• Buradasın

    İşçilik alacağında tanık delili nasıl değerlendirilir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    İşçilik alacağında tanık delili, tanığın tarafsızlığı, bilgi sahibi olması ve ifadelerinin tutarlılığı gibi kriterlere göre değerlendirilir 1.
    • Tanığın tarafsızlığı: Tanıkların, olayla ilgili tarafsız bir bakış açısına sahip olmaları, beyanlarının güvenilirliğini artırır 1.
    • Tanığın bilgi sahibi olması: Tanıkların, olay hakkında doğrudan bilgi sahibi olmaları, beyanlarının geçerliliği açısından kritik öneme sahiptir 1.
    • Tanıkların ifadelerinin tutarlılığı: Farklı tanıkların ifadeleri arasındaki tutarlılık, delilin güçlendirilmesine katkı sağlar 1.
    Ayrıca, tanıkların işyerinde çalışıp çalışmadığı, çalışma dönemleri, taraflarla olan menfaat ilişkisi ve husumetleri de dikkate alınır 5.
    Tanık beyanlarının hesaplamaya elverişli olması gerekir; soyut ifadeler içeren tanık beyanları dikkate alınmaz 4.
    Tanık delilinin değerlendirilmesinde Yargıtay içtihatları da göz önünde bulundurulur 1.
    İşçilik alacağı davalarında tanıklık, işçi haklarının korunmasında ve adaletin sağlanmasında kritik bir öneme sahiptir 2. Tanıklık yapan işçilerin yasal haklarının bilinmesi ve bu hakların korunması, işverenlerin haksız uygulamalarına karşı caydırıcı bir rol oynar 2.
    İşçilik alacağı davası gibi hukuki konularda bir avukata danışılması önerilir.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Tanık delili hangi durumlarda kesinlik kazanır?

    Tanık delili, tek başına kesinlik kazanmaz; diğer delillerle desteklenmesi gerekir. Tanık beyanının kesinlik kazanabileceği durumlar: İnandırıcı deliller: Aksine inandırıcı deliller yoksa, tanık beyanlarının gerçek olduğu kabul edilir. Sanığın sorgulama imkanı: Tanığın, sanığın da sorgulama imkanı bulunduğu bir dönemde dinlenmesi. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre kesin deliller ise şunlardır: kesin hüküm; senet; yemin; ikrar.

    Tanık ne demek?

    Tanık, bir olay veya durum hakkında doğrudan bilgi sahibi olan ve bu bilgiyi mahkemede veya başka bir yasal ortamda paylaşan kişidir. Tanıklık, adaletin sağlanmasında kritik bir rol oynar; tanıkların sağladığı bilgiler, olayların aydınlatılmasında ve doğru kararların verilmesinde önemli bir yer tutar. Tanıklar, farklı türlere ayrılabilir: Gözlemci tanık: Bir olay veya durum hakkında doğrudan gözlemlerini paylaşan kişilerdir. Uzman tanık: Belirli bir konuda özel bilgi veya uzmanlığa sahip olan kişilerdir. Karakter tanığı: Bir kişinin karakteri veya davranışları hakkında bilgi sağlar. Türk hukuk sistemine göre, tanık göstermek zorunlu değildir; tanıklar isteğe bağlı olarak ifade verebilirler.

    Hangi hallerde tanık dinlenmeden karar verilir?

    Tanık dinlenmeden karar verilebilecek durumlar: Tanıklıktan çekinme: Tanık, kanunda belirtilen durumlarda (kişisel nedenler, sır nedeniyle, menfaat ihlali tehlikesi) tanıklıktan çekinebilir. İkinci tanık listesi verilmemesi: Tanık listesi için kesin süre verildiği ve dinlenme günü belirlendiği hallerde, liste sunulmamış olsa bile, taraf o duruşmada tanığı hazır bulundurursa tanık dinlenir. Acele veya istisnai haller: Mahkemenin, tanığın daha kısa süre içinde duruşmaya çağrılmasına karar verdiği durumlar. Bu durumlarda, tanığın dinlenmemesi kararın doğruluğunu etkilememelidir.

    Tanık gösterme örnekleri nelerdir?

    Tanık gösterme örnekleri: "Atatürk bu konuda 'Hayattaki en hakiki mürşit ilimdir' diyor". "Jean-Paul Sartre şunu söyler, 'İnsanlar bazı şeyleri söylemeyi seçtiği için yazardır'". "Ünlü bir sosyolog, 'Tarım devrimi ile ortaya güçlü ve kötü bir insan çıktı' şeklinde cümle kurmaktadır". "Orhan Veli Kanık, bu konuda nasıl hareket edilmesi gerektiğini şu sözleriyle ortaya koymuştur: 'Dili, her zaman, her yerde düşünmemiz gerekir. Bir takvim yaprağında, bir sokak ilanında dile karşı sorumlu olduğumuzu hatırımızdan çıkarmamalıyız. Binlerce insan tarafından okunacak bozuk bir cümlenin, birçok kişinin aklını çelebileceğini unutmamalıyız. Sağlam bir dile ancak böyle ulaşabiliriz'". Tanık göstermede, üçüncü kişilerin sözleri olduğu gibi alınır ve tırnak içinde gösterilir.

    Tanık beyanı tek başına yeterli delil midir?

    Tanık beyanı, tek başına yeterli bir delil olarak kabul edilmez. Ceza muhakemesinde tanık beyanı, takdiri delil niteliği taşır ve hakimi bağlayıcı değildir. Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre de tanık beyanı, tek başına kesin delil niteliği taşımaz ve diğer delillerle desteklenmesi gerekir.

    İşçilik alacaklarında yazılı delil nedir?

    İşçilik alacaklarında yazılı delil, taraflar arasında imzalanmış veya resmi kurumlar tarafından düzenlenmiş, mahkeme tarafından birincil delil olarak kabul edilen belgeleri ifade eder. İşçilik alacaklarında yazılı delillere bazı örnekler: iş sözleşmeleri (belirli ya da belirsiz süreli); ücret bordroları; ibranameler, fesih bildirimleri ve işten çıkış belgeleri; SGK işe giriş bildirgesi ve hizmet dökümü; fazla mesai çizelgeleri; yıllık izin formları; ihtar yazıları; e-posta yazışmaları. Yazılı belgelerin bulunmaması durumunda, tanık beyanları önemli bir delil olarak kullanılır.

    İşçilik alacağı davasında hangi belgeler kesin delildir?

    İşçilik alacağı davasında kesin delil olarak kabul edilen belgeler şunlardır: İşçinin imzasını taşıyan bordrolar ve ödeme belgeleri. İşe giriş-çıkış kayıtları (puantaj kayıtları). İş sözleşmesi ve hizmet çizelgesi. Banka hesap dökümleri. Bunların dışında, tanık beyanları ve işyeri teftiş müdürünün düzenlediği rapor ve tutanaklar da delil olarak kabul edilir. İşçilik alacağı davalarında ispat yükü genellikle işçidedir, ancak işverenin yazılı ve imzalı belgeleri sunması durumunda bu yük değişebilir.