TürkMedeniKanunu

Evet, hisseli tapuda bir hissedar ortaklığın giderilmesini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 698. maddesine göre, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını talep edebilir.

Medeni hukuk ve Türk Medeni Kanunu arasındaki fark şu şekildedir: - Medeni hukuk, bireyler arasındaki hukuki ilişkileri düzenleyen geniş kapsamlı bir hukuk dalıdır. - Türk Medeni Kanunu, medeni hukukun temel kaynağını oluşturan ve bu alandaki kuralları yazılı hale getiren yasadır.

İsim ve soyisim değiştirme davası, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesine göre açılır.

Boşanma davası devam ederken hamile kalınması durumunda şu hukuki sonuçlar ortaya çıkabilir: 1. Babalık Karinesi: Türk Medeni Kanunu'na göre, evlilik süresince veya boşanmanın kesinleşmesinden itibaren 300 gün içinde doğan çocuk, hukuki olarak eski eşin çocuğu kabul edilir. Bu durumda, bebek resmî kayıtlarda eski eşin nüfusuna geçer. 2. Soybağının Reddi Davası: Eski eş, çocuğun kendisinden olmadığını iddia ederse, soybağının reddi davası açabilir. Bu süreçte, DNA testi gibi bilimsel kanıtlar babalığın belirlenmesinde kullanılır. 3. İddet Süresi: Boşanmadan sonra kadın için 300 günlük bir bekleme süresi (iddet müddeti) bulunmaktadır; bu süre dolmadan yeniden evlenemez. Ancak hamilelik durumunda, doğum gerçekleştiğinde iddet süresi sona erer ve kadın yeniden evlenme hakkını kazanır. 4. Boşanma Davasının Seyri: Boşanma sürecinde başka birinden hamile kalmak, davanın gidişatını etkileyebilir ve sadakatsizlik olarak değerlendirilebilir.

Bir yıl içinde kaç kez evlenilebileceği, kişinin medeni durumuna ve yasal düzenlemelere bağlıdır. Boşanmış kadınlar için, boşanmanın kesinleştiği tarihten itibaren 300 günlük bir bekleme süresi vardır. Evli kişiler için, aynı anda birden fazla evlilik yapmak yasal değildir ve suç teşkil eder. Dolayısıyla, bir yıl içinde kaç kez evlenilebileceği, kişinin mevcut medeni durumuna ve yasal düzenlemelere göre değişiklik gösterir.

Velayet, ergin olmayan çocukların bakımı, eğitimi ve korunması için anne ve babalarına tanınan hak ve sorumluluk anlamına gelir. Türk Medeni Kanunu'na göre velayet iki şekilde düzenlenebilir: 1. Tek taraflı velayet: Çocuğun tüm bakım ve gözetim sorumluluğunun yalnızca bir ebeveyne verilmesi. 2. Ortak velayet: Boşanmış ebeveynlerin çocuğun velayetini müşterek olarak paylaşması, yani her iki ebeveynin de çocuğun günlük yaşamı ve önemli kararları üzerinde eşit haklara sahip olması.

Evet, üvey çocuk evlatlık olabilir. Türk Medeni Kanunu'na göre, eşlerden biri, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin 30 yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlat edinebilir.

Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinin 3. fıkrasına göre anlaşmalı boşanma, evlilik en az bir yıl sürmüşse ve aşağıdaki koşullar sağlanırsa mümkündür: 1. Eşlerin birlikte başvurusu veya bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi. 2. Hâkimin tarafları dinlemesi ve boşanma iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi. 3. Boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumu hakkında tarafların yaptığı anlaşmanın hâkim tarafından uygun bulunması. 4. Tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamaması, yani hâkimin delilleri serbestçe takdir etmesi. Bu koşulların sağlanması halinde hâkim boşanmaya karar verir.

Türk Medeni Kanunu'nun 183. maddesi, ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması halinde, hâkimin re'sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri almasını düzenler.

Jale Akipek'in mülkiyetin kazanılması konusundaki görüşleri, genel olarak Türk Medeni Kanunu'na dayanmaktadır. Mülkiyetin kazanılması, iki ana yolla gerçekleşir: 1. Aslen Kazanma: Bir taşınmaz mülkiyetinin, bir başkasının mülkiyetine dayanmaksızın ve ondan bağımsız olarak kazanılmasıdır. 2. Devren Kazanma: Mevcut bir mülkiyet hakkının, önceki malikinden yeni malike devredilmesiyle gerçekleşir. Mülkiyetin kazanılmasında diğer yollar ise kazandırıcı zamanaşımı, işgal, kamulaştırma, cebri icra ve mahkeme kararlarıdır. Mülkiyetin kazanılması sürecinde tapu sicili önemli bir rol oynar ve tüm işlemler tapuya kaydedilmelidir.

