Sosyoloji

Hakan Erdoğan'ın bazı kitapları şunlardır: 1. "İSG Sınavlarına Hazırlık Deneme Kitabı". 2. "İSG Sınavlarına Hazırlık Konu Kitabı". 3. "İSG Sınavlarına Hazırlık Soru Bankası Kitabı". 4. "İş Yeri Hekimliği Sınavına Hazırlık Kitabı". 5. "Makine Güvenliği Rehberi". 6. "Sağlık Emniyet Güvenlik" (akademik kitap). 7. "İş Sağlığı ve Güvenliği Sektörel Yönetimi" (akademik kitap). Ayrıca, "Duygu Politikası" ve "Deleuze ve Guattari'nin Anti-Ödipus'u" gibi felsefe ve sosyoloji alanında da kitapları bulunmaktadır.

Sakarya halkı, farklı coğrafyalardan gelen çeşitli topluluklardan oluşmaktadır. Başlıca göç dalgaları şunlardır: 1853-56 Kırım Savaşı, 1850-60 arası Şeyh Şamil olayı ve 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı. Balkan Savaşları ve II. Meşrutiyet'in ilanı sonrası. Ayrıca, Sakarya'da yerli halktan Manavlar, Yörükler, Çerkesler, Abhazlar, Gürcüler, Hemşinliler, Kırım Tatarları gibi gruplar da yaşamaktadır.

"Meme" kelimesi, ilk olarak 1976 yılında Richard Dawkins tarafından yayımlanan "The Selfish Gene" (Bencil Gen) kitabında ortaya atılmıştır. Dawkins, bu terimi, kültürel bilgilerin ve davranışların bir bireyden diğerine taklit yoluyla yayılmasını tanımlamak için kullanmıştır.

"Meme" kelimesi, ilk olarak 1976 yılında Richard Dawkins tarafından yayımlanan "The Selfish Gene" (Bencil Gen) kitabında ortaya atılmıştır. Dawkins, bu terimi, kültürel bilgilerin ve davranışların bir bireyden diğerine taklit yoluyla yayılmasını tanımlamak için kullanmıştır.

Giray Altınok, Pamukkale Üniversitesi Sosyoloji Bölümü mezunudur.

Tirebolu halkının kökeni, MÖ 7. yüzyılda Karadeniz'de kolonicilik hareketine girişen Miletoslulara dayanmaktadır. Ayrıca, Orta Asya'dan göç eden Kimmer boylarının da Tirebolu ve çevresine yerleştiği kabul edilmektedir.

Doğu Ergil, Türk sosyolog, siyaset bilimci ve akademisyen olarak çalışmaktadır. Bazı görevleri ve faaliyetleri şunlardır: - Fatih Üniversitesi'nde öğretim üyesi. - Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Uzmanlar Kurulu üyesi. - Toplum Sorunlarını Araştırma Vakfı (TOSAV) başkanlığı (1997-1999). - 2013 yılında oluşturulan Akil İnsanlar Heyeti temsilcilerinden biri.

Fuko'nun iktidar kavramı, Fransız filozof Michel Foucault'ya göre, görünür ve görünmez, her yerde var olan, anlaşılması zor bir muamma olarak tanımlanır. Fuko'ya göre iktidar: - Sadece baskılayıcı ve yasaklayıcı değil, aynı zamanda üretkendir. - Bir kurum veya yapı değil, karmaşık bir stratejik durumdur. - Arkadaşlar, aile, doktor-hasta, öğretmen-öğrenci ilişkileri gibi çeşitli alanlarda mevcuttur. Ayrıca, Fuko iki tür iktidar biçimi ayırt eder: 1. Disiplini-power: Modern devletlerde yeni iktidar mekanizmalarının ortaya çıkışını inceler. 2. Bio-power: Modern devletlerin nüfusla ilgili sorunları çözmek için farklı iktidar mekanizmaları kurmasını ele alır.

Kayseri'nin en büyük aşireti olarak Danişmentliler kabul edilmektedir.

Alfa ve Z kuşağı arasındaki bazı farklar şunlardır: Teknolojiye hakimiyet: Alfa kuşağı, teknolojinin her yerde olduğu bir dünyaya doğmuştur ve dijital dünyanın yerlileridir. İletişim: Z kuşağı, doğrudan ifadeleri tercih eder ve samimiyet ile dürüstlüğe önem verir. Aile yapısı: Z kuşağı, geleneksel ebeveynlik anlayışının izlerini taşıyan ailelerde büyürken, Alfa kuşağı dijital bağımlılığın yoğun olduğu teknoloji odaklı aile ortamlarında yetişmiştir. Dikkat süresi: Alfa kuşağının dikkat süreleri oldukça kısalmış, duygusal gelişimlerinde gecikmeler gözlemlenmeye başlanmıştır. Ekonomik yaklaşım: Z kuşağı, mali açıdan daha tutumlu ve borçlanmaktan kaçınan bir nesildir. Kuşaklar arasındaki farklar, yalnızca dijital çağın değil, aynı zamanda insan olma halinin ve dönüşümünün de bir yansımasıdır.

