Koloniler, ana şehirden oluşan ve Demir Çağı sonrası kurulan şehir devletleriydi. Koloniler genellikle metropollere bağlı kalırken, Yunan kolonileri bağımsızdı. Koloniler genellikle ticaret ve imparatorluk kurma amacıyla kuruldu
Çin, tek partili yarı başkanlık sosyalist cumhuriyettir. Devlet gücü Komünist Parti, Merkezi Halk Hükümeti ve yerel temsilcilerden oluşur. Devlet başkanı törensel figüran, başbakan ise hükümet başkanıdır
Bu video, Kürt aşiretlerinden biri olan Ertuşi (Ertuşi veya Hert olarak da bilinen) aşiretini tanıtan bilgilendirici bir içeriktir.. Video, aşiret kavramının tanımıyla başlayıp Ertuşi aşiretinin coğrafi dağılımı, nüfusu ve yapısı hakkında bilgiler sunmaktadır. Ertuşi konfederasyonunun Mentkan ve Hamedan adlı iki ana koldan oluştuğu, yaklaşık 500 bin ile 1 milyon arasında bir nüfusa sahip olduğu belirtilmektedir. Ayrıca, aşiretlerin feodal toplumlarda nasıl yönetildiği, demokrasi kavramının aşiret yapılarında yer almadığı ve günümüzde aşiretlerin siyasi partilerde örgütlenme yoluna gittiği gibi konular ele alınmaktadır. Video, Ertuşi konfederasyonunun önemli liderlerinden Şeki A'nın kısa biyografisiyle sonlanmaktadır.
7. yüzyılda çeşitli Türk kavimleri Azerbaycan'a yerleşmeye başladı. 1015'te Selçuklu Çağrı Bey Türkmen ordusuyla Azerbaycan'a geldi. 1076'da Türkmenler Selçuklu fetihleriyle Azerbaycan'a yerleşmeye başladı. 1239'da Moğol istilası sonrası İlhanlılar bölgeye Türkmenleri yerleştirdi. 16. yüzyılda Safevî Devleti'nin kurulmasıyla Türkmen nüfusu arttı
Roma devleti MÖ 753-565 arasında dört siyasi döneme ayrılmıştır. Krallık döneminde kral, halk ve senatörler temel siyasi organlardı. Cumhuriyet döneminde magistralar ve senato güçlendi. İlk imparatorluk döneminde princeps sınırsız yetkilerle devleti yönetti. Son imparatorluk döneminde imparatorluk doğu ve batıya ayrıldı
Less than ten countries share parts of their names. Libya was world's longest name before 2013. Many countries use acronyms to save space
Bu video, bir tarih öğretmeninin öğrencilere hitap ederek Türk tarihi konularını anlattığı eğitim içeriğidir. Öğretmen, Furkan adında bir öğrenciden de yardım alarak dersi sunmaktadır.. Video, Türk tarihindeki önemli toplulukları kronolojik olarak ele almaktadır. İlk olarak Hazarlar ve Peçenekler, ardından Bulgarlar, Macarlar ve Karluklar, son olarak Oğuzlar ve Kumanlar hakkında detaylı bilgiler verilmektedir. Her topluluk için tarihsel kökenleri, dini inançları, kurdukları devletler ve Türk tarihindeki etkileri anlatılmaktadır.. Videoda ayrıca Türk topluluklarının İslam öncesi dönemdeki siyasi yapısı, İslam'ın yayılışı ve Türklerin yerleşik hayata geçiş süreçleri de ele alınmaktadır. Öğretmen, ÖSYM sınavlarında çıkabilecek soru tiplerini de açıklamakta ve bir sonraki derste kültür ve uygarlık konularının işleneceğini belirtmektedir.
