Sosyoloji

Ordu'nun göç vermesinin bazı nedenleri: Ekonomik ve sosyal faktörler: Göç hareketleri, bölgeler arası göç akışları, iklimsel ve sosyal faktörlerden etkilenebilir. İş, eğitim ve memuriyet: Göç edenlerin büyük bir bölümünün büyükşehirlere yönelmesi, iş, eğitim ve memuriyet gibi nedenlerle açıklanabilir. Genç nüfusun eksikliği: Sosyologlar ve kent planlamacıları, özellikle genç nüfusun göç etmesinin uzun vadede demografik yapı ve ekonomik dinamizm açısından risk oluşturduğunu belirtmektedir. 2024 yılı verilerine göre, Ordu'dan 29.933 kişi göç ederken, aynı dönemde 24.324 kişi de Ordu'ya göç etmiştir.

Diasporik topluluk, bir etnik, dini veya ulusal topluluğun, kendi ana vatanından farklı bir bölgede veya ülkede yaşaması durumunu ifade eder. Diasporik toplulukların bazı ortak özellikleri şunlardır: Kimliklerini koruma: Göç ettikleri ülkede kültürel, dilsel ve dini kimliklerini muhafaza ederler. Anavatanla bağ: Kültürel, ekonomik ve bazen siyasi bağları devam eder. Örgütlü yapı: Genellikle bulundukları ülkede dernekler, vakıflar ve siyasi oluşumlar kurarak örgütlenirler. Lobi gücü: Anavatanlarının çıkarlarını savunan politik veya ekonomik faaliyetlerde bulunabilirler. Diaspora kavramı genellikle sürgün, zorunlu göç veya ekonomik nedenlerle başka ülkelere yerleşen topluluklar için kullanılır. Dünyada en bilinen diaspora örnekleri arasında Yahudi diasporası, Ermeni diasporası, Kürt diasporası ve Çin diasporası gibi topluluklar yer alır.

ENFJ kişilik tipine sahip kişilerin en uyumlu olduğu bazı kişilik tipleri: INFP. INFJ. ENFP. ESFJ. Uyumluluk, kişilik tiplerinin yanı sıra bireysel deneyimler, değerler ve kişisel gelişim gibi faktörlere de bağlıdır.

Ataerkil aile, aile içinde babanın veya erkek üyelerin egemen olduğu, mirasın genellikle erkek çocuklara geçtiği bir yapıdır. Özellikleri: Erkeklerin üstünlüğü: Toplumda ve aile içinde erkekler daha üstün ve egemen konumdadır. Kadınların rolü: Kadınlar genellikle ev içi rollerle sınırlı tutulur ve çalışma yaşamında erkeklere göre daha zor koşullarda görev alır. Soy ve miras: Soy, baba tarafından devam eder ve miras genellikle babadan çocuklarına, bazı toplumlarda ise sadece babadan erkek çocuklara geçer. Aile reisi: Erkek, yoksul bir köylü olsa bile ailede reis konumundadır. Ataerkil aile, patriyarkal bir düzeni ifade eder ve en yaygın aile tipi olarak kabul edilir.

Orta sınıf insan, sosyal hiyerarşide orta kademede yer alan, genellikle üniversite mezunu, görece yüksek ücret alan ve lüks tüketimde bulunan kişileri ifade eder. Orta sınıf kavramı, hem "gelir kategorisi" hem de "davranış kategorisi" olarak değerlendirilebilir. Orta sınıf, ülkeden ülkeye farklılık göstermekle birlikte, en fakir ve en zengin %20 dışındaki nüfusu da kapsayabilir. Marksist sınıf analizinde ise orta sınıf, küçük burjuvazi olarak tanımlanır.

İparlar ailesi aslen Mudanya, Bursa kökenlidir.

Behice Boran, Marksist ve sosyalist akımlara mensuptur. 1942 yılında Türkiye Komünist Partisi'ne katılmış ve 1970 yılında Türkiye İşçi Partisi'nin (TİP) genel başkanı seçilmiştir.

İnkılap, toplum düzenini ve yapısını daha iyi duruma getirmek için yapılan köklü değişiklik, devrim veya reform anlamına gelir. Ayrıca, bir durumdan başka bir duruma geçiş veya dönüşüm olarak da tanımlanabilir.

Tokat'ın az nüfuslu olmasının birkaç nedeni vardır: Kırsaldan şehirlere göç: Tokat'ta kırsal kesimdeki nüfus azalmaya devam etmektedir. Tarihsel olarak göç veren bir il olması: Genel anlamda göç veren bir il olması, Tokat'ın nüfus artışını yavaşlatmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2024 yılı verilerine göre Tokat'ın nüfusu 612.674'tür.

Gösteri toplumu, Fransız filozof Guy Debord'un 1967'de yayımlanan "Gösteri Toplumu" adlı eserinde geliştirdiği bir kavramdır. Bu kavram, modern kapitalist toplumların medya, reklam ve tüketim kültürü aracılığıyla gerçeklik ve deneyimlerin nasıl şekillendiğini ve bunun bireyler üzerindeki etkilerini tartışır. Debord'a göre gösteri toplumu, toplumun görüntülerle dolup taştığı, insanların yaşamlarının ve ilişkilerinin büyük ölçüde bu görüntülerle belirlendiği bir yapıdır. Günümüzde sosyal medya, reality show’lar ve sürekli olarak dijital görüntülerin tüketilmesi gibi olgularla gösteri toplumunun etkileri daha da güncel hale gelmiştir.

Prof. Dr. Gazanfer Kaya, Dokuz Eylül Üniversitesi'nde çalışmaktadır. Dokuz Eylül Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Sosyoloji Bölümü, Uygulamalı Sosyoloji Anabilim Dalı'nda görev yapmaktadır.

Zeydanlılar, Pinyanişi (Pinyaşi) aşiretine mensuptur. Ayrıca, Zeydan aşiretinin bir kolunun 1530'larda Hakkari Gever/Yüksekova'dan Bitlis'e geldiği de belirtilmektedir.

Flanör, "aylak kent gezgini" anlamında kullanılan Fransızca kökenli bir kelimedir. Flanör, sanayileşmiş, burjuvazinin hâkim olduğu büyük kentlerde, diğer insanlar gün kazanmak için koşuştururken, sakince sokakları dolaşan, gözlem yapan ve düşünen kişidir. Flanör kelimesi, ilk defa 1854’te bir metin içerisinde kullanılmış ve temelleri Charles Baudelaire’nin “Paris Sıkıntısı” kitabında atılmıştır. Flanör, aynı zamanda şu anlamlara da gelebilir: Flanör düşünce. Flanörlük. Flanöz. Flanör, Alman düşünür ve yazar Walter Benjamin’in de kafa yorduğu bir kavramdır.

X, Y ve Z kuşaklarının kapsadığı yıllar şu şekildedir: X kuşağı: 1965-1980 yılları arasında doğanlar. Y kuşağı: 1980-1999 yılları arasında doğanlar. Z kuşağı: 2000-2020 yılları arasında doğanlar. Bu yıllar kesin olmayıp, farklı araştırma merkezlerine göre değişiklik gösterebilir.

Sosyal bilimlerin en zor dalı olarak kabul edilen bir alan yoktur. Sosyal bilimler, geniş bir disiplinler bütünüdür ve her bir dalın zorluğu, kişinin ilgi alanlarına ve becerilerine bağlı olarak değişebilir. Bazı sosyal bilim dalları şunlardır: Tarih; Sosyoloji; Psikoloji; Siyaset Bilimi; Ekonomi. Bir dalın zor olup olmadığını belirlemek için, o dala ait spesifik konular ve araştırma yöntemleri dikkate alınmalıdır.

Beş ana jenerasyon bulunmaktadır: 1. Baby Boomers: 1946-1964 yılları arasında doğanlar. 2. X Jenerasyonu: 1965-1980 yılları arasında doğanlar. 3. Y Jenerasyonu (Millennial): 1981-1996 yılları arasında doğanlar. 4. Z Jenerasyonu: 1997-2012 yılları arasında doğanlar. 5. Alfa Jenerasyonu: 2012-2015 yılları arasında doğanlar. Bu jenerasyonlar, belirli bir yıl aralığında doğmuş ve benzer toplumsal olayların etkisinde kalmış bireylerden oluşur.

Babalar ve Oğullar kitabı, Rus edebiyatının ilk modern romanı olarak kabul edilir ve dönemin ruhunu en iyi yansıtan eserlerden biridir. Kitabın anlatmak istedikleri arasında şunlar yer alır: Kuşak çatışması. Rusya'nın Batılılaşma süreci. Farklı nesillerin düşünce yapısı. Nihilizm. Ayrıca, Turgenyev bu eseriyle 1830'ların liberalleri ile güçlenen nihilist hareket arasında artış gösteren kültürel hizipçiliğe tepki göstermiştir.

Otonomi ve otonom terimleri genellikle birbirine yakın anlamlar taşır, ancak aralarında bazı farklar vardır: Otonomi: Özerklik veya bağımsızlık anlamına gelir. Otonom: Bu terim, belirli bir görevi insan müdahalesi olmadan ve çevresel değişikliklere adapte olarak gerçekleştirebilen sistemleri tanımlar. Özetle, otonomi daha genel bir kavramken, otonom daha spesifik olarak sistemlerin kendi kendine çalışma yeteneğini ifade eder.

Şeyhdoda, bir Kürt aşiretidir. Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde egemen olan Şeyhdoda aşireti, 2003 yılında Alpay Oktan Ok tarafından yapılan yüksek lisans tezinin konusu olmuştur. 2007 yılında, 25 köyde yaşayan Şeyhdoda Aşireti'nin lideri hanımağa Suna Kepolu, milletvekili aday adayı olmuştur.

Asil insan, bazı kültürlerde toplumun ayrıcalıklı en üst katmanına mensup kişi olarak tanımlanır. Asil insanın bazı özellikleri: Güçlü karakter: Şartlar ne olursa olsun güçlü karakterini kaybetmeme yeteneğine sahiptir. Erdem ve ahlak: Her şartta erdemli, ahlaklı ve ölçülü olabilir. Alçakgönüllülük: Kibirsizdir, kendini beğenmişliği kavramaz. Faydacılık karşıtı etik: Kendi değerinin tanınmasını arzular, ancak kendini beğenmişlik nedir bilmez. Adalet: Hak etmediği bir şeyi talep etmez, ama hakkını da yedirmez.