Yerçekimi

Ağırlık, bir cisme etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğüdür ve cismin kütlesi ile bulunduğu yerdeki yer çekimi ivmesine bağlı olarak belirlenir. Ağırlığı belirleyen faktörler: Cismin kütlesi: Cismin kütlesi arttıkça ağırlığı da artar. Yer çekimi ivmesi: Yer çekimi ivmesinin değeri, yerin farklı noktalarında değişiklik gösterdiği için ağırlık değeri de değişebilir. Ayrıca, merkezkaç kuvveti de cisimlerin ağırlığını değiştirebilir.

10. sınıf fizik dersinde basıncın bağlı olduğu değişkenler şunlardır: Kuvvet (F). Yüzey alanı (A). Maddenin hali. Sıcaklık. Hacim. Molekül sayısı. Basınç, P = F/A formülü ile hesaplanır.

Yer çekimi kanununun Isaac Newton'a ait olmasının sebebi, bu kanunun İngiliz bilim insanı tarafından geliştirilmiş ve evrensel çekim kuvvetinin varlığını ve etkilerini açıklamış olmasıdır. Newton, 1687 yılında bir gün ağacın altına oturup düşünürken kafasına bir elmanın düşmesiyle yer çekimini keşfetmiş ve daha sonra bunun üzerine çalışmalarını yoğunlaştırarak bir cismin kütlesinin, diğer bir cismin kütlesi ve aralarındaki mesafe ile belirlenen çekim kuvveti tarafından belirlendiğini ifade eden yer çekimi kanununu geliştirmiştir.

Evrendeki düzen ve uyumun sebepleri farklı bakış açılarına göre şu şekilde açıklanabilir: İlahi Yaratılış: İslam inancına göre, evrendeki düzen ve uyum, Allah'ın sonsuz hikmet ve ilmiyle yarattığı bir düzenin sonucudur. Doğa Kanunları: Evrendeki düzen, doğa kanunları tarafından sağlanır. Amaçlı Düzenleme: Bazı bilim insanlarına göre, evrendeki düzen, amaçlı bir düzenleme sayesinde ortaya çıkmıştır. Evrendeki düzenin sebepleri konusunda bilimsel ve dini açıklamalar arasında farklılıklar bulunmaktadır.

Isaac Newton, 1687 yılında yayınladığı Philosophiæ Naturalis Principia Mathematica adlı eserinde evrensel çekim yasasını formülize ederek yerçekimi teorisini bilimsel temele oturtan ilk bilim insanı olmuştur. Ancak, yerçekimi kavramı ilk olarak M.Ö. 4. yüzyılda Aristo tarafından ele alınmıştır.

Yer çekimi kuvveti ve ağırlık hesaplamak için kullanılan formüller şunlardır: Yer çekimi kuvveti (ağırlık) hesaplama formülü. Yer çekimi ivmesi (g) hesaplama formülü. Örnek hesaplama: Kütlesi 25 kg olan bir cismin ağırlığını hesaplamak için: G = 25 x 10 (g = 10 N/kg olarak alınmıştır). G = 250 N. Ağırlık hesaplanırken dikkat edilmesi gerekenler: Ağırlık, bir kuvvet olduğu için dinamometre ile ölçülür. Ağırlık birimi Newton'dur ve "N" harfi ile gösterilir. Ağırlık, cismin bulunduğu yere göre büyüklüğü değişebilir. Kütle, değişmeyen madde miktarıdır ve eşit kollu terazi ile ölçülür.

Geoid ve elipsoid arasındaki temel farklar şunlardır: Şekil: Geoid, Dünya'nın yüzey özelliklerini ve kütle dağılımını dikkate alan düzensiz bir yüzeydir; elipsoid ise Dünya'nın şeklini yaklaşık olarak tanımlayan, pürüzsüz ve simetrik bir yüzeydir. Kullanım Amacı: Geoid, yükseklik ölçümleri ve yerçekimi alanını belirlemek için kullanılırken, elipsoid haritalama ve arazi ölçümlerinde referans olarak kullanılır. Matematiksel Model: Geoid, matematiksel olarak modellenmesi zor bir yüzeydir; elipsoid ise basit bir denklemle tanımlanabilen matematiksel bir yüzeydir. Özetle, geoid daha yerel ve karmaşık bir modelken, elipsoid daha genel ve basit bir modeldir.

