• Buradasın

    Kazanılmış hak hangi hallerde korunmaz?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Kazanılmış hak, belirli hallerde korunmayabilir:
    1. Ayırt etme gücü bulunmayan kişilerin fiilleri: Ayırt etme gücü bulunmayan kişilerin devren hak kazanması durumunda, iyiniyet korunmaz 1.
    2. Çalınmış malın temliki: Çalınan bir malın devri halinde, gerçek malik iyiniyetli olsa bile hak kazanır 1.
    3. Gasp edilen mal: Bir kimsenin malvarlığından bir şey gaspedilmişse, ne malı gaspeden ve ne de ondan devir alan kişi, iyiniyetli olsa bile hak kazanamaz 1.
    4. Kamu düzenine aykırılık: Kazanılmış hakkın dayanağı olan idari işlem, kamu düzenine aykırı ise korunmaz 23.
    5. Hukuka aykırı işlemler: Hukuka aykırı bir şekilde tesis edilen idari işlemler geri alınabilir ve bu işlemlere dayalı kazanılmış haklar korunmaz 23.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Kazanılmış hak ve hukuki güvenlik ilkesi aynı şey mi?

    Kazanılmış hak ve hukuki güvenlik ilkesi kavramları birbiriyle ilişkilidir ancak aynı şey değildir. Kazanılmış hak, bireylerin yürürlükteki hukuk kurallarına uygun olarak elde ettikleri ve hukuki güvence altına alınan haklardır. Hukuki güvenlik ilkesi ise, hukuk kurallarında sık sık değişiklikler yapılarak hukuki istikrarı ve belirliliği yok eden kurallar ihdas edilmemesi gerektiğini ifade eder.

    Ceza hukukunda kazanılmış hak nedir?

    Ceza hukukunda kazanılmış hak, bir kişinin kanunlar tarafından tanınan haklarını kullanırken, bu fiillerinin suç olarak değerlendirilemeyeceğini ve cezai sorumluluk doğurmayacağını ifade eder. Bu ilke, Türk Ceza Kanunu'nun 24. maddesinde düzenlenmiştir ve şu şekilde özetlenebilir: "Hakkını kullanan kimseye ceza verilmez". Kazanılmış hak, aynı zamanda hukukun temel ilkelerinden biri olarak, bireylerin geçmişte hukuka uygun şekilde edindikleri hakların, sonradan yürürlüğe giren düzenlemelerle ortadan kaldırılamayacağını da ifade eder.

    Özel hakların sınırlama sebepleri nelerdir?

    Özel hakların sınırlama sebepleri, anayasada ve uluslararası sözleşmelerde belirtilen ve temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılmasını gerektiren durumlardır. Bu sebepler şunlardır: 1. Kanunla sınırlama: Sınırlama, sadece kanunla yapılabilir. 2. Anayasanın sözüne ve ruhuna uygunluk: Sınırlamalar, anayasanın bütünlüğüne ve ruhuna uygun olmalıdır. 3. İlgili maddelerde belirtilen sebepler: Sınırlamalar, anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak yapılmalıdır. 4. Demokratik toplum düzeninin gerekleri: Sınırlamalar, demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı olamaz. 5. Laik Cumhuriyetin gerekleri: Sınırlamalar, laik Cumhuriyetin gereklerine uygun olmalıdır. 6. Ölçülülük ilkesi: Sınırlamalar, ölçülülük ilkesine bağlı kalmalıdır. Ayrıca, olağanüstü hallerde temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılması da mümkündür, ancak bu durumda da milletlerarası hukuktan doğan yükümlülüklerin ihlal edilmemesi şarttır.

    Haklar nasıl korunur?

    Haklar, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde çeşitli mekanizmalar tarafından korunur. Ulusal düzeyde hakların korunması şu yollarla sağlanır: 1. Anayasal Koruma: Anayasa, temel hak ve özgürlükleri güvence altına alır. 2. Mahkemeler: İnsan haklarına ilişkin ihlaller, adli, idari ve anayasa mahkemelerine başvurularak giderilir. 3. Kamu Denetçiliği Kurumu: Kamu kurumlarıyla yaşanan sorunlar nedeniyle hak ihlallerine uğrayanlar bu kuruma başvurabilir. 4. Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK): İnsan hakları ihlallerinin önlenmesi ve eşitlik ilkesinin gözetilmesi amacıyla faaliyet gösterir. Uluslararası düzeyde hakların korunması için ise: 1. Birleşmiş Milletler (BM): İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, insan haklarının evrensel bir çerçevede korunmasını amaçlar. 2. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM): Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf olan ülkelerde bireyler, iç hukuk yollarını tükettikten sonra AİHM’e başvurarak hak ihlallerine karşı koruma talep edebilir. 3. Uluslararası Ceza Mahkemesi: İnsanlığa karşı işlenen suçlar gibi ağır ihlallerde sorumluları yargılar. Ayrıca, bireylerin haklarının farkında olması, bu hakları savunması ve başkalarının haklarına saygı göstermesi de hakların korunmasında önemlidir.

    Mülkiyet hakkı hangi hallerde sınırlandırılabilir?

    Mülkiyet hakkı, aşağıdaki hallerde sınırlandırılabilir: 1. Kamulaştırma: Kamu yararı gerekçesiyle, devletin özel mülkiyete ait bir malı zorunlu olarak almasıdır. 2. İrtifak Hakkı: Bir mal üzerinde başkasına kullanma hakkı tanıyan bir sınırlamadır. 3. Kamu Düzeni ve Çevre Koruma: Kamu düzeni, sağlık, güvenlik ve çevrenin korunması gibi gerekçelerle mülkiyet hakkına sınırlamalar getirilebilir. 4. Zorunlu İmar Planları: İmar planları, taşınmaz mal sahiplerinin mülkiyet hakkını sınırlandırabilir. 5. Kira ve Kullanım Hakkı Sınırlamaları: Mülkiyet hakkı, kiralama durumunda da sınırlanabilir.

    Kazanılmış hakkın korunması ilkesi hangi ilkeye dayanır?

    Kazanılmış hakkın korunması ilkesi, hukukun evrensel ilkelerinden biri olan hukuk güvenliği ilkesine dayanır.

    Hak ihlali ve hak gaspı aynı şey mi?

    Hak ihlali ve hak gaspı kavramları benzer anlamlar taşısa da tam olarak aynı şey değildir. Hak ihlali, genel olarak, bir kişinin veya kurumun, başkalarının haklarına aykırı olarak hareket etmesi ve bu hakların kısıtlanması veya engellenmesi durumunu ifade eder. Hak gaspı ise, başkasının malını veya hakkını haksız yere ele geçirme, onu kendi menfaati için kullanma ve bu süreçte başkalarının haklarını çiğneme anlamına gelir.