• Buradasın

    Tanı

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Korelasyon ve klinik korelasyon nedir?

    Korelasyon, iki veya daha fazla değişken arasındaki ilişkinin yönünü ve gücünü açıklayan bir kavramdır. Klinik korelasyon ise, bir hastanın durumunun, rahatsızlığına ait belirtilerle birlikte yeniden değerlendirilmesi anlamına gelir. Klinik korelasyon, genellikle şu adımları içerir: 1. Hasta değerlendirmesi: Poliklinikte ilgili doktor tarafından hastanın değerlendirilmesi. 2. Test ve görüntüleme: Doktorun, hastalığın net teşhisi için bazı test ve görüntülemelerin yapılmasını istemesi. 3. Sonuçların değerlendirilmesi: Test veya görüntülemelerin radyoloji veya patoloji uzmanı tarafından değerlendirilmesi. 4. Tanı ve tedavi: Tüm bu sürecin, hastanın mevcut klinik durumu ile birleştirilerek değerlendirilmesi ve nihai teşhisin konulması.

    D ima nedir tıpta?

    D-İMA, serum albümin düzeylerine göre düzeltilmiş iskemi modifiye albümin değerini ifade eder. İMA (iskemi modifiye albümin), kalp krizini (miyokard iskemisi) tespit etmek için kullanılan bir biyokimyasal belirteçtir. İMA'nın, son dönem böbrek hastalarında, karaciğer yetmezliğinde, serebrovasküler hastalıklarda, aşırı travmalarda, bazı neoplastik hastalıklarda ve enfeksiyonlarda serumda arttığı gösterilmiştir. Ayrıca, tıpta IMA şu anlamlara da gelebilir: Kemoterapi protokolü: İfosfamid, adriamisin (doksorubisin) ve mesna kemoterapilerinden oluşan bir protokol, özellikle yumuşak doku sarkomları ve osteosarkom gibi tümörlerin tedavisinde kullanılır. Damar: By-pass cerrahisinde kullanılan damarlar arasında arter (iç mamariariler, IMA) bulunabilir.

    Hayalet ekranı nasıl anlaşılır?

    Hayalet ekran (ghost screen), ekranda girilen uygulamaların veya uygulama simgelerinin soluk bir şekilde ekranda kalması durumudur. Hayalet ekran olup olmadığını anlamak için şu belirtilere dikkat edilebilir: WhatsApp uygulamasına girip biraz dolaştıktan sonra uygulamayı kapatıp ana ekrana dönüldüğünde, WhatsApp logosu hala ekranda belirsiz bir şekilde görünmeye devam ediyorsa; Uzun süre aynı görüntü ekranda kaldığında, belirli bir süre sonra görüntünün bir kısmı ekranda iz olarak kalıyor ve bu iz sürekli olarak piksellerde görünüyorsa. Hayalet ekran sorunu genellikle LCD ekranlarda görülür ve donanımsal tamirle veya yazılımla çözümü mümkün değildir; ekran değişimi yapılması gereklidir.

    Klinik ayırıcı tanı nasıl yapılır?

    Klinik ayırıcı tanı, hasta bir kişide görülen semptomlara neden olan hastalıkları tanımlayabilmek için kullanılan sistematik bir tanı yöntemidir. Ayırıcı tanı üç aşamada gerçekleştirilir: 1. Anamnez ile ayırıcı tanı: Hasta ile ilk karşılaşmadan itibaren olası hastalıklar düşünülür ve bu hastalıkları birbirinden ayırmaya yarayacak sorular sorulur. 2. Fizik muayene ile ayırıcı tanı: Anamnezin tamamlanmasından sonra fizik muayeneye geçilir ve düşünülen hastalıklara ilişkin özel bulgular aranır. 3. Laboratuvar ile ayırıcı tanı: Yakınmalar ve fizik muayene bulguları birleştirilerek, ayırıcı tanıda göz önünde bulundurulan hastalıklar için destekleyici ve özgül testlere başvurulur. Ayrıca, en olası tanı kavramı da ayırıcı tanıda önemlidir. Ayırıcı tanı yaparken her aşamada klinisyen, yapılanların gerekliliği konusunda hastayı bilgilendirmelidir.

    Apendisit için kan tahlili yeterli mi?

