Sosyoloji

Normatif ve betimsel terimler, farklı alanlarda kullanılan kavramlardır: Normatif, belirli bir standardı, kuralı veya normu ifade eder ve "olması gereken" üzerine odaklanır. Betimsel, bir durumun ne olduğunu, nerede, ne zaman ve kim tarafından gerçekleştiğini açıklar. Bu terimler, felsefe, hukuk, sosyoloji ve ekonomi gibi çeşitli disiplinlerde kullanılır.

Yozlaşma örnekleri şunlar olabilir: Kültürel yozlaşma: Gençlerin batı kültürüne özenmesi. Yardımlaşmanın yerini çıkarcılığın ve duyarsızlığın alması. Anadilin yabancı kelimelerle yozlaşması. Dini bayramların özünden uzaklaşıp tatile dönüşmesi. İşyeri isimlerinin yabancı kelimelerden seçilmesi. Asker uğurlaması gibi törenlerde toplumun kaba saba davranması. Sünnet düğünü gibi dini törenlerde alkol tüketilmesi. Türkçenin yabancı kelimelerle kullanılması. Ahlaki yozlaşma: Paylaşmak ve yardımlaşmak gibi değerlerin yerini çıkarcılığa ve egoizme bırakması. Toplumsal yozlaşma: Bir kamu görevlisinin görevini kötüye kullanarak, tanıdıklarına avantaj sağlaması. Bir özel şirketin çalışanlarını düşük ücretlere çalıştırarak, çalışan haklarını ihlal etmesi.

Özgürlük, birinin engellenmeden ya da sınırlandırılmadan istediğini seçebilmesi, yapabilmesi ve hareket edebilmesidir. Özgürlük kavramının diğer anlamları: Determinizm karşıtı özgür irade fikri. Politikada, hükûmet baskısından bağımsızlık. Hukuktan ve hukuk düzeni içerisinde tanınan haklardan önce gelen, onlara kaynaklık eden doğal bir hak. İnsanın, her türlü dış etkiden bağımsız olarak kendi istencine ve kendi düşüncesine göre karar vermesi durumu. Özgürlük, negatif ve pozitif anlamlar da içerebilir.

Bitlis'te en büyük aşiret olarak Mutki Aşireti bilinmektedir.

Milenyum kuşağı, 1981-1996 yılları arasında doğan kişileri kapsar. Bazı uluslararası araştırma merkezlerine göre ise bu kuşak 1980-1994 yılları arasında doğanları içerir.

Kolektif bilinç ve kolektif bilinçdışı, psikanalist Carl Jung tarafından ortaya atılan kavramlardır. Kolektif bilinç, bir toplumda yaşayan kişilerin ortak düşüncelerini, duygularını, öngörülerini ve inançlarını içeren ortak bilinç olarak tanımlanabilir. Kolektif bilinçdışı ise öznel algılamaların olmadığı, kalıtımsal bir olgu, atalardan miras kalan bir beyin yapısı problemi olarak tanımlanır. Jung'a göre kolektif bilinçdışının kapısı, kişisel bilinçdışının bilincine varmakla açılır. Bu kavramlar bilimsel olarak kanıtlanmamıştır.

Fellah kelimesinin kökeni üzerine iki ayrı görüş bulunmaktadır: 1. Kavalalı Mehmet Ali Paşa Dönemi: 19. yüzyılın başında, Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın Mısır ordusunun bir kısmının Anadolu'da kalıp Adana'ya yerleşmesi. 2. İslam-Arap Hakimiyeti: Bölgenin, 7. ve 8. yüzyılda İslam-Arap ordusunun hakimiyetine geçmesiyle beraber Arapların yerleşmesi ve bu Arapların torunları olması. Fellah, Arapça'da "çiftçi" anlamına gelir.

Küçük ve büyük burjuvazi arasındaki temel farklar şunlardır: Servet ve Konum: Büyük burjuvazi, yüksek servete ve yargı ile finans alanında yüksek pozisyonlara sahiptir. Toplumsal Statü: Büyük burjuvazi, toplumun seçkin sınıfına dahilken, küçük burjuvazi daha alt tabakalarda yer alır. Etki ve Güç: Büyük burjuvazi, ekonomik ve sosyal politikaların yönlendirilmesinde daha etkin rol oynar. Bu ayrım, mali durum ve mesleğin icrasına da bağlıdır.

