SözcükAnlamları

Çocuk kaçıran kişiye "kaçıran" veya "alıkoyucu" denebilir. Türk Ceza Kanunu'na göre, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu işleyen kişiler için kullanılan terimler şunlardır: Velayet yetkisi olmayan anne-baba veya kan hısımları: Velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın ya da üçüncü derece dahil kan hısımının, 16 yaşını bitirmemiş bir çocuğu kaçırması veya alıkoyması durumunda. Yabancılar: Kanunî temsilcisinin bilgisi veya rızası dışında evi terk eden çocuğu, ailesini veya yetkili makamları haberdar etmeksizin yanında tutan kişiler.

Edib, Arapça kökenli olup "edeb" kelimesinden türetilmiş bir kelime olup, edebi olan, edeble ilgili, terbiyeli, saygılı, nazik kimse, edepli anlamına gelir. Üdeba ise edibin çoğuludur ve edipler, edebiyatçılar, edebî eser yazan kimseler anlamlarına gelir. Osmanlıda "üdeba" kelimesi, daha çok edebiyatla uğraşan, edebiyattan sayılabilecek güzel yazılar yazan, edebî eser veren şair ve yazarları kast eden bir anlama kavuşmuştur.

FOTM, bağlama göre çeşitli anlamlara gelebilen bir kısaltmadır. Diğer bazı anlamları şunlardır: Fan of the Month (Ayın Hayranı); Focus on the Masters (Ventura, CA); Field Operations Training Manual (ABD Federal Motorlu Taşıyıcı Güvenlik İdaresi). Ayrıca, "Fandom of the Month" (Ayın Topluluğu) anlamında da kullanılabilir.

Hayır, kalın ayraç ve kalın parantez aynı şey değildir. Ayraç ya da parantez, bir noktalama işaretidir ve yay, köşeli ve çengelli olmak üzere başlıca üç çeşidi vardır. Kalın ayraç veya kalın parantez hakkında ise bilgi bulunmamaktadır.

Evet, "mistress" ve "metres" aynı anlama gelir. "Mistress", partneriyle evli olmamasına rağmen sevgilisi olan kadınlar için kullanılan bir terimdir ve daha çok erkek partnerin evli olduğu durumlar için kullanılır.

Evet, "mesul olmak" ve "sorumlu olmak" aynı anlama gelir. "Mesul" kelimesi, yaptığı veya üstüne aldığı işlerden ve davranışlardan hesap vermeye mecbur olan, sorumluluk yüklenen kimse anlamına gelir.

"Kırk katır mı, kırk satır mı" ifadesi, masallarda padişahların cezalandıracakları kişiye sordukları bir soru olup, birbirinden beter iki seçeneğe zorlanma durumunu anlatır. Kırk katır: Kişinin bedeninin kırk parçası, kırk farklı katıra bağlanarak ayrı yönlere sürülmek suretiyle parçalanması anlamına gelir. Kırk satır: İdam edilmek demektir. Bu ifade, kriz anlarında alınan kararları anlatmak için de kullanılır.

Evli kadınların neden "teyze" dediği bilgisine ulaşılamadı. Ancak, bir kadına "teyze" denmesi genellikle yaş veya akrabalık ilişkisine dayanır. Yaş: Bir kadına "teyze" denmesi için belirli bir yaş kriteri yoktur, ancak genellikle 30 yaş ve üzeri kadınlar için bu hitap kullanılabilir. Akrabalık: "Teyze" terimi, bir kişinin annesinin kız kardeşini ifade eder.

Evet, meşrubat ve içecek aynı anlama gelir. Meşrubat, alkolsüz ve genellikle tatlandırılmış içeceklerin genel adıdır.

Cılız kelimesinin zıt anlamlıları şunlardır: Güçlü; Şişman; Gürbüz.

Expedition (sefer) ve excursion (gezi) arasındaki temel farklar şunlardır: Amaç: Expedition: Bilimsel araştırma, keşif veya belirli bir hedefe ulaşma gibi belirli bir amaç taşır. Excursion: Genellikle eğlence veya dinlenme amacıyla yapılan kısa bir yolculuktur. Süre: Expedition: Uzun süreli olup, haftalar, aylar veya yıllar sürebilir. Excursion: Genellikle birkaç saat veya birkaç gün sürer. Zorluk: Expedition: Arduvaz veya tehlikeli olabilir. Excursion: Zor veya karmaşık bir yolculuk değildir. Planlama: Expedition: Ayrıntılı planlama gerektirir. Excursion: Detaylı planlama gerektirmez.

