün sekiz yüzlü (oktahedral). Molekül geometrisini belirlemek için VSEPR (Değerlik Kabuğu Elektron Çiftleri İtmesi) teorisi, valens bağ teorisi ve molekül orbital teorisi gibi farklı kuramlar kullanılır.

Diatomik, iki atomdan oluşan molekülleri ifade eder. Diatomik moleküller, ikili halde apolar bağlı atomlardan oluşur. Karbon monoksit (CO) gibi farklı atomlardan oluşan moleküller ise polar bağlı moleküller olarak adlandırılır.

Monoatomik elementler, yalnız bir tane atom içeren tek atomlu elementlerdir. Diatomik elementler, iki atom tarafından oluşturulmuş moleküllerden oluşur. Elementler, aynı cins atomların bir araya gelmesiyle oluşur.

İnsan vücudunda bulunan bazı atomlar: Oksijen (O). Karbon (C). Hidrojen (H). Azot (N). Kalsiyum (Ca). Fosfor (P). Ayrıca, potasyum, kükürt, sodyum, klor, magnezyum gibi elementler de vücutta bulunur.

Evet, bileşiklerde farklı tür atomlar bulunur. Bileşik, en az iki farklı elementin kimyasal özelliklerini kaybederek belirli kütle oranlarında birleşmesiyle oluşan saf maddelerdir. Örneğin, su (H2O), karbondioksit (CO2) ve metan (CH4) gibi moleküllerden oluşan bileşikler, moleküler yapılı bileşiklere örnektir.