Anlam

Emsalsizlik, Türk Dil Kurumu'na (TDK) göre "emsalsiz olma durumu, eşsizlik" anlamına gelir.

"Moment of Silence" ifadesi farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir. İşte bazıları: Oyun: "The Moment of Silence", 2004 yılında çıkmış bir macera oyunudur. Şarkı: 2016 Eurovision Şarkı Yarışması'nda Romanya'yı temsil etmesi planlanan "Moment of Silence", Rumen şarkıcı Ovidiu Anton tarafından seslendirilen bir şarkıdır. Şiir: "Moment of Silence", 11 Eylül 2002'de, 11 Eylül saldırılarının birinci yıldönümünde yayımlanan bir şiirdir.

Nalıncı keseri, "yaptığı işlerde hep kendi çıkarını düşünmek" anlamına gelen "nalıncı keseri gibi kendine yontmak" deyiminde geçen bir ifadedir. Ayrıca, tahtadan nalın ve takunya yapmaya yarayan alet olarak da tanımlanır.

Purna kelimesi farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşır: Sanskritçe kökenli bir kelime olarak "tam, dolu, çok" anlamlarına gelir. Yogada mükemmeliyetçiliği temsil eder; kişinin o an elinden gelenin en iyisini yapması anlamına gelir. Vaishnavizm'de Tanrı ile ilişkilendirilen bir terim olup, mükemmellik, bütünlük ve tamlığı ifade eder. Shaktizm'de bütünsellik ve kendini gerçekleştirmeyi temsil eder. Vedanta'da tamlığı simgeleyen bir nehir olarak yer alır. Budizm'de ise öğretileri yaymakla tanınan bir figürdür. Ayrıca, Dead Island oyununda bir karakter adı olarak da kullanılır. Bunun yanı sıra, Urban Dictionary'de son derece kibar, komik ve her zaman mutlu olan bir kişiyi tanımlamak için kullanılır.

Yiyişmek, cinsel birleşmeye girmeden öpüşmek ve birbirini okşamak anlamına gelen argo bir ifadedir. Ayrıca, "yiyişmek" kelimesinin şu anlamları da vardır: Yeme eylemini beraber yapan birden fazla öznenin yaptığı iş; İki kişinin kapışması, birbirini söz veya hareketle hırpalaması.

Var ve yok arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: Var. Yok. Ayrıca, "var" ve "yok" kelimeleri, günlük konuşmalarda bir şeyin mevcut olup olmadığını sormak için de kullanılır.

Muhafız kelimesi, koruyan, kollayan, gözeten kimse anlamına gelir. Türk Dil Kurumuna göre "muhafız" kelimesinin iki anlamı vardır: 1. Görevi birini ya da bir yeri korumak olan asker. 2. Muhafaza eden, saklayan ve koruyan. Ayrıca, bir kalenin veya bir şehrin önemli yerlerini korumak, düzeni ve güvenliği sağlamakla görevli komutan anlamında da kullanılır.

Müdânâ kelimesi, Arapça kökenli olup "karşılıklı hoşgörü, yumuşak davranma, birbirine anlayış gösterme" anlamına gelir. Ayrıca, "müdana" kelimesi halk ağzında "yaranmaya, iyi görünmeye çalışma" anlamında da kullanılır. "Müdana etmemek" ise karşı çıkmak, itiraz etmek, kuralları sorgulamak ve her şeye gözü kapalı itaat etmemek anlamlarına gelir.

Muhterem, TDK'ye göre "saygıdeğer" anlamına gelen bir sıfattır. Muhterem efendim ifadesi ise, mektup, not veya kısa mesajlarda kullanılan, nezaketi yansıtan bir giriş cümlesidir.

Sehem kelimesi, Arapça kökenli olup "pay, hisse, ortaklık" anlamlarına gelir. Kullanım alanları: Ekonomi: Şirket hisseleri veya bir yatırımdaki ortaklık payı. Hukuk: Miras veya mal varlığı paylaşımında bir kişiye düşen pay. Günlük dil: Metaforik olarak, bir işin sonucundaki başarıda herkesin ortak katkısını ifade etmek için kullanılır. Ayrıca, "sehem" Kurtlar Vadisi dizisinde, gayri resmi işlerle ilgili kurulan bir konsorsiyumun adı olarak da yer alır.