Gravity (Yerçekimi) filmi, uzay ortamını ve astronotların yaşadığı zorlukları gerçekçi bir şekilde yansıtmaktadır. Eleştiriler: Neil deGrasse Tyson, uydu parçalarının doğu yönünde yörüngeye oturmasının gerçek dışı olduğunu belirtmiştir. Buzz Aldrin, filmin Dünya'nın yörüngeden görünümünü fazla net gösterdiğini ve yeterli bulut olmadığını ifade etmiştir. Olumlu Yorumlar: Chris Hadfield, filmin görsel efektlerini çok başarılı bulduğunu belirtmiştir. Apollo 11 astronotları ve diğer uzay uzmanları, filmin genel olarak bilimsel açıdan doğru olduğunu ve uzay ortamını gerçekçi bir şekilde yansıttığını ifade etmişlerdir. Sonuç olarak, Gravity filmi, uzay temalı filmler arasında gerçekçi bir yapım olarak kabul edilmektedir, ancak bazı bilimsel detaylara dair eleştiriler bulunmaktadır.

Topacın dönmemesinin birkaç nedeni olabilir: Dengesiz topaç: Eğri bir alt yüzey veya dengesiz ağırlık, topacın daha ilk saniyelerde sapıtmasına neden olabilir. Yanlış çevirme tekniği: Topacı zemine 30-50 derece civarında bir açıyla bırakmak ve ipin serbest ucunu keskin ve hızlı bir hareketle kendine doğru çekmek önemlidir. Uygun olmayan zemin: Halı veya kum gibi yumuşak zeminler topacın hızla yavaşlamasına neden olur. Körelmiş sivri uç: Topacın alt ucundaki sivri kısım körelmişse, ince bir zımpara ile düzeltilmelidir. Dış etkenler: Topaca dokunmak veya topacın etrafında sabit bir hava akımı olmaması da dönüşü etkileyebilir.

"İhtiyar Adam ve Silah" (The Old Man and the Gun) filmi, Amerika Birleşik Devletleri'nde çekilmiştir. Çekimin yapıldığı bazı yerler: Dayton, Ohio; Bethel, Blue Ash, Batavia, Cincinnati ve Hamilton (Ohio); Jackson, Michigan; Covington ve Newport, Kentucky; Belmead ve Fort Worth, Teksas. "Shal" (İhtiyar Adam) filmi ise Kazakistan'da çekilmiştir.

Astronotların kütlesi uzayda değişmez, çünkü kütle, bir cismin içerdiği madde miktarını ifade eder ve bu özellik yerçekimi tarafından etkilenmez. Ağırlık, bir cismin yerçekimi tarafından etkilenen kuvvetidir. Astronotların uzayda yaşadıkları bazı değişiklikler ve bu değişikliklerin ağırlıklarına etkileri şunlardır: Kemik ve kas kütlesi kaybı. Vücut sıvılarının dağılımı. Tüm bu faktörler, astronotların Dünya'ya döndüklerinde yürümekte zorlanmalarına veya baş dönmesi gibi sorunlar yaşamalarına neden olabilir.

Evet, "Büyük G" yerçekimi sabitidir. Yerçekimi sabitinin değeri G = 6,674 · 10⁻¹¹ N·m²/kg²'dir.

Yerçekimi, kütlesi veya enerjisi olan şeylerin birbirini çekmesinin nedenidir. Yerçekiminin var olmasının bazı nedenleri: Kütleçekim kuvveti. Uzay-zamanın eğriliği. Yerçekimi, evrendeki dört temel kuvvetten biridir.