    Apandisit teşhisi için tek başına kan tahlili yeterli değildir. Apandisit teşhisi için aşağıdaki yöntemler kullanılabilir: Fizik muayene. Kan testleri. Görüntüleme yöntemleri. Hamilelerde apandisit iltihabı teşhisinde MR ya da tomografi kullanılamamaktadır, bu nedenle yalnızca ultrason tercih edilir. Apandisit belirtileri görüldüğünde derhal tıbbi yardım alınmalıdır.

    İl sağlık kurulu doktor tanıyı değiştirebilir mi?

    Evet, il sağlık kurulu doktor tanıyı değiştirebilir. Sehven hatalı kaydedildiği iddia edilen tanı ve/veya işlem, ilaç, tetkik/tahlil, reçete gibi sağlık kayıtları ile ilgili işlemler için öncelikle ilgili hekime başvurulur. Araştırma neticesinde, ilgili hekimler bir rapor hazırlayarak tanının ve/veya sağlık kaydının ilgili kişide ve ilgili tarihte bulunup bulunmadığına/kişiye ait olup olmadığına dair nihai kararını verir. Eğer sağlık kaydının silinmesi/düzeltilmesine uygunluk verilirse, İl Sağlık Müdürü ya da İl Sağlık Müdürünün görevlendirdiği bir kişi tarafından onaylanmış resmi yazı ile işlem tesis edilir.

    USAP tanısı nedir?

    USAP (Unstable Angina Pectoris), kalbe yetersiz kan akışı ve oksijen sağlanması nedeniyle ortaya çıkan bir göğüs ağrısı türüdür ve akut koroner sendromlar içerisinde yer alır. USAP tanısı, genellikle şu belirtilerle konur: Göğüs ağrısı: 20-30 dakika arasında süren, şiddet ve karakter olarak stabil anjinadan farklı ağrı. EKG değişiklikleri: ST segment depresyonu veya T inversiyonu gibi değişiklikler görülebilir. Laboratuvar bulguları: Troponin seviyelerinde artış. USAP, acil tıbbi müdahale gerektiren bir durumdur ve miyokard enfarktüsü gibi daha ciddi kalp rahatsızlıklarına yol açabileceğinden, doğru tanı ve tedavi için uzman bir sağlık ekibine başvurulmalıdır.

    McBurney ve Murphy noktası nedir?

    McBurney Noktası: Konumu: Sağ anterior superior iliak spina (SIAS) ile umblikus (göbek) arasındaki hayali çizginin üçte bir dış kısmında yer alır. Önemi: Akut apandisit tanısında kullanılır; bu noktada hassasiyet ve ağrı, apandisit belirtisi olabilir. Murphy Noktası: Konumu: Sağ rektus kasının dış kenarının kosta yayını kestiği noktadır. Önemi: Palpasyon sırasında safra kesesinin ele gelmesi ve hastanın nefes alışını yarıda kesmesi, akut kolesistit (safra kesesi iltihabı) belirtisi olabilir.

    Kanser tanısı için hangi rapor?

    Kanser tanısı için patolojik rapor gereklidir. Patolojik rapor, hastadan alınan biyolojik örneklerin (doku, hücre veya sıvı) laboratuvar ortamında özel işlemlerden geçirildikten sonra mikroskobik olarak incelenmesi sonucunda hazırlanan detaylı bir tıbbi dokümandır. Kanser hastalarının engelli raporu alabilmesi için ise sağlık kurulu raporu gereklidir.

    Akut ağrı hemşirelik tanısı nasıl yazılır?

    Akut ağrı hemşirelik tanısı şu şekilde yazılabilir: "HEMŞİRELİK TANISI: Akut Ağrı Servis-Ünite: TANIM: Akut ağrı, başlangıcı ani ve şiddetlidir ve sıklıkla kaygı eşlik eder. Hemşirelik Girişimleri: 1. Hastanın ağrısı olup olamadığı, hasta ve yakınlarının ağrıya ilişkin inanç ve değerleri sorgulanır. 2. Ağrının yeri, şiddetini ve niteliğini değerlendirilir ve doktora bildirilir. 3. Ağrıyı azaltan veya artıran faktörler sorgulanır. 4. Tedavi sonrası ağrının azalıp azalmadığı değerlendirilir. 5. Uygun analjezik tedavisi uygulanır ve kullanılan ilaçların yan etkileri gözlenir ve hasta bilgilendirilir. 6. Gün boyunca dinlenme fırsatları ve mümkün olduğunca gürültüsüz ortam ve geceleri kesintisiz uyku olanağı sağlanır. 7. Ağrı kontrolü için en uygun ilaç planına karar verilir. 8. Anksiyete ve korkularını gidermek için açıklayıcı bilgi verilir. 9. Ağrı basınçla ilgili olduğunda uygun pozisyon verilir. 10. Ağrı kontrol ilaçları hastanın uyku ve istirahatını bölmeyecek şekilde planlanır."