Kızın babasının soyadı, ancak babanın soyadı değiştiğinde değişir.

Ziynet davası, yatırım amaçlı altınları da kapsayabilir. Türk Medeni Kanunu'na göre ziynet eşyaları, genellikle altın, mücevher gibi maddi ve duygusal değere sahip eşyaları ifade eder ve bu eşyalar kişisel mal olarak kabul edilir.

Nişanlılıktan ayrıldıktan sonra takılan takıların iadesi, Türk Medeni Kanunu'nun 122. maddesi uyarınca mümkündür. Bu maddeye göre, nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler geri istenebilir. Eğer takılan takılar olağan dışı kabul edilmezse, yani örf ve adete göre verilmesi gereken hediyeler kapsamında değerlendirilirse, iadesi talep edilemez.

Türk Medeni Kanunu'nun 203. maddesi, mal rejimi sözleşmesinin içeriği ile ilgilidir ve şu şekildedir: Mal rejimi sözleşmesi, evlenmeden önce veya sonra yapılabilir.

Evet, baba evladını mirastan reddedebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 510 ve 513. maddeleri arasında düzenlenen mirasçılıktan çıkarma işlemi ile baba, belirli şartların oluşması halinde çocuğunu mirasçılıktan çıkarabilir. Bu şartlar şunlardır: 1. Çocuğun, babaya veya babanın yakınlarına karşı ağır bir suç işlemesi. 2. Çocuğun, babaya veya ailenin diğer üyelerine karşı aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemiş olması. Mirasçılıktan çıkarma işlemi, ölüme bağlı tasarrufla (vasiyetname veya miras sözleşmesi) yapılır.

Eşin miras payı, Türk Medeni Kanunu'nun 499. maddesine göre, miras bırakanın hangi zümre ile birlikte olduğuna bağlı olarak hesaplanır: 1. Altsoy (çocuklar) ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte birini alır. 2. Ana ve baba zümresi ile birlikte mirasçı olursa, mirasın yarısını alır. 3. Büyük ana ve büyük babalar ve onların çocukları ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte üçünü alır. 4. Hiçbir zümrede mirasçı yoksa, mirasın tamamı eşe kalır. Miras paylaşımında vasiyetname gibi özel durumlar da dikkate alınmalıdır. Profesyonel bir hukuk desteği almak, miras işlemlerinin doğru bir şekilde yürütülmesi için önerilir.

Mirastan çıkarma (iskat) sebebinin vasiyetnameye yazılmaması durumunda, çıkarma işlemi geçersiz olur. Türk Medeni Kanunu'na göre, mirastan çıkarma ancak mirasbırakanın ölüme bağlı tasarrufunda (vasiyetname veya miras sözleşmesi) çıkarma sebebini açıkça belirtmesi halinde mümkündür.

Türkiye'de çöpçatanlık hizmetleri yasal olarak değerlendirilmektedir. Ancak, çöpçatanlık ajanslarının faaliyetleri, Türk Medeni Kanunu'na göre evlilik başvurularının evlendirme dairelerine yapılması ve nikahın belediye başkanları, evlendirme memurları veya muhtarlar tarafından kıyılması gerekliliği nedeniyle doğrudan yasal bir düzenleme gerektirmektedir.

1926'da resmi nikahın zorunlu hale getirilmesinin sebebi, Türk Medeni Kanunu'nun yürürlüğe girmesidir. Bu kanunun kabul edilmesinin bazı amaçları şunlardır: Ailede kadın-erkek eşitliğini sağlamak. Evlilikte tek eşle evlilik esasını getirmek. Kadınlara istedikleri mesleğe girebilme hakkı tanımak. Mahkemelerde tanıklık yapma, miras ve boşanma konularında kadın-erkek arasındaki ayrımı kaldırmak. Patrikhanelerin din işleri dışındaki yetkilerini kaldırmak.

Miras hakkı, alacaktan önce gelir. Bu, Türk Medeni Kanunu'nun 599. maddesinde belirtilmiştir. Miras, mirasbırakanın ölümü ile birlikte herhangi bir işleme gerek kalmaksızın mirasçılara geçer. Dolayısıyla, mirasçıların hakları, mirasbırakandan olan alacakların tahsilinden önce doğar ve uygulanır.