Tokugawa Ieyasu established military government (bakufu) in 1603. Japan divided into three daimyo groups: sankei, fudai, and tozama. Daimyo required alternate years in Edo and their territories. Four-tier class system created to control society
Bu video, bir öğretmenin İslam öncesi Türk tarihi konusunu anlattığı kapsamlı bir eğitim dersidir. Öğretmen, tahtada notlar alarak ve görsel destekler kullanarak konuyu detaylı şekilde açıklamaktadır.. Ders, İslam öncesi Türklerde devlet yönetimi, siyasi ve askeri kavramlar, ekonomik faaliyetler, kültürel özellikleri, inanç yapısı, edebiyatı ve takvim sistemi gibi konuları ele almaktadır. Video, ÖSYM sınavlarında çıkabilecek soru tiplerini vurgulayarak, öğrencilerin sınavlarda başarılı olmaları için gerekli bilgileri aktarmaktadır.. Ders içeriğinde devlet kurumları, hükümdarlık sembolleri, kurultay sistemi, hukuk kavramları, ordu anlayışı, ekonomik faaliyetler, sanat ve spor hayatı, sosyal yapı, inanç yapısı, Türk edebiyatı ve takvim sistemi gibi konular detaylı olarak incelenmektedir. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı forsundaki on altı Türk devleti ve Osmanlı dönemindeki takvim sistemi hakkında bilgiler de sunulmaktadır.
Bu video, bir tarih dersi formatında Osmanlı İmparatorluğu'nun 16. yüzyılda Avrupa'daki yükselişini ve siyasi yapısını anlatan bir sunumdur. Konuşmacı, Fatih Sultan Mehmet ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerindeki Osmanlı İmparatorluğu'nun genişlemesini ve diplomatik ilişkilerini detaylı şekilde açıklamaktadır.. Video, Osmanlı İmparatorluğu'nun "Asrı Süleyman" olarak bilinen yüksek doruk noktasını ele alarak, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethetmesinden sonra Eflak-Boğdan, Arnavutluk, Sırbistan, Bosna-Hersek, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman,
Bu video, bir eğitim dersi formatında sunulan, Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetim yapısı ve merkezi otorite sistemini anlatan bir içeriktir. Konuşmacı, öğrencilere yönelik bilgiler aktarmaktadır.. Video, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1876 yılına kadar mutlak monarşi ile yönetildiği bilgisini başlangıç noktas alarak, padişahın otoritesini sınırlayan Türk töresi ve İslam hukuku kavramlarını ele almaktadır. Daha sonra merkezi otoritenin güçlenmesi, II. Mehmet dönemindeki düzenlemeler, harem sistemi, divan teşkilatı ve saray hizmetkârları gibi konular detaylı olarak incelenmektedir.. Videoda ayrıca padişah ve devlet büyüklerinin lakapları, medreselerin devletle ilişkisi, kardeş katli ve kapıkulu askerleri gibi Osmanlı İmparatorluğu'nun siyasi yapısını şekillendiren önemli unsurlar da açıklanmaktadır.
Bu video, Richard Adams'ın "Watershop Down" adlı romanının kitap özeti ve analizini içeren bir içeriktir. Ana karakterler arasında Fiverr, Hazel, Bigwig ve diğer tavşanlar bulunmaktadır.. Video, İngiltere kılığında yaşayan tavşanların Sandleford barınağından ayrılıp yeni bir yuva kurma mücadelesini kronolojik olarak anlatmaktadır. Hikâye, farklı barınakların (Sandleford, Caw Slip ve Efrafa) siyasi yapılarını ve toplumsal işleyişlerini incelemektedir. Ana tema olarak "konfor ve özgürlük" arasındaki ilişki ele alınmakta ve Hazel'in iç sesine kulak vererek risk alması ile Fiverr'ın bu vizyonu eyleme dönüştürmesi vurgulanmaktadır.. Videoda ayrıca tavşan folklolünün efsane kahramanı Prens El-Ahhari'nin hikayelerinin hikâyeye paralellik taşıdığı belirtilmekte ve "gerçekten yaşıyor musun yoksa sadece güvende misin?" sorusuyla izleyicilere kendi "Watershop Down"larını bulmaları için düşündürülmektedir.