"Küçük enişte" terimi, genellikle eşin kız kardeşinin eşinden daha genç olan kişi için kullanılır. Ayrıca, "Küçük Enişte" lakabı, Tosun Paşa filmindeki "Tellioğulları" ailesinin bir üyesini ifade eden bir replikten gelmektedir.

Patron kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşır: İşyeri sahibi: Sanayi veya ticaret kurumunun sahibi. Yetkili kişi: Bir kuruluşta veya iş yerinde makam bakımından yetkili kişi. Kalıp: Biçki-dikiş ve tekstil alanında, kumaşın biçilmesine yarayan, bir kıyafet örneğindeki parçaların şekline göre kesilmiş kâğıt. Hami, koruyucu, müşteri, destekçi: Çeşitli bağlamlarda koruyucu, müşteri veya destekçi anlamında kullanılabilir. Ayrıca, patron kelimesi Fransızca "peder, baba, ağa, pir, gemi kaptanı" anlamlarına da gelir.

Yalın kat kelimesi, TDK'ye göre "tek katı olan" anlamına gelir. Ayrıca, mecazi anlamda kullanıldığında şu anlamlara da gelir: sağlam olmayan, dayanıksız; basit, derinliği olmayan, üstünkörü. Örnek cümle: "Benim o husustaki malumatım epeyce yalın kat, hemen hemen yufkadır" (R. H. Karay). Yalın kat, aynı zamanda sayası sahtiyan, tabanı ince koseleden yapılan, sayası ile tabanı elde tersinden birbirine dikilip çevrilen, evde giyilen bir tür terlik anlamına da gelir.

"Aund and nephew" ifadesi, bir teyze ve yeğen arasındaki ilişkiyi anlatır. Teyze-yeğen ilişkisi, farklı bağlamlarda ele alınabilir: Aile ilişkileri. Yasal ve finansal konular. Sosyal ve kültürel bağlamlar.

"Oha" kelimesi, büyükbaş hayvanları, özellikle eşekleri durdurmak için kullanılan bir seslenme sözüdür. Ayrıca, argo olarak kaba ve yakışıksız davranışta bulunan kişilere karşı da kullanılır.

Peron kelimesi, ulaşım sektöründe kullanılan bir terimdir ve şu anlamlara gelir: Otobüs terminallerinde: Araçların yanaştığı, yolcuların inip binmesine yarayan bölüm. Tren, tramvay ve metro istasyonlarında: Yol boyunca uzanan, yolcuların inip bindiği özel bölüm. Peron kelimesi, Fransızca "perron" kelimesinden türetilmiştir ve "binek taşı" veya "trene biniş platformu" anlamına gelir.

Kurtuluş kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlara gelebilir: Genel anlam: Bir şeyden, bir yerden kurtulma, felah, halas, necat, selamet; bağımsızlık kazanma. Mitoloji: Mistik, ezoterik ve bazı mitolojilerde ruhsal gelişim hedefi. Tarih: 1974'te THKP-C'nin yayın organı olan "Kurtuluş" gazetesi ve bu gazetenin çevresinin oluşturduğu siyasi hareket; ayrıca, "Kurtuluş Savaşı" gibi tarihsel olaylar. Yerleşim: Türkiye'de ve dünyada çeşitli yerleşim yerlerinin adı. İsim: Erkek ismi olarak kullanıldığında, umut, özgürlük ve direnişi simgeleyen bir anlam taşır.

"See you" ve "si you" ifadeleri aynı anlama gelir ve İngilizce'de "görüşürüz" anlamına gelir. "See you" ifadesi, birine veda ederken kullanılan yaygın bir İngilizce cümledir. "Si you" ifadesinin "see you" olarak telaffuz edilmesi, yanlış bir kullanımdır.

Evet, reaya ve tebaa aynı anlama gelir. Reaya, bir padişahın veya kralın yönetimi altında olan halk demektir. Bu terimler, özellikle Osmanlı Devleti'nde vergi veren ve padişahın buyruğu altında olan halkı tanımlamak için kullanılmıştır.