Alfa ve Z kuşağı arasındaki bazı farklar şunlardır: Teknolojiye hakimiyet: Alfa kuşağı, teknolojinin her yerde olduğu bir dünyaya doğmuştur ve dijital dünyanın yerlileridir. İletişim: Z kuşağı, doğrudan ifadeleri tercih eder ve samimiyet ile dürüstlüğe önem verir. Aile yapısı: Z kuşağı, geleneksel ebeveynlik anlayışının izlerini taşıyan ailelerde büyürken, Alfa kuşağı dijital bağımlılığın yoğun olduğu teknoloji odaklı aile ortamlarında yetişmiştir. Dikkat süresi: Alfa kuşağının dikkat süreleri oldukça kısalmış, duygusal gelişimlerinde gecikmeler gözlemlenmeye başlanmıştır. Ekonomik yaklaşım: Z kuşağı, mali açıdan daha tutumlu ve borçlanmaktan kaçınan bir nesildir. Kuşaklar arasındaki farklar, yalnızca dijital çağın değil, aynı zamanda insan olma halinin ve dönüşümünün de bir yansımasıdır.

"Rum" kelimesinin açılımı, Doğu Roma İmparatorluğu sınırları içinde yaşayan ve Roma yurttaşı haklarına sahip olan halk olarak belirtilmiştir.

İstanbul, Türkiye'nin en büyük büyükşehiridir.

Evet, 2000 yılı ve sonrasında doğan nesil Z kuşağıdır. Z kuşağı, 1997-2012 yılları arasında doğan insanları kapsayan bir kuşaktır.

Amişler, dini inançları gereği kendilerini modern dünyadan ve teknolojiden soyutlamayı tercih ediyorlar. Amişlerin teknolojiyi reddetmelerinin bazı nedenleri: İnançlarına göre, 18 yaşına kadar çocuklar kendi yaşam biçimlerini seçme hakkına sahip olmalı, bu yüzden yeni doğan bebekler vaftiz edilmez. Basit ve sade bir yaşam sürmeyi prensip haline getirmişlerdir. Savaş karşıtı bir topluluk oldukları için askerliği reddederler ve vergi vermezler. El emeği ve işçiliğe önem verirler. Amişler, çoğunlukla ABD'nin orta batı eyaletlerinde yaşadıkları çiftlik ve evlerine dağıtılan broşürler ile Kovid-19 salgını hakkında uyarılmaya çalışılmıştır.

İnsanı düşünmeye sevk eden bazı filmler şunlardır: 1. "Fight Club" (1999) - David Fincher'ın yönettiği bu film, modern hayatın içinde bireyin yalnızlığını ve kapitalizmin eleştirisini ele alır. 2. "Inception" (2010) - Christopher Nolan'ın yönettiği film, gerçeklik ve rüya arasındaki belirsizliği sorgulatır. 3. "Eternal Sunshine of the Spotless Mind" (2004) - Michel Gondry'nin filmi, hafıza ve kimlik üzerine derin düşünceler sunar. 4. "Requiem for a Dream" (2000) - Darren Aronofsky'nin filmi, bağımlılık ve toplumsal baskılar üzerine düşündürür. 5. "The Truman Show" (1998) - Peter Weir'in filmi, toplumun birey üzerindeki etkisini ve gerçeklik algısını sorgular.

Feminizmin 3 dalgası şu şekilde özetlenebilir: 1. Birinci Dalga Feminizm: 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında gerçekleşmiştir. 2. İkinci Dalga Feminizm: 1960'larda ve 1970'lerde ortaya çıkmıştır. 3. Üçüncü Dalga Feminizm: 1990'ların ilk yarısında başlamış ve günümüze kadar devam etmektedir.

Urfa'nın en büyük aşireti olarak İzol Aşireti kabul edilmektedir.

Ulusal kimlik, bir milletin kendine özgü düşünüş ve yaşayış biçimi, dil, töre ve gelenekleri, toplumsal değer yargıları ve kuralları ile oluşan özellikler bütünüdür. Ulusal kimliği oluşturan unsurlar arasında şunlar yer alır: - Tarih: Ortak tarihi deneyimler ve olaylar, ulusal kimliğin oluşumunda belirleyici rol oynar. - Dil: Ortak bir dil, insanların birbirleriyle iletişim kurmasını ve ortak bir kültür bilincini sağlar. - Kültür: Gelenekler, folklor, sanat eserleri ve diğer kültürel öğeler, milletin ortak kimliğini güçlendirir. - Coğrafya: Bir ulusun doğal çevresi, insanların yaşam tarzını ve değerlerini etkiler. Ulusal kimlik, aynı zamanda bir kişinin bir veya daha fazla devlete veya ulusa ait olma kimliği veya duygusu olarak da tanımlanabilir.

19. yüzyıl ve 20. yüzyıl arasındaki temel farklar şunlardır: Başlangıç ve bitiş yılları: 19. yüzyıl 1 Ocak 1801'de başlayıp 31 Aralık 1900'de sona ererken, 20. yüzyıl 1 Ocak 1901'de başlayıp 31 Aralık 2000'de sona ermiştir. Olaylar ve dönemlendirme: 19. yüzyıl, sanayi devrimi, emperyalizmin yükselişi, Fransız ve Amerikan devrimleri gibi olaylarla karakterize edilirken; 20. yüzyıl, iki dünya savaşı, soğuk savaş, nükleer tehditler ve uzay yarışı gibi kritik gelişmeleri içerir. Süre: 19. yüzyıl 100 yıl sürerken, 20. yüzyıl 100 yıldan fazla bir süreyi kapsar. Ayrıca, iktisat tarihçisi Eric Hobsbawm'ın analizine göre, 19. yüzyıl "uzun", 20. yüzyıl ise "kısa" olarak değerlendirilmektedir.