Fârâbî'ye göre akıl, farklı anlamlarda kullanılmıştır: Halk için akıl, iyiyi tercih edip kötüden sakınan kişiyi nitelemek için kullanılır. Kelamcılar için akıl, bir konuda halkın geneli veya çoğunluğu arasında kabul gören ilk veya en meşhur görüştür. Doğuştan akıl, Aristoteles tarafından apriori bilgileri doğuştan bulunduran nefsin bir gücü olarak tanımlanır. Amelî akıl, neyin yapılıp neyin yapılmaması gerektiğini, iyi ve kötü, yararlı ve zararlı ayrımını konu edinir. Bilkuvve akıl, insanda baştan itibaren var olan, akılsalların tasavvurlarını kabul etmeye hazır olan maddesel bir istidattır. Fârâbî'ye göre akıl, etkin (Faal) akıl tarafından etkinleştirildiğinde bilfiil akıl ve kazanılmış (müstefad) akıl aşamalarına ulaşır.