• Buradasın

    Bilirkişi raporu hükme esas alınırsa ne olur?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Bilirkişi raporu hükme esas alınırsa, yani mahkeme tarafından karara temel olarak kabul edilirse, şu sonuçlar doğabilir:
    • Tazminat davası: Gerçeğe aykırı rapor nedeniyle zarar gören kişiler, Devlete karşı tazminat davası açabilir 14.
    • Rücu: Devlet, ödediği tazminatı sorumlu bilirkişiye rücu eder 14.
    • Hukuki değerlendirme: Bilirkişi raporu, hakim tarafından diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirilir, ancak hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunamaz 13.
    Bilirkişi raporunun hükme esas alınabilmesi için, raporun denetime elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmesi gerekir 2.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Bilirkişi raporunda nelere dikkat edilmeli?

    Bilirkişi raporunda dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar şunlardır: Tarafların ad ve soyadları. Bilirkişinin görevlendirildiği hususlar. Gözlem ve inceleme konusu yapılan maddi vakıalar. Gerekçe ve varılan sonuçlar. Bilirkişiler arasında görüş ayrılığı varsa, bunun sebebi. Raporun düzenlenme tarihi. Bilirkişi veya bilirkişilerin imzaları. Ayrıca, bilirkişi: Raporunu, mahkemece belirlenen sınırlar dahilinde, tümüyle maddi vakıalara hasretmeli. Somut soruları, yöneltiliş sırasına göre, bilimsel dayanaklarını göstererek eksiksiz cevaplamalıdır. Teknik terim ve kavramları, tarafların anlayabileceği şekilde açıklamalıdır. Hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunmamalıdır.

    Bilirkişi raporu tartışılabilir mi?

    Bilirkişi raporu tartışılabilir, çünkü hakim, bilirkişi raporunu diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir. Bilirkişi raporuna itiraz, raporun tebliğinden itibaren iki hafta içinde yapılabilir. Ayrıca, hakim, bilirkişi raporundaki özel veya teknik açıklamalardan yola çıkarak, raporda varılan sonucun yanlış olduğu kanısına ulaşırsa, bunun gerekçelerini açıkça ortaya koyarak bilirkişi raporunun aksine de karar verebilir.

    Bilirkişi raporu denetime elverişli olmazsa ne olur?

    Bilirkişi raporunun denetime elverişli olmaması durumunda, mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için aşağıdaki yolları izleyebilir: Eksiklerin tamamlatılması: Taraflar, raporda eksik gördükleri hususların bilirkişiye tamamlatılmasını talep edebilir. Ek rapor veya açıklama: Mahkeme, bilirkişiden ek rapor alabilir veya bilirkişinin sözlü açıklamalarda bulunmasını isteyebilir. Yeni bilirkişi atanması: Gerekli görülürse, yeni bir bilirkişi aracılığıyla tekrar inceleme yaptırılabilir. Bu işlemler tamamlandıktan sonra, usulüne uygun biçimde alınan bilirkişi raporu, diğer delillerle birlikte hakim tarafından serbestçe değerlendirilebilir.

    Hakimin bilirkişi raporuna uymaması halinde ne olur?

    Hakimin bilirkişi raporuna uymaması durumunda, taraflar rapora itiraz edebilir ve mahkemenin yeni bir bilirkişi incelemesi yapmasını talep edebilirler. Ayrıca, eksik veya yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak verilen karar, üst mahkeme tarafından bozulabilir.

    Bilirkişi görüşü nedir?

    Bilirkişi görüşü, belirli bir alanda uzmanlaşmış bir kişinin, mahkemelere veya diğer ilgili kurumlara sunduğu uzman görüşüdür. Bilirkişi, bilgi ve deneyimlerine dayanarak, davayla ilgili konularda objektif bir şekilde görüş belirtir. Bilirkişi raporu, mahkeme kararının verilmesinde önemli bir rol oynar ve mahkemece kabul edilirse, dava sonucuna etki edebilir.

    Bilirkişi ön inceleme raporu nedir?

    Bilirkişi ön inceleme raporu, bir olayın veya durumun teknik ve bilimsel analizini içeren, tarafsız ve objektif değerlendirmeler sunan bir rapordur. Bu raporlar, hukuki süreçlerde delil niteliğinde kullanılarak, doğru ve adil kararların verilmesine yardımcı olur. Bilirkişi ön inceleme raporunda genellikle şu bilgiler yer alır: - Bilirkişinin kimliği ve uzmanlık alanı; - Görevlendirme nedeni; - Yapılan incelemeler ve kullanılan yöntemler; - Elde edilen bulgular; - Sonuç ve değerlendirme; - Raporun tarihi.

    Bilirkişinin raporu kesin delil mi?

    Bilirkişi raporu kesin delil değildir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 282. maddesine göre, hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü serbestçe değerlendirir. Ancak, tespiti istenen vakıa veya değerlendirilmesi istenen sonuç hakkında, taraflarca bir kesin delil (örneğin, senet veya kesin hüküm) ibraz edilmişse, hakim, bu kesin delile uygun olarak o vakıayı (veya sonucu) mevcut kabul etmek zorundadır.