• Buradasın

    İşverenin açığa imzayı kötüye kullanması nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    İşverenin açığa imzayı kötüye kullanması, Türk Ceza Kanunu'nun 209. maddesi kapsamında değerlendirilen bir suçtur 13.
    Bu suç, belirli bir amaçla teslim edilen imzalı ancak içeriği boş veya kısmen boş bir kağıdın, verilme amacı dışında doldurulması anlamına gelir 23.
    Örneğin, bir işverenin, çalışanına ödeme yapmak amacıyla imzaladığı ancak miktar kısmını boş bıraktığı bir çeki, çalışanın daha yüksek bir miktar yazarak kötüye kullanması bu suçu oluşturur 2.
    Bu suçun işlenmesi halinde, fail üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılabilir 24.

    Konuyla ilgili materyaller

    Başkasının yerine imza atmak suç mudur?

    Evet, başkasının yerine imza atmak suçtur. Bu durum, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) resmi belgede sahtecilik kapsamında değerlendirilmektedir.

    İşverenin imzasız bordro vermesi suç mu?

    İşverenin imzasız bordro vermesi, yasal bir suçtur. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 102. maddesine göre, ücret tediye bordrosunda işçinin imzasının bulunmaması durumunda, brüt asgari ücretin yarısı tutarında idari para cezası uygulanır. Ayrıca, Yargıtay kararlarına göre, bordroda işçinin fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil gibi çalışmalarının karşılığı olan ücretlerin ödenmemiş olması da bordro hilesi olarak değerlendirilmekte ve bu durum da cezai sorumluluk doğurmaktadır.

    TCK 209/2 açığa imzanın kötüye kullanılması nedir?

    TCK 209/2'ye göre açığa imzanın kötüye kullanılması, imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı hukuka aykırı olarak ele geçirip veya elde bulundurup da hukuki sonuç doğuracak şekilde doldurmayı ifade eder. Bu durumda kişi, belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılır.

    İşverenin yanlış beyanda bulunması halinde işçinin hakları nelerdir?

    İşverenin yanlış beyanda bulunması halinde işçinin hakları şunlardır: 1. İş Sözleşmesini Feshetme Hakkı: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. maddesine göre, işveren tarafından yapılan yanıltıcı beyanlar, işçiye haklı nedenle iş sözleşmesini feshetme hakkı tanır. 2. Sözleşmenin İptali ve Tazminat Davası: Borçlar Kanunu'nun 36. maddesine dayanarak, işçi yanıltıcı beyanlar nedeniyle sözleşmeyi iptal edebilir ve maddi/manevi tazminat talep edebilir. 3. Delil Toplama ve Hukuki Destek: İşçi, işverenin yanıltıcı beyanlarını kanıtlamak için iş sözleşmesi, yazışmalar ve tanık ifadeleri gibi delilleri toplayabilir ve hukuki süreçlerde bir avukattan destek alabilir. Bu hakların kullanılabilmesi için yanıltmanın kanıtlanması gerekmektedir.

    Yerine imza atılan kişi ne yapmalı?

    Yerine imza atılan kişi, durumu fark ettiğinde derhal ilgili makamlara başvurmalıdır. Bu durumda yapılması gerekenler: 1. Savcılığa suç duyurusunda bulunmak: İmzanın kendisine ait olmadığını ve taklit edildiğini belirterek sahtecilik suçundan şikayetçi olunmalıdır. 2. İmza örneği vermek: Karakola çağrılıp imza örnekleri alınarak bilirkişiye gönderilmelidir. 3. Hukuki süreç başlatmak: Gerekirse özel bir avukat tutarak hukuki yollara başvurulmalıdır. Bu tür durumlarda, resmi evraklarda sahtecilik suçunun 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırıldığını unutmamak önemlidir.

    Açığa imza işçi için ne anlama gelir?

    Açığa imza, işçi için genellikle işverenin, işçinin ileride doğabilecek alacaklarını garanti altına almak amacıyla boş kağıt veya senet imzalattığını ifade eder. Bu durum, işçi açısından riskli olabilir çünkü senedin tutar kısmı boşsa, işçi daha sonra senet nedeniyle icra takibi ile karşı karşıya kalabilir. Ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun 209. maddesine göre, işçinin rızası dışında alınan açığa imzanın kötüye kullanılması bir suç teşkil eder ve bu durumda işveren hapis cezası ile cezalandırılabilir.

    İşverenin işçiye karşı sorumlulukları nelerdir?

    İşverenin işçiye karşı sorumlulukları şunlardır: 1. Ücret Ödeme Borcu: İşveren, işçiye yaptığı iş karşılığında adil ve zamanında bir ücret ödemek zorundadır. 2. İşçiyi Gözetme Borcu: İşveren, işçinin çıkarlarını korumalı ve ona zarar verecek davranışlardan kaçınmalıdır. 3. Eşit Davranma Borcu: İşveren, aynı işyerinde çalışan işçilere cinsiyet, din, mezhep gibi objektif olmayan sebeplere dayanarak farklı işlemlerde bulunamaz. 4. Sosyal Güvenlik Yükümlülüğü: İşveren, işçilerin sosyal güvenlik primlerini düzenli olarak ödemek zorundadır. 5. Eğitim Sağlama: Özellikle çalışan sayısının fazla olduğu işletmelerde, işçilerin eğitimden geçirilmesi ve kaza ile risklere karşı gerekli önlemlerin alınması işverenin sorumluluğundadır.