Uygarlık

İshak Paşa Sarayı, Osmanlı, Fars ve Selçuklu uygarlıklarına aittir.

Oxus Uygarlığı, aynı zamanda Bactria-Margiana Arkeoloji Kompleksi (BMAC) olarak da bilinir, MÖ 2200-1700 yılları arasında Orta Asya'da (günümüz Türkmenistan, kuzey Afganistan, güney Özbekistan ve batı Tacikistan'da) gelişmiş bir Tunç Çağı kültürüdür. Öne çıkan özellikleri: - Gelişmiş kentsel gelişim: Fortified şehirler, karmaşık sulama sistemleri ve monumental yapılar. - Ekonomi: Tarım (irrigation teknikleri) ve ticaret (Indus Vadisi ve İran Platosu ile) üzerine kurulu. - Sanat ve zanaat: İncelikli işlenmiş klorit ve kalsitten yapılmış eserler, altın ve gümüş işçiliği. - Dini inançlar: Olası ateş ibadeti, güneş sembolizmi ve ritüel gömüler. Uygarlığın düşüşü MÖ 1700 civarında çevresel değişiklikler, ticaret yollarının kayması ve olası göçler nedeniyle gerçekleşmiştir.

"Uygarlığın Huzursuzluğu" kitabı, Sigmund Freud'un uygarlık ve birey arasındaki dinamikleri incelediği önemli eserlerinden biridir. Kitapta anlatılan konular: - Birey ve uygarlık çatışması: Freud'a göre, birey içgüdüsel bir özgürlük arayışı içindeyken, uygarlık konforu öne sürerek içgüdülerin bastırılmasını talep eder. - Temel içgüdülerin bastırılması: Uygarlığın, özellikle cinsellik ve saldırganlık gibi temel içgüdülerin bastırılması üzerine kurulduğu ve bu durumun bireyde mutsuzluk ve huzursuzluk yarattığı. - Dinin işlevi: Freud, dinin işlevini ve "okyanus hissi" kavramını ele alır. Freud, bu eserde, toplumsal düzenin sürdürülebilmesi için bireylerin içgüdülerinin bastırılmasının kaçınılmaz olduğunu, ancak bu baskının mutsuzluk yaratmasının da aynı derecede kaçınılmaz olduğunu öne sürer.

Xia Hanedanı, Çin'in en eski uygarlığı olarak kabul edilir.

Harappa ve Mohenjo-Daro, Indus Vadisi Uygarlığı'nın iki önemli şehri olarak kabul edilir ve şu nedenlerle önemlidir: 1. Gelişmiş Şehir Planlaması: Her iki şehir de organize sokaklar, tuğla evler ve kamu binaları ile iyi planlanmış bir yapıya sahiptir. 2. Sophistike Drainaj Sistemleri: Harappa'nın gelişmiş drenaj sistemi ve Mohenjo-Daro'daki büyük merkezi pazar yeri, dönemin mühendislik başarılarını yansıtır. 3. Ekonomik ve Ticari Faaliyetler: Tarım, ticaret ve zanaat üretimi ile uğraşan gelişmiş bir ekonomiye sahiptirler. 4. Yazı ve Sanat: Indus yazısı ve mühürleri, kayıt tutma ve dini amaçlar için kullanılmış, ayrıca seramik ve metal işçiliği gibi alanlarda da ileri düzeyde olmuşlardır. 5. Tarihsel Miras: Günümüzdeki Pakistan ve Batı Hindistan'ında yer alan bu antik kentler, tarih ve arkeoloji açısından büyük bir zenginlik sunar.

İnsan neslinin tükenmesi durumunda, dünya üzerinde çeşitli büyük ölçekli değişiklikler meydana gelirdi: 1. Çevre Temizliği: İnsanların yarattığı kirlilik ortadan kalkar, hava ve su daha temiz hale gelirdi. 2. Doğal Dengeler: Yeryüzü, doğal dengesine geri döner, yabani otlar ve bitkiler hızla yayılırdı. 3. Hayvan Popülasyonları: Hayvanlar, özellikle büyük memeliler, şehirlerde daha özgürce dolaşmaya başlardı. 4. Teknolojik Yapılar: Elektrik santralleri ve diğer teknolojik yapılar zamanla aşınır ve çökerdi. 5. İklim Değişikliği: İklim değişikliği, gıda kıtlığı ve toplumsal çöküş gibi ciddi sorunlara yol açabilirdi. Milyonlarca yıl içinde, insan uygarlığına dair tüm izler büyük olasılıkla yok olurdu.

Astroloji, Mezopotamya uygarlığından gelmektedir. En eski yazılı astroloji belgeleri, M.Ö. 1800-1500 yılları arasına tarihlenen "Enuma Anu Enlil" tabletleridir. Astroloji, Mezopotamya'dan sonra sırasıyla Mısır, Babil, Hindistan ve Çin gibi diğer uygarlıklara yayılmıştır.

Taş resim sanatı, Üst Paleolitik Çağ'da ortaya çıkan ve insanlık tarihinin ilk sanat görünümleri olarak kabul edilen Paleolitik Uygarlık'a aittir.

Uygarlığın duygular üzerindeki etkileri şu şekilde özetlenebilir: 1. Mutluluk ve Haz Alma: Uygarlık, bireylerin temel içgüdülerini bastırarak mutluluk ve haz alma odaklı dürtülerini kısıtlar, bu da bireyde mutsuzluk ve huzursuzluk yaratır. 2. Suçluluk Duygusu: Toplumsal normlar ve yasalar, bireylerin içgüdülerini bastırmaları nedeniyle suçluluk duygusu yaşamalarına neden olur. 3. Toplumsal İlişkiler: Uygarlık, insanlar arasındaki ilişkileri etik sınırlar çerçevesinde şekillendirir, bu da bazen sahte ve samimiyetten uzak duygulara yol açar. 4. Sanat ve Bilim: Bireyler, uygarlığın getirdiği engellenmelerin yarattığı gerilimleri, sanat, din ve bilim gibi alanlara yönelerek gidermeye çalışır.

Akkadlar ve Sümerler aynı değildir, ancak aralarında bazı benzerlikler ve ilişkiler bulunmaktadır. Sümerler, Mezopotamya'nın güneyine yerleşmiş, gelişmiş bir yazı sistemi, sanat, mimari, astronomi ve matematik sistemi kurmuş ilk halktır. Özetle, Sümerler Mezopotamya'nın güneyindeki yerli halk iken, Akkadlar Sümer kültürünü benimseyen ve imparatorluğu kuran Sami kökenli bir topluluktur.