• Buradasın

    Anecdote

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Bektaşi fıkraları nelerdir?

    İşte bazı Bektaşi fıkraları: 1. İğnenin Deliği Fıkrası: Bektaşi dervişlerinden birine "Cenabı Hak her şeye kadirdir, bir dikiş iğnesinin gözünden bir deveyi geçirebilir mi?" diye sormuşlar. Bektaşi, "Ya iğnenin gözünü büyütür, ya deveyi küçültür, geçirir" demiş. 2. Yağmur Duası Fıkrası: Köyün birinde yağmur duasına çıkarlar. Bektaşi, kendi tarlasını dua ederken gösterir ve yağmur yağar. Ancak daha sonra kendi tarlasındaki ekinlerin sele kapıldığını görünce, "Kabahat sende değil, sana tarlayı gösteren pezevenkte" der. 3. Her Şey Allah'tan Fıkrası: Bektaşi'nin biri her gün kasabada "Her şey Allah'tan, her şey Allah'tan" diye mırıldanarak dolaşır dururmuş. Bir gün arkasından sessizce yaklaşan serseri bir delikanlı ensesine şaplak atmış. Bektaşi, "Tabii, her şey Allah'tan da ben hangi deyyusu aracı ettiğine bakıyorum" demiş. 4. Ağızdaki Erik Fıkrası: Ramazan ayında Bektaşi'nin birini ağzında erikle görmüşler. "Bu ne hal efendim, iftara daha çok var" demişler. Bektaşi, "Ben bunu iftara kadar yumuşasın diye ağzıma koydum, sonra yiyeceğim" demiş. 5. Tamam Mahkeme Bitti Fıkrası: Yoksulun biri, fırında bayat bir ekmek alıp aşçıya gitmiş, yemeğin buharında ekmeği yumuşatıp yemiş. Dışarı çıkarken aşçı parasını istemiş. Kadıya gittiklerinde, kadı Bektaşi'ymiş ve "Tamam mahkeme bitti, gidin" demiş.

    Gülün eşeği kim güldürdü?

    "Gülün eşeği kim güldürdü?" fıkrası, Amerika'da geçen bir olayı anlatır. Bir adam, bir bara girerken kapının dışında bağlı duran bir eşek ve içinde para dolu bir cam kutu görür. Adam, paraları alıp gider. Aylar sonra adamın yolu yine aynı kasabaya düşünce, aynı bara gidip eşeği yine güldürerek paraları almak ister.

    İngiliz prensi Henry neden tokatladı?

    İngiliz prensi Henry'nin tokat atma olayı, Foo Fighters davulcusu Taylor Hawkins ile olan bir anıyla ilgilidir. 2017 yılında BBC Breakfast'a konuşan Hawkins, sahneye çıkmadan önce jet lag'ini atlatmasına yardımcı olmak için Prens Harry tarafından tokatlandığını belirtmiştir.

    Nasrettin Hoca'nın dostlar alışverişte görsün fıkrası nasıl anlatılır?

    Nasrettin Hoca'nın "Dostlar Alışverişte Görsün" fıkrası şu şekilde anlatılır: Nasrettin Hoca, pazarda yumurta satmaya başlamış. Hoca gülerek şu cevabı vermiş: "Dostlar bizi alışverişte görsün".

    En çok bilinen Temel fıkrası nedir?

    En çok bilinen Temel fıkralarından biri şudur: Temel, yağmurlu havalarda evinin damı akmasın diye çatıdaki kiremitlerin kırık olanlarını değiştiriyormuş. Temel’i aşağıya düşmüş halde gören komşuları hemen yanına koşarak onu yerden kaldırmışlar.

    Başıma gelen ilginç bir olayı anlatıyorum ne demek?

    "Başıma gelen ilginç bir olayı anlatıyorum" ifadesi, kişinin yaşadığı ve kendisi için ilginç olan bir olayı paylaşmayı ifade eder.

    Nasreddin Hoca neden kazanı geri vermedi?

    Nasreddin Hoca, komşusundan ödünç aldığı kazanı geri vermedi çünkü kazanı bir süre daha kullanmak istiyordu.

    Nasrettin Hoca'nın biraz da biz ölelim fıkrası nedir?

    Nasrettin Hoca'nın "Biraz da Biz Ölelim" fıkrası şu şekildedir: Bir Ramazan akşamı komşusu, Nasrettin Hoca'yı yemeğe çağırır. Yemekte hoşaf ve börek vardır. Sofrada sadece bir kaşık vardır ve komşu, her kaşığında "Oh öldüm" diyerek hoşafı yemeye başlar. Nasrettin Hoca ise börekten tırtıklar. Hoca dayanamaz ve şöyle der: "Yeter senin öldüğün, ver şu kaşığı da biraz da biz ölelim".

    Nasrettin Hoca'nın acemi bülbül fıkrası nedir?

    Nasrettin Hoca'nın Acemi Bülbül Fıkrası şu şekildedir: Hoca bir gün, yol kenarındaki hayrat ağaçlardan birine çıkmış, incir yemeye başlamış. Yanından geçen bir yolcu seslenmiş: - "Hey ! Sen kimsin ? Ne yapıyorsun orada ?" - "Ben bülbülüm" demiş Hoca. Adam : - "Öyleyse öt bakalım" deyince, Hoca karga gibi acayip sesler çıkarmış. - "Bu ne biçim bülbül sesi yahu", demiş adam. "Bülbül hiç böyle mi öter." - "Ne yapalım" demiş Hoca, "acemi bülbül bu kadar öter!".

