SosyalTarih

Balat'ın eski hali, 17. yüzyılda bölgenin en parlak dönemlerinden birini yaşamıştır. Özellikler: - Tarihi yapılar: Dört kilise, iki cami, bir sinegog, bir hamam, bir hastane ve bir okul binası gibi önemli yapılar bulunmaktaydı. - Nüfus yapısı: Semte, özellikle İspanya'dan gelen Sefarad Yahudileri ve diğer azınlık grupları yerleşmişti. - Sokaklar: Haliç kıyısındaki sokaklar, gemiciler, kayıkçılar ve fakir aileleri barındıran yahudhaneler ile doluydu. Ancak, 1894 depremi ve ardından gelen yangınlar, semtin dokusunu büyük ölçüde değiştirdi.

Tahrirde yer alan bilgiler şunlardır: 1. Yerleşim Yerleri: Şehir, kasaba, köy, mezra, yaylak-kışlak yerleri ve bunların isimleri. 2. Nüfus ve Statü: Burada yaşayanların isimleri, hukukî ve iktisadî statüleri. 3. Vergi Bilgileri: Alınan vergilerin cins ve miktarları, vergi yükümlülükleri. 4. Toprak Tasarrufu: Toprağın tasarruf şekilleri, vakıf ve mülkler. 5. Konargöçer Topluluklar: Konargöçer toplulukların durumu. Bu bilgiler, tahrir defterlerine "siyakat" hattı ile yazılırdı ve Osmanlı İmparatorluğu'nun sosyal, demografik ve ekonomik tarihine dair ayrıntılı veriler sunar.

Barnathan Apartmanı'nda 19. yüzyılın sonlarında Levantenler, gayrimüslim bankerler, doktorlar, Osmanlı Bankası çalışanları, sarraflar ve demiryolu şirketi çalışanları gibi çeşitli meslek gruplarından insanlar yaşadı. Apartman, inşa edildiği dönemde yeni orta sınıfın ikamet ettiği bir yer olarak değerlendirilmekteydi. Daha sonra, Barnathan ailesinin üyeleri de bir süre bu apartmanda ikamet etti.

Sabancı ailesinin soyu, 19. yüzyılda Kayseri'nin Akçakaya köyünden Hacı Ömer Sabancı'ya kadar uzanmaktadır.

Dinçkök ailesinin en büyüğü, Ali Raif Dinçkök'tür.

Tariş'te Ocak-Şubat 1980 olayları sırasında 3000 işçi işten çıkarıldı.

Koçerlerin kökeni, Kürtçe (Kurmanci) dilinde "göçer, göçebe" anlamına gelen "koçer" kelimesinden gelmektedir. Ayrıca, Siirt'te göçebe olarak yaşamını sürdürenler ve göçebe yaşam tarzından yerleşik hayata geçenler kendilerine "Koçer" demektedirler.

Sultançiftliği'nin eski adı "Uzunca Ova" olarak bilinmektedir.

Azatlılar tarihi bağlamda, özgürlüğü geri verilmiş kul veya karavaş anlamına gelir.

İcmaya örnek olarak şu olaylar gösterilebilir: 1. Hz. Ebubekir'in Halife Seçilmesi: Hz. Muhammed'in vefatından sonra, İslam toplumu bir lider seçme konusunda ittifak ederek Hz. Ebubekir'in halife olmasına karar verdi. 2. Namazın Beş Vakit Olması: Ümmetin alimleri, namaz vakitlerinin sayısı konusunda icma oluşturarak namazın beş vakit olarak kılınmasını belirlediler. 3. Şarabın Haram Olması: Kuran ve sünnette şarabın haram olduğuna dair bir hüküm belirtilmemesine rağmen, alimler bu konuda fikir birliğine vararak şarabın haram olduğu konusunda icma ettiler. 4. Mut'a Nikahı: Resulullah'ın mut'a nikahını yasakladığı hususunda icma hasıl olmuş ve bu nikah İslamiyet tarafından yasaklanmıştır.

Osmanlı'da tahrir, 10-20-30-40 yılda bir düzenli aralıklarla yapılırdı.

Türk Ocağı sayfası, 25 Mart 1912 tarihinde kurulmuştur.

Baronet olmanın iki ana yolu vardır: 1. Kalıtsal Yol: Baronet unvanları genellikle kalıtsal olup, aile soyundan geçer. 2. Onur Unvanı: Nadir durumlarda, bir kişiye ömür boyu çalışmaları nedeniyle onur unvanı olarak baronet unvanı verilebilir. Ayrıca, tarihi dönemlerde baronet unvanları satın almak da mümkündü.

Gebze Çarşı Hamamı, 1523 yılında inşa ettirilmiştir. Dolayısıyla, 496 yıllık bir geçmişe sahiptir.

Çanakkale kadınları, Çanakkale Savaşı döneminde hem cephede hem de cephe gerisinde önemli roller üstlenmişlerdir. Cephe gerisinde kadınlar: - Sağlık hizmetleri sağlamış, hastaneler kurup yaralı askerlere bakmışlardır. - Malzeme temini için cemiyetler ve dernekler aracılığıyla yardım toplamışlardır. - Moral desteği vererek askerlere ve ailelerine destek olmuşlardır. Cephede ise bazı kadınlar, erkek kılığına girerek savaşta yer almış ve düşman askerlerine karşı savaşmışlardır. Bu süreçte Çanakkale kadınları, ekonomik hayatta da daha aktif hale gelmiş, tarlalarda çalışarak ailelerinin geçimini sağlamışlardır.

Hafta sonunun iki gün tatil olmasının nedeni, 19. yüzyılda işçi sendikaları ve dini kuruluşların çabaları sonucunda ortaya çıkan bir dizi kampanyadır. O dönemde işçiler, Salı'dan Cumartesi'ye kadar çalışıp Pazar gününü dinlenerek geçiriyorlardı. Günümüzde, hafta sonu tatili genellikle Cumartesi ve Pazar günleri olarak kabul edilmektedir.

Sarız halkı, çeşitli etnik kökenlerden gelmektedir: 1. Avşarlar: 19. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı Devleti tarafından Sarız'a iskân ettirilmişlerdir. 2. Kürtler: Özellikle Sinemilli ve Koçgiri aşiretlerine mensup Kürtler, Sarız'a göç etmişlerdir. 3. Çerkesler: 1856 yılında Türkiye'ye göç eden Çerkesler, Sarız'ın Uzunyayla bölgesine yerleşmişlerdir. 4. Erzurum Muhacirleri: 1877-78 Osmanlı-Rus savaşı sırasında Erzurum'dan gelen muhacirler de Sarız'a yerleşmişlerdir.

Kız ve erkek tuvaletlerinin ayrılması, MS 4. yüzyıl civarında gerçekleşmiştir.

Shakira'nın Arap kökenli olmasının sebebi, babasının Lübnan asıllı olmasıdır.

Gülizar'ın gerçek hikayesi, 19. yüzyıl sonlarında Muş'ta yaşayan Ermeni bir kız olan Gülizar'ın, Kürt Musa Bey tarafından kaçırılmasıyla başlar. Gülizar, 14 yaşında iken ailesinin yaşadığı konaktan baskınla kaçırılmış ve hem fiziksel hem de psikolojik şiddete maruz kalmıştır. Gülizar, tüm bu baskılara rağmen Hıristiyan inancını ve Ermeniliğini inkar etmemiş ve sabırla direnmiştir. Gülizar'ın hikayesi, şarkılara ve türkülere konu olmuş ve aynı zamanda bir direniş sembolü olarak da anılmaktadır.