    Pankreas tanımlaması ne zaman yapılır?

    Pankreas tanımlaması, genellikle pankreas hastalıkları şüphesi durumunda yapılır. Bu şüphe, şiddetli karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi belirtilerle ortaya çıkabilir. Pankreas tanımlaması için aşağıdaki adımlar izlenir: 1. Ayrıntılı fizik muayene ve hastanın şikayetlerinin değerlendirilmesi. 2. Kan tetkikleri ile pankreas fonksiyonlarının incelenmesi. 3. Görüntüleme yöntemleri (ultrasonografi, manyetik rezonans görüntüleme, bilgisayarlı tomografi) ile pankreas ve pankreas kanallarının incelenmesi. Pankreas hastalıkları teşhisi için iç hastalıkları (dahiliye) veya gastroenteroloji uzmanlarına başvurulması önerilir.

    Bilgi eksikliğinde hangi hemşirelik tanısı kullanılır?

    Bilgi eksikliğinde kullanılan hemşirelik tanısı "Bilgi Eksikliği"dir. Bu tanı, hastanın tedavi planı ve durumuyla ilgili olarak bilgi ve psikomotor beceri eksikliğinin bulunması durumunda konulur. Bilgi eksikliği hemşirelik tanısının bazı belirtileri: bireyin konu hakkında sürekli soru sorması; uygulaması ve yapması gerekenleri yapamaması; bireyin konu hakkında bilgisinin yetersiz olduğunu sözel olarak belirtmesi; kendi bakımında yanlış uygulamalar yapması; kişinin bakımını aksatması veya bakımını yetersiz yapması; anksiyete ve depresyon. Bilgi eksikliği hemşirelik tanısının bazı amaçları: hastanın doğru bilgilendirilmesini sağlamak; bilgi eksikliğinden kaynaklanan anksiyeteyi azaltmak. Bilgi eksikliği hemşirelik tanısının bazı hemşirelik girişimleri: hastanın bilgi eksikliğinin nedenleri araştırılır ve öğrenme biçimleri belirlenir; hastanın soru sormasına fırsat verilir; güvenli ve etkili iletişim ortamı sağlanır; hastanın eksik veya yanlış bildiği konular ile ilgili eğitim verilir.

    Torsiyon tanısında arter açılanması öncesi ve sonrası spektral değerler işe yarar mı?

    Torsiyon tanısında arter açılanması öncesi ve sonrası spektral değerlerin işe yarayıp yaramadığı hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, over torsiyonu ve testis torsiyonu tanısında Doppler ultrasonun kullanıldığı bilinmektedir. Over torsiyonunda, Doppler USG ile kan akımının belirlenmiş olması torsiyon olasılığını ortadan kaldırmaz, çünkü torsiyon olgularında öncelikle venöz akım etkilenir. Testis torsiyonunda, Doppler ultrasonik stetoskop kullanılarak testise olan kan akımının azaldığı veya tamamen kaybolduğu tespit edilebilir.

    FUOS tanısı nedir?

    FUOS tanısı, "fever of unknown origin" (ateş nedeni bilinmeyen) anlamına gelir ve şu kriterlere dayanır: Ateş: En az üç kez, en az 38,3°C (100,9°F) sıcaklıkta ateş ölçülmesi. Süre: En az üç hafta süren hastalık. Teşhis: Uygun araştırmalara rağmen teşhisin konulamaması. FUOS tanısında lenf nodu, karaciğer, kemik iliği gibi bölgelerden biyopsi gibi invaziv testler yapılabilir. FUOS, kardiyoloji ve tıp alanlarında kullanılan bir kısaltmadır.

    Deliryum ve sayıklama aynı şey mi?