Ağırlık ve kütle, konuma göre şu nedenlerle değişir: Ağırlık: Yer çekimi kuvveti: Bir nesneye etki eden yer çekimi kuvveti arttıkça veya azaldıkça ağırlığı da artar veya azalır. Gök cisimleri: Farklı gök cisimlerinin kütle çekim kuvvetleri farklı olduğu için bir nesnenin ağırlığı, bulunduğu yere göre değişir. Kütle: Madde ekleme veya çıkarma: Bir nesnenin kütlesini değiştirmek için, o nesnenin miktarını değiştirmek gerekir. Şekil, yer veya boyut değişikliği: Bir nesnenin şeklini, yerini veya boyutunu değiştirmek kütlesini etkilemez.

Dünya'nın gerçek küre olduğunu anlamak için şu kanıtlar kullanılabilir: Uzaydan çekilen fotoğraflar. Ay tutulması. Ufuktaki gemiler. Farklı mevsimlerin aynı anda yaşanması. Euler karakteristiği. Dünya'nın şekli hakkında daha detaylı bilgi için "evrimagaci.org" ve "kozmikanafor.com" gibi kaynaklar incelenebilir.

Kütle değişmezken ağırlığın değişmesinin sebebi, ağırlığın cisme etki eden yer çekimi kuvvetini ifade ederken kütlenin bir cismin içerdiği madde miktarını ifade etmesidir. Kütle, cismin konumuna göre değişmez; her yerde aynıdır. Örneğin, 1 kilogram kütleye sahip bir cisim Dünya yüzeyinde tam olarak 9,81 newtona karşılık gelmektedir.

"Bu Dünyanın Dışında" (The Space Between Us), Mars'ta doğan ilk insan olan Gardner Elliot'ın hikayesini anlatıyor. Konu özeti: Mars'a insan kolonisi kurmak için yola çıkan bir uzay mekiğindeki astronotlardan biri olan Sarah Elliot, Mars'a iniş yaptıktan hemen sonra bir erkek çocuğu dünyaya getirip hayatını kaybeder. Ekipteki diğer kişiler tarafından büyütülen Gardner, 16 yaşına geldiğinde son derece zeki ve meraklı bir genç haline gelmiştir. Dünyaya geri gönderilen Gardner, büyük bir kültür şoku yaşar. Yapılan tıbbi testlerde, Gardner'ın vücudunun dünya atmosferine uygun olmadığı tespit edilir. Gardner, NASA'nın kendisine tahsis ettiği yerden kaçarak internette tanıştığı ve dünyada tanıdığı tek kişi olan Tulsa ile dünyayı ve insani duygularını keşfedeceği bir yolculuğa çıkar.

2018 yapımı "Hoş Geldin Yabancı" (Welcome the Stranger) filmi, Amerika Birleşik Devletleri'nde çekilmiştir.

Potansiyel enerji, aşağıdaki hallerde artar: Yükseklik artışı: Cisim yerden yukarı doğru çıkarıldığında, yüksek bölge daha yüksek potansiyele sahip olduğundan cisimde potansiyel enerji birikir. Gerilme veya sıkıştırma: Yay, lastik bant gibi esnek malzemeler gerildiğinde veya sıkıştırıldığında potansiyel enerji depolar. Kaynama ve yoğunlaşma: Maddeler kaynarken potansiyel enerji artar, yoğunlaşırken ise azalır.

Aynı yükseklikten bırakılan farklı kütleli cisimlerin yere çarpma sürelerinin farklı olmasının nedeni, sürtünme ve hava direncidir. Cisimlerin yere çarpma süresi, yüksekliğe ve yerçekimi ivmesine bağlıdır, ancak kütleden bağımsızdır. Ancak, gerçek hayatta hava direnci, cisimler üzerinde etkili olur ve bu durum, farklı kütleli cisimlerin yere çarpma sürelerini etkileyebilir.