Bu video, bir eğitimci tarafından KPSS sınavına hazırlık amacıyla sunulan Osmanlı tarihi dersinin bir bölümüdür. Eğitimci, taht kürsüsüne oturmuş olarak notlar alarak konuyu detaylı şekilde açıklamaktadır.. Video, Osmanlı Devleti'nin kültür ve medeniyeti konusunu kapsamlı şekilde ele almaktadır. İçerik, devlet yönetiminin kaynakları, hükümdarlık alametleri, veraset sistemi, saray yapısı (birun, enderun, harem), Divan-ı Hümayun'un yapısı ve üyeleri, başkent idaresindeki önemli makamlar ve taşra idaresi gibi konuları kronolojik olarak incelemektedir.. Ders, KPSS sınavında Osmanlı kültür ve medeniyeti konusunda çıkan 3-4 soru için hazırlanmış olup, Osmanlı Devleti'nin siyasi yapısını, yönetim kurumlarını ve idare sistemlerini detaylı şekilde açıklamaktadır. Ayrıca padişahların kullandığı ünvanlar, taşra idaresindeki sancak sistemi ve şehzadelerin yetiştirilme yöntemleri gibi önemli konular da ele alınmaktadır.
Bu video, bir konuşmacının akıllı kent kavramı hakkında yaptığı bir sunum veya konuşmayı içermektedir.. Konuşmacı, Osmanlı dönemindeki milliyetçi bakış açısının akıllı kent için zararlı olduğunu vurgulayarak, Türkiye'de demokratik, özgür ve olağan bir toplum yaratmanın önemini anlatmaktadır. İstanbul'un kozmopoliten bir şehir haline gelmesi ve basın dünyasında Beyrut ve Atina'nın yerini alması gibi gelişmeleri örnek göstererek, akıllı kent kavramının sadece teknoloji değil, toplumsal ve siyasal unsurları da içeren bütüncül bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğini belirtmektedir.
Bu video, 10. sınıf tarih ders kitabının sayfa 41'indeki sorunun cevabını içeren eğitim materyalidir.. Videoda Türkiye Selçuklu Devleti dönemindeki dini hareketlerin siyasi ve sosyal yapıya etkileri sorulmaktadır. Cevap olarak, devlette adalet, yönetim ve sosyal yapıların İslam'a uygun şekilde hareket ettiği, bu durumun devletin güçlenmesine ve kendine güvenmesine katkı sağladığı belirtilmektedir.
Bu video, bir konuşmacının İran'ın tarihsel ve toplumsal yapısını anlattığı bir sunum formatındadır.. Konuşmacı, İran'ın Roma döneminden günümüze kadar değişmeyen bir yapıya sahip olduğunu vurguluyor. İran'da "Kisra" olarak adlandırılan liderin Allah'ın soyundan geldiği ve toplumun onun hizmetine çalıştığı anlatılıyor. İran'da İbahiye mezhebi, her şeyi mübah gören bir anlayış olduğu ve bu durumun insanların emniyetini tehlikeye attığı belirtiliyor. Ayrıca İran'da edebiyatın güçlü olduğu, masal kültürü olduğu ve toplumu uyutmak için masallar ve filmler kullanıldığı eleştiriliyor. Video, günümüz toplumunda da benzer bir durumun devam ettiğini ve insanların gerçek olmayan hayallerin peşinde koşarken gerçek hayatlarından uzaklaştığını vurguluyor.
Bu video, bir eğitim dersi formatında olup, bir öğretmen ve Ramazan Hoca adlı bir kişi arasında geçen diyalogları içermektedir.. Video, İlk Müslüman Türk Devletlerinin (özellikle Büyük Selçuklu Devleti) devlet yönetimi, siyasi yapısı ve askeri sistemini kapsamlı şekilde ele almaktadır. İçerik, İslam öncesi ve İslam sonrası Türk devletlerinin yönetim sistemlerini karşılaştırmalı olarak inceleyerek başlamakta, ardından hükümdarlık sembolleri, ünvanları ve saray görevlileri hakkında bilgiler vermektedir. Daha sonra hukuk sistemi, toprak yönetimi, sosyal yapılar ve ordu yapısı (bulam sistemi, hassa ordusu, bağlı kuvvetler) gibi konular detaylı olarak anlatılmaktadır.. Videoda ayrıca kadınların toplumdaki konumu, imarethane, çarşılar, türbeler, külliyeler, tekkeler ve darüşşifa gibi sosyal yapılar ile bulamhanelerde yetiştirilen Türk çocuklarının bulama askerleri ve saray muhafızları olarak nasıl kullanıldığı gibi konular da ele alınmaktadır.