    Deliryum ve sayıklama aynı şey değildir. Deliryum, zihinsel yeteneklerde ciddi bir rahatsızlık olup, bilinçte bulanıklık, kendini bir şeylere odaklamada sorun yaşama, garip hayaller görme, etraftaki eşyaların şekil ve yer değiştirdiğini görme ya da anlamsız öfkelenme gibi belirtilerle kendini gösterir. Sayıklama ise, deliryumun bir belirtisi olabilir. Dolayısıyla, deliryum bir hastalık veya başka bir klinik süreçten kaynaklanabilecek bir belirtiler kümesi iken, sayıklama bu belirtiler arasında yer alan bir durumdur.

    Memede kitle kazası nasıl anlaşılır?

    Memede kitle olup olmadığını anlamak için aşağıdaki belirtilere dikkat edilebilir: Şişlik veya kabarıklık: Memenin diğer kısımlarına veya diğer memenin aynı bölgesindeki göğüs dokusuna göre farklı hissedilen şişlik, kabarıklık, sertlik ya da yumru. Ağrı: Adet dönemi öncesinde memede ağrı, büyüme ve hassasiyet. Asimetri: İki meme arasında asimetri veya boyut farklılığı. Cilt yapısında bozulma: Meme cilt yapısında bozulma. Memede kitle şüphesi durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir genel cerrahi uzmanına veya meme hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır.

    İleuslu hastada hangi radyolojik bulgular görülür?

    İleuslu hastalarda görülen bazı radyolojik bulgular şunlardır: Barsak dilatasyonu. Geçiş zonu. Mezenter kirliliği. Batında serbest sıvı. İnci dizisi bulgusu. Ayrıca, safra taşı ileusu durumunda barsak lümeninde hipodens dolum defekti, safra yollarında hava değerleri ve abse formasyonu gibi bulgular da görülebilir. Radyolojik bulguların değerlendirilmesi için mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.

    Obsesif kompulsif bozukluk testi nasıl yapılır?

    Obsesif kompulsif bozukluk (OKB) testi yapmak için aşağıdaki siteler kullanılabilir: hiwellapp.com. 1001terapist.com. reyhanfeda.com. acibadem.com.tr. norapsikoloji.com. Bu testler, yalnızca bilgi verme amacıyla hazırlanmış olup, tanı koyma amacı taşımamaktadır. OKB şüphesi durumunda bir uzmana danışılması önerilir.

    Akut MI tanısı nasıl konur?

    Akut MI (miyokard enfarktüsü) tanısı şu yöntemlerle konur: İskemik tipte göğüs ağrısının varlığı. Elektrokardiyografide (EKG) MI'a ilişkin değişikliklerin görülmesi. Miyokard hasarını gösteren serum göstergelerinin seviyelerinde anlamlı artış veya düşüşlerin tespit edilmesi. Ayrıca, hastanın tıbbi öyküsü, ağrının boyuna, alt çeneye ve kola yayılması gibi faktörler de tanı koymada önemlidir. Erken teşhis için, olası MI belirtilerini taşıyan kişilerin bir doktora başvurması önerilir.

    Doktor tanı değiştirdi ne yapmalıyım?

    Doktorun tanı değiştirmesi durumunda yapılması gerekenler: 1. Sağlık Kuruluşuna Başvuru: İlk olarak, tanıyı koyan hekime veya hastaneye başvurarak tanı sildirme ya da e-Nabız'da tanı değiştirme talebinde bulunulabilir. 2. İl Sağlık Müdürlüğü Başvurusu: Hekimle iletişime geçilemediğinde veya hekimin tanıyı hatalı bulmaması halinde, konu İl Sağlık Müdürlüğüne taşınarak komisyon veya sağlık kurulu tarafından değerlendirilebilir. 3. SGK ve Diğer Kurumlarla İrtibat: Talep edilen işlem, SGK tarafından karşılanan ilaç veya tedavilerle ilgiliyse, önce SGK ilaç kayıtlarında düzeltme yapılması gerekebilir. 4. Yargı Yolu: İdari süreçlerden sonuç alınamazsa, idare mahkemesinde dava açılarak taleplerin mahkeme kararıyla yerine getirilmesi sağlanabilir. Bu süreçlerde, hatalı bilgilerin giderilmesi veya güncellenmesi için resmi başvuru yollarını dikkatle takip etmek gereklidir.