SosyalSınıflar

Kültürün sosyal sınıflar üzerindeki etkisi şu şekillerde ortaya çıkar: 1. Sosyal Tabakalaşma: Kültür, toplumlardaki sosyal sınıf farklılıklarını belirler ve pekiştirir. 2. Fırsat Eşitsizliği: Sosyoekonomik statü, bireylerin eğitim, sağlık ve diğer kaynaklara erişimini etkileyerek sosyal eşitsizlikleri artırır. 3. Ayrımcılık: Irk ve etnisiteye dayalı kültürel farklılıklar, ayrımcı uygulamalara yol açabilir. 4. Değer ve Normlar: Her kültürün kendine özgü değer ve inanç sistemleri, bireylerin toplumda nasıl bir rol oynadığını ve hangi davranışların kabul edilebilir olduğunu belirler.

Orta Çağ'da zindanlarda şunlar bulunuyordu: 1. Karanlık ve Dar Hücreler: Zindanlar genellikle karanlık, nemli ve dar alanlarda yer alıyordu. 2. Sosyal Sınıf Farkı: Zengin mahkumlar daha iyi koşullarda hücrelerde kalırken, fakir mahkumlar daha kötü koşullarda yaşıyordu. 3. Yiyecek ve Su Kıtlığı: Mahkumlara yiyecek ve suya erişim kısıtlıydı, bu da açlık ve hastalıklara yol açıyordu. 4. İşkence Odaları: Zindanlar, itiraf almak için kullanılan işkence yöntemlerine sahne oluyordu. 5. Güvenlik Önlemleri: Zindanların çevresi yüksek duvarlarla çevrili olup, küçük pencereleri vardı. Ayrıca, bazı zindanlar özel ceza alanları olarak kullanılıyordu ve burada hanedan üyeleri, idarî ve dinî zümrelere mensup önde gelen kişiler tutuluyordu.

Zengin kız fakir erkek temasını işleyen bazı filmler şunlardır: 1. "Titanik" (1997): James Cameron'un filmi, zengin bir genç kadın olan Rose ile fakir bir ressam olan Jack'in aşkını anlatır. 2. "Sonsuz Aşk" (2014): Bu film, zengin bir ailenin kızı Jade ile orta sınıf bir genç olan David'in ilişkisini konu alır. 3. "Not Defteri" (2004): Nicholas Sparks'ın romanından uyarlanan film, zengin bir genç kadın olan Allie ile fakir bir marangoz olan Noah'ın hikayesini anlatır. 4. "Zengin Kız Fakir Oğlan" (2012-2015): Türk yapımı bu dizi, sıradan bir banka çalışanı olan Ufuk Özkan'ın zengin bir aileye damat adayı olmasını işler.

"Pleps" kelimesi Latince'de "sıradan insanlar, genel vatandaşlar" anlamına gelir. İki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Eski Roma'da: Pleps, Roma vatandaşlarının alt sınıfını ifade ederdi ve patriciler (üstün sınıf) kadar geniş haklara sahip değillerdi. 2. Güncel kullanımda: "Pleps" kelimesi, "PlasmaPy Enhancement Proposals" (PLEPs) teriminde de yer alır ve bu, PlasmaPy topluluğuna yeni özellikler veya süreçler öneren tasarım belgeleri anlamına gelir.

Ümera sınıfı, Osmanlı Devleti'nde yönetici sınıfı temsil eder. Ümeranın görevleri: - Devleti yönetmek; - Padişaha danışmanlık yapmak; - Devletin mali ve askeri gücünü yönetmek; - Adalet sisteminin işleyişini sağlamak.

Babiller'de üç ayrı toplumsal sınıf vardı: 1. Üst sınıf: Kral, kraliçe, prensler, prensesler ve asiller gibi kraliyet ailesi ile tüm mülk sahipleri ve zengin insanlardan oluşuyordu. 2. Orta sınıf: Esnaf, zanaatkâr, çiftçi ve vasıflı işçilerden oluşuyordu. 3. En düşük sınıf: Kölelerdi.

Patrici veya patrisyen, başlangıçta Antik Roma'daki seçkin ailelerden oluşan bir gruba verilen addır. Roma İmparatorluğu'nun sonraki dönemlerinde bu sınıf, daha geniş kesimleri içine dahil etmiştir. Patrici kelimesi, Latince kökenini pater'in (baba) çoğulu olan patres'den alan patricius'dan gelir.

Osmanlı'da yönetenler ve yönetilenler şu şekilde ayrılır: Yönetenler (Askerî Sınıf): Devletin yönetiminde görev alan askerî, idarî ve dinî sınıflardan oluşur. Seyfiye: Askerî sınıfı ifade eder. İlmiye: Dinî ve ilmî işlerden sorumlu olan sınıftır. Kalemiye: Devletin idari ve mali işlerini yürüten bürokratlardan oluşur. Yönetilenler (Reaya): Osmanlı toplumunun büyük kısmını oluşturan halk kesimidir.

Burjuvazi ve aristokrasi arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Burjuvazi: Kentlerde yaşayan, köylü olmayan, aristokratlar sınıfına dahil olmayan kişilerin oluşturduğu sınıftır. 2. Aristokrasi: Ekonomik, toplumsal ve siyasal gücün soylular sınıfının elinde bulunduğu yönetim biçimidir. Özetle, burjuvazi ticaret ve sanayi ile uğraşırken, aristokrasi genellikle miras yoluyla gelen zenginlik ve siyasi güce sahiptir.