Sehem kelimesi, Arapça kökenli olup "pay, hisse, ortaklık" anlamlarına gelir. Kullanım alanları: Ekonomi: Şirket hisseleri veya bir yatırımdaki ortaklık payı. Hukuk: Miras veya mal varlığı paylaşımında bir kişiye düşen pay. Günlük dil: Metaforik olarak, bir işin sonucundaki başarıda herkesin ortak katkısını ifade etmek için kullanılır. Ayrıca, "sehem" Kurtlar Vadisi dizisinde, gayri resmi işlerle ilgili kurulan bir konsorsiyumun adı olarak da yer alır.

Kazaya uğrayan kişiye "kazazede" denmesinin nedeni, Arapça kökenli olan bu kelimenin "kazaya uğramış, kaza geçirmiş olan (kimse)" anlamına gelmesidir. Örneğin, bir haber sunumunda "kazazedelerin durumu kritik" veya "yaralı/ölü var" gibi ifadelerle, kaza yapan kişinin durumu belirtilir.

Kafi kelimesi, Arapça kökenli olup "yeterli" veya "elverişli" anlamına gelir. Ayrıca, "kafi" kelimesi şu anlamlara da gelir: Ünlem: "Yeter, daha fazlasına gerek yok" anlamında kullanılır. Sıfat: "Miktar-ı kafi" tamlaması, "yeterli derecede" anlamına gelir.

Seek kelimesi, İngilizce'de "aramak, bulmaya/almaya çalışmak" anlamına gelir. Ayrıca, "yapmaya çalışmak" anlamında da kullanılabilir. Örnek cümleler: "The refugees seek asylum in Europe" (Mülteciler Avrupa'da sığınma talep ediyorlar/arıyor). "They are seeking to change the rules" (Kuralları değiştirmeye çalışıyorlar).

Nayino, Lazca kökenli bir kelime olup "sevdiğim, sevdiceğim" anlamına gelir. Ayrıca, Kürtçe'de "nayino" kelimesi, bir eylemin gerçekleşmediğini veya gerçekleşmeyeceğini belirtmek için kullanılır ve genellikle olumsuzluk ekleri ve fiillerin çekimleri sonucu ortaya çıkar.

Sorun kelimesinin eş anlamlıları: mesele; problem; dert; dava; iş; sıkıntı. Sorun kelimesinin zıt anlamlısı: Çözüm. Her sözcüğün zıt anlamlısı yoktur.

Özdeş kelimesi, TDK'ya göre üç farklı anlama gelir: 1. Her türlü nitelik bakımından eşit olan, ayırt edilmeyecek kadar benzer olan, aynı. 2. Kendinde özdeşlik bulunan, identik. 3. Bir ve aynı olan, bir ve aynı anlama gelen. Ayrıca, felsefede özdeşlik, soyutlamalarda geçerli olup somut gerçeklikte geçici ve temel olan, özdeş olmama ve sürekli değişirliktir.

Aktüel ve güncel aynı anlama gelir, çünkü "aktüel" kelimesi Türkçede "güncel" anlamında kullanılır. "Aktüel" kelimesi, Fransızca "actuel" kelimesinden türemiştir ve "güncel, şu anda geçerli olan" anlamına gelir. Örnek cümleler: "Yeni aktüel haberler duydum". "Güncel olaylar, popüler ürünler veya bir şeyin o an için önemli olduğunu ifade etmek için aktüel kelimesine başvurulur".

Menfur, Arapça kökenli bir kelime olup "nefret edilen", "iğrenç", "tiksindirici" anlamlarına gelir. Bu kelime, hem canlı hem de cansız varlıklar için kullanılabilir. Örnek cümleler: "Bu menfur cinayet olayı toplumda büyük bir infial yarattı". "Menfur saldırılar karşısında halkın tepkisi büyük oldu". "Kâbe, sâhip olduğu kıymet ve kudsiyyeti çekemeyen pek çok müşrik kavmin menfur taarruzuna mâruz kaldı".

Muasır, "çağdaş" anlamına gelen Arapça kökenli bir kelimedir. Aynı çağda veya yüzyılda yaşayan kişiler için kullanılır. Ayrıca, belli bir çağ veya dönemde en ileri, en gelişmiş, gücü ve imkanı en fazla olan toplum, devlet veya millet için de kullanılabilir.