SosyalAdalet

Sustainability, Türkçede "sürdürülebilirlik" anlamına gelir. Sürdürülebilirlik, insanların uzun vadede Dünya'da bir arada var olabilmesi için sosyal bir hedeftir. Sürdürülebilirliğin genellikle üç boyutu (veya ayağı) vardır: çevresel, ekonomik ve sosyal. 1987 yılında BM Brundtland Komisyonu, sürdürülebilirliği "günümüzün ihtiyaçlarını, gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneğini tehlikeye atmadan karşılamak" olarak tanımlamıştır. Sürdürülebilirlik kavramı, endüstriyel üretimden tüketim alışkanlıklarına, çevreden toplumsal cinsiyete kadar geniş bir yelpazede ele alınır.

Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) amacı, uluslararası çalışma standartlarını belirleyerek sosyal ve ekonomik adaleti ilerletmektir. ILO'nun temel amaçları şunlardır: Temel çalışma ilkelerinin ve haklarının geliştirilmesi. İnsana yakışır işin teşvik edilmesi. Sosyal diyaloğun güçlendirilmesi. ILO, bu amaçlarını sözleşmeler ve tavsiye kararları yoluyla gerçekleştirir.

Antropologların toplumsal sorunlara yönelik bazı çözüm önerileri: Kültürel farkındalık ve duyarlılık: Antropologlar, kültürel farklılıkları kabul eder ve duyarlı davranarak, sosyal hizmet alanında dezavantajlı grupların refahını artırmaya yönelik stratejiler geliştirir. Çevre ve sürdürülebilirlik: Doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı için çözüm önerileri sunar ve çevre konularında kamuoyu farkındalığı oluştururlar. Uygulama alanları: Endüstride işçi-işveren çatışmalarını çözme, azınlık hakları, yeniden yapılanma projeleri gibi alanlarda aktif rol alırlar. Etnografik araştırmalar: Bir toplumun kendine özgü kültürel niteliklerini göz önünde bulundurarak, sorunlara yerel çözümler üretirler. Antropologlar, bu süreçte etnosentrik bakış açısından uzak durarak, topluluk üyelerinin seslerini de içeren çok sesli ve diyalojik bir yaklaşım benimserler.

Atatürk'ün halkçılık ilkesi, yönetim, ekonomi, siyaset, devlet ve toplum düzenlemelerinin bireyler arasında fark ve ayrıcalık gözetmeksizin tüm vatandaşlara eşit şartlarda götürülmesidir. Halkçılık ilkesinin temel özellikleri: Demokratik yönetim: "Halkın halk tarafından halk için idaresi" anlamına gelir. Kanun önünde eşitlik: Herkes kanun önünde eşittir; sınıf, aile veya fert arasında ayrım yapılamaz. Toplumsal dayanışma: Toplum düzenini çalışmaya ve hukuka dayandırır. Adaletli gelir dağılımı: Sosyal adalet, güvenlik ve adaletli gelir dağılımına önem verir. Sınıf mücadelesinin reddi: Sınıf mücadelesini reddeder ve toplumun dayanışma içinde gelişmesine inanır.

Yazarın ilk romanının yasaklanma nedenleri arasında şunlar bulunabilir: Siyasi içerik: Romanda yer alan bazı ifadeler veya kurgusal unsurlar, mevcut siyasi düzene veya otoriteye eleştiri olarak algılanmış olabilir. Toplumsal duyarlılık: Eserde işlenen konular, toplumsal normlara veya değerlere aykırı bulunmuş olabilir. Müstehcenlik: Kitapta yer alan bazı içerikler, müstehcen veya argo olarak değerlendirilmiş olabilir. Dini veya kültürel hassasiyetler: Eserin içeriği, belirli bir topluluk veya kültürün dini veya kültürel değerlerine hakaret olarak görülmüş olabilir. Örnek olarak, Sait Faik Abasıyanık'ın "Medarı Maişet Motoru" adlı ilk romanı, dönemin yönetimi tarafından sosyal adalet ve eşitlikçi düşünceler içerdiği için sakıncalı bulunmuş ve Bakanlar Kurulu kararıyla toplatılmıştır.

"İyiliğin Geleceği" ifadesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşıyabilir. Genç İHH Marşı: "İyiliğin Geleceği" ifadesi, Murat Bozkurt ve Emir Şamur'un bir marşının adı olarak kullanılmıştır. İyilik ve Gelecek: İyilik, insanlığın geleceği için stratejik bir tema olarak ele alınabilir. İyilik ve Bireysel Etki: Günlük hayatta küçük iyilikler yapmak, başkalarının da benzer eylemlerde bulunmasına ilham verebilir. Genel olarak, "iyiliğin geleceği" iyilik yapmanın ve iyi olmanın, bireysel ve toplumsal düzeyde olumlu etkiler yaratma kapasitesini ifade eder.

"Chicago Free" ifadesi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Chicago Free School: Bu, Chicago'da bulunan ve öğrencilere eleştirel düşünme ve sosyal adalet perspektifiyle eğitim sunan bir okuldur. 2. "Free" (Chicago şarkısı): Bu, Chicago müzik grubunun 1971 yılında çıkardığı bir şarkıdır. Şarkı, Robert Lamm tarafından yazılmış olup, "Travel Suite" serisinin bir parçasıdır.

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları (SYDV), Türkiye'de yoksulluk içinde olan kişi ve ailelere sosyal yardım hizmeti sağlayan kurumlardır. SYDV'lerin bazı görevleri: Düzenli yardımlar: Engelli aylığı, 65 yaş üstü kişilere yönelik yaşlı aylığı, şartlı eğitim ve sağlık yardımları gibi. Tek seferlik yardımlar: Nakdi yardım, gıda, yakacak (kömür), afet yardımı gibi. Genel Sağlık Sigortası (GSS) işlemleri: Gelir tespiti yaparak prim ödeyecek ekonomik gücü olmayan kişilerin GSS işlemlerini yürütmek. Proje destekleri: Gelir getirici ve iş kurma projeleri için başvuru almak. Barınma yardımları: Ev yapım ve onarım yardımları. Eğitim yardımları: Kırtasiye ve giyecek yardımları. SYDV'ler, 3294 Sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu kapsamında, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü'ne bağlı olarak valilik ve kaymakamlıklar bünyesinde hizmet verir.

Evet, "Just Mercy" gerçek bir hikayeye dayanmaktadır. Amerikalı avukat ve insan hakları aktivisti Bryan Stevenson'ın aynı adlı biyografik eserinden uyarlanan film, idam mahkumu Walter McMillian ve onu idamdan kurtaran idealist avukat Bryan Stevenson'ın gerçek yaşam mücadelelerini ve dostluklarını anlatmaktadır.

2024 yılında İstanbul'da yapılan bir sokak röportajında 4 yaşındaki Arin isimli bir çocuk, hayat pahalılığından ve ekonomik zorluklardan bahsetti. Arin, "Artık abur cubur bile alamıyorum, bıktım bu hayattan" ve "Çocuk kıyafetleri de çok pahalı. Herkes fakir oldu" dedi. Ayrıca, 2022 yılında yapılan bir röportajda, öğrenci olduğu anlaşılan bir çocuk, ekonomi ile ilgili sıkıntılarını dile getirdi. 2022 yılında yapılan başka bir röportajda ise 12 yaşındaki bir çocuk, sınıfındaki Suriyelilere yapılan yardımları eleştirerek, "Suriyelilere kırmızı kalem bile veriyorlar ama benim kalemim yok" dedi. 2022 yılında yapılan bir diğer röportajda ise 7 yaşındaki bir çocuk, ekonomi ile ilgili görüşlerini paylaştı.

"Daha İyi Bir Dünyada" (In A Better World) filminin sonunda, Christian ve Elias, kendi adalet anlayışlarıyla hareket ettikleri için pişman olacakları bir durumla yüzleşmek zorunda kalırlar. Filmde, adaleti simgeleyen Elias’ın babası Anton, şiddetin şiddeti doğuracağına inanır ve savaşların da bu yüzden çıktığını belirtir. Sonunda, her iki çocuk da yaptıkları yüzünden pişmanlık yaşar. Filmin ana teması, daha iyi bir dünyanın mümkün olup olmadığı ve şiddete karşı barışçıl yaklaşımın sınırlarıdır.

Adalet ve Medeniyet Derneği, adaletin hâkim olacağı bir dünya kurma amacıyla çeşitli faaliyetler yürütmektedir. Bu faaliyetler arasında: Söyleşiler ve etkinlikler: Dernek, meslek büyüklerini gençlerle buluşturarak tecrübe paylaşımını teşvik eder. Gençlere yönelik çalışmalar: Özellikle gençlere yönelik sosyal omurganın güçlendirilmesi için çalışmalar yapılır. Derneğin resmi web sitesi adaletvemedeniyet.org adresindedir.

Sosyal adalet vektörel çizimi, sosyal adalet kavramını temsil eden, matematiksel formüllerle oluşturulmuş dijital çizimlerdir. Sosyal adalet vektörel çizimlerini bulabileceğiniz bazı kaynaklar: iStock. Depositphotos. Freepik.com, Vectorstock.com, Freevector.com, Vector.me, Vecteezy.com gibi siteler, vektörel çizimler ve grafikler sunar.

Piyon yapısı kitabı, satrançta piyonların stratejik kullanımını ve oyun içindeki rolünü ele alır. Kitapta yer alan bazı konular şunlardır: Piyonların temel rolü. Piyonların zayıflıkları ve güçlü yanları. Piyonları koruma ve geliştirme stratejileri. Örnek oyunlar. Bu kitap, hem yeni başlayanlar hem de deneyimli oyuncular için faydalı bilgiler içerir. Ayrıca, "Piyon" adıyla farklı konularda kitaplar da bulunmaktadır, örneğin Michael Sikkofield'in komplo teorileri ve gizli örgütler üzerine yazdığı roman.

Gelecek nesillerin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmak, sürdürülebilirlik kavramının bir parçasıdır. Sürdürülebilirliğin bazı ilkeleri: Doğal kaynakların korunması. Çevresel etkilerin azaltılması. Toplumsal adaletin sağlanması. Ekonomik kalkınma ve rekabet gücü. Gelecek nesillerin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmak, çevresel, ekonomik ve sosyal açılardan sürdürülebilir bir gelecek için kritik bir adımdır.

"Mazlumlar ne anlatıyor?" sorusuna doğrudan bir yanıt bulunamamıştır. Ancak, "mazlum" kavramı hakkında bazı bilgiler mevcuttur. Mazlum, zulme ve haksızlığa uğramış, hakkı gasp edilmiş, ezilmiş ve kendini savunmaktan aciz olan kişi anlamına gelir. Ayrıca, "Mazlumlar" adıyla Türkçe dublajlı bir gerilim filmi bulunmaktadır. Daha fazla bilgi için belirli bir bağlam veya konu sağlanması gerekebilir.

Demokratik insan, demokrasi yönetim biçimini destekleyen ve hayatın her alanında demokrasi kaidelerine uygun davranan bireydir. Demokratik insanın bazı davranışları: Hak ve özgürlüklerin korunması: Demokratik insan, bireylerin hak ve özgürlüklerini korur ve geliştirir. Eşitlik ve adalet: Eşitlik ve adaletin sağlanması için çalışır. Kamuoyunun katılımı: Kamuoyunun katılımını ve karar alma süreçlerinin açık ve şeffaf olmasını sağlar. Sorumluluk: Sorumluluklarını yerine getirir ve demokratik değerleri uygular. İnsan hakları: İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi için çalışır. Alçakgönüllülük: Kendini beğenmiş davranışlar göstermez, alçakgönüllüdür. Dayanışmacılık: Benmerkezci değildir, dayanışmacı ve paylaşmacıdır. Özsaygı ve özgüven: Özsaygısı vardır ve özgüveni yüksektir. Tepkisizlik: Haksızlıklar ve baskılar karşısında tepki gösterir, "bana ne" demez.

Fakirizm, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir: Hint felsefesi: Fakirizm, Hint felsefesinde insan vücudunun (nefsin) bütün kötülüklerin kaynağı olduğunu ve ruhun kurtuluşu ile mutluluğu için bedene eziyet edilmesi gerektiğini öne süren bir yaklaşımdır. Olağanüstü hünerler: Fakirizm, aynı zamanda fakir adı verilen Hint ermişlerinin doğaüstü güçlere bağladıkları olağanüstü hünerlere inanmayı ifade eder. Popülist yaklaşım: Türkiye'de fakirizm, popülist bir yaklaşımla fakir edebiyatı yapmayı ifade edebilir. Sufilik: Tasavvufta fakirizm, "fakr" kavramının oluşmasında rol oynamış ve insanın tanrıda yok olacağını dile getiren bir anlayış olarak yer almıştır.

Alparslan Türkeş'in idealleri şunlardır: Maddi ve manevi kalkınma: Türk milletinin bağımsız, güçlü ve onurlu bir şekilde kalkınmasını sağlamak. Türk-İslam ülküsü: Türklük şuuru ve İslam ahlakını bir potada eriterek, modern dünyaya entegre olmuş bir millet oluşturmak. Ekonomik kalkınma: Sanayileşme, yerli üretim ve teknik eğitime öncelik vererek milletin ekonomik olarak kalkındırılması. Mesleki başarı ve topluma hizmet: Her bireyin kendi mesleğinde başarılı olması ve topluma faydalı olması. Bağımsızlık ve haklar: Türk milletinin kendi haklarını dünyaya tanıtması ve diğer Türk topluluklarının da bağımsızlığını desteklemesi. Topyekün kalkınma: Türkiye'nin tüm sorunlarından kurtulması için topyekün bir kalkınmanın gerekli olduğunu savunmak.

Okul aile etkileşiminin artırılmasına yönelik merkezi, yerel ve okul düzeyinde bazı politika ve uygulama önerileri: Merkezi Düzeyde: Okul yöneticileri ve öğretmenlerin, okul-aile iş birliğinin önemi ve bu iş birliğinin geliştirilme yolları konusunda çeşitli eğitimlerle bilgi ve beceri kazanmaları sağlanmalıdır. Okul-aile birliğine ilişkin yönetmeliklerin etkin şekilde uygulanması sağlanmalıdır. Yerel Düzeyde: Aileler, öğrencinin eğitiminde okulun yanında en etkili kurum olarak görülmeli ve bu doğrultuda çeşitli vesilelerle okula gelmeleri, sorunlarını paylaşmaları ve çocuklarının başarısı için rol alarak katkıda bulunmaları sağlanmalıdır. Ailelerin çeşitli etkinliklerden ve çocuklarının okuldaki performansından haberdar edilmesi için posta, telefon, internet gibi çeşitli araçlardan yararlanılmalıdır. Okul Düzeyinde: Okulda velilerin de dahil edileceği etkinliklerin düzenlenmesi, bu etkinliklerin düzenli olarak yapılması ve öğrenci-veli yarışmalarının düzenlenmesi önerilebilir. Veliler için eğitim seminerleri veya konferanslar düzenlenebilir. Okul gezileri, tiyatro gösterileri, okuma etkinlikleri, kahvaltı veya yemek organizasyonları gibi etkinlikler planlanabilir. Öğretmen-veli iletişiminin daha güçlü ve samimi kurulması sağlanabilir. Daha sık veli toplantıları düzenlenebilir. Okul aile birliğinin daha aktif olması teşvik edilebilir. Velilerin düzenli olarak sınıf etkinliklerine dahil olmaları sağlanabilir. Bu öneriler, okul-aile etkileşimini artırmak için genel bir çerçeve sunmaktadır. Ancak, her okulun ve bölgenin ihtiyaçları farklı olabileceğinden, yerel koşullara uygun stratejiler geliştirilmesi önemlidir.