    Hırsızın hiç mi suçu yok fıkrası?

    "Hırsızın Hiç mi Suçu Yok?" fıkrası şu şekildedir: Bir gün Nasreddin Hoca'nın eşeği çalınmış. Can sıkıntısı içinde durumu komşularına anlatınca her kafadan bir ses çıkmaya başlamış. Birisi: "Hocam demiş niye ahırın kapısına iyi bir kilit takmadın sanki?" diye sormuş. Bir başkası: "Evine hırsız giriyor da senin nasıl haberin olmuyor?" diye konuşmuş. Bir diğeri de: "Hocam demiş, kusura bakma ama eşeğin çalınmasına en büyük sebep yine sensin. Çünkü doğru dürüst bir ahırın bile yok. Nerden baksan dökülüyor" demiş. Hoca kızmış: "Yahu demiş, iyi, güzel de kabahatin hepsi benim mi? Hırsızın hiç mi suçu yok?".

    Fatih Terim kebapçı anısı doğru mu?

    Fatih Terim ile kebapçı Selahattin Aydoğdu arasındaki anının doğruluğu çeşitli kaynaklarda yer alan bilgilerle doğrulanmaktadır. - NTV'nin haberine göre, İzmir'de üniversite öğrencileri, Fatih Terim'in görevi bırakmasıyla sonuçlanan tartışmayla gündeme gelen kebapçı Selahattin Aydoğdu'ya heykelini hediye etmiştir. - Onedio'nun haberinde, Netflix'in "Terim" belgeselinde Fatih Terim'in, Aydoğdu ile yaşadığı kavga hakkında açıklamalarda bulunduğu belirtilmiştir. - Odatv'nin haberinde, spor muhabiri Sercan Dikme'nin, olay sonrası Fatih Terim ile birlikte yaşadığı bir anıyı anlattığı aktarılmıştır.

    Nasreddin Hoca'nın kıyamet fıkrası nedir?

    Nasreddin Hoca'nın kıyamet fıkrası şu şekildedir: Hocaya sormuşlar: "Kıyamet ne zaman kopacak?".

    Nasretdin Hoca'nın göle mayayı çaldıktan sonra söylediği söz nedir?

    Nasreddin Hoca, göle mayayı çaldıktan sonra "Ya tutarsa?" sözünü söylemiştir.

    Nasrettin Hoca'nın ata ters bindiği doğru mu?

    Evet, Nasrettin Hoca'nın eşeğe ters bindiği doğrudur. Bu olay, bir gün cuma namazından çıktıktan sonra eşeğine binerken gerçekleşmiştir.

    Nasrettin Hoca'nın sen de haklısın fıkrası nedir?

    Nasrettin Hoca'nın "Sen de Haklısın" fıkrası şu şekildedir: Nasreddin Hoca, köyde gezinirken iki adamın tartıştığını duyar. Bu konuşmaları duyan Hoca'nın hanımı, "İkisine de haklısın dedin, birisi haksız olmalı değil mi?" diye sorar.

    Nasrettin Hoca'nın kıyamet fıkrası nedir?

    Nasrettin Hoca'nın kıyamet fıkrası şu şekildedir: Hoca'ya sormuşlar: "Hocam, kıyamet ne zaman kopacak?". Onlar, "Bir tane kıyamet biliyoruz, kaç tane kıyamet var?" diye ısrar etmişler.

    Nasreddin Hoca hırsızı nasıl yakaladı?

    Nasreddin Hoca, hırsızı okuduğu bir dua sayesinde yakaladı. Hoca, bir gece evin damında ayak sesi duyunca hırsız olduğunu anladı ve eşine, daha önce kapıyı çaldığında açılmadığı için ayın ışığına yapışarak bacadan girdiğini söyledi. Hoca, hırsızın kımıldayacak hali kalmadığını görünce koşup "Hanım, hırsızı yakaladım, çabuk ip getir" diye bağırdı.

    Nasrettin Hoca'ya sormuşlar karın çok geziyor ne demiş?

    Nasreddin Hoca'ya, "Karın çok geziyor" dediklerinde, Hoca "Olur mu canım? O kadar gezseydi, arada bir bizim eve de uğrardı" diye cevap vermiş.

    Nasreddin Hoca belki ağaçtan öteye bir yol düşer fıkrası nedir?

    "Belki Ağaçtan Öteye Bir Yol Düşer" Nasreddin Hoca fıkrası şu şekildedir: Mahallenin çocukları, Nasreddin Hoca'ya şaka yapmak için uçurtmalarını büyük bir ağaca taktırırlar. Hoca, "Hay hay" diyerek ayakkabılarını çıkarıp sırt çantasına yerleştirmeye başlar.

    Çiğ köfte ilk kim buldu?

    Çiğ köftenin ilk kim tarafından bulunduğu kesin olarak bilinmemekle birlikte, en yaygın rivayete göre ilk çiğ köfteyi bir avcı keşfetmiştir. Hikâyeye göre, Nemrut Dağı’nda avlanan bu avcı, eve getirdiği eti pişirmek için ateş yakmak istemiş, ancak kral tarafından yasaklanan ateş yakma kuralına uymak zorunda kalmıştır.