"İki Genç Kız" filmi, Perihan Mağden'in "İki Genç Kızın Romanı" adlı kitabından uyarlanmış olup, farklı sosyal sınıflardan gelen iki genç kızın yakınlaşmasını anlatmaktadır. Filmin konusu özetle şu şekildedir: Handan, İstanbul'da annesi Leman ile birlikte yaşayan güzel ve sıcakkanlı bir kızdır. Bir gün, Handan Behiye isimli bir kızla tanışır ve onunla çok kısa bir zamanda kaynaşarak arkadaş olur. Bu süreçte, kızının yeni arkadaşlığını kıskanan Leman'ın da farklı planları vardır.

"Munafiq" Pakistan dizisi, farklı sosyal sınıflar arasındaki hiyerarşiyi konu almaktadır. Hikaye, orta sınıf bir aileden gelen Ujala'nın, yüksek sınıf bir aileye evlenmesiyle yaşadığı güvensizlikleri ve zorlukları anlatmaktadır.

Kibarlık Budalası oyununda, burjuva sınıfı ve aristokrat sınıfı arasındaki sosyal farklılıklar eleştirilir.

Tarım Devrimi ile birlikte aşağıdaki sosyal sınıflar ortaya çıkmıştır: 1. Toprak Sahipleri: Mülkiyet ve kaynak kontrolü gibi unsurların artmasıyla birlikte, tarım sahipleri bu sınıfa dahil olmuştur. 2. İşçiler: Tarımda çalışanların oluşturduğu sınıf. 3. Köleler: Bazı tarım toplumlarında kölelik sistemi de sosyal hiyerarşinin bir parçası olmuştur. Bu sınıflar, yerleşik hayatın ve tarımsal üretimin artmasıyla birlikte toplumsal yapıların karmaşıklaşmasını yansıtmaktadır.

"Sentimental Education", Gustave Flaubert tarafından yazılan ve ilk olarak 1869 yılında yayımlanan roman, 19. yüzyıl Paris'inde genç bir adamın aşk, hırs ve hayal kırıklıkları dolu yolculuğunu anlatır. Romanın ana temaları: - Unrequited Love (Karşılıksız Aşk): Frédéric Moreau'nun Madame Arnoux'ya olan aşkı, arzunun ulaşılmaz doğasını ve karşılıksız aşkın acısını simgeler. - Sosyal Sınıf ve Hırs: 1840-1848 yılları arasında geçen hikayede, Frédéric'in sosyal merdivende yükselme isteği ve farklı sınıflardan insanlarla etkileşimleri, sınıfın kişisel hırslar üzerindeki etkisini gösterir. - Siyasi Kargaşa ve Devrim: 1848 Devrimi'nin arka planda işlendiği roman, toplumun çalkantılı doğasını ve bireysel yaşamlara etkisini yorumlar. Sonuç olarak, eser, aşk, arzu ve insan ilişkilerinin karmaşıklıklarını derinlemesine ele alan, okuyucuları kendi arzuları ve seçimleri üzerine düşünmeye davet eden bir başyapıt olarak değerlendirilir.

Antik Roma'da günlük hayat, sosyal sınıfa göre büyük farklılıklar gösteriyordu. Zengin Romalılar için günlük yaşam şu şekildeydi: - Sabah: Gün, hafif bir egzersiz ve hamamlarda banyo ile başlardı. - Öğle: Siyasi tartışmalara katılmak, sanat eserlerini incelemek, şiir okumaları dinlemek veya felsefe üzerine sohbetler yapmak gibi çeşitli aktivitelerle geçerdi. - Akşam: Lüks yiyecekler ve içeceklerle dolu bir ziyafet şeklinde olurdu ve ardından müzik ve dans eşliğinde eğlence devam ederdi. Sıradan Romalılar ise daha mütevazı bir yaşam tarzı sürüyordu: - Sabah: Güneş doğmadan önce işe gitmek zorunda olanlar kalkar, diğerleri ise işlerine hazırlanmak için ayaküstü ekmek, su, şarap, zeytin ve belki peynirden oluşan kahvaltılarını yapardı. - Gün: Uzun iş günleri olur ve genellikle fırınlarda, atölyelerde veya inşaatlarda çalışırlardı. - Akşam: Eve döndükten sonra mercimek çorbası veya sebze yahnisi gibi basit yemekler hazırlanırdı.

Antik Mısır'da sadece soylular, firavunlar ve zengin elitler mumyalanırdı. Ayrıca, kutsal sayılan bazı hayvanlar da mumyalanırdı.

"Burjuva güzeli" ifadesi, şehirde yaşayan ve özel ayrıcalıklara sahip olan kişi anlamına gelen "burjuva" kelimesinden türetilmiştir.

Bommarillu filmi, aşırı koruyucu babasının isteği üzerine zengin bir kızla nişanlanan Siddu'nun, orta sınıf Hasini'ye aşık olmasını anlatıyor. Siddu, hayatındaki iki önemli seçimi (kariyeri ve evleneceği kişi) kendisi yapmak istiyor ve nişanlısından önce Hasini'yi bulmaya çalışıyor. Film, bir baba ile oğul arasındaki problemleri ve aşkın hayatı nasıl güzelleştirdiğini işliyor.

Asilzadeler, soylu sınıfı olarak kabul edilir.

Kazak-Kırgızlarda göçebe boylardan ayrılıp şehir ve kasabaların çevresine yerleşen yoksul çiftçi ve işçi sınıfına "catak" denir.