Kozmopolitlik ve çokkültürlülük aynı şey değildir, ancak birbiriyle ilişkili kavramlardır. Kozmopolitanizm, bireyin insanlık adı verilen büyük bir topluluğa ait olduğunu savunan, evrensel düşüncelerin benimsendiği bir kavramdır. Çokkültürlülük ise bir toplumda birbirine paralel ya da beraber bulunan farklı kültürleri ifade eder. Bu iki kavram, farklılıkların kabul edilmesi ve birlikte yaşama eğilimi gibi ortak noktaları paylaşsa da, kozmopolitanizm daha çok evrensel bir bakış açısını, çokkültürlülük ise kültürel çeşitliliği ve bu çeşitliliğin tanınmasını vurgular.

Kozmopolitlik ve çokkültürlülük aynı şey değildir, ancak birbiriyle ilişkili kavramlardır. Kozmopolitanizm, bireyin insanlık adı verilen büyük bir topluluğa ait olduğunu savunan, evrensel düşüncelerin benimsendiği bir kavramdır. Çokkültürlülük ise bir toplumda birbirine paralel ya da beraber bulunan farklı kültürleri ifade eder. Bu iki kavram, farklılıkların kabul edilmesi ve birlikte yaşama eğilimi gibi ortak noktaları paylaşsa da, kozmopolitanizm daha çok evrensel bir bakış açısını, çokkültürlülük ise kültürel çeşitliliği ve bu çeşitliliğin tanınmasını vurgular.

Kemaliye halkının kökeni hakkında farklı görüşler bulunmaktadır. Horasan'dan gelen bir oymak: Eğin sözcüğünün, Horasan'da bulunan Ağın adındaki bir yöreden gelen bir oymağın kurduğu şehre bu ismi vermesi ve zamanla Eğin olarak anılmasıyla ortaya çıktığı düşünülmektedir. Türk kökenli bir kelime: Eğin'in tamamen Türk kökenli bir kelime olduğu ve "cennet gibi güzel bahçe" anlamına geldiği belirtilmektedir. Göç eden Türk boyları: Bölgenin, 1058 yılından itibaren Türk boyları tarafından yerleşilmeye başlandığı ifade edilmektedir. Ayrıca, Kemaliye'nin Kurtuluş Savaşı'ndaki katkıları nedeniyle Mustafa Kemal Atatürk tarafından adının "Kemaliye" olarak değiştirildiği bilinmektedir.

Bazı ideolojiler şunlardır: Siyasi ideolojiler: Anarşizm; Otoriterlik; Komünizm; Muhafazakârlık; Sosyalizm; Faşizm; Liberalizm; Milliyetçilik; Popülizm; Köktendincilik. Felsefi ideolojiler: Platonizm; Aristotelesçilik; Modernizm; Postmodernizm. Dini ideolojiler: İslam; Hristiyanlık; Budizm. İdeoloji, özellikle tamamen epistemik olmayan nedenlerle bir kişi veya grup tarafından benimsenen inanç veya felsefeler bütünüdür.

Fahrettin Altun, 10 Temmuz 2025 tarihli Cumhurbaşkanı kararıyla Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) başkanlığına getirilmiştir. Eğitim durumu: 1998 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden mezun olmuştur. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji bölümünde yüksek lisansını tamamlamıştır. İstanbul Üniversitesi'nde "McLuhan ve Baudrillard'ın Medya Kuramlarının Karşılaştırmalı Çözümlemesi" başlıklı teziyle doktorasını bitirip sosyoloji doktoru unvanını almıştır. Kariyeri: 2002-2003 yılları arasında ABD'nin Utah eyaletinde bulunan Utah Üniversitesi'nde misafir araştırmacı olarak yer almıştır. İstanbul Şehir, İstanbul Medeniyet ve İbn Haldun üniversitelerinde öğretim üyeliği, bölüm başkanlığı ve dekanlık görevlerinde bulunmuştur. SETA İstanbul Genel Koordinatörlüğü görevini yürütmüştür. TRT, Sabah, Daily Sabah ve Akşam gazetelerinde çeşitli görevler üstlenmiştir.

Önyargının zararları şunlardır: Bireysel ilişkilerde bozulma. Psikolojik etkiler. Toplumsal kutuplaşma. Fırsat eşitsizliği. İfade özgürlüğünün kısıtlanması. Geri kalmışlık.

Ataerkil aile yapısı, aile içinde babanın veya erkek üyelerin egemen olduğu, mirasın genellikle erkek çocuklara geçtiği bir aile tipidir. Bu tür aile yapılarının bazı özellikleri şunlardır: Soyun devamı: Soy, baba tarafından devam eder. Miras: Miras, babadan çocuklarına veya sadece babadan erkek çocuklara geçer. Kadınların konumu: Kadınlar, genellikle bir erkeğin egemenliğinden diğerine geçer ve ev içi rollerle sınırlı tutulur. En yaygın yapı: Ataerkil aile, en yaygın aile tipi olarak kabul edilir. Ataerkil aile yapısının ortaya çıkması, yerleşik yaşama geçilmesiyle ilişkilendirilir.

Çoğunluğu oluşturan grup, karar alma süreçlerinde kullanılan farklı çoğunluk türlerine göre değişebilir: Salt çoğunluk: Bir gruptaki oyların yarıdan bir fazlasını ifade eder. Nitelikli çoğunluk: Belirli bir kararı almak için genellikle 2/3 veya 3/5 gibi daha yüksek oranlar gerektirir. Mutlak çoğunluk: Toplam üye sayısının yarısından bir fazlasını ifade eder, ancak bu, mevcut oyların değil, tüm üyelerin katılımını gerektirir. Oybirliği: Bir grup içindeki tüm üyelerin bir kararı desteklemesi durumudur. Nispi çoğunluk: Birden fazla seçenek arasında en çok oy alan seçeneğin kabul edilmesi anlamına gelir.

Etnik kelimesi, kavimle ilgili, budunsal, kavmî anlamlarına gelir. Etnik ayrıca şu anlamlara da gelebilir: Etnik köken. Etnik grup. Etnik moda.

Japon öğretmenlerin neden bu kadar iyi olduğuna dair bazı nedenler: Saygı ve Statü: Japonya'da öğretmenlik, toplum tarafından saygı duyulan bir meslek olarak kabul edilir. Yüksek Maaş ve İmtiyazlar: Öğretmenlerin maaşları yüksektir ve diğer meslek gruplarından ayırt edilerek çeşitli imtiyazlar verilmiştir. Seçici İşe Alım Süreci: Öğretmenler, oldukça seçici bir işe alım sürecinden geçerler. Mesleki Gelişim: Öğretmenler, mesleki bilgi ve yeteneklerini geliştirmek için düzenli olarak hizmet içi eğitimlere katılırlar. Öğrenci Odaklı Eğitim: Öğretmenler, öğrencilerin karakter gelişimine önem verir ve geride kalan öğrencilere özel ilgi göstererek onları diğer öğrencilerin seviyesine çıkarmaya çalışır.

Safranbolu'da Şeyhbızın (Şêxbizinî) aşireti bulunmaktadır. Ayrıca, 16. yüzyılda Safranbolu yöresinde yaşayan göçebe cemaatlere "Yörükan-Taraklı" ya da "Yörükan-ı Taraklıborlu" adı verilmektedir.

İrlanda'nın az nüfuslu olmasının başlıca nedenleri şunlardır: Büyük Kıtlık (1845-1852). Tarihsel Göçler. Kıtlık sonrası ve 20. yüzyıl boyunca birçok İrlandalı, özellikle Amerika ve Birleşik Krallık'a göç etmiştir. İstikrarsız Dönemler. 1960'lardan 1998'deki Belfast Anlaşması'na kadar olan süreçte yaşanan istikrarsızlıklar, yabancı yatırımcıların gelmemesine ve nüfusun yükselememesine